Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/251 E. 2022/435 K. 06.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
-{YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR}-
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO:

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ:
DAVALILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 3-
4-
5-
DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :

{}Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce duruşma yapılmaksızın evrak üzerinden yapılan inceleme sonunda;
-{HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:}-
Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; müvekkilinin 1997 yılından beridir babası ile birlikte çalıştığını, müvekkilinin o yıldan beri davalı şirkete ortak olmakla birlikte 07/10/2005 tarihinde yayınlanan ticaret sicil gazetesi ile davalı şirkete %10 ortak olduğunu, müvekkilinin şirkete koyduğu sermayenin daha fazla olmasına rağmen yukarıdaki belirtilen ortaklık payını diğer şirket ortağının babası olması nedeniyle kabullendiğini, şirketin kurulduğu tarihten bu yana kar dağıtımının yapılmadığını, davalı şirketin kötü yönetildiğini, davalı şirket ortağının şahıs firmasına malvarlığı aktardığını, davalı şirketin genel kurul toplantısı yapmadığını, davalı şirket ortağının davalı şirket ile rekabet ettiğini, davalı tarafın amacının müvekkiline zor durumda bırakarak mümkünse hiçbir bedel ödemeden %10 şirket ortaklığını sona erdirmek olduğunu, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporundan anlaşılacağı üzere dağıtılmayan kar miktarının 9.634.656,85 TL olduğunu, hal böyle iken müvekkilinin hisselerinin nominal değer ile davalı şirket yöneticisi ve diğer davalılara aktarılmasının hakkaniyet, nesafet, dürüstlük ve eşit işlem ilkelerine açıkça aykırı olduğunu, bugüne kadar sermaye artışlarının ortakların şahsi hesabından ödeme şeklinde yapılmadığını, şirketin resmi ve gayri resmi karlarının sermayeye aktarılması suretiyle yapıldığını, şirket sermaye artışının ana nedeninin kar dağıtılmamasına ve eldeki gayri resmi paranın şirket sermayesi olarak aktarılmasına ilişkin olduğunu, müvekkilinin fesih davası açtıktan sonra haksız ve hukuka aykırı olarak ıskat müessesinin harekete geçirilip akabinde müvekkilinin hisselerinin nominal değerler üzerinden davalı şahıslara sermaye tadil metni kapsamında devredildiğini, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu ile şirketin değerinin 103.075.550,93 TL olmasına rağmen şirket hisselerinin 1.000,00 TL üzerinden …, …, … ve …’ a şirket sermaye tadili olarak verildiğini, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda ise makine teçhizat ve araçların değerinin 78.111.250,00 TL olarak tespit edildiğini, bilanço ile gerçek değerler arasında bile iki kat fark bulunduğunu, şirket hisselerinin dilenilen şekilde ve dilenilen bedelle devredilemeyeceğini, müvekkilinin ortağı olduğu yaklaşık 200.000.000,00 TL değerinde emvali ve bunun yanı sıra isim hakkı ve bir çok patenti bulunan ve ayrıca şirketin dağıtmadığı kar payı defterlerde göründüğü üzere 9.634.656,85 TL olmasına rağmen ıskat işlemi uygulamasının tüm mevzuata aykırı olduğundan yaklaşık ispatın gerçekleştiğini, bu nedenlerle davalı şirketin davalı şirketin genel kurul tarafından alınan 23/03/2022 tarihli genel kurul kararı ile yönetim kurulunun 01/02/2022 tarih ve 9 numaralı kararı, 07/02/2022 tarih ve 10 sayılı kararı ile 08/02/2022 tarih ve 11 sayılı kararı hakkında yürütmenin durdurulması, şirket ortaklık yapısı ve sermaye yapısı hakkında her hangi yeni bir işlem yapılmaması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiştir.
Bir kısım davalılar vekili ile davalı asiller verdiği cevap dilekçesi ile özetle; davacının muhatabının sadece şirket olmasına rağmen gerçek kişileri de hasım olarak gösterdiğini, diğer dava dosyalarındaki tüm yazılı ve sözlü beyanlarını aynen tekrar ettiklerini, tüm vakıaları açıkça inkar ettiklerini, genel kurulun dayanağı olan yönetim kurulu kararlarının iptali dava şartı olan hukuki yarar yokluğundan usulden reddedilmesi gerektiğini, dava konusu ıskat ile ilgili Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında dava görülmekte olduğundan derdest davanın varlığı karşısında davanın usulden reddedilmesi gerektiğini, genel kurul toplantısında alınan olumlu bir karar olmadığından davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, kar payının tespiti talebinde hukuki bir yararın olmadığını, eda davası açılması gerekirken tespit davasının açılamayacağını, yönetim kurulu kararlarının iptalinin istenemeyeceğini ancak sadece batıl olduğunun tespitinin istenebileceğini, yine Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında görülen davacının şirkete %20 ortağı olmadığının tespiti ile ilgili davanın da derdest olduğunu, davacının sermaye borcunu hiç ödemediğini de kendisinin ikrar ettiğini, sermaye borcunun ödememenin hiç bir haklı gerekçesi olamayacağını, yönetim kurulunun ve genel kurulun ıskat işlemleri ve kararlarının usul ve yasaya uygun olduğundan bahisle yasal dayanaktan ve ispattan yoksun haksız ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar …, … ve …’a dava dilekçesi ekli meşruhatlı davetiye tebliğ edildiği halde cevap dilekçesi vermemiştir. Davalılara duruşma günü de tebliğ edildiği halde geçerli bir özür bildirmeksizin duruşmalara da katılmamıştır.
İşbu dava; ticari şirket genel kurul kararların ve bu genel kurula dayanak teşkil eden yönetim kurulu kararlarının yokluk, butlan ve iptali davasıdır.
Mahkememizce; dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların verdikleri diğer dilekçe ve belgeler, ticaret sicil müdürlüğünden gelen cevabi yazı örneği, mahkememizce celp edilen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve … Esas, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve … Esas sayılı dava dosyası ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
HMK nun davaların birleştirilmesi başlıklı 166. maddesi “(1)Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. (2)Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır. (3)Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir. (4)Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır. (5)İstinaf incelemesi ayrı dairelerde yapılması gereken davaların da bu madde hükmüne göre birleştirilmesine karar verilebilir. Bu hâlde istinaf incelemesi, birleştirilen davalarda uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişkiye ait kararı inceleyen bölge adliye mahkemesi dairesinde yapılır.” hükmünü amirdir.
Taraflar arasındaki işbu dosyamızdaki 23/03/2022 tarihli davalı şirketin 2 ayrı genel kurul kararlarının ve bu genel kurullara dayanak teşkil eden yönetim kurulunun 01/02/2022 tarih ve 9 sayılı, 07/02/2022 tarih ve 10 sayılı, 08/02/2022 tarih ve 11 sayılı 3 ayrı yönetim kurulu kararlarının yokluk, butlan ve iptali davası ile Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin derdest olan … Esas sayılı dava dosyası arasında hukuki, fiili ve şahsi bağlantı bulunduğundan (davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması nedeniyle) özellikle davalı savunmaları ve usul ekonomisi gereğince işbu dava dosyamızın HMK nun 166/1-4. maddesi gereğince sözü geçen dava dosyası ile birleştirilmesine ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.
-{HÜKÜM:}- Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
İş bu dosyamız ile Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmekte olan … Esas sayılı dosyasında HMK 166 maddesi anlamında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu anlaşıldığından dosyamızın Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine.
İşbu birleştirme kararının derhal birleştirilen dosyaya bildirilmesine.
İşbu birleşen dava dosyasının birleştirilen dava dosyası arasına gönderilmesine.
Yargılamaya birleştirilen dosya üzerinden devam olunmasına.
Mahkememizin esas defterinin bu dosya ile ilgili bölümünün bu şekilde kapatılmasına.
Yargılama giderleri ve sair hususların birleştirilen dosyada düşünülmesine.
İşbu kararın bir örneğinin taraflara ayrı ayrı tebliğine.
Artan gider avansının dosyasına aktarılmasına.
İşbu gerekçeli kararın 06/07/2022 tarihinde yazıldığına.
Dair HMK nun 166-168. maddeleri gereğince ancak hükümle birlikte istinaf yolu açık olmak duruşma sonunda oy birliği ile verilen karar davacı vekilinin, bir kısım davalılar vekilinin yüzüne karşı davalılar …, … ve … yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/07/2022

Başkan Üye Üye Katip