Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/547 E. 2023/217 K. 11.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ :
DAVALI : … – … …
VEKİLLERİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; 23.03.2020 günü saat 16:29 sıralarında, … Caddesi’ nin sol şeridinde kırmızı ışıkta duraklamakta olan sigortalı araç sürücüsü … idaresindeki … plaka sayılı otomobilin sağ arka kapısından inip karşıya yaya olarak geçmeye çalışan müvekkiline, sürücü … yönetimindeki … plaka sayılı otomobilin çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında, müvekkili …’ ın ağır şekilde yaralandığını ve malul kaldığını, sürücüler … ile … hakkında, taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan Konya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından … sayılı dosyada açılan soruşturmada, şikayet yokluğu nedeni ile 01.02.2021 tarih ve … nolu karar ile Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar verildiğini, … adına kayıtlı olan … plaka sayılı otomobil, 25.01.2020-25.01.2021 vade tarihli ve … nolu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalandığından, sigortacı sıfatı ile davalının sorumluluğuna gidildiğini, Konya Numune Hastanesi’ nde tedavi gören ve ameliyatı yapılan müvekkili hakkında düzenlenmiş 25.03.2020 tarihli Hasta Epikriz Raporu’nda “sol uyluğunda ağrı ve hareket kısıtlılığı ile deformite, femur şaft kırığı, sol femur subtrokanterik kırık” şeklinde yaralanmasının olduğunu, buna göre gerekli ameliyat ve tıbbi müdahalenin yapıldığının anlaşıldığını, müvekkilinin … doğumlu olup kaza tarihinde inşaat sıvacısı olarak çalışmakta ve asgari ücret düzeyinde gelir elde etmekte olduğunu, mevcut yaralanması nedeni ile uzunca bir süre tedavi gören ve tedavileri beklenen sonucu vermeyen müvekkilinin, yaralanmasına bağlı olarak efor kaybına uğrar şekilde çalışma gücü azaldığı ve sürekli iş göremez hale geldiğini, yine müvekkilinin tedavi ve iyileşme süresinde yaralanmasının niteliği gereği bakıcıya muhtaç kalması sonucu bakıcı gideri zararı ile tedavisi için SGK tarafından karşılanmayan ve fatura edilemeyen kaçınılmaz tedavi giderleri de olduğunu, davalı sigortacının, geçici iş göremezlik süresinde uğranılan maddi zarar, tedavi ve iyileşme süresinde uğranılan bakıcı gideri zararı ile SGK tarafından karşılanmayan ve fatura edilemeyen kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararı da tazmin etme sorumluluğu olduğunu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 97, 98 ve 99/1 maddeleri gereğince davalı … şirketine yazılı başvuru yapıldığını, başvuru dilekçesi ile zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları kapsamındaki belgelerin 17.09.2021 tarihinde tebliğine rağmen, 15 gün içerisinde yazılı olarak cevap verilmediğini ve 8 iş günü içerisinde tazminat ödemesi yapılmadığını beyanla; 6100 sayılı HMK’niın 107, maddesine göre açılan belirsiz alacak davasında fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak üzere müvekkilinin; geçici iş göremezlik süresinde uğradığı maddi zararı, sürekli iş göremezliği nedeni ile uğradığı maddi zararı, tedavi ve iyileşme süresinde bakıcı giderinden doğan maddi zararı, kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararı, ( her bir talep için 1,00 TL ) olmak üzere şimdilik 4,00 TL maddi tazminatın, kaza tarihinde geçerli kişi başı poliçe teminat limitleri ile sınırlı olarak 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 88/1 ve 99/2 maddeleri ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 61 ve 163/1 maddeleri gereğince teselsül hükümlerine göre temerrüdün oluştuğu 30.09.2021 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan müteselsilen alınarak müvekkiline verilmesine, dava şartı arabuluculuk faaliyeti ile açılan eldeki dava yönünden; Zorunlu olması nedeni ile Arabuluculuk faaliyeti için yapılan giderler, arabuluculuk faaliyetinin anlaşmazlık ile sonuçlanması nedeni ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 16/2-c maddesi gereğince 1.080,000 TL maktu arabuluculuk faaliyeti vekâlet ücreti, sarfına mecbur kalınacak yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazaya karışan 35 P 9568 plakalı, Mahmut Doğan adına kayıtlı araç … poliçe numarası ile 25.01.2020-25.01.2021 tarihleri arasında müvekkil şirket nezdinde Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi ile teminat altına alındığını, müvekkili şirketin poliçe kapsamında sorumluluğunun poliçe üzerinde yazılı azami teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere, poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası genel şartları kapsamı ile sınırlı olduğunu, poliçeden dolayı sorumluluğun sigortalının kusuru oranında olmak üzere, bedeni zararlarda azami 410.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, teminat limiti bildirmeleri davayı kabul anlamına gelmediğini, manevi tazminat talepleri Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi teminatı dışında olduğunu, söz konusu teminat limitinin tamamının defaten ödenmesi söz konusu olmayıp, zarar görenlerin kaza nedeniyle uğradığı gerçek maddi zararın tespiti ve sigortalının kusuru oranında bu gerçek zararın tazmini esas olduğunu, müvekkili şirket sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlü olduğunu, davacının dava konusu kaza nedeniyle maluliyeti bulunup bulunmadığı hususu Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu tarafından “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” doğrultusunda incelenmesi gerektiğini, dava konusu trafik kazası 23.03.2020 tarihinde meydana gelmiş olmakla, davaya konu poliçenin düzenlenme tarihi de 25.01.2020 olduğunu, dolayısıyla poliçe tanzim tarihi itibariyle uyuşmazlık hakkında 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Poliçe Genel Şartları’nın uygulanması gerektiği açık olduğunu, 20.02.2019 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik yürürlükten kaldırılmış olup, 20.02.2019 tarihinden sonra düzenlenecek sağlık kurulu raporlarının “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre düzenlenmesi gerektiğini, dava konusu kaza nedeniyle tazminat hesabı yapılmasına karar verilmesi halinde hesaplamanın, sigorta aktüerleri yönetmeliği uyarınca hazine müsteşarlığınca yetkilendirilen aktüerler listesine kayıtlı, lisanslı aktüerler tarafından ve TRH 2010 ulusal mortalite tablosunda yer alan verilere göre yapılması gerektiğini, davacının dava konusu kaza nedeniyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerekli olduğunu, tedavi giderleri ile tedavi giderleri kapsamında kalan geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı gideri talepleri poliçe kapsamı dışında kaldığından her halde bu talepler yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, tedavi giderleri herhalde SGK’ nın sorumluluğunda olup faturalandırılmamış masraflardan müvekkili şirketin sorumlu olmadığını, her durumda, müvekkili şirketin sorumluluğu poliçede belirtilen limit ile sınırlı olduğunu, dava konusu kaza nedeniyle birden fazla kişinin zarar görmüş olması halinde teminatın paylaştırılması gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, dava konusu tazminat “ancak dava tarihinden itibaren” işleyecek “yasal faiz” ile birlikte talep edilebileceğini beyanla; Tedavi giderlerinden sayılan geçici iş göremezlik, geçici bakıcı gideri , tedavi giderleri ve fatura edilmeyen tedavi giderleri zararlarına yönelik müvekkil şirketin poliçe kapsamında sorumluluğu olmadığından davanın reddine, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde; kusura ilişkin itirazlarının kabulü ile tarafların kusur durumunun belirlenmesi için dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilerek kusur raporu alınmasına, davacının var ise dava konusu kaza nedeniyle meydana gelen maluliyet oranının “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre belirlenmesi için dosyanın Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi’ne gönderilmesine, aktüeryal hesaplamanın Hazine Müsteşarlığı siciline kayıtlı aktüerler tarafından TRH 2010 Tablosu ve 1.8 teknik faiz esas alınarak yapılmasına, Sosyal Sigortalar Kurumu’na yazı yazılmak suretiyle dava konusu kaza nedeniyle davacıya ödenen bağlanan rücuya tabi gelirin peşin sermaye değerinin bulunup bulunmadığı ve var ise tutarı ile tenzile tabi olup olmadığının sorulmasına, dava konusu kaza nedeniyle birden fazla kişinin zarar görmüş olup olmadığının araştırılarak bu halde halinde teminatın paylaştırılmasına, sayın mahkememizce herhangi bir tazminata hükmedilmesi durumunda dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davaya yönelik tüm beyanları dikkate alınmak suretiyle şartların varlığı halinde sigortalı araç sürücüsü ve işletenine rücu hakları saklı kalmak kaydıyla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine ilişkin karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekilinin sunmuş olduğu dava değer arttırım dilekçesi özetle; Fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak üzere müvekkilinin, geçici iş göremezlik süresinde uğradığı maddi zararı olarak 4.184,46 TL, sürekli iş göremezliği nedeni İle uğradığı maddi zararı olarak, 88.898,47 TL, İyileşme süresinde bakıcı giderlerinden doğan maddi zararı olarak 1.765,80 TL, kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararı olarak 1.200,00 TL olmak üzere toplam 96.048,73 TL maddi tazminatın, kaza tarihinde geçerli kişi başı poliçe teminat limitleri ile sınırlı olarak temerrüdün oluştuğu 30.09.2021 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, başvurunun zorunlu olması nedeni ile arabulucu ücreti, arabuluculuk faaliyeti anlaşmazlık ile sonuçlandığından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 16/2-c maddesi gereğince 1.080,00 TL maktu arabuluculuk faaliyeti vekâlet ücreti, sarfına mecbur kalınan yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yüklenmesini talep etmiştir.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Mahkememizce; Konya Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası fiziken celp edilerek incelenmiştir.
Konya Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 20/12/2021 tarihli cevabında davaya konu fatura ve belgelerin elektronik ortamda (Medula) kaydını yapan ve 15.06.2007 tarihinde yürürlüğe giren Medula takip sisteminde inceleme yapılmış olup bahse konu kaza ile ilgili tedavi bilgilerinin gönderildiği görülmüştür.
Konya Numune Hastanesinin 27/12/2021 tarihli cevabında …’a ait muayene geliş bilgileri, tedavi belgeleri ve radyoloji görüntü CD’lerinin gönderildiği görülmüştür.
Türkiye Noterler Birliğinin 17/01/2022 tarihli cevabında … plakalı aracın devir bilgilerine ait tablo ve güncel sahibini gösterir araç tescil özet raporunun gönderildiği görülmüştür.
Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı 07/07/2022 tarih ve … karar sayılı raporu özetle; Sürücü … ’in kusursuz, davacı Yaya …’ın % 80 (yüzde seksen) oranında kusurlu, sürücü … ’nın %20 (yüzde yirmi) oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Aktüerya Bilirkişi … 24/02/2023 tarihli raporunda özetle; Hesaplamanın … plakalı araç sürücüsüne atfedilen %20 oranındaki kusur esasına göre yapıldığını, davacıya atfedilen %80 oranındaki kusur hesap edilen tazminattan indirildiğini, davacı …’ın 23.03.2020 tarihinde geçirdiği trafik kazası nedeniyle uğradığı, PMF 1931 Yaşam Tablosu ile Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik Hükümlerine göre, geçici iş göremezlik maddi zararı 4.184,46 TL, bakıcı gideri maddi zararı 1.765,80 TL, tedavi giderleri maddi zararı 1.200,00 TL, sürekli iş göremezlik maddi zararı 88.898,47 TL olarak hesaplandığını, TRH 2010 Yaşam Tablosu ile Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik Hükümlerine Göre, geçici iş göremezlik maddi zararı 4.184,46 TL, bakıcı gideri maddi zararı 1.765,80 TL, tedavi giderleri maddi zararı 1.200,00 TL, sürekli iş göremezlik maddi zararı 59.034,75 TL olarak hesaplandığı görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 27/10/2022 tarihli raporunda; Dava dosyasının incelenmesi, yapılan muayene ve tetkiklerden; mağdur davacı …’ın 23/03/2020 tarihinde trafik kazası geçirdiğini, kaza neticesinde sol femur subtrokanterik kemik kırığı meydana geldiğini, yaralanması nedeniyle opere edildiği, kemik kırığındaki kaynamanın yeterli olduğunu, sol kalça eklem hareket açıklıkları fleksiyon 110, ekstansiyon 30, abdüksiyon 30, addüksiyon 20, iç rotasyon 30, dış rotasyon 30 derece olup sağa göre %10 kısıtlı olduğu, sol uyluğun sağa göre 4 cm atrofik olduğunu, sol baldırın sağa göre 1 cm atrofik olduğu anlaşılan şahsın arızasının kalıcı sakatlık niteliğinde olduğunu, mevcut arızanın “Uyluk diafiz kırıklarından sonra oluşan, hareketsizliğe bağlı kas atrofiler| ve bacak sinirlerinin felci dışındaki nedenlerden Ileri gelen, kas kopma harabiyetlerinin kalıntısı uyluk bölgesi kas atrofileri veya hipertrofilerl – 3-5 cm (S cm dahil)” ve kıyasen “Alt bacak kırıklarından sonra oluşan, hareketsizliğe bağlı kas atrofileri, kas kopma harabiyetlerinin kalıntısı, bacak sinirleri felci dışındaki nedenlerden İleri gelen kasş atroflleri, hipertrofilari – 3 cm’ye kadar (3 cm dahil)” olarak değerlendirildiğini, şahsın … doğumlu olup, olay tarihinde 41 yaşını tamamlamış olduğu anlaşılmakla ve meslek grup numarası 1 (düz işçi-petrol Istasyonu saha sorumlusu) olarak kabul edilmekle, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yayımlanan “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmellği” hükümlerine göre; A cetveli = Arıza listesi: XII, Arıza sıra no: 35b, Arıza ağırlık ölçüsü: 6, B cetveli =Meslek grup numarası: 1 (düz İşçi-petrol istasyonu saha sorumlusu), C cetveli = Sürekli iş göremezlik simgesi: A, D cetveli = 38-39 yaşlarındaki sigortalının meslekte kazanma gücü azalma oranı:10, A cetveli= Arıza listesi: Xll, Arıza sıra no: 37a, Arıza ağırlık ölçüsü: 3, B cetveli= Meslek grup numarası: 1 (düz işçi-petrol istasyonu saha sorumlusu), C cetveli= Sürekli iş göremezlik simgesi: A, D cetveli= 38-39 yaşlarındaki sigortalının meslekte kazanma gücü azalma oranı:7, Balthazard: 10+(90×7/100)=16, E cetveli =40-41 yaşlarındaki kişinin mestekte kazanma gücü azalma oranı: 16.2 tespit edilmiş olmakla, kişide meydana gelen arızanın %16.2 (yüzdeonaltınoktaiki) oranında kalıcı sakatlık (sürekli iş göremezlik) niteliğinde olduğu, 20/02/2019 tarih ve 30692 sayıl Resmi Gazetede yayımlanan ““Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre, Sol uyluk atrofisi için tablo 3.5a’ya göre alt ekstremite engel oranının %13 olduğunu, kişinin engel oranının %7 olduğunu, sol baldır atrofisi için tabla 3.5b’ye göre alt eksteremite engel oranının %3 olduğunu, kişinin engel oranının %2 olduğunu, Balthazard formülüne göre kişinin engel oranı %9 tespit edilmiş olmakla, kişide meydana gelen arızaların %9 (yüzdedokuz) oranında tüm vücut fonksiyon kaybına (sürekli iş göremezlik, kalıcı maluliyet, raporun geçerlilik süresi=süresiz) neden olduğunu, sol ferur subtrokanterik kırığı arızasının emsallerine göre iyileşme süresinin 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceğini, kişinin bu süre zartında mesleğini icra edemeyeceğini, bu sürenin geçici iş göremezlik süresi olarak değerlendirilebileceğini, dosya kapsamında tedavi giderlerine ilişkin herhangi bir fatura, fiş ya da makbuza rastlanılmadığını, tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanmış olduğunu, ancak bu nitelikteki bir yaralanmada yukarıda ” III-Tedavi ve İyileşme Giderleri Kavramları ile İlgili Değerlendirme” başlığı altında belirtildiği şekilde tedavi sırasında yapılan zorunlu harcamaların olacağını (Refakatçi, özel bakıcı ve özel beslenme giderleri; hastanın ve yakınlarının hastanelere, sağlık kurumlarına, doktor muayenehanelerine, fizik tedavi merkezlerine gidip gelme yol giderleri, hastanın başka bir şehirde veya yurt dışında tedavisi gerekiyorsa, kendisinin ve yakınlarının otomobil, otobüs, tren, uçak gibi taşıt ve her türlü yol giderleri; tedavi için gidilen yerde hastanın ve yakınlarının otel, lokanta, ulaşım gibi barınma ve bestenme giderleri vs), bu tür kaçınılmaz ve zorunlu giderlerin niteliği, tarihleri ve yerleri tam olarak bilinemeyeceğinden, yaralanmanın ağırlığı, uygulanan tedavi ve ameliyatlar, refakatçi ihtiyacı olup olmadığı, hastanede yatış süresi, kontrol muayeneleri, kişinin yerleşim yerinin sağlık kuruluşlarına Uzaklığı, yerleşim yeri ile sağlık kuruluşları arasında kullanılan ulaşım aracı vs gibi durumlar dikkate alındığında, söz Konusu giderlerin tek tek belirlenmesinin mümkün olmadığı, takribi olarak belirlenmesinin uygun olduğunu, şahsın geçirdiği kazanın yeri, ikametgahı, tedavi gördüğü sağlık kuruluşu, yaralanmasının ağırlığı ve tedavi süreci dikkate alındığında, SGK kapsamı dışında kaları kaçınılmaz giderlerin olay tarihi itibarıyla 6.000,00 TL olarak değerlendirildiğini (2.000,00 TL ulaşım, 4.000,00 TL diğer giderler), 5. — …’ın yaralanan vücut bölgesi ve yaralanma ağırlığı dikkate alındığında; 3 (üç) ay boyunca bakıcıya ihtiyaç duyacağını ve dosya kapsamında bakıcı tutulduğuna ilişkin bir belgeye rastlanılmadığı ve bakım işinin aile bireyleri tarafından yapılmış olabileceğini, bu nedenle bakıcı gideri hesaplanırken asgari net ücret üzerinden hesaplama yapılmasının uygun olacağı görüş ve kanaatini bildirmiştir.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşbu dava;Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; 23/03/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacının cismani zarara (geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik, iyileşme sürecinde bakıcı gideri ve karşılanmayan tedavi gideri) uğrayıp uğramadığı, uğramış ise miktarlarının ne olduğu ve davalıdan zararın tazmininin gerekip gerekmediği hususları olduğu anlaşılmıştır.
Kusur yönünden yapılan incelemede; Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı 07/07/2022 tarihli raporu ile belirlenen, Sürücü … ’in kusursuz, davacı Yaya …’ın % 80 (yüzde seksen) oranında kusurlu, sürücü … ’nın %20 (yüzde yirmi) oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Kusur yönünden alınan Adli Tıp Kurumu raporunun dosya içeriğine, kazanın oluş biçimine uygun olduğu, raporun gerekçeli açıklamalı denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğuna kanaat getirildiğinden alınan rapor mahkememizce hükme ve hesaplamaya esas alınmıştır.
Aktüerya hesabı yönünden yapılan incelemede; hem TRH 2010 yaşam tablosuna göre hem de PMF 1931 yaşam tablosuna göre ikili yapılan hesaplama neticesinde; davacının tazminat hesabının Yargıtay güncel uygulamalarına göre TRH 2010 yaşam tablosuna göre hesaplanan bölümü hükme esas alınmıştır.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının, “Sigortanın Kapsamı” başlıklı A.1 maddesinde “sigortacının poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı KTK ya göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği… ” öngörülmüştür.
Sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden değerlendirmede; davalı taraf dosya kapsamında Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumlluluk Sigortası Genel Şartlarının A.5-c maddesinini Sürekli Sakatlık Teminatı başlıklı ”Üçüncü kişinin sürekli sakatlığı dolayısıyla ileride ekonomik olarak uğrayacağı maddi zararları karşılamak üzere, bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek teminattır. Kaza nedeniyle mağdurun tedavisinin tamamlanması sonrasında yetkili bir hastaneden alınacak özürlü sağlık kurulu raporu ile sürekli sakatlık oranının belirlenmesinden sonra ortaya çıkan bakıcı giderleri bu teminat limitleri ile sınırlı olmak koşuluyla sürekli sakatlık teminatı kapsamındadır. Söz konusu tazminat miktarının tespitinde sakat kalan kişi esas alınır.” hükmü uyarınca sürekli iş göremezlik tazminatından sorumludur.
Bakıcı gideri, sigorta tarafından karşılanmayan kaçınılmaz tedavi giderlerinin ve geçici iş göremezliğin teminat kapsamı dışında olup olmadığına dair değerlendirmede ise,
2918 sayılı Kanun’un 98. maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Kanun’un 59. maddesinde, “Trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı”, kanunun geçici 1.maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59’uncu maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği” öngörülmüştür.
Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün kanundan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Kanun ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Kanun’un 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçtiğinin kabulü gerekir. Buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir.
01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Sigorta Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.5 maddesinin “Sağlık Giderleri teminatı” başlıklı (b) maddesinde ” Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” ifadesi ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkanı bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamında saymıştır. Bir başka ifade ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar,
1-Tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri,
2-Tedaviyle ilgili diğer giderler,
3-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler,
Sağlık giderleri kapsamında sayılarak Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğu düzenlenmiştir.
Oysa 6111 sayılı kanunun 59. maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğu üniversite hastaneleri ile resmi ve özel sağlık kurumları tarafından trafik kazası sonucu yaralanan kişilerin tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmeti giderleri ile sınırlandırılmıştır.
Bu düzenleme gereği ZMSS Genel Şartlar A.5 (b) maddesi ile yaralının tedavisine başlanmasından maluliyet raporu alınıncaya kadarki süre içindeki;
1-Bakıcı giderleri
2-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler (geçici iş göremezlik kayıpları)
3-Sağlık hizmeti giderleri kapsamında sayılarak 6111 sayılı torba Kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesi ile sınırları belirlenen sağlık giderleri teminatı kapsamını genişletmiştir.
Bu nedenle bir kanun maddesinin kapsamı idarenin bir düzenlemesi olan genel şartlar ile genişletmesi ve daraltması düşünülemez.
Böyle bir durum varsa kanuna aykırı genel şart maddesi, tebliğ vs uygulanması kanunun ilgili maddesine aykırılık teşkil eder.(Trafik kazalarından doğan cismani zararlar ve tazmini- Konya barosu yayınları. Shf 7-8 ,Yargıtay üyesi: … )
Yine taraflar arasında düzenlenmiş olan Zorunlu Sigorta Mali/Sorumluluk Sigortası poliçesinin bir anlamda mütemmim cüzü olan eki niteliğindeki genel şartların, hazırlanma ve bağıtlanmada taraf olmayan Sosyal Güvenlik Kurumu’na İdari bir düzenleme ile kanuni düzenlemesinin aksine bir sorumluluk yüklenmesi de düşünülemez.
Bu halde davalı vekilinin itiraz ettiği geçici iş görmezlik zararının sigorta teminatı kapsamında olduğunun kabulü gerekir.
Temerrüt tarihi ve faiz değerlendirmesinde, 2918 Sayılı Kanun’un 99. maddesinde, sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel sartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluslarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar. Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı 2918 Sayılı KTK’nun 98/1, 99/1, ZMMS Genel Şartlarının B.2-c maddesi uyarınca hak sahibine kaza ve zarara ilişkin tespit tutanağının ve bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya başvurmasından itibaren 8 iş günü sonunda tazminat miktarını ödememesi halinde, bu tarihte, böyle bir başvurunun yapılmaması halinde ise dava tarihinde temerrüde düşeceğinden, temerrüt faizine bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerekir.
Faizin ticari avans faiz / yasal faiz olup olmayacağı değerlendirmesinde, kazaya sebebiyet veren ve davalı … şirketinin Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı ile teminat altına alınan aracın ticari vasıfta olmaması nazara alınarak yerleşik Yargıtay uygulaması gereği yasal faize hükmedilmesi gerekmiştir.
Davacının Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 16/2-c gereğince arabuluculuk vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebinin değerlendirilmesinde; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 16. Maddesinin akdi avukatlık ücretini konu aldığı ve müvekkilin avukatına ödeyeceği asgari ücreti belirlediği anlaşılmakla ve bu maddede yer alan arabuluculuk vekalet ücretlerinin HMK 323. Madde kapsamında yargılama gideri olduğuna dair bir hüküm bulunmaması sebebiyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda izah edilen, değerlendirilen ve açıklanan sebeplerle ve Anayasa’nın 138. maddenin 1. Fıkrası “Hâkimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasa’ya, kanuna ve hukuka uygun olarak, vicdanî kanaatlerine göre hüküm verirler.” hükmü gereğince; davacının davası ve talepleri hakkında aşağıdaki şekilde karar verilmesine vicdani kanaat getirilmiştir.
IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davacının davasının maddi tazminat talebi yönünden KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
a- Sürekli iş göremezlik nedeniyle uğradığı maddi zararı için 59.034,75 TL,
b- Geçici iş göremezlik süresinde uğradığı maddi zararı için 4.184,46 TL,
c- Kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararı için 1.200,00 TL,
d- İyileşme süresinde bakıcı giderinden doğan maddi zarar için 1.765,80 TL olmak üzere TOPLAM: 66.185,01 TL’ nin, davalı zorunlu mali sorumluluk sigorta şirketinden temerrüt tarihi olan 30.09.2021 tarihinden itibaren ( poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) işleyecek yasal faiziyle birlikte alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ait istemin REDDİNE,
2-Alınması gereken 4.521,10 TL karar harcından peşin olarak alınan 59,30 TL harç ile 329,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 4.132,8‬‬ TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 8,50 vekalet harcı, 59,30 TL peşin harç, 329,00 TL tamamlama harcı toplamı ‭456,10 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 750,00 TL bilirkişi ücreti, 1.145,00 TL Adli Tıp Kurum ücreti, 1.947,39 TL Selçuk Üniversitesi Adli Tıp Fatura Ücreti ile 283,40 TL posta tebligat gideri olmak üzere toplam 4.125,79 TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre hesaplanan 2.842,66 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 10.589,60 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin talep/kabul oranına göre hesaplanan 909,48 TL’nin davalıdan, 410,52 TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
8-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK’nın 333. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nın 341-345 maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili İstinaf Dairesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.11/04/2023

Katip … Hakim …