Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/373 E. 2022/94 K. 09.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
-{YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR}-
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :

{}Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
-{HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:}-
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkilinin 2011 yılından beridir … Tic. Ltd. Şti.’ ni kendi nam ve hesabına çalıştırdığını, müvekkilinin 14/02/2017 tarihinde ise davalı …’ yi kurulu şirketine ortak olarak aldığını, tarafların ilerleyen tarihlerde dilekçe ekinde sunulan sözleşme ile ortaklıktan ayrıldıklarını, şirket devir sırasında şirketin … ve … firmalarına olan borçlarına istinaden davalının müvekkilinden teminat senedi aldığını, ilerleyen süreçte müvekkilinin sözü geçen firmalara olan cari borcunu ödediğini ve söz konusu teminat senedinin konusuz kaldığını, sözü geçen teminat senedinin lehtar ve vade tarihinin davalı tarafından doldurulduğunu, müvekkilinin sözü geçen bonodan dolayı davalıya borçlu olmadığını, bononun teminat senedi olduğundan bahisle Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinin iptaline ve takip konusu bononun müvekkiline iadesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalının üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; müvekkili tarafından başlatılan takibin kambiyo senedine dayandığını, davacı taraf senetteki imzayı inkar etmediğini, senedin teminat senedi olduğunu iddia ettiğini, bu nedenle senetle aynı kuvvette bir belge ve delil ile iddiasını ispat etmesi gerektiğini, senede karşı iddianın ispatı yine senet ile olacağını, davada tanık dinlenemeyeceğini, davaya konu senedin 25/02/2020 tarihli protokol kapsamında verilmiş bir senet olmadığını, teminat senedi olarak verdiğini iddia eden davacı tarafın yazılı bir belge ibraz sunmadığından davanın reddinin gerektiğini, takip kambiyo senedine dayalı olduğundan ticari defterlere işlenme şartının aranamayacağını, ticari defterlere kambiyo senedinin işlenmemiş olmasının senedi hükümden düşürmeyeceğinden bahisle Yargıtay içtihatları kapsamında açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İşbu dava; icra takibine konu edilen bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespitine yönelik menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce; dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraflar arasında akdedilen protokol örneği, bono örneği, Konya . İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası örneği, Ticaret Sicili Müdürlüğünden gelen cevabi yazı ve ekleri ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Davacı tarafın tanık dinletme talebi davada senet ispat kuralı bulunduğundan ve davalı tarafça tanık deliline açıkça muvafakat edilmediğinden davacı tarafın tanık dinletme talebi 15/12/2021 tarihli duruşmada oybirliğiyle reddedilmiştir.
Yine davacı tarafın ticari defterlerin incelenmesi ve bilirkişi raporu alınması talebi davanın niteliği ve davada ileri sürülen sebepler nazara alınarak 15/12/2021 tarihli duruşmada oybirliğiyle reddedilmiştir.
Davacı tarafa dava dilekçesinde dayanmış olduğu yemin delili hatırlatılmış olup verilen kesin süre içerisinde davacı vekili 29/12/2021 tarihinde davalı tarafa yemin yönelttiğine ilişkin yemin metnini mahkememize ibraz etmiştir. İbraz edilen yemin metni dilekçesi davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Davalı asil … 26/01/2022 tarihli duruşmaya gelerek davacı vekilinin sunduğu yemin metni doğrultusunda yemini eda edeceğini bildirdiğinden mahkememizce davalı tarafa yöneltilen yemin işlemine geçilmiş olup davalı … duruşmadaki imzalı ve yeminli beyanı ile aynen; “Davalıya teklif edilen yeminin konusu ve içeriği açıklandı, yemini iade etmez ya da eda etmekten kaçınırsa yemin konusu vakıaları ikrar etmiş sayılacağı, yeminin anlam ve önemi ve ayrıca yalan yere yemin etmesi hâlinde cezalandırılacağı hususları açıklanarak dikkati çekildi, yeminin ve konunun önemini ve yalan yere yeminin doğuracağı sonuçları biliyorum, yemin teklifini kabul ediyorum, yemini eda etmeye hazırım demesi üzerine hâkim dâhil herkes ayağa kaldırıldı, “Size sorulan sorular hakkında, gerçeğe uygun cevap vereceğinize ve hiçbir şey saklamayacağınıza namusunuz, şerefiniz ve kutsal saydığınız bütün inanç ve değerler üzerine yemin eder misiniz?” sorusuna da “Bana sorulan sorular hakkında gerçeğe uygun cevap vereceğime ve hiçbir şey saklamayacağıma namusum, şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerlerim üzerine yemin ediyorum” dedi ve yemini üzerine DAVALIDAN SORULDU; takibe ve davaya konu 25/02/2020 keşide tarihli 20/01/2021 vade tarihli 1.000.000,00 TL bedelli bono karşılığında davacıdan hali hazırda alacaklı olduğuma, söz konusu bononun daha evvelden davacı ile yapmış olduğumuz ortaklık ilişkisi nedeniyle teminat olarak düzenlenmediğine ve tarafımca teminat olarak alınmadığına, söz konusu bononun sadece vade tarihinin tarafımca sonradan doldurulduğuna diğer kısımlarına her hangi bir müdahalem olmadığına namusum, şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerlerim üzerine yemin ediyorum dedi. Davalının yukarıdaki yeminli beyanları yüksek sesli olarak okundu ve yemininde sebat edip etmediği soruldu: Yüksek sesle tarafıma okunan yeminli beyanlarımı aynen tekrar ederim, yeminli beyanlarıma ekleyecek veya çıkaracak bir husus yoktur, yeminli beyanlarımda ve yeminimde ısrar ve sebat ederim ve bana sorulan sorular hakkında gerçeğe uygun cevap verdiğime ve hiçbir şey saklamadığıma namusum, şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerlerim üzerine tekrar yemin ederim dedi…” şeklinde beyanda bulunarak yöneltilen yemini eda etmiştir.
HMK nun İspat Yükü başlıklı 190. maddesi; “(1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. (2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.” hükmünü amirdir.
TMK nun İspat Yükü başlıklı 6. maddesi; “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” hükmünü amirdir.
HMK nun Senetle İspat Zorunluluğu başlıklı 200. maddesi; “ (1) Bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri ikibinbeşyüz Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri ödeme veya borçtan kurtarma gibi bir nedenle ikibinbeşyüz Türk Lirasından aşağı düşse bile senetsiz ispat olunamaz. (2) Bu madde uyarınca senetle ispatı gereken hususlarda birinci fıkradaki düzenleme hatırlatılarak karşı tarafın açık muvafakati hâlinde tanık dinlenebilir.” hükmünü amirdir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirmede; davacı vekilince davalı aleyhine açılan bu davada Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında takibe konu 25/02/2020 keşide, 20/08/2021 vade tarihli 1.000.000,00 TL bedelli bononun taraflar arasında düzenlenen 25/02/2020 tarihli ortaklıktan ayrılma sözleşmesinden sonra … Tic. Ltd. Şti’nin … ve … şirketlerine borcu nedeniyle davacı tarafından davalıya teminat olarak verildiği, müvekkilinin ilgili şirketlere olan borcunu ödemesi sebebiyle teminat senedinin bedelsiz ve konusuz kaldığı ileri sürülerek, davacının bu teminat senedinden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti, icra takibinin iptali ve bononun davacıya iadesi talep edilmiş olup; HMK’nun 190. ve MK’nun 6. maddeleri gereğince davada ispat yükü davacı taraftadır. Takibe ve davaya konu bononun metninde senedin teminat senedi olduğuna dair herhangi bir ibare bulunmadığı gibi, davacının dayandığı ortaklıktan ayrılma sözleşmesinde de bu bonoya ilişkin herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Bononun teminat senedi olduğu senet metninden anlaşılmadığı hallerde teminat senedi iddialarının davacı tarafça yazılı belge ile ispatı zorunludur. Davalı vekilince HMK 200/2. maddesi gereğince tanık dinletilmesine muvafakat edilmediğinden, ispat yükü kendisinde olan davacı tarafa yemin delilini hatırlatmak gerekmiştir. Davacı tarafça bu hususta yemin delili hatırlatılmış, davacı tarafından davalıya yöneltilen yemin davalı asıl tarafından usulüne uygun olarak eda edildiğinden, davacının davaya konu bononun teminat senedi olduğuna yönelik iddialarını ispatlayamadığı kanaatine varılarak, davanın reddine ve davalı tarafın şartları bulunmayan tazminat talebinin de reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir. (Yargıtay . H.D. 27/12/2021 T. … E, … K, Yargıtay HGK … E, … K sayılı ilamları)
-{HÜKÜM:}- Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-İspatlanamayan davanın REDDİNE,
2-Davalı vekilinin şartları bulunmayan tazminat talebinin de REDDİNE.
Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 17.214,94 TL harçtan mahsubu ile fazladan alınan 17.134,24 TL harcın Harçlar Kanunu 31. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine.
Davacının yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
Davalının yaptığı herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktara göre takdir ve hesaplanmış olan 67.452,40 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.
İşbu hükümden sonra gerekli olan karar tebliğ giderinin davacı tarafından karşılanmasına ve hükümden sonraki bu masrafların davacının kendi üzerinde bırakılmasına.
HMK nun 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde tarafların sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra varsa tarafların yatırdığı avanstan artanının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine.
İşbu gerekçeli kararın 10/02/2022 tarihinde yazıldığına.
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere yapılan duruşma sonunda oy birliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/02/2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …