Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/244 E. 2022/500 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin davalı …’ın müşterisi olduğunu, banka tarafından müvekkili hakkında yapılan İstanbul Anadolu . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında diğer alacaklar yanında, müvekkiline verilen çeklerden 6 adedinin bankaya teslim edilmemesi gerekçesiyle 10.575,00 TL para talep edildiğini, bu dosyada müvekkilinin iki adet aracının satıldığını ve borcun ödendiğini, ancak 6 adet çekten 2 adedini müvekkilinin daha sonra bankaya teslim ettiğini, 1 çekin hamili tarafından ibraz edildiğnii ve zorunlu karşılığı olan 1.120,00 TL nin bu kişiye ödendiğini, kalan 3 çekin ise hamilleri tarafından bankaya ibraz edilerek arkalarının yazdırıldığını, ancak zorunlu karşılıklarının talep edilmediğini, 5941 Sayılı Çek Kanunu’nun 3.maddesinin (9) numaralı bendine göre; Çekin, üzerinde yazılı baskı tarihinden itibaren beş yıl içinde ibraz edilmemesi hâlinde, muhatap bankanın üçüncü fıkraya göre ödemekle yükümlü olduğu tutara ilişkin sorumluluğu sona erdiği, bu sebeple, arkası yazdırılan ancak zorunlu karşılıkları talep edilmeyen 3 çekin baskı tarihlerinden itibaren 5 yıl geçtiğinden bankanın çekler için zorunlu karşılık ödeme yükümlülüğünün kalmadığını, müvekkilinden 6 adet çek için tahsil edilen paranın 10.575,00 TL olduğunu, bu paradan 1 çekin zorunlu karşılığı olan 1.120,00 TL nin ödendiğini, ayrıca müvekkilinin hesabından müvekkil 2.000,00 TL para çektiğini, bu paranın da 10.575,00 TL den mahsup edildiğinde bankadan 7.455,00 TL parasının kaldığını, müvekkilinin davalı bankadan 7.455,00 TL alacağı olduğunu, bu nedenlerle fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere şimdilik 200,00 TL nin dava tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte tahsilini, yargılama giderlerinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin adresinin … Cad. No: … … /İstanbul olması nedeniyle yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davacının iddia ettiği çekler taraflarına ibraz edilmediğini, müvekkilinin davacıya böyle bir borcunun bulunmadığını, bu nedenlerle; davanın reddini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Mahkememizce; İstanbul . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası celp edilerek incelenmiştir.
İstanbul . İcra Müdürlüğünün 25/07/2022 tarihli cevabi yazısı ile; müdürlüklerine ait … sayılı icra dosyasının takipsizlik nedeniyle kapatıldığını, dosyalarında 2 adet araç satışının olduğu (… ve … ) bu araçların 28/06/2016 tarihinde satışının yapıldığını, … plakalı aracın 48.100,00 TL ve … plakalı aracın 49.150,00 TL tutarına satıldığını, satış tutarlarının 20/07/2016 tarihinde 93.697,00 TL ‘nin alacaklı vekiline reddiyat yapıldığının bildirildiği görülmüştür.
… A.Ş’nin 27/07/2022 tarihli cevabi yazısı ile, … – … – … – … – … – … çeklere ait bilgilerin gönderildiği görülmüştür.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşbu dava; icra tehdidi altında ödenen bedellerin iadesine yönelik açılan istirdat davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesindeki taleplerinde özetle; dava konusu 6 adet çek teminat bedelleri için İstanbul Anadolu . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası kapsamında müvekkilinden tahsil edilen paranın 10.575,00 TL olduğunu, bu paradan 1 çekin zorunlu karşılığı olan 1.120,00 TL nin ödendiğini, ayrıca müvekkilinin hesabından müvekkiline 2.000,00 TL para çektiğini, bu paranın da 10.575,00 TL den mahsup edildiğinde bankadan 7.455,00 TL parasının kaldığını, müvekkilinin davalı bankadan 7.455,00 TL alacağı olduğunu, bu nedenlerle fazlaya dair haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 200,00 TL’nin dava tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı iddialarının doğru olmadığını, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı tarafından davacı aleyhine başlatılan dava konusu bedelleri yönelik icra takibinini yürütüldüğü İstanbul Anadolu . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası incelenmesinde ilgili takibin Örnek No 8 Rehin Takibi olduğu ve 09/08/2017 tarihinde takipsizlik nedeni ile kapatıldığı, müdürlük dosyasında 2 adet araç satışının olduğu (… ve … ) bu araçların 28/06/2016 tarihinde satışının yapıldığı, … Plakalı aracın 48.100,00 TL ve … plakalı aracın 49.150,00 tl tutarına satıldığı, satış tutarlarının 20/07/2016 tarihinde 93.697,00 TL ‘nin alacaklı vekiline reddiyat yapıldığı, anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nun 33.maddesi uyarınca “Hakim,Türk Hukukunu re’sen uygular”.Aynı kanunun 31.maddesi hükmü gereğince; davanın hukuki niteliğini belirlemek ve davayı aydınlatmak görevi hakime aittir. Buna göre davadaki iddia, davacının talebine münhasır olup, belirtilen madde hükümleri gereğince hukuki nitelendirme hakime aittir. Bu nedenle bir davada hukuki sebebin gösterilmemiş olması ya da hatalı olarak gösterilmiş olmasının usul hükümleri bakımından bir müeyyidesi bulunmamaktadır.
İstirdat davası, İcra ve İflas Kanununda düzenlenmiş olmasına rağmen, uyuşmazlığı maddi hukuk bakımından sona erdirme amacına yönelik bir davadır. İstirdat davası normal bir eda davası olup, bununla icra takibi sırasında sebepsiz olarak ödendiği iddia edilen paranın geri verilmesi istenir.
İstirdat davasının biri takip hukukuna, diğeri maddi hukuka ilişkin olmak üzere iki şartı vardır. İlk şart, geri verilmesi istenen paranın icra takibi sırasında ödenmiş olmasıdır. İkinci şart ise, maddi hukuk bakımından aslında borçlu olmadığı bir parayı cebri icra tehditi altında ödemek zorunda kalmış olmasıdır (İİK.m.72/Vll).
İstirdat davasında önemle vurgulanması gerekli bir husus daha vardır ki, o da; borç olmayan paranın tamamen ödendiği tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde istirdat davasının açılması gerekir (İİK.m.72/Vll). Dolayısıyla, borçlunun parayı doğrudan alacaklıya veya icra dairesine ödediği veya borçlunun haczedilen mallarının satılıp, bedelin icra dairesine ödendiği tarihte 1 yıllık istirdat davası açma süresi başlar. Paranın icra dairesince alacaklıya ödendiği an, 1 yıllık istirdat davası açma süresinin başlaması bakımından önemli değildir. Borcun ödenmesi takside bağlanmışsa, 1 yıllık dava açma süresi son taksidin ödendiği tarihten itibaren işlemeye başlar.
Kanunda öngörülen süre, hak düşürücü süre olduğundan; taraflarca ileri sürülmese bile mahkemece re’sen gözönüne alınır. Mahkemenin yargılamanın her aşamasında hak düşürücü süreyi kendiliğinden dikkate alması ve İİK’nun m.72/Vll’de öngörülen bir yıllık dava açma süresini geçiren borçlunun açtığı istirdat davasını reddetmesi gerekir (HGK …-… E, … K, 11.04.2007 gün).
Somut olayda; davacı aleyhine başlatılan İstanbul Anadolu . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip sonucunda, takip tutarı olan 93.697,00 TL’nin 20/07/2016 tarihinde alacaklı vekiline reddiyyat yapıldığı anlaşılmış olup, davanın ise 1 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra 05/04/2022 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Davacı sunduğu dava dilekçesinde istirdat davası mahiyetindeki davayı alacak davası olarak belirtmiş ise de; hukuki nitelendirme hakime ait olduğundan iş bu davanın alacak davası olarak nitelendirilemeyeceği açıktır. Açıklanan nedenlerle, 1 yıllık hak düşürücü süre geçmiş olduğundan, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 200,00 TL’nin geri alımına yönelik açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın hak düşürücü sürenin dolması nedeniyle REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 200,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.
4-Davacı tarafın yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK’nın 333. Maddesi gereğince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK’nın 341-345 maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili İstinaf Dairesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.15/09/2022

Katip Hakim