Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/562 E. 2023/357 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-… Karar No: Esas – …
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Beyşehir İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile borçlu aleyhine icra takibi başlatıldığını ve borçluya ödeme emri tebliğ edildiğini, borçlunun, borcu bulunmadığı gerekçesiyle borcun tamamına ve ferilerine itiraz ettiğini, icra takibinin durdurulduğunu, davalının itirazlarının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, taraflar arasında devam eden ticari ilişki olduğunu, bu ticari ilişki çerçevesinde 194.437,49 TL cari hesap bakiyesi tahsil edilemediğini, müvekkili tarafından davalıya gönderilen faturalar ödenmediği, borcun sona erdirilmediğini, bu nedenlerle; davalı-borçlu tarafından yapılan işbu haksız ve mesnetsiz itirazın iptalini, icra takibinin devamını, davalı-borçlunun %20’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa, dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmiş, cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER
Beyşehir İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası celp edilerek incelenmiştir.
SMMM Bilirkişi …’nın mahkememize sunmuş olduğu 25/04/2023 tarihli raporunda özetle; Davacının 2021 ve 2022 yasal defterlerinin, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 64 ve müteakip maddelerinde belirli kanuni şartları tam olarak taşıdığı, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, diğer bir deyişle sahibi lehine delil gücüne sahip olduğu, Dava konusu uyuşmazlığa ilişkin olarak dava konusu faturaların davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, faturaların açık fatura olduğu, Faturaların e-arşiv fatura olması sebebiyle Ba ve Bs formuna dahil edilmesi gerekmediği, düzenlenen faturaların mal satış faturası olduğu, iade faturası tanzim edilmediği, Taraflar arasında 28.10.2021 tarihinden itibaren ticari bir ilişki bulunduğu, Dava konusu faturaların bedelinin kısmen ödenmesine ilişkin olarak davacı defter ve belgelerinde kayıt ve bulunduğu, Yapılan tespitler ve davacı yasal defter kayıtlarına göre; Davacı …. Ltd. Şti.’nin takip tarihi olan 20.07.2022 tarihi itibariyle davalı … Ticaret Limited Şirketi’nden 194.437,49 TL alacağının bulunduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava faturaya bağlanmış alacağın tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf dava dilekçesiyle, taraflar arasında devam eden ticari ilişki olduğunu, bu ticari ilişki çerçevesinde 194.437,49 TL cari hesap bakiyesi tahsil edilemediğini, müvekkili tarafından davalıya gönderilen faturaların ödenmediği, başlatılan takibe davalı tarafça itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, bu nedenlerle vaki itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa, dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmiş, cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
Mahkememizce tarafların ticari defterleri sunulması ve yerlerinin bildirilmesi hususunda süre tanınmış olup, davalı tanınan kesin süre içerisinde defter yerlerini bildirmemiştir. Toplanan deliller itibariyle, davacının sunmuş olduğu ticari defterler üzerinde inceleme yapılarak rapor tanzim edilmek üzere dosya bilirkişi …’ya tevdi edilmiş olup, bilirkişi raporunda neticeten; davacının 2021 ve 2022 yasal defterlerinin, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 64 ve müteakip maddelerinde belirli kanuni şartları tam olarak taşıdığı, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, diğer bir deyişle sahibi lehine delil gücüne sahip olduğu, Dava konusu uyuşmazlığa ilişkin olarak dava konusu faturaların davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, faturaların açık fatura olduğu, Faturaların e-arşiv fatura olması sebebiyle Ba ve Bs formuna dahil edilmesi gerekmediği, düzenlenen faturaların mal satış faturası olduğu, iade faturası tanzim edilmediği, Taraflar arasında 28.10.2021 tarihinden itibaren ticari bir ilişki bulunduğu, Dava konusu faturaların bedelinin kısmen ödenmesine ilişkin olarak davacı defter ve belgelerinde kayıt ve bulunduğu, Yapılan tespitler ve davacı yasal defter kayıtlarına göre; Davacı …. Ltd. Şti.’nin takip tarihi olan 20.07.2022 tarihi itibariyle davalı … Ticaret Limited Şirketi’nden 194.437,49 TL alacağının bulunduğu tespit edilmiştir. Ayrıntılı gerekçeli denetlenebilir bilirkişi raporu mahkememizce yargılamaya esas alınmıştır.
HMK’nun 222/3. Maddesi ” …İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir…” hükmüne havidir.
Mahkememiz 1. celsesinde 4 nolu ara kararı c bendinde ticari defter ve belgelerin tanınan kesin süre içerisinde sunulmadığı veya bilirkişi incelemesine açılmadığı takdirde usulüne uygun tutulmuş karşı taraf defterlerinin aleyhlerine delil olarak değerlendirilebileceği taraflara ihtar edilmiş ve ön inceleme duruşma tutanağı usulüne uygun şekilde 04/04/2023 tarihinde davalıya tebliğ edilmiştir.
Davalı takibe ilişkin borca itirazda bulunmuş ise de; taraflar arasındaki sözleşmenin varlığına dair herhangi bir uyuşmazlık bulunmayıp bu durumda davacı ticari defterlerinde kayıtlı bulunan bedelin ödendiğine dair ispat külfeti davalı – borçlu üzerindedir. Yargılama safhasında davalı borcun ödendiğine dair herhangi bir delil sunmamış olup, ayrıca ihtarlı tebligata rağmen süresi içerisinde ticari defterleri ibraz etmemiş ve yerlerini bildirmemiştir, bu cihetle dosya muhtevası itibariyle davacının usulüne uygun şekilde tutulmuş ticari defterlerinin aksini gösterir herhangi bir delil sunulmadığından davacının, davalıdan 194.437,49 TL alacaklı olduğu kanaatine varılmış olup, vaki itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiştir. Alacak likit ve muayyen olduğundan hüküm altına alınan miktar üzerinden % 20 oranında hesaplanan 38.887,49 TL icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜ İLE;
1-Davaya konu Beyşehir İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasındaki itirazın iptali ile, takibin DEVAMINA,
2-Dava değeri miktar üzerinden takdiren %20 oranında hesaplanan 38.887,49 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 13.282,02 TL karar harcından peşin olarak alınan 2.348,32 TL harcın mahsubu ile bakiye 10.933,7‬0 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 11,50 TL vekalet harcı, 2.348,32 TL peşin harç toplamı 2.440,52‬ TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, 335,50 TL posta tebligat gideri olmak üzere toplam: ‭‭1.535,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 30.165,62 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
8-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK’nın 333. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nın 341-345 maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili İstinaf Dairesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/06/2023

Katip Hakim