Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
BAŞKAN :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 29.09.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı … Sigorta A.Ş’nin ZMMS ile sigortaladığı sürücü …’nun sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile Ankara Yolu üzerinde yaya müvekkili … ve oğlu … …’e çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkili … sürekli sakat kalacak şekilde ağır yaralandığını ve oğlunun vefat ettiğini, Konya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosya neticesinde Konya . Ağır Ceza Mahkemesi nezdinde kamu davası açıldığını, … Esas … Karar sayılı karar ile huzurdaki davanın davalısı sigorta şirketinin sigortaladığı aracın sürücüsü …’nun cezalandırılmasına karar verildiğini, anılan bu ceza dosyasının kesinleştiğini ve celbini talep ettiklerini, iş bu davaya konu trafik kazası davalı şirketin sigortaladığı aracın sürücüsü …’nun ağır kusuru sebebiyle meydana geldiğini, dava dışı sürücünün kusuru, trafik kazası tespit tutanağı ve ceza dosyasında alınan kusur raporu ile sabit olduğunu, sürücünün kural ihlali ağır kusurlu hallerden olup neticeten davacı müvekkilinin ağır yaralanmasıyla sonuçlandığını, müvekkili …’un davaya konu trafik kazası sonucu yaralanmasına bağlı olarak oluşan sürekli maluliyet oranının, tedavisinin tamamlanabilmesi için çalışmasının mümkün olmadığı sürenin ve yine geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı, bakıcılık gideri ve SGK tarafından karşılanmayan ve belgeye de bağlanması mümkün olmayan kaçınılmaz iyileştirme giderleri sebebiyle hak ettiği toplam maddi tazminatın (alacağın) değerinin bilirkişi marifetiyle tam ve net olarak tespitiyle tahkikat sonucunda müvekkili …’un maddi zararının (geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik, bakıcılık gideri ve SGK tarafından karşılanmayan ve belgeye de bağlanması da mümkün olmayan kaçınılmaz iyileştirme ve tedavi giderleri sebebiyle doğan maddi tazminatın) değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmasıyla şimdilik 50,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 50,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 50,00 TL bakıcılık gideri ve 50,00 TL SGK tarafından karşılanmayan ve belgeye de bağlanması mümkün olmayan kaçınılmaz iyileştirme giderleri kalemi için olmak üzere asgari 200,00 ( iki yüz) TL maddi tazminatın (belirsiz alacağın), haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Sigorta A.Ş’den tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirket üzerine tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin 17/12/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davanın yetkili Mahkemede açılmadığı beyanı ile Mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, müvekkili şirketin genel müdürlük adresinin Maslak Sarıyer İstanbul olduğunu, davanın yetkisiz Konya Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açıldığını, müvekkili şirketin genel müdürlük adresinin İstanbul ili Sarıyer ilçesi sınırlarında bulunmasından dolayı sayın mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, bu hususun dikkate alınarak dosyada yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmesini, müvekkil şirketin sorumluluğu, poliçe üzerinde yazılı teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere, poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası genel şartları kapsamı ile sınırlı olduğunu, poliçe üzerinde Ölüm/Sakatlık halleri için kişi başına teminat limiti ile azami 360.000.00 TL olarak sınırlandırıldığını, bu miktar maksimum talep edilebilecek miktar olduğunu, müvekkili şirketin asıl sorumluluğunun gerçek zarar üzerinden belirleneceğini, bu nedenlerle sair hususlar hakkında cevap ve itiraz hakları saklı kalmak kaydıyla, cevaplarının kabulü ile haksız ve mesnetsiz açılan davanın usulden ve esastan tamamen reddini, masraf, faiz ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin sunmuş olduğu bedel arttırım dilekçesinde özetle; Fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla; 50,00 TL olan Bakıcı giderleri tazminatı talebini 1.217,70 TL, 50,00 TL olan Geçici iş göremezlik tazminatı talebini 3.381,01 TL, 50,00 TL olan SGK tarafından karşılanmayan zorunlu tedavi giderleri 800,00 TL, 50,00 TL olan sürekli işgöremezlik tazminatı talepleri 208.740,71 TL’sına olmak üzere genel toplamdaki taleplerini 214.139,43 TL artırdıklarını, artırdıkları kısma ilişkin olarak ödenmesi lazım gelen eksik harcı mahkeme veznesine yatırdıklarını, talep artırım dilekçelerinin davalı tarafa tebliğini neticeten davalarının kabulünü, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerine tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Konya . Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiştir.
Konya . Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiştir.
Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Başhekimliğinin 02/12/2021 tarihli cevabı yazısı ile … T.C. Kimlik numaralı … hakkındaki radyoloji raporu ve hasta hizmet dökümünün gönderildiği görülmüştür.
Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Başhekimliğinin 01/12/2021 tarihli cevabı yazısı ile … T.C. Kimlik numaralı … hakkındaki yaptığı ödemeler ve tedavi evraklarının gönderildiği görülmüştür.
Konya Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında; … T.C. Kimlik numaralı …’nın tüm çalışmalarını, hizmetlerini ve brüt ücretlerini gösteren hizmet döküm cetveli ve unvan listesinin gönderildiği görülmüştür.
Türkiye Noterler Birliğine yazılan müzekkere cevabında; … plakada aktif araç kaydı bulunmadığı görülmüş olup, bahse konu plakanın en son … şasi numaralı araca kayıtlı olduğu anlaşıldığından söz konusu şasi numaralı aracın devir ve malik bilgilerinin gönderildiği görülmüştür.
… Sigorta A.Ş’ne yazılan 01/04/2022 tarihli müzekkere ile hasar dosyasının gönderildiği görülmüştür.
Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı 30/06/2022 tarihli raporunda özetle; Sürücü … sevk ve idaresindeki otomobil ile seyri sırasında geldiği olay mahallinde, mahal şartlarını dikkate alarak müteyakkız bir şekilde seyrini sürdürmesi gerekirken buna riayet etmediği, seyrine göre yolun sağından yola girip sol şeride kadar gelen yayaya çarptığı olayda, tali kusurlu olduğunu, davacı yaya …, kucağında bulunan … doğumlu … ile birlikte can güvenliği açısından karşıya geçmeden önce taşıt trafiğini ve seyir halinde olan araçların hız ve mesafesini dikkate alıp, taşıt trafiği için bir engel teşkil etmeyecek şekilde karşıya geçmesi gerekirken buna riayet etmeyip can güvenliğini tehlikeye atacak şekilde geçiş hakkına haiz gelen araca rağmen karşıya geçmek için kontrolsüzce yola girip, ilk geçiş hakkını vermediği aracın sadmesine maruz kaldığı olayda, asli kusurlu olduğunu, sürücü …’nun % 20 (Yüzde yirmi) oranında kusurlu olduğunu, davacı yaya …’nın % 80 (Yüzde seksen) oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı 07/12/2022 tarihli raporunda özetle; Davacı …’nın 29/08/2019 tarihinde trafik kazası geçirdiği, kaza neticesinde sol tibia ve fibula distalde kırık, L5 vertebra sağ ve sol transvers proçes, S1 vertebra korpusu ve laminasında nondeplase kırık meydana geldiği, sol bacağından ameliyat edildiğini, plak ve vida ile tespit edildiğini, ayak bileği eklem hareket açıklığı normal sınırlarda olduğu, sol bacakta sağa göre 3 cm atrofi olduğu, sağ uylukta sola göre 2 cm hipertrofi olduğu anlaşılan şahsın arızasının kalicı sakatlık niteliğinde olduğu, mevcut arızanın “Alt bacak kırıklarından sonra oluşan, hareketsizliğe bağlı kas atrofileri, kas kopma harabiyetlerinin kalıntısı, bacak sinirleri felç dışındaki nedenlerden ileri gelen kas atroflleri, hipertrofileri- 3 cm. ‘ ye kadar (3 cm. dahil)” ve Bel bölgesinde indirekt muskulus kuadratus kesilmesine bağlı bir veya birkaç omur prosesüs spinozus, prosesüs transversus kırıkları” – olarak değerlendirildiği, şahsın 1997 doğumlu olup, olay tarihinde 24 yaşını tamamlamış olduğu anlaşılmakla ve meslek grup numarası 1 (düz işçi-ev hanımı) olarak kabul edilmekle; 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yayımlanan “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine göre; kişide meydana gelen arızanın % 16,2 (yüzdeonaltınoktaiki) oranında kalıcı sakatlık (Sürekli iş göremezlik) niteliğinde olduğunu, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre; L5 vertebra transvers proçes kırığı için tablo 1.7’ye göre kişinin özür oranı % 5 olduğu, L4 vertebra transvers proçes kırığı için tablo 1.7’ye göre kişinin özür oranı % 5 olduğu, Sol bacak atrofisi için tablo 3.5’e göre alt ekstremite özür oranı 9613 olduğu ve tablo 3.2’ye göre kişinin özür oranı %7 olduğu, balthazard ile kişinin özür oranı % 16 tespit edilmiş olmakla; kişide meydana gelen arızaların %16 (yüzdeonaltı) oranında tüm vücut fonksiyon kaybına (sürekli iş göremezlik, kalıcı maluliyet, raporun geçerlilik süresi-süresiz) neden olduğunu, Tibia, fibula, L5 vertebra transvers proçes, S1 vertebra korpus nondeplase kırığı arızalarının emsallerine göre iyileşme süresinin 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceğini, kişinin bu süre zarfında mesleğini icra edemeyeceğini, bu sürenin geçici iş göremezlik süresi olarak değerlendirilebileceğini, dosya kapsamında tedavi giderlerine ilişkin herhangi bir fatura, fiş ya da makbuza rastlanılmadığını, tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanmış olduğunu, ancak bu nitelikteki bir yaralamada yukarıda Tedavi ve İyileşme Giderleri Kavramları ile İlgili Değerlendirme” başlığı altında belirtildiği şekilde tedavi sırasında yapılan zorunlu harcamaların olacağını (Refakatçi, özel bakıcı ve özel beslenme giderleri; hastanın ve yakınlarının hastanelere, sağlık kurumlarına, doktor muayenehanelerine, fizik tedavi merkezlerine gidip gelme yol giderleri; hastanın başka bir şehirde veya yurt dışında tedavisi gerekiyorsa, kendisinin ve yakınlarının otomobil, otobüs, tren, uçak gibi taşıt ve her türlü yol giderleri; tedavi için gidilen yerde hastanın ve yakınlarının otel, lokanta, ulaşım gibi barınma ve beslenme giderleri vs), bu tür kaçınılmaz ve zorunlu giderlerin niteliği, tarihleri ve yerleri tam olarak bilinemeyeceğinden, yaralanmanın ağırlığı, uygulanan tedavi ve ameliyatlar, refakatçi ihtiyacı olup olmadığı, hastanede kalış süresi, kontrol muayeneleri, kişinin yerleşim yerinin sağlık kuruluşlarına uzaklığı, yerleşim yeri ile sağlık kuruluşları arasında kullanılan ulaşım aracı vs gibi durumlar dikkate alındığında, söz konusu giderlerin tek tek belirlenmesinin mümkün olmadığı, takribi olarak belirlenmesinin uygun olduğunu, şahsın geçirdiği kazanın yeri, ikametgahı, tedavi gördüğü sağlık kuruluşu, yaralanmasının ağırlığı ve tedavi süreci dikkate alındığında, SGK kapsamı dışında kalan kaçınılmaz giderlerin olay tarihi itibarıyla 4.000,00 TL olarak değerlendirildiği (2.500,00 TL ulaşım, 1.500,00 TL diğer giderler), …’nın yaralanan vücut bölgesi ve yaralanma ağırlığı dikkate alındığında; 3 (üç) ay boyunca bakıcıya ihtiyaç duyacağını ve dosya kapsamında bakıcı tutulduğuna ilişkin bir belgeye rastlanılmadığı ve bakım işinin aile bireyleri tarafından yapılmış olabileceği, bu nedenle bakıcı gideri hesaplanırken asgari net ücret üzerinden hesaplama yapılmasının uygun olacağı görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Aktüerya Bilirkişisi … 08/04/2023 tarihli raporunda özetle ; Davacı …’nın Geçici İş Göremezlik, Sürekli iş göremezlik, Geçici İşgöremezlik Bakıcı Gideri ve SGK kapsamı dışında kalan kaçınılmaz giderlerin ve Müteveffa … yönünden Destekten Yoksun Kalma Tazminatı; olay tarihi itibariyle Davacı …’nın Geçici İş Göremezlik, Sürekli göremezlik, Geçici İşgöremezlik, Bakıcı Gideri ve SGK kapsamı dışında kalan kaçınılmaz giderleri yönünden PMF 1931 tablosuna göre; 38.704,99 TL, Müteveffa … yönünden Destekten Yoksun Kalma Tazminatı’na göre; 29.918,80 TL olmak üzere toplam 68.623,79 TL, olay tarihi itibariyle Davacı …’nın Geçici İş Göremezlik, Sürekli göremezlik, Geçici İşgöremezlik, Bakıcı Gideri ve SGK kapsamı dışında kalan kaçınılmaz giderleri yönünden TRH-2010 tablosuna göre; 48.141,73 TL, Müteveffa … yönünden Destekten Yoksun Kalma Tazminatı’na göre 37.213,76 TL olmak üzere toplam 85.355,49 TL, Davacı …’nın Geçici İş Göremezlik, Sürekli iş göremezlik, Geçici İşgöremezlik Bakıcı Gideri ve SGK kapsamı dışında kalan kaçınılmaz giderlerin ve Müteveffa … yönünden Destekten Yoksun Kalma Tazminatını; Davacı …’nın Geçici İş Göremezlik, Sürekli iş göremezlik, Geçici İşgöremezlik, Bakıcı Gideri ve SGK kapsamı dışında kalan kaçınılmaz giderleri yönünden PMF 1931 tablosuna göre 161.427,41 TL, Müteveffa … yönünden Destekten Yoksun Kalma Tazminatına göre; 162.139,61 TL olmak üzere toplam 323.567,02 TL, Davacı …’nın Geçici İş Göremezlik, Sürekli iş göremezlik, Geçici İşgöremezlik, Bakıcı Gideri ve SGK kapsamı dışında kalan kaçınılmaz giderleri yönünden TRH-2010 tablosuna göre; 214.139,43 TL, Müteveffa … yönünden Destekten Yoksun Kalma Tazminatına göre; 201.335,70 TL olmak üzere toplam 415.475,13 TL olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşbu dava;Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; 29/09/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle tarafların kusur durumunun ne olduğu, kaza nedeniyle yaya olan davacının cismani zararı( geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik, karşılanmayan tedavi gideri ve bakıcı gideri) uğrayıp uğramadığı uğramış ise miktarlarının ne olduğu ve zararın davalından tazmininin gerekip gerekmediği hususları olduğu anlaşılmıştır.
Öncelikle davalının yetki ilk itirazı değerlendirmesinde; Davalı vekili yetki itirazında bulunmuş ise de yapılan yetki itirazının reddi gerekmiştir. 6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin birinci fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” Yine aynı Kanunun 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir hükmü yer almaktadır. Her ne kadar davalı vekili cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunmuş ise de kazanın meydana geldiği ve zarar gören davacının yerleşim yerinin Konya olması nedeniyle yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Kusur yönünden yapılan incelemede;Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı 30/06/2022 tarihli raporu ile sürücü …’nun % 20 (Yüzde yirmi) oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’nın % 80 (Yüzde seksen) oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaati mahkememizce de olaya ve dosyada toplanan diğer tüm delillere göre uyumlu olduğu değerlendirilerek kusur için yapılan değerlendirmenin uygun olduğuna kanaat getirilmiştir.
Aktüerya hesabı yönünden yapılan incelemede; hem TRH 2010 yaşam tablosuna göre hem de PMF 1931 yaşam tablosuna göre ikili yapılan hesaplama neticesinde; davacının tazminat hesabının Yargıtay güncel uygulamalarına göre TRH 2010 yaşam tablosuna göre hesaplanan bölümü hükme esas alınmıştır.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının, “Sigortanın Kapsamı” başlıklı A.1 maddesinde “sigortacının poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı KTK ya göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği… ” öngörülmüştür.
Sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden değerlendirmede; davalı taraf dosya kapsamında Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumlluluk Sigortası Genel Şartlarının A.5-c maddesinini Sürekli Sakatlık Teminatı başlıklı ”Üçüncü kişinin sürekli sakatlığı dolayısıyla ileride ekonomik olarak uğrayacağı maddi zararları karşılamak üzere, bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek teminattır. Kaza nedeniyle mağdurun tedavisinin tamamlanması sonrasında yetkili bir hastaneden alınacak özürlü sağlık kurulu raporu ile sürekli sakatlık oranının belirlenmesinden sonra ortaya çıkan bakıcı giderleri bu teminat limitleri ile sınırlı olmak koşuluyla sürekli sakatlık teminatı kapsamındadır. Söz konusu tazminat miktarının tespitinde sakat kalan kişi esas alınır.” hükmü uyarınca sürekli iş göremezlik tazminatından sorumludur.
Bakıcı gideri, sigorta tarafından karşılanmayan kaçınılmaz tedavi giderlerinin ve geçici iş göremezliğin teminat kapsamı dışında olup olmadığına dair değerlendirmede ise, 2918 sayılı Kanun’un 98. maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Kanun’un 59. maddesinde, “Trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı”, kanunun geçici 1.maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59’uncu maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği” öngörülmüştür.
Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün kanundan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Kanun ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Kanun’un 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçtiğinin kabulü gerekir. Buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir.
01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Sigorta Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.5 maddesinin “Sağlık Giderleri teminatı” başlıklı (b) maddesinde ” Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” ifadesi ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkanı bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamında saymıştır. Bir başka ifade ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar,
1-Tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri,
2-Tedaviyle ilgili diğer giderler,
3-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler,
Sağlık giderleri kapsamında sayılarak Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğu düzenlenmiştir.
Oysa 6111 sayılı kanunun 59. maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğu üniversite hastaneleri ile resmi ve özel sağlık kurumları tarafından trafik kazası sonucu yaralanan kişilerin tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmeti giderleri ile sınırlandırılmıştır.
Bu düzenleme gereği ZMSS Genel Şartlar A.5 (b) maddesi ile yaralının tedavisine başlanmasından maluliyet raporu alınıncaya kadarki süre içindeki;
1-Bakıcı giderleri
2-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler (geçici iş göremezlik kayıpları)
3-Sağlık hizmeti giderleri kapsamında sayılarak 6111 sayılı torba Kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesi ile sınırları belirlenen sağlık giderleri teminatı kapsamını genişletmiştir.
Bu nedenle bir kanun maddesinin kapsamı idarenin bir düzenlemesi olan genel şartlar ile genişletmesi ve daraltması düşünülemez.
Böyle bir durum varsa kanuna aykırı genel şart maddesi, tebliğ vs uygulanması kanunun ilgili maddesine aykırılık teşkil eder.(Trafik kazalarından doğan cismani zararlar ve tazmini- Konya barosu yayınları. Shf 7-8 ,Yargıtay üyesi: Hüseyin TUZTAŞ)
Yine taraflar arasında düzenlenmiş olan Zorunlu Sigorta Mali/Sorumluluk Sigortası poliçesinin bir anlamda mütemmim cüzü olan eki niteliğindeki genel şartların, hazırlanma ve bağıtlanmada taraf olmayan Sosyal Güvenlik Kurumu’na İdari bir düzenleme ile kanuni düzenlemesinin aksine bir sorumluluk yüklenmesi de düşünülemez.
Bu halde davalı vekilinin itiraz ettiği geçici iş görmezlik zararının sigorta teminatı kapsamında olduğunun kabulü gerekir.
Temerrüt tarihi ve faiz değerlendirmesinde, 2918 Sayılı Kanun’un 99. maddesinde, sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel sartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluslarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar. Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı 2918 Sayılı KTK’nun 98/1, 99/1, ZMMS Genel Şartlarının B.2-c maddesi uyarınca hak sahibine kaza ve zarara ilişkin tespit tutanağının ve bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya başvurmasından itibaren 8 iş günü sonunda tazminat miktarını ödememesi halinde, bu tarihte, böyle bir başvurunun yapılmaması halinde ise dava tarihinde temerrüde düşeceğinden, temerrüt faizine bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerekir.
Faizin ticari avans faiz / yasal faiz olup olmayacağı değerlendirmesinde, kazaya sebebiyet veren ve davalı sigorta şirketinin Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı ile teminat altına alınan aracın ticari vasıfta olmaması nazara alınarak yerleşik Yargıtay uygulaması gereği yasal faize hükmedilmesi gerekmiştir.
Yukarıda izah edilen, değerlendirilen ve açıklanan sebeplerle ve Anayasa’nın 138. maddenin 1. Fıkrası “Hâkimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasa’ya, kanuna ve hukuka uygun olarak, vicdanî kanaatlerine göre hüküm verirler.” hükmü gereğince; davacının davası ve talepleri hakkında aşağıdaki şekilde karar verilmesine vicdani kanaat getirilmiştir.
IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
DAVANIN KABULÜ ile;
1-Davacının maddi tazminat davasının kabulü ile; sürekli iş göremezlik süresinde uğradığı maddi zararı için 208,740,71 TL, geçici iş göremezlik süresinde uğradığı maddi zararı için 3,381,01 TL, bakıcı giderlerinden kaynaklanan maddi zarar için 1.217,70 TL ve tedavi giderinden doğan maddi zararı için 800,00 TL olmak üzere toplam: 214.139,43 TL tazminatın davalıdan temerrüt tarihi olan 08/11/2019 tarihinden itibaren (sigorta limitleri olan 360.000,00 TL dahilinde) işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 14.627,86 TL karar harcından peşin olarak alınan 59,30 TL harç ile 732,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 13.836,56 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 8,50 vekalet harcı, 59,30 TL peşin harç, 732,00 TL tamamlama harcı toplamı 859,10 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.160,00 TL bilirkişi ücreti, 945,00 TL Ankara Adli Tıp rapor ücreti bedeli, 1.843,93 TL Selçuk Tıp Fakültesi rapor ücreti bedeli ile 254,25 TL posta tebligat gideri olmak üzere toplam 4.203,18 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 32.979,52 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
7-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK’nın 333. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nın 341-345 maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili İstinaf Dairesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.16/05/2023
Katip Hakim