Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/671 E. 2023/65 K. 08.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
-{YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR}-
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVA : Ticari Şirket (Şirkete Özel Denetçi Tayin Edilmesi)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :

{}Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
-{HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:}-
DAVACI TARAF VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİ İLE ÖZETLE; müvekkilinin davalı şirketin %33,3’üne tekabül eden hissesine sahip ortağı olduğunu, davalı şirketin 09.09.2021 tarihinde gerçekleşen 2020 yılı olağan genel kurul toplantısına (1. oturuma) ilişkin çağrı evrakının bila tebliğ olduğunu, müvekkilinin 1. oturumdan tesadüfen haberdar olduğunu, müvekkilinin davalı şirketin idari ve mali durumundan bilgi sahibi olmadığını, müvekkilinin bilanço, mizan ve gelir tablolarını incelemek üzere erteleme talebinde bulunduğunu, finansal tablolar ve buna bağlı konuların görüşülmek üzere toplantının bir ay sonrasına ertelendiğini, 2. oturum öncesinde müvekkilinin Beyoğlu . Noterliği kanalıyla 05.10.2021 tarihinde …yevmiye gönderdiği ihtarname ile pay sahipliği haklarının tesisini ve genel kurul toplantısı gündeminin usulüne göre görüşülmesi hususunda ihtar ettiğini, müvekkiline teslim edilen bilgi ve belgelerin davalı şirketin tüm iş ve işlemlerinin hesap verilebilirlik nitelikte ve şeffaf olmaması nedeniyle genel kurul toplantısının ikinci kez ertelenmesini ve TTK 438. maddesi uyarınca belirtilen konuların araştırılması için özel denetçi atanmasını talep ettiğini, davalı şirket tarafından bu talebinin kabul edilmediğini, davalı şirketin müvekkilinin sorularına hesap verme ve dürüstlük ilkelerine uygun yanıt vermediğini, davalı şirketin yönetim kurulu diğer grup şirketleri ile birlikte müvekkiline karşı baskı ve dışlama politikalarının müvekkilinin davalı şirketin işlerinin dışına atmaya, şirketi denetime kapatmaya ve şirketi keyfi bir şekilde yönetilmesine yönelik eylemler içerisine girdiklerini, müvekkilinin detayları genel kurul toplantısı toplantı tutanaklarında yer alan sorularını araştırmak üzere TTK 439. maddesi uyarınca “şirketler hukuku” alanında uzman bir hukukçu ve “45.06 denetim” alanında uzman yeminli mali müşavirden oluşan iki kişilik heyetten müteşekkil bağımsız denetçi atanmasına ve bu hususta rapor hazırlatılmasına, özel denetçi atanmasına ilişkin tüm giderlerin davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALI VEKİLİ CEVAP DİLEKÇESİ İLE ÖZETLE; davaya karşı zaman aşımı ve hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, dava dilekçesindeki müvekkili şirket aleyhine olan hiçbir hususu kabul etmediklerini, müvekkili şirketin altı şirketten oluşan bir şirketler topluluğunun parçası olduğunu, davacının ortak ve sahipleri arasında olduğunu, şirketlerin yönetim kurulunun son döneme kadar tüm kardeşlerden oluştuğunu, davalının uzun süredir şirketlerden ayrılmak istediğini, şirketin işleriyle ilgilenmediğini, davalının yönetim kurulundan çıkartılmasından sonra davalar açarak çalışmasını engellediğini, davacı haricindeki ortaklar 2021 yılında yapılan genel kurullarda, davacının şirket işleriyle ilgilenmediğini, davacının yönetim kuruluna alınmaması yönünde oy kullandıklarını ve davacının şirketlerin yönetim kurullarına alınmadığını, şirketlerin işleriyle ilgilenmeyen davacının menfaatlerini düşündüğünü iddia ederek çeşitli ihtarnameler ve davalar açmaya başladığını, şirketler aktif olarak çalıştığını, şirketlerin boşaltıldığı, zarara uğratıldığı, kötü yönetildiği söz konusu olmadığını, davacının özel denetim talep edilmesi için kanunun veya esas sözleşmenin ihlal edilerek şirketin veya pay sahiplerinin zarara uğrattıklarının iddialarının olmadığını, özel denetçi atanması için gerekli olan dava şartlarının oluşmadığını, özel denetim isteme hakkı, bilgi alma ve inceleme hakkının kullanılmasına bağlı ikincil bir nitelik taşıdığını, özel denetim talebinde bulunmadan önce bilgi alma ve inceleme hakkının kullanılması gerektiğini, davacının 2021 yılında yapılan genel kurul öncesinde müvekkili şirketin yönetim kurulu başkanı olduğunu, bu yönüyle davacının bilgi alması gereken değil bilgi vermesi gereken konumda olduğunu, davacının özel denetimle incelenmesi istediği iş ve işlemlerin tamamı gerçekleştirilirken şirketin yönetim kurulu üyesi olduğunu, davacının henüz bilgi alam ve inceleme hakkı kapsamında sorular cevaplanmadan özel denetim talebinde bulunması, davacının asıl amacının şirket üzerinde baskı kurmak olduğunu, bilgi alma ve inceleme hakkı kullanmadan veya bu hak kapsamında yeterli bilgiyi elde etmiş pay sahibinin özel denetim talebinde bulunması hukuken mümkün olmadığını, davacının sorduğu bütün soruların cevabını eksiksiz bir şekilde aldığını, özel denetçiyle incelenmesi gerekecek herhangi bir konu kalmadığını, özel denetim talebinin hangi özel konu hakkında yapıldığının talep eden tarafından açık bir şekilde ortaya koyulması gerektiğini, pay sahibinin özel denetim talep edebilmesi için denetim sonucunda elde edeceği bilginin bundan sonrası için kararlarını etkileyecek durumda olması gerektiğini, tahmine, ihtimale bağlı olarak, hiçbir şey bilinmeyen bir konuda herhangi bir zarar doğmuş olabileceği ümidiyle özel denetim talep edilemeyeceğini, kanun veya esas sözleşmenin ihlal edilmediğini, şirket herhangi bir zarara uğratılmadığını, özel denetime dair şekli ve maddi şartların oluşmadığını, davacının amacının şirket ve ortakların haklarının korunmasından ziyade hisselerini rayicin üzerinde bir bedelle devretmek olduğunu, davacının haksız olduğunu, bu nedenlerle davacının özel denetim talep ettiği tüm konular yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İşbu dava; TTK 439. maddesi uyarınca şirkete özel denetçi tayin edilmesi talebi davasıdır.
Mahkememizce taraf vekillerinin bildirdikleri deliller toplanmış, davalı şirketin kuruluşundan itibaren tüm ticari sicil kayıtları celp edilmiş, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas, …Karar sayılı dosyası ile Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dosyaları celp edilmiş, dosyamız konusunda uzman bilirkişi heyetine tevdi edilerek rapor alınmıştır.
{}HUKUKİ DELİLLER{}
TTK’nun Özel denetim isteme hakkı, Genel kurulun kabulü başlıklı 438. maddesi; “(1) Her pay sahibi, pay sahipliği haklarının kullanılabilmesi için gerekli olduğu takdirde ve bilgi alma veya inceleme hakkı daha önce kullanılmışsa, belirli olayların özel bir denetimle açıklığa kavuşturulmasını, gündemde yer almasa bile genel kuruldan isteyebilir. (2) Genel kurul istemi onaylarsa, şirket veya her bir pay sahibi otuz gün içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden bir özel denetçi atanmasını isteyebilir.” hükmünü amirdir.
TTK’nun Genel kurulun reddi başlıklı 439. maddesi; “(1) Genel kurulun özel denetim istemini reddetmesi hâlinde, sermayenin en az onda birini, halka açık anonim şirketlerde yirmide birini oluşturan pay sahipleri veya paylarının itibarî değeri toplamı en az birmilyon Türk Lirası olan pay sahipleri üç ay içinde şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesinden özel denetçi atamasını isteyebilir. (2) Dilekçe sahiplerinin, kurucuların veya şirket organlarının, kanunu veya esas sözleşmeyi ihlal ederek, şirketi veya pay sahiplerini zarara uğrattıklarını, ikna edici bir şekilde ortaya koymaları hâlinde özel denetçi atanır.” hükmünü amirdir.
TTK’nun Atama
başlıklı 440. maddesi; “(1) Mahkeme, şirketi ve istem sahiplerini dinledikten sonra kararını verir. (2) Mahkeme istemi yerinde görürse, istem çerçevesinde inceleme konusunu belirleyerek bir veya birden fazla bağımsız uzmanı görevlendirir. Mahkemenin kararı kesindir. ” hükmünü amirdir.
Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas, …karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı … vekilince davalı …Tic. A.Ş. aleyhine davalı şirketin 09.09.2021 ve 09.10.2021 tarihlerinde gerçekleştirilen 2020 yılı olağan genel kurul toplantısında bilgi alma hakkı engellendiğinden bahis ile TTK’nun 437/5. maddesi gereğince bilgi alma ve inceleme yetkisi talebiyle dava açıldığı, mahkemenin 23.02.2022 tarihli kararı ile davacının bilgi alma ve inceleme hakkının ihlal edildiği iddialarının sübut bulmadığı, davalı şirketin finans durumuna ilişkin olarak davalı şirket yönetim kurulunca somut verilere dayalı, yeterli açıklıkta ve denetlemeye imkan verir şekilde bilgi verildiği gerekçesiyle davanın kesin olarak reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
{}DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE{}
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirmede; davacı vekilince davalı şirket aleyhine açılan bu davada, davalı şirketin 09.09.2021 ve 09.10.2021 tarihinde gerçekleştirilen olağan genel kurul toplantılarında davalı şirketin yönetim kurulu tarafından bilgi alma hakkı engellendiği, davacının davalı şirketin finansal durumu ve idari durumu hakkında sorulan sorulara hesap verme ve dürüstlük ilkelerine uygun olarak cevap verilmediği, davacının davalı şirketin işlerinden uzaklaştırmaya çalışıldığı ileri sürülerek, TTK’nun 439. ve 440. maddeleri gereğince davalı şirkete bağımsız özel denetçi tayini talep edilmiş ise de; mahkememizce toplanan deliller, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas, …Karar sayılı dosyası kapsamına göre davacının davamıza da konu edilen davalı şirketin 2020 yılı olağan genel kurul toplantısında bilgi alma hakkının kısıtlanmadığının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dosyamızda yaptırılan bilirkişi incelemesi ve düzenlenen rapor ile tüm dosya kapsamına göre de; TTK’nun 438. ve 439. maddelerinde düzenlenen özel denetçi tayinine ilişkin yasal koşulların özellikle de TTK 439/2. maddesinde belirtilen “kanunun veya esas sözleşmeyi ihlal suretiyle, şirketin veya pay sahiplerini zarara uğratılmış olması” şartının somut olayda bulunmadığı, davacı tarafça bu özel şartın varlığına ilişkin delillerin mahkememize sunmadığı anlaşıldığından davacının davasının reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
-{HÜKÜM:}- Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
DAVACININ ŞARTLARI BULUNMAYAN DAVASININ REDDİNE.
Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcına karşılık peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,00 TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
Davacının yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
Davalının yaptığı herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktara göre takdir ve hesaplanmış olan 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.
İşbu hükümden sonra gerekli olan karar tebliğ giderinin davacı tarafından karşılanmasına ve hükümden sonraki bu masrafların davacının kendi üzerinde bırakılmasına.
HMK nun 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde tarafların sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra varsa tarafların yatırdığı avanstan artanının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine.
İşbu gerekçeli kararın 08.03.2022 tarihinde yazıldığına.
Dair TTK 440. maddesi gereğince KESİN olmak üzere yapılan duruşma sonunda oy birliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.08/02/2023

Başkan … Üye … Üye … Katip …