Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
-{YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR}-
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO:
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
{}Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
-{HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:}-
{}DAVACI TARAFIN İDDİASI: DAVACI TARAF VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİ İLE ÖZETLE; müvekkili şirket ile davalı arasında cari hesaba dayalı bir ticari ilişkinin mevcut olduğunu, ticari ilişki gereğince müvekkilinin farklı tarihlerde davalı şirkete ürün teslim ettiğini, ayrıca satılan ürünlerin nakliye işlemlerinin de müvekkili tarafından yerine getirildiğini, müvekkilinin davalı şirketten alacağının tahsili için Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden 2.410.436,29 TL asıl alacak, 191.378,60 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 2.601.814,89 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalı tarafın takibe itiraz etmesi nedeniyle icra takibinin durduğunu, takip konusu faturaların taraflar arasındaki ticari ilişkiye uygun olarak düzenlenip davalı tarafa teslim edildiğini, davalı tarafın sözü geçen faturaları ticari defterlerine kaydettiğini, faturaların tesliminden itibaren 8 günlük süre içerisinde davalı tarafın herhangi bir itirazda bulunmadığını, taraflar arasında yapılan mutabakatta borç tutarının 190.405,33 Amerikan Doları olduğunun belirtildiğini, bu nedenle fazlaya ilişkin haklarını saklı tuttuklarını, davalının kötü niyetli bir şekilde itirazda bulunduğundan bahisle öncelikle davalının taşınır ve taşınmaz mal varlığı ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına dava değeri tutarında ihtiyati haciz konulmasına, ihtiyati haciz kararının davaya konu Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden infazına, davalı borçlu tarafından Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, icra takibinin, takip tarihinden itibaren ve takip talebinde belirtilen oranda işleyecek faizi ile birlikte devamına, itirazında haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle asıl alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
{}DAVALI SAVUNMALARININ ÖZETİ: YARGILAMA SIRASINDA VEKİLLİKTEN ÇEKİLEN DAVALI VEKİLİ AV. … CEVAP DİLEKÇESİ İLE ÖZETLE; müvekkili ile davacı şirket arasında cari hesaba dayalı bir ticari ilişkinin mevcut olduğunu, davacı şirket ile müvekkili arasında oluşan borç bakiyesinin davacı tarafa teslim edilen ve satışı yapılan bahse konu bilgileri verilen taşınmaz ile ödendiğini, buna rağmen davacının haksız ve kötü niyetli olarak müvekkili şirket aleyhine icra takibi başlattığını, icra takibine itirazları sonucunda icra takibinin durdurulduğunu, müvekkilinin icra takibi miktarı olan 2.410.436,29 TL tutarında davacıya bir borcunun bulunmadığını, müvekkilinin davacı ile bir kısım mal alışverişi yaptığını, alışverişler sonrasında ödemelerde bazı aksaklıklar yaşayan müvekkilinin kendi üzerinde ve grup şirketler üzerinde olan bir kısım taşınmazları borca karşılık olarak davacı şirkete satış yapmayı teklif ettiğini, bu taşınmazlar davacının da kabulü ile davacı şirket yetkilisi Süleyman Saraç’ a devredildiğini, davacının muhasebe kayıtlarında yer almamasını istediği için taşınmazların şirkete değil şirket yetkilisine yapıldığını, aktarılan taşınmazlar içerisinde bulunan meskenin ise yine davacı şirket yetkilisinin kabulü ve bilgisi dahilinde satılarak parasının davacı şirket yetkilisine verildiğini, toplamda 7 adet tarla ve 1 adet meskenin devrinin yapıldığını, tüm bu anlaşmalara rağmen müvekkili aleyhine icra takibinin başlatılmasının haksız ve kötü niyetli olduğunu, dürüstlük kuralıyla bağdaşmadığını, davacının basiretli bir tacir gibi davranmadığını, tamamen kötü niyetli olarak müvekkili şirket üzerinden sebepsiz zenginleşmeye çalıştığını, davacı tarafın borcun 190.405,33 Amerikan Doları olduğu yönünde mutabakat sağlandığına ilişkin iddiası karşısında herhangi bir delil sunamadığından bahisle mahsup taleplerinin dikkate alınarak devri yapılan taşınmazların kıymet taktirlerinin yapılması ve ticari defter incelemesi sonucu davacının alacak rakamı çıkması halinde taşınmaz bedellerinin bu alacaktan mahsubuna ve davanın reddine, davacının takibinde haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle icra kötüniyet tazminatına takipten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İşbu dava; faturaya dayalı olarak başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline yönelik itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; dava dilekçesi, cevap dilekçesi, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya örneği, davalı vekilince icra takip dosyasına sunulan itiraz dilekçesi örneği, icra takibinin durduğuna ilişkin icra müdürlüğünce verilen karar örneği ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
İşbu davanın yargılaması sırasında davacı vekili UYAP sisteminden elektronik imzalı olarak mahkememize gönderdiği 23/06/2023 tarihli dilekçesi ile vekâletnamesindeki davadan feragat özel yetkisine dayalı olarak işbu davadan feragat ettiklerini mahkememize bildirmiştir.
Davalı şirket yetkilisi 23/06/2023 tarihli dilekçesi ile davacı tarafın işbu davadan feragat etmesi halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığına ilişkin feragatı kabul ettiklerine ilişkin beyanlarını bildirmiştir.
HMK nun 307. maddesi “(1)Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” hükmünü amirdir.
HMK nun 308. maddesi “(1)Kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir. (2)Kabul, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğurur.” hükmünü amirdir.
HMK nun 309. maddesi “(1)Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. (2)Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (3)Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. (4)Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” hükmünü amirdir.
HMK nun 310. maddesi “(1)Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.” hükmünü amirdir.
HMK nun 311. maddesi “(1)Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.” hükmünü amirdir.
HMK nun 312. maddesi “(1)Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat ve kabul, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir. (2)Davalı, davanın açılmasına kendi hâl ve davranışıyla sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilmez.” hükmünü amirdir.
Davadan feragat, kesin hükmün yasal sonuçlarını doğuran ve davayı sonuçlandıran taraf işlemi olup, davalının kabulüne dâhi bağlı değildir. Bu durumlar karşısında davacının davasından feragat etmesi nedeniyle davanın reddine ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.
{HÜKÜM}: Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
DAVACININ DAVASININ FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE.
Harçlar Kanununun 22. maddesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’ nun 25.01.1984 tarih ve … Esas ve … Karar sayılı kararı gereğince alınması gereken harç miktarı, maktu karar ve ilam harcı üzerinden hesaplanması ve alınması gerektiğinden, işbu davadan feragat duruşmanın ilk celsesinden sonra olduğundan maktu karar ve ilam harcının 2/3 oranına isabet eden 119,33 TL harçtan davacının yatırdığı 28.155,16 TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 28.035,83 TL harcın Harçlar Kanunu 31. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine.
Davacının yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
Davalı tarafça talep edilmediğinden lehlerine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına.
İşbu hükümden sonra gerekli olan karar tebliğ giderinin davacı tarafından karşılanmasına ve hükümden sonraki bu masrafların davacının kendi üzerinde bırakılmasına.
HMK nun 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde tarafların sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra varsa tarafların yatırdığı avanstan artanının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine.
İşbu gerekçeli kararın 10/07/2023 tarihinde yazıldığına.
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere yapılan duruşma sonunda oy birliği ile verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı temsilcisinin yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı.
05/07/2023
Başkan Üye Üye Katip