Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/598 E. 2023/40 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA İHBAR OLUNAN :
VEKİLLERİ :
DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacı 20.04.2021 tarihinde davalıya ait işyerinden; … marka, Doblo model, … şase numaralı sıfır aracın 184.873,40 TL bedelle satın alındığını, hali hazırda bu aracın plakası … olduğunu, davacı aldığı aracı kullanmaya başladıktan sonra aracın “hızlanma esnasında sağa tarafa çekme/yönelme” problemi olduğunu tespit ettiğini, trafikte ciddi derecede risk teşkil eden ve sürücüyü trafikte oldukça zor durumda bırakan bu ayıptan dolayı davacı İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan 14.04.2021 tarihli 6638 sayılı genelge Uyarınca 17 günlük pandemi nedeniyle tam kapanmanın da araya girmesiyle birlikte 18.05.2021 tarihine kadar aracı kullanamadığını,18.05.2021 tarihinde davafıya ait servise ayıbın giderilmesi için başvuran davacıya, 31.05.2021 tarihine randevu verildiğini, randevu günü aracını davalının servisine götüren davacıya, problemin çözülemediği, arızanın lastikten kaynaklı olduğu ve aracı … A.Ş.’ye ait bayiye götürerek lastikleri kontrol ettirmesi gerektiği söylenerek araç aynı gün Içerisinde teslim edildiğini, lastiklerde problem olması ihtimaline binaen 01.06.2021 tarihinde davalının beyanı üzerine … A.Ş.’ye ait bayinin oto fastik servisine davacı tarafından araç götürüldüğü, testlerin yapıldığını, sağ ve soldaki lastikler birbirleri ile yer değiştirilerek denenmiş ve 02.06.2021 tarihinde, yapılan işlemler neticesinde sağa çekme/yönelme probleminin lastikten kaynaklanmadığını belirtir rapor davacıya teslim edildiğini, 03.06.2021 tarihinde davacı tarafından, tekrar ile, davalının araç servisine randevu başvurusu yapıldığını ve 09.06.2021 tarihine randevu verildiğini, randevu günü davacı, … A.Ş. tarafından hazırlandığını, ayıbın lastik kaynaklı bulunmadığı gösterir rapor ile aracını davalı tarafa ait servise onarım için bıraktığını, aynı gün içerisinde davaya konu araç, hiçbir onarım yapılmaksızın, aracın torkunun yüksek bulunması sebebi ile sürüşü esnasında sağa yöneldiği, bu nedenle araçta bir ayıp/kusur bulunmadığı gerekçesi ile davacıya iade/teslim edildiğini, bunun üzerine davacı tarafından 29.06.2021 tarihinde Konya . Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile aracın ayıplı okduğu davalı tarafa ihbar edildiğini, müteakiben, sanradan telafisi ve ispatı güç olmaması adına, ilerleyen aşamada yargı yoluna başvurup Mahkemece yapılacak keşfe kadar geçecek zaman zarfında aracın kazaya karışması veya başka bir beklenmedik hal karşısında “aracın sağa yönelme” sorunundan davacının mesul olmadığının ispatı için, ayıbın zaten mevcut olduğunun tespiti amaçlı 02.07.2021 tarihinde Konya . Asliye Hukuk Mahkemesi … D. İş dosyası ile delil tespiti davacı tarafından talep edildiğini, ilgili dosyada alınan bilirkişi reporuna göre de aracın ayıplı olduğu, satış esnasında ayıbın bilinemeyeceği tespit edildiğini, davalı tarafça keşide edilen Konya . Noterliği … yevmiye numaralı 30.07.2021 tarih ve 02.08.2021 tebliğ tarihli İhtarname ile davalı şirketin ayıptan sorumlu olmadığı, araçta mevcut kusurun kullanım alışkanlığından meydana gelebileceğinin belirtildiğini, satın alman araçtaki ayıbın gizli ayıp olduğu ve satış esnasında mevcut bulunduğu bir gerçek iken davalı satıcının sorumluluğunun olmadığını belirtmesi hukuktan vareste olduğunu, zira davalının ilgili ihtarnamede belirttiği gibi araçtaki problem sağ aksın sol akstan uzun olmasından veya aracın torkunun yüksek olmasından kaynaklanıyor olsa bile aracın satış esnasında ayıplı olduğu gerçeği değişmediğini, ayıbı olmayan, standartlara uygun bir aracın ani hızlanma anıda veya herhangi zaman zarfında kendiliğinden sağa yönelme probleminin olmayacağının açık olduğunu, davacının satın aldığı araçta ise sağa yönelme probleminin olduğu ve bu problemin kaynağının sürücü olmadığı değişik iş dosyası bilirkişi raporuyla da kanıtlandığını, davalı tarafa araçtaki ayıp ihbar edilmesine rağmen eksiklik giderilmediği için aracın ayıpsız bir misli ile değişimini mahkemenizden talep etme zorunluluğunun hasıl olduğunu, neticeten 20/04/2021 tarihinde davacının satırı aldığı sıfır kilometre aracın gizli ayıplı olduğu, davacı aracı kullanmaya başladıktan sonra ortaya çıktığını, ayıbın giderilmesi ve onarılması için aracını davalıya ait servise teslim eden davacıya “araçta gerekli testler, denemeler ve kontroller yapılmasına rağmen sorunun nereden kaynaklardığı tespit edilememiştir” denilerek araç iade edildiğini, 29/06/2021 tarihinde davalıya keşide edilen ihtarname ile araçtaki ayıbın bildirildiğini ve ayıpsız misli ile değişimi talep edilmiş fakat davalı tarafça taleplerine müspet cevap verilmediğini, taraflar arasındaki uyuşmazlık neticeleninceye geçecek sürede, davacıya aracın kaza gibi beklenmedik hal veya mücbir sebeple karşı karşıya kalması durumunda mevcut ayıptan kimin yükümlü olduğunun tespiti imkânsız hale geleceği için Konya . Asliye Hukuk Mahkemesi … D. İş dasyasında bilirkişi marifetiyle araçtaki gizli ayıp tespit edildiğini, tüm bu izahatlar ışığında gizli ayıplı ve trafik güvenliği yönünden tehlike arz eden aracın, bu nedenler ışığında fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulünü, 6098 sayılı Borçlar Kanunu 227/4 uyarınca davacının satım aldığı aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; dava konusu araçta herhangi bir ayıp bulunmadığından dolayı davacının davalı şirket nezdinde herhangi bir alacağı bulunmadığını, dava konusu araç, 20/04/2021 tarihinde … marka Doblo model … şaşe numarası ile davalı şirketin yetkilisi olduğu bayiiden 184.873,40 TL bedel ile satın alındığını, davacı, 09/06/2021 tarihinde ‘’araç gaza basınca sağ tarafa çekiyor/yöneliyor’’ şikâyeti ile davalıya başvurduğunu, hiçbir kabul anlamına gelmeksizin, davacının bu şikâyeti üzerine iddia edilen sorunun çözümü için öncelikle aracın lastikleri ile ilgili araştırma yapılması gerektiğini, lastikler ile ilgili gerekli incelemelerin yapılması için … teknik destek birimi TESEO ile görüşüldüğünü ve teknik birimin de yönlendirmesi ile yeni lastik siparişi verildiğini, dava dilekçesinde iddia edilenin aksine aracın sağ ve soldaki lastiği birbiri ile yer değiştirilmemiş, lastik servisi tarafından daha önce kullanılmamış sıfır diye tabir edilen lastikler söz konusu araç üzerinde denendiğini, yapılan bu test sonrasında aracın lastiklerinden kaynaklı herhangi bir sorun olmadığı anlaşılmış ve bunun üzerine araç müşteriye teslim edildiğini, davacının, aynı şikâyet ile tekrar servisimize başvuru yapması üzerine; 09/06/2021 tarihinde parçalardan kaynaklanan bir sorunun olup olmadığının incelenmesi amacı ile, sırası ile aracın amortisör takozları, z- rotları, salıncakları ve son olarak direksiyon kutusunda değişiklik yapılarak denemeler yapıldığını, araçta parçalardan kaynaklı herhangi bir sorun olmadığı anlaşıldıktan sonra aracın kendi orijinal parçaları araca geri takılmış ve … teknik birimi ile yeniden iletişime geçildiğini, davacı, aracının serviste teknik incelemesinin yapıldığı sırada araçtaki sorundan dolayı araç değişim talebinde bulunduğunu, davalı şirket ve … teknik biriminin detaylı incelemesi sonucunda söz konusu araçta ürün/üretim kaynaklı herhangi bir sorun ile karşılaşılmadığı ve şikâyetin ani kalkışlarda olması ve direksiyonu bırakması halinde oluşabilecek bir durum olduğu, kullanım alışkanlığı ile olabileceği davacıya bildirilmiş ve aracını servisten alabileceği davacıya iletildiğini, davacıya aracını servisten alabileceği bildirilmesine rağmen kendi isteği ile aracını servisten almamış ve bunu da çağrı merkezine ilettiğini, gereken tüm parça değişiklikleri yapılmak sureti ile teknik incelemeler ve denemeler sonrasında araçta herhangi bir sorun olmaması sebebi ile davacının araç değişim talebine olumlu yanıt verilemeyeceğinin belirtildiğini, … Satış Sonrası Teknik Müdürlüğü’nün davalıya iletmiş olduğu bilgiler doğrultusunda; araç üzerinde Cargo tip lastikler olmasından ve araç torkunun yüksek olması sebebi ile direksiyon tutulmadan ani kalkış yapılması durumunda aracın daha uzun olan sağ aks yönüne gitme eğiliminde olmasının normal bir durum olduğu, aracın sakin kullanımında böyle bir durumun meydana gelmeyeceğinin belirtildiğini, söz konusu araç satışından dolayı, davacının iddia ettiğinin aksine davalı şirketin konu ile ilgili herhangi bir sorumluluğu bulunmadığı davacıya 30/07/2021 tarihinde gönderilen ihtarname de de belirtildiğini, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmeksizin ,davacı aracı teslim aldığı tarihten itibaren 8 gün içerisindeki inceleme/incelettirme ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davacı tarafın iddialarını ve Konya . Asliye Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı delil tespitini kabul etmediklerini, bu sebeplerle ve sayın mahkemenizce re’sen göz önüne alınacak nedenlerden dolayı huzurdaki davanın öncelikle … A.Ş.’ye ihbar edilmesine, akabinde söz konusu haksız davanın reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Konya Selçuk Vergi Dairesi Müdürlüğünün 08/03/2022 tarihli cevabi yazısında …’in bilanço esasına göre defter tuttuğunun bildirildiği görülmüştür.
Konya Ticaret Odası Müdürlüğünün 10/03/2022 tarihli cevabi yazısında …’in ticaret odasına sicil kaydının olduğunun mahkememize bildirildiği görülmüştür.
İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörlüğünün 24/03/2022 tarihli cevabi yazısında Otomotiv Laboratuvarı Sorumlusu Doç. Dr. … yazısının gönderildiği görülmüştür.
Bilirkişi heyetinin mahkememize sunmuş olduğu 14/09/2021 tarihli Kök raporunda özetle; Dava konusu … plaka sayılı aracın “ivmelenmede sağa çekme sorunun” hali hazırda devam ettiği, bu sorunun aracın satın alındıktan hemen sonra başladığı, TKHK kapsamında değerlendirildiğinde araçtan beklenen faydayı azaltarak trafikte güvenli sürüşü zora soktuğu, sorunun ancak aracın satın alındıktan ve kullanıldıktan sonra ortaya çıkması, aracın ekonomik değerini düşürmesi sebebiyle kullanımdan kaynaklı olmayan üretimden kaynaklı gizli ayıp niteliği taşıdığı, araçtaki sorunun hali hazırda devam etmesinin yetkili servisin ilim ve fen kaidelerine gerekli dikkat ve özeni göstermenden hareket etmesi sonucu aracın arızasını tespit edip onarmadıkları gibi arızalı aracı sorun yokmuş gibi davacıya teslim etmelerinde hizmet ayıbı bulunduğu görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Bilirkişi heyetinin mahkememize sunmuş olduğu 27/11/2022 tarihli Ek raporunda özetle; Dava konusu … plaka sayılı araçtaki ivmelenme sırasındaki sağa çekme sorununun davalı tarafından araçta üretim aşamasında bulunan ve normal kabul edilen “Torque Steer” “tork yönelmesi” olduğu, kök raporda da belirtilen sağa çekme sorunlarından birisinden kaynaklanmadığı ve tamirinin mümkün olmadığının davalı tarafından belirtildiği, davalının üretimini yaptıkları araçta var olan Torque Steer probleminin üretimden kaynaklı bir sorun olup kendilerinin ifadesiyle de tamirinin mümkün olmadığı sürekliliğinin olması ve araçta g nlik ve yukarıda belirtilen teknik sorun ve dez avantajlar yaratması sebebiyle kullanıcı kaynaklı olmayan tüketicinin satışta bi gibi dava dosyası içerisinde tüketiciyi bu konuda bilgilendiren ve satıcıya araçla birlikte verilen bir üretimden kaynaklı olduğu görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşbu dava davalının satıcısı olduğu aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı misli ile değişim istemeye ilişkindir.
Davacı dava dilekçesiyle, davacının 20/04/2021 tarihinde davalından … marka Doblo model sıfır aracı aldığını, kullanıma başladıktan sonra aracın sağ tarafa çekme/yönelme sorununun olduğunu, davalı şirkete bu arıza için başvurulduğunu, ancak arızanın giderilmediğini, bu nedenle gizli ayıp ve trafik güvenliği yönünden tehlike arz etmesi nedeniyle aracın misli ile değişimini, her türlü yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesiyle, davacıya 20/04/2021 tarihinde aracın teslim edildiğini, daha sonra davacının araçta sağa çekme/yönelme şikayeti ile kendilerine başvurduğunu, aracın kontrol edildiğini bir arızasının olmadığı ve arızanın üretim kaynaklı değil kullanım kaynakla olduğunu, bu yüzden de aracın davacıya tekrar teslim edildiğini, arızanın kullanım kaynaklı olması nedeniyle davacının araç değişim talebinin reddedildiği, bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
6100 sayılı HMK hükümlerine göre; mahkeme, çözümü hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde taraflardan birinin talebi üzerine veya resen bilirkişi görüşünün alınmasına karar verebilir. Hakim, bilirkişinin oy ve görüşünü diğer deliller ile birlikte serbestçe değerlendirir. Raporu serbestçe değerlendirme yetkisi, hakimin, bilirkişinin yerine geçerek hakimlik mesleği dışında özel ve teknik bilgi gerektiren bir durumda şahsi bilgisi ile karar vereceği manasına gelmemektedir.
Bu cihetle taraflardan davacının ayıp hususundaki iddiasının davalı tarafından tam muhalefet ile arıza bulunmadığı yönündeki savunmalarının tespiti ancak teknik bilirkişilerin oy ve görüşleri ile tespit edilebileceğinden, dosya uyuşmazlığın tespiti ve çözümü için öğretim üyelerinden oluşan teknik heyete tevdi edilmiş ve ilk olarak düzenlenen 14/09/2021 tarihli raporda neticeten; dava konusu aracın “ivmelenmede sağa çekme sorununun” hali hazırda devam ettiği, bu sorunun satın alındıktan hemen sonra başladığı ve araçta beklenilen faydayı azaltarak trafikte güvenli sürüşü zora soktuğu, aracın ekonomik değerini düşünmesi sebebi ile kullanımdan kaynaklı olmayan, üretimden kaynaklı gizli ayıp niteliğini taşıdığı, yetkili servisin ilim ve fen kaidelerine dikkat ve özeni göstermemesinden dolayı ayıbı tespit edemedikleri ve onaramadıkları gibi arızalı aracı sorun yokmuş gibi davacıya teslim etmelerini de hizmet ayıbı olduğu kanaati bildirilmiştir. İlgili rapor içeriğinde ayıbın tamiratla giderilip giderilemeyeceği hususu ayrıntılı şekilde belirtilmediğinden ve onarım bedellerine dair herhangi bir değerlendirmenin yapılmadığı ve yine aracın tamir edilmesi halinde arızanın tekrar oluşup oluşmayacağı hususu belirtilmediğinden ve bu yönleri ile rapor eksik düzenlendiğinden, dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilmiş ve 27/11/2022 tarihli bilirkişi raporunda, dava konusu … plaka sayılı araçtaki ivmelenme sırasındaki sağa çekme sorununun davalı tarafından araçta üretim aşamasında bulunan ve normal kabul edilen “Torque Steer” “tork yönelmesi” olduğu, kök raporda da belirtilen sağa çekme sorunlarından birisinden kaynaklanmadığı ve tamirinin mümkün olmadığının davalı tarafından belirtildiği, davalının üretimini yaptıkları araçta var olan Torque Steer probleminin üretimden kaynaklı bir sorun olup kendilerinin ifadesiyle de tamirinin mümkün olmadığı sürekliliğinin olması ve araçta güvenlik ve yukarıda belirtilen teknik sorun ve dez avantajlar yaratması sebebiyle kullanıcı kaynaklı olmayan tüketicinin satışta bilgilendirilmediği gibi dava dosyası içerisinde tüketiciyi bu konuda bilgilendiren ve satıcıya araçla birlikte verilen bir doküman bulunmadığı, aracın ilk alınması sırasında fark edilmeyen ancak kullanım sırasında ortaya çıkan bir sorun olduğu için gizli ayıp niteliği taşıdığı tespit edilmiştir. Ayrıntılı, gerekçeli, denetlenebilir bilirkişi heyet raporları mahkememizce yargılamaya esas alınmıştır.
Tüm dosya muhtevası birlikte değerlendirildiğinde; teknik bilirkişiler tarafından düzenlenen raporlarda da belirtildiği üzere davacı iddia ettiği ivmelenme sırasındaki sağa çekme sorununun üretimden kaynaklı gizli ayıp mahiyetinde olduğu anlaşılmış olup, ayıba karşı tekeffül hükümlerine göre davacı satın aldığı ayıplı üründeki seçimlik haklarından aracın misli ile değişimini talep ettiği, her ne kadar bu talep mahkeme hakimi tarafından resen yapılacak değerlendirme ile ayıbın onarımı mümkün olduğu takdirde ekonomik değerlerler de nazara alınarak ücretsiz onarım şeklinde uyuşmazlığa çözüm takdiri tanınmış ise de, yine yargılamaya esas alının teknik bilirkişi raporunda ayıbın onarılamayacağının tespit edilmesi, yine davalının cevap dilekçesinde de kabul ettiği hali ile mevcut arıza nedeniyle yapılan başvuruların arıza bulunmadığı gerekçe gösterilerek davacıya ayıplı aracın teslim edilmesi karşısında dava konusu aracın onarımının da mümkün olmadığı takdir ve kanaatine varılarak üretimden kaynaklı gizli ayıp bulunan …-Doblo Combi S2 Premio Plus Black 1.6 120 Mjet E6D Marka, … Şasi No’lu 2021 Model, … plakalı aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-Dava konusu …-Doblo Combi S2 Premio Plus Black 1.6 120 Mjet E6D Marka, … Şasi No’lu 2021 Model, … plakalı aracın AYIPSIZ MİSLİ İLE DEĞİŞTİRİLMESİNE,
2-Alınması gereken 12.628,70 TL karar harcından peşin olarak alınan 3.157,18 TL harcın mahsubu ile bakiye ‭‭9.471,52‬ TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 8,50 vekalet harcı, 3.157,18 TL peşin harç toplamı ‭‭3.224,98‬ TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan ‭4.200‬,00 TL bilirkişi ücreti, ‭339,85‬ TL posta tebligat gideri olmak üzere toplam ‭‭4.539,85‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 28.731,01 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 2019 yılı tarifesine göre iki saatlik görüşme nedeniyle taraf başına saati 330,00 TL den toplam 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
7-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK’nın 333. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nın 341-345 maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili İstinaf Dairesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.19/01/2023

Katip Hakim