Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/104 E. 2022/650 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
3-
4-
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (İstirdat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (İstirdat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; muris … 30/07/2020 tarihinde vefat ettiğini, geriye mirasçıları olarak müvekkilleri … , … , … ve … kaldığını, murisin ölmeden önce 2018/10.ayda, davalı Bankadan Esnaf Kredi Kefalet Kooperatifi aracılığıyla 2024/1.aya kadar (5 yıl geri ödeme) taksit süreli 100.000TL tutarında işletme kredisi kullandığını, murisin kredi geri ödeme süresi içinde 30/07/2020 tarihinde vefat ettiğini, murisin vefatı üzerine Banka kredisinin geri kalan kısmı müvekkiller tarafından 71.090,98TL olarak 23/09/2020 tarihinde davalı Bankaya ödenerek, kapatılmak zorunda kalındığını, mirasçıların davalı Bankanın kredi kullandırmak için zorunlu olarak yine kendi ve/veya bağlantılı … Sigorta sigorta şirketi aracılığıyla hayat sigortası yaptığını öğrendiklerini, müvekkillerinin ödenen bedellerin iadesi için bankaya başvuruda bulunduklarını ancak ölüm tarihinde hayat sigortası olmadığı savunması ile karşılaştıklarını, bankanın zorunlu olarak yaptırdığı hayat sigortasını geri ödeme süresi olan 5 yıl için yaptırmaması ve/veya 1 yıllık süre dolmadan kredi hayat sigortasının yenilenmesi gerektiğine ilişkin olarak murise bildirim yapmaması ve/veya hayat sigortasını otomatik olarak yenilememesi/yenilenmemesi nedeniyle kusurlu olarak davrandığını ve müvekkillerinin zararına sebebiyet verdiğini, müvekkillerinden haksız tahsilat yaptığını, davadan önce arabuluculuğa başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerle; davanın kabulü ile müvekkilleri tarafından yersiz olarak ödenen ve Banka tarafından haksız olarak tahsil edilen kredi tutarının fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması üzere şimdilik 35.545,00TL’sinin işleyecek en yüksek mevduat faizi ile davalıdan tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Davacının istirdat davası açma hakları bir yıllık süreye tabi olduğundan davacının dava açma hakkının sona erdiğini, dava konusu kredi borcunun 23.09.2020 tarihinde ödendiğini, davanın ise 14.02.2022 tarihinde açıldığını, hak düşürücü süre sonrasında açılan davanın reddinin gerektiğini, müvekkili bankanın kredi kullanımda hayat sigortası yapılması zorunluluğunun bulunmadığını, bu durumun yapılan kredi çerçeve sözleşmesi ve sözleşme öncesi ön bilgilendirme formu içeriğiyle de sabit olduğunu, müvekkili bankanın hayat sigortası yapılması hususunda müşterinin talebi doğrultusunda isteğe bağlı işlem yaptığını, bankanın sigortaya ilişkin süre uzatım işlemini de müşteriye bildirme yükümlülüğü evleviyetle bulunmadığını, davacıların bu konuya ilişkin iddialarına ne akitten kaynaklı, ne de kanundan kaynaklı bir dayanağı bulunmamakla birlikte söz konusu iddiaların tamamen mesnetsiz olduğunu, bu nedenlerle; davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Halkbankası Genel Müdürlüğünün 02/03/2022 tarihli cevabi yazısı ile, Kooperatif Kredi Çerçeve Sözleşme örneği ve Kooperatif Kredi Ödeme Tablosu örneğinin gönderildiği görülmüştür.
Konya Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi 09/03/2022 tarihli cevabi yazısı ile; muris … Ekim 2018 yılında kooperatif kefaletiyle … Bankası … Şubesinden 100.000 TL kullanmış olduğu krediye ait kredi çerçeve sözleşmesi fotokopisi, kredi kullanma isteğine dair dilekçe, ödeme vadelerini gösterir işletme kredisi ikrazat belgeleri fotokopisi ve kredinin geri ödemesine ilişkin dekont kopyalarının gönderildiği ve kooperatif ortaklarının Hayat sigortası yaptırıp, yaptırmama takdirinin tamamen kendilerine ait olduğunu, zorunlu olmadığını bildirdikleri görülmüştür.
Bankacı bilirkişi … ’nun mahkememize sunmuş olduğu 25/10/2022 tarihli raporunda özetle; Davacılar murisi … davalı Bankanın … Şubesinde 18.10.2018 tarihinde 150.000,00 TL limitli Kredi Çerçeve Sözleşmesini imza ettiği, sözleşmenin dava dışı Konya Esnaf ve Sanatkarlar Odası Kefalet Kooperatifi ile birlikte davacı Hatice Karataş tarafından 150.000,00 TL limitle müteselsil kefil sıfatıyla imza edildiği, Sözleşmeye istinaden aynı gün, ilk taksit ödemesi 18.01.2019 tarihinde başlamak üzere 3 er aylık dönemlerle 21 taksitte ödenmek üzere 100.000,00 TL kedi kullandırıldığı, kullandırılan kredi tutarı üzerinden 6.000,00 TL kesinti yapıldığı, kredinin 20.07.2020 tarihinde 6 ncı taksiti ödendikten sonra murisin 30.07.2020 tarihinde vefat ettiği, mirasçıları tarafından 23.09.2020 tarihinde 71.090,98 TL ödeme yapılarak kredinin kapatıldığı, krediyle bağlantılı olarak davalı Banka tarafından muris için hayat sigortası yaptırıldığı, … Sertifika No.lu Kobilere Hayat Sigortası Başvuru Formu başlıklı poliçede sigorta başlangıç tarihinin 24.10.2018 bitiş tarihinin 24.10.2019 olarak belirlendiği, bir yıllık prim tutarı 900,00 TL nin murisin hesabına 24.10.2018 tarihinde borç kaydedildiği, poliçe ile 100.000,00 TL vefat teminatı ve 100.000,00 TL hastalık sonucu maluliyet teminatı belirlendiği, poliçede … … Şubesinin kredi borcu kadar pay oranıyla dain-i mürtehin lehtar ve kanuni varislerin veraset ilamındaki pay oranlarıyla lehtar olarak gösterildiği, kullandırılan kredi için hayat sigortası yaptırılmasının banka için bir zorunluluk olmadığı gibi müşteri için de bir zorunluluk olmadığı, Bireysel Kredilerle Bağlantılı Sigortalar Uygulama Yönetmeliğinde sigortanın yenilenmesi sorumluluğunun tamamen müşteriye yüklendiği, bankaya da poliçe vadesinin bitmesinden 15 iş günü öncesinde sigortalıya bildirim yapma yükümlüğü getirildiği, dava konusu işlemde sigortalı murisin poliçenin yenilenmesi konusunda Banka nezdinde bir girişiminin bulunmadığı, davalı banka tarafından poliçe vadesinin bitiminden önce sigortalıya poliçe vadesinin bitim tarihi ve yenilenmesi gerektiği konusunda herhangi bir bildirim gönderilmediği, dava konusu kredi için davalı Bankanın … Şubesinde nakit olarak 23.09.2020 tarihinde 71.090,98 TL ödeme yapıldığı, bu ödeme ile kredinin tamamen kapatıldığı, davacılar vekilinin 14.03.2022 kayıt tarihli beyan yazısında ödemenin 4 mirasçının eşit katılımıyla yapıldığının beyan edildiği görüş ve kanaatini bildirmiştir.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; hayat sigortası poliçesinin yenilenmemesinden kaynaklanan maddi tazminatın kredi veren bankadan ve poliçeyi düzenleyen sigorta şirketinden tazmini istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesiyle, muris …’ın 30/07/2020 tarihinde vefat ettiğini, geriye mirasçıları davacıların kaldığını, murisin davalı banka aracılığıyla 2024/1.aya kadar (5 yıl geri ödeme) taksit süreli 100.000TL tutarında işletme kredisi kullandığını, murisin kredi geri ödeme süresi içinde vefat ettiğini, murisin vefatı üzerine Banka kredisinin geri kalan kısmı müvekkilleri tarafından 71.090,98 TL olarak 23/09/2020 tarihinde davalı bankaya ödendiğini, davalı bankanın … Sigorta Şirketi aracılığıyla hayat sigortası yaptığını, müvekkillerinin ödenen bedellerin iadesi için bankaya başvuruda bulunduklarını ancak ölüm tarihinde hayat sigortası olmadığı savunması ile karşılaştıklarını, bankanın zorunlu olarak yaptırdığı hayat sigortasını geri ödeme süresi olan 5 yıl için yaptırmaması veya 1 yıllık süre dolmadan kredi hayat sigortasının yenilenmesi gerektiğine ilişkin olarak murislerine bildirim yapmaması nedeniyle kusurlu davrandığını, bu nedenle müvekkilleri tarafından ödenen 35.545,00TL’sinin işleyecek en yüksek mevduat faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu kredi borcunun 23.09.2020 tarihinde ödendiğini, davanın ise 14.02.2022 tarihinde açıldığını, hak düşürücü süre sonrasında açılan davanın reddinin gerektiğini, müvekkili bankanın kredi kullanımda hayat sigortası yaptırma zorunluluğunun bulunmadığını, bu durumun yapılan kredi çerçeve sözleşmesi ve sözleşme öncesi ön bilgilendirme formu içeriğiyle de sabit olduğunu, bu nedenle davanın reddini talep etmiştir.
… Emeklilik A.Ş’ye yazılan müzekkere cevabında müteveffa muris … adına açılmış Bireysel Emeklilik Sözleşmesi veya Hayat sigorta poliçesi bulunmadığı bildirilmiştir.
Dosya taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözüm ve tespiti için bankacılık işlemleri alanında uzman bilirkişiye tevdii edilmiştir. 25/10/2022 tarihli raporda neticeten; davacılar murisi …’ın davalı Bankanın …/… Şubesinde 18.10.2018 tarihinde 150.000,00 TL limitli Kredi Çerçeve Sözleşmesini imza ettiği, sözleşmenin dava dışı Konya Esnaf ve Sanatkarlar Odası Kefalet Kooperatifi ile birlikte davacı Hatice Karataş tarafından 150.000,00 TL limitle müteselsil kefil sıfatıyla imza edildiği, Sözleşmeye istinaden aynı gün, ilk taksit ödemesi 18.01.2019 tarihinde başlamak üzere 3 er aylık dönemlerle 21 taksitte ödenmek üzere 100.000,00 TL kredi kullandırıldığı, kullandırılan kredi tutarı üzerinden 6.000,00 TL kesinti yapıldığı, kredinin 20.07.2020 tarihinde 6 ncı taksiti ödendikten sonra murisin 30.07.2020 tarihinde vefat ettiği, mirasçıları tarafından 23.09.2020 tarihinde 71.090,98 TL ödeme yapılarak kredinin kapatıldığı, krediyle bağlantılı olarak davalı Banka tarafından muris için hayat sigortası yaptırıldığı, … Sertifika No.lu Kobilere Hayat Sigortası Başvuru Formu başlıklı poliçede sigorta başlangıç tarihinin 24.10.2018 bitiş tarihinin 24.10.2019 olarak belirlendiği, bir yıllık prim tutarı 900,00 TL nin murisin hesabına 24.10.2018 tarihinde borç kaydedildiği, poliçe ile 100.000,00 TL vefat teminatı ve 100.000,00 TL hastalık sonucu maluliyet teminatı belirlendiği, poliçede … … Şubesinin kredi borcu kadar pay oranıyla dain-i mürtehin lehtar ve kanuni varislerin veraset ilamındaki pay oranlarıyla lehtar olarak gösterildiği, kullandırılan kredi için hayat sigortası yaptırılmasının banka için bir zorunluluk olmadığı gibi müşteri için de bir zorunluluk olmadığı, Bireysel Kredilerle Bağlantılı Sigortalar Uygulama Yönetmeliğinde sigortanın yenilenmesi sorumluluğunun tamamen müşteriye yüklendiği, bankaya da poliçe vadesinin bitmesinden 15 iş günü öncesinde sigortalıya bildirim yapma yükümlüğü getirildiği, dava konusu işlemde sigortalı murisin poliçenin yenilenmesi konusunda Banka nezdinde bir girişiminin bulunmadığı, davalı banka tarafından poliçe vadesinin bitiminden önce sigortalıya poliçe vadesinin bitim tarihi ve yenilenmesi gerektiği konusunda herhangi bir bildirim gönderilmediği, dava konusu kredi için davalı Bankanın … Şubesinde nakit olarak 23.09.2020 tarihinde 71.090,98 TL ödeme yapıldığı, bu ödeme ile kredinin tamamen kapatıldığı tespit edilmiştir. Ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporu mahkememizce yargılamaya esas alınmıştır.
Hazine Müsteşarlığı’nın 17/01/2009 tarih ve 27113 sayılı Resmi Gazetede yayımladığı Bireysel Kredilerle Bağlantılı Sigortalar Uygulama Esasları Yönetmeliği’nin 6. maddesinin 2. fıkrasında, ihtiyari sigortalarda kredi süresi içerisinde yenileme sorumluluğunun kredi kullanana, yenilemeye ilişkin bildirim yapma ve bilgilendirme sorumluluğunun ise kredi kuruluşuna ait olacağı düzenlenmesi yer almaktadır.
Anılan Yönetmeliğe göre, kredi süresi içerisinde yenileme yükümü kredi kullanana, yenilemeye ilişkin bildirim yapma sorumluluğu da kredi kuruluşuna(bankaya) aittir. Konunun gerek anılan hüküm, gerekse sigorta hukuku kapsamında sigortalının yükümlülüğü yönlerinden değerlendirilmesinde; kredi süresi içerisinde poliçenin yenilenme sorumluluğunun esas itibarı ile sigortalıya ait olduğu, kredi kuruluşu açısından ise “bilgilendirme sorumluluğunu yerine getirmemiş olması” halinin müterafik kusur teşkil edeceği açıktır.
Somut olayda, müteveffaya kullandırılan kredi kapsamında poliçenin yenilenmemesi hususuna ilişkin olarak davalı bankanın kusurlu olduğu mezkur yönetmelik hükümlerine göre aşikar olup, asıl yükümlülük kredi kullananda olmakla birlikte, bilgilendirme yükümlülüğünü yerine getirmeyen bankanın kredi yükümlüsünün vefatı neticesinde mirasçıların sorumluluğunu da doğuracak neticeye sebep olması nedeniyle, müterafik kusurlu olacağı takdir ve kanaatine varılarak, davacılar tarafından ödenen ve bilirkişi raporu ile tespit edilen bedelden, davalının kusuru nedeniyle %50 oranında mirasçıların uğradığı zarardan sorumlu olacağı kanaatine varılmış ve bu sorumluluk karşısında 35.545,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ İLE;
35.545,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE
2-Alınması gereken 2.428,07 TL karar harcından peşin olarak alınan 607,02 TL harcın mahsubu ile bakiye ‭1.821,05 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 11,50 TL vekalet harcı, 607,02 TL peşin harç toplamı 699,22 TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 700,00 TL bilirkişi ücreti, 91,85‬ TL posta tebligat gideri olmak üzere toplam: 791,85 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
6-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 1.400,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
7-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nın 341-345 maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili İstinaf Dairesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.10/11/2022

Katip Hakim