Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/463 E. 2022/144 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili ile davalı firma arasında 27/11/2017 tarihli ticari iş sözleşmesi yapılarak toplam 147.500$ üzerinden anlaşma sağlandığını, sözleşmeye ilişkin olarak müvekkil üzerine düşen tüm edimleri eksiksiz ve tam bir şekilde yerine getirerek belirtilen sürede tüm malzemeleri teslim ettiğini, ancak davalı tarafından sözleşme hükümleri gereğince gerekli tarihlerde ödeme yapılmadığını, dava konusu sözleşme kapsamında taraflarca ayrıca bir yetki sözleşmesi yapılmamış olmakla birlikte sözleşmenin Konya’da tanzim edilmiş olması ve para borçlarının götürülecek borç olması sebebiyle uyuşmazlığa bakmakla mahkemenizin yetkili olacağı kanaatine varıldığını, bununla birlikte arabulucuk sürecinde davalının herhangi bir yetki itirazı da söz konusu olmadığını, davalı tarafından müvekkiline yapılan ödemeler ve cari hesap ekstresi 29/06/2018 ve 24/09/2018 tarihlerinde resmi mail adresi üzerinden davalıya iletildiğini, 27/11/2017 tarihli sözleşmeye göre sözleşme bedeli 147500$ olup davalı tarafından bu zamana kadar yapılan ödemeler mahsup edildikten sonra 14048,71$ bakiye alacak mevcut olduğunu, sözleşmeden kaynaklanan kur farkı alacağı müvekkiline ödenmediğini beyanla; 27/11/2017 tarihli sözleşmeden kaynaklı kur farkı alacağı olarak şimdilik 15000 TL’nin işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkile ödenmesine, Yargılama giderleri ile avukatlık vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin merkezi Gaziantep ilinde olup, müvekkil şirket Gaziantep ilinde faaliyet gösterdiğini, iş bu nedenle usul ve yasaya aykırı davada yetkili mahkeme Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemesi olup yetki itirazında bulunduklarını, usul ve yasaya aykırı davanın yetki yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, karşı taraf ile müvekkili şirket arasında alışveriş yapıldığı hususu doğru olduğunu, karşı taraf, yapılan hizmet ve işler ile ilgili olarak müvekkili şirkete fatura kesmiş ve bu fatura bedellerinin tamamı müvekkili şirket tarafından ödendiğini ancak faturalardaki bedellerin tamamı Türk Lirası olup, döviz faturası olmadığını, iş bu nedenle karşı tarafın kur farkı adı altında müvekkili şirketten herhangi bir hak ve alacağı bulunmadığını, yerleşmiş yargıtay içtihatlarına bakıldığında kur farkı alacağının belirli alacak olduğu ve davanın belirsiz alacak davası olarak açılması halinde hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmekte olduğunu, Yetki itirazımızın KABULÜ ile davanın yetki nedeni ile REDDİNE , Usul ve yasaya aykırı davanın REDDİNE, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde özetle; Davalı cevap dilekçesinde özetle davanın yetkisiz yerde açıldığını taraflar arasındaki ticari ilişkiyi kabul etmekle birlikte taraflar arasında düzenlenmiş yabancı para cinsinden bir sözleşme olmadığını bu sebeple de kur farklı alacağının talep edilemeyeceğini beyan ederek davanın reddini talep ettiğini, davalı yanın hukuki dayanaktan yoksun resmi kayıtlara aykırı beyanlarını kabul etmek mümkün olmadığını, icra takip talebinde: ” tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla” açıklamasına yer verildiğini, söz konusu icra takibi de hali hazırda derdest olmayıp kapalı olduğunu, bu şartlar altında davalının icra takip dosyası yönünden derdestlik iddiasının reddi gerektiğini, dava konusu uyuşmazlık taraflarca KONYA ilinde imzalanan sözleşme hükümleri gereğince sözleşmeden kaynaklı bir para alacağı olduğnu, para alacağı olup para borcunun götürülecek borç olması, müvekkili şirket adresinin Konya olması ve sözleşmenin Konya ilinde tanzim edilmiş olduğu dikkate alındığında iş bu davaya bakmakla yetkili mahkeme Konya Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davalı tarafından her ne kadar yabancı para cinsinden bir sözleşme olmadığı beyan edilmiş ise de; dava dilekçemiz ekinde sunulan tarafların şirket kaşeleri ile birlikte imzaladıkları sözleşme, mail içerikleri, cari hesap ve faturadan da açıkça anlaşılacağı üzere taraflar arasında USD cinsinden sözleşme tanzim edilmiş ve onaylandığını, cevapları ve dava dilekçeleri uyarınca davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
HMK nun ilk itirazlar-ileri sürülmesi ve incelenmesi başlıklı 117. maddesi; “(1)İlk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi hâlde dinlenemez. (2)İlk itirazlar, dava şartlarından sonra incelenir. (3)İlk itirazlar, ön sorunlar gibi incelenir ve karara bağlanır.” hükmünü amirdir.
Yine HMK 19 . Maddesi “1) Yetkinin kesin olduğu davalarda, mahkeme yetkili olup olmadığını, davanın sonuna kadar kendiliğinden araştırmak zorundadır; taraflar da mahkemenin yetkisiz olduğunu her zaman ileri sürebilir. (2) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. (3) Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir. (4) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir. hükmünü amirdir.
Davalı vekili 25/11/2022 tarihinde sunduğu cevap dilekçesinde Müvekkili şirketin merkezi Gaziantep ilinde olup, müvekkil şirket Gaziantep ilinde faaliyet göstermektedir. İş bu nedenle usul ve yasaya aykırı davada yetkili mahkeme Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemesi olup yetki itirazında bulunduklarını İş bu nedenle usul ve yasaya aykırı davanın yetki yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini talep etmiştir.
Dava konusu taraflar arasındaki 27/11/2017 tarihli sözleşmeden kaynaklı 15000 TL kur/fiyat farkı alacağının ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkile ödenmesi talebine ilişkindir.
İşbu davada davacı ile davalı firma arasında 27/11/2017 tarihli ticari iş sözleşmesi yapılarak toplam 147.500$ üzerinden anlaşma sağlanmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 6. Maddesi genel yetkili mahkemeyi “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” şeklinde düzenlemiş, ardından farklı durum ve koşullar için yetki düzenlemesi yapılan maddelere yer verilmiştir. Bu maddelerden birisi de Sözleşmeden Doğan Davalarda Yetki başlıklı 10. madde olup “Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.” hükmünü içermektedir.
HMK 6. ve 10. madde hükümleri nazara alındığında ne genel yetkili mahkemenin ne de özel yetkili mahkemenin Konya mahkemeleri olmayacağı anlaşılmıştır. Davalının usulüne uygun yetki ilk itirazında bulunduğu ve yetkili mahkemeyi de belirttiği anlaşıldığından; Mahkememiz yetkisiz olup davaya bakmaya Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemeleri bakmakta yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Bu nedenle davacının davasının yetki yönünden usulden reddi ile mahkememizin yetkisizliğine, Gaziantep Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğuna ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının yetkisizlik nedeniyle USULDEN REDDİNE, Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
HMK nun 20. maddesi gereğince gerekçeli kararın tüm taraflara tebliği ile kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde kararın kesinleşme tarihinden itibaren, kanun yoluna başvurulması halinde ise başvurunun reddi kararının kendisine tebliğinden itibaren yasal iki haftalık süre içinde talep edilmesi halinde dosyanın yetkili GAZİANTEP NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE.
Belirtilen iki haftalık süre içinde talepte bulunulmaması veya süresinden sonra talepte bulunulması halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar (ek karar) verileceğinin taraflarca bilinmesine.
HMK nun 331. maddesi gereğince harç, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin yetkili mahkemece bir karara bağlanmasına.
Dair ; Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 sayılı HMK 345. Madde gereğince ( 2 ) iki hafta içerisinde, ilgili Konya Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/02/2022

Katip … Hakim …