Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/357 E. 2022/239 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA GEREKÇELİ KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ:
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Davacı müvekkili şirkete ait 20212 model … 3.20d marka … plaka sayılı araç, 19/04/2021 – tarihinde dava dışı … sevk ve idaresinde iken … adına kayıtlı … sevk ve idaresinde olan … plaka sayılı aracın hatalı olarak geri manevra yapmaya çalışması neticesinde kaza meydana gelmiş ve ağır hasar aldığını, alınan eksper raporlarına göre … plaka sayılı araç tam ve ağır kusurlu olduğunu, zarar veren aracın zorunlu sigortası davalı … Sigorta A.Ş. olduğunu, kaza neticesinde aracın sağ kısmında (daha önceden hasar almamış) hasar meydana geldiğini, tutulan tutanaklar neticesinde davalıya bildirim yapıldığını, davalı şirket müvekkilinin hasar ödemesini yaptığını, araçta yapılan incelemeler neticesinde aracın sağ kısmından hasar aldığı aldığı hasara bağlı olarak sağ ön kapının değiştirilmesi, sağ ön çamurluk, sağ arka kapı ve sağ arka kapı çamurluğunun boyanması gerektiği kanaatine varıldığını, aracın toplam hasar bedelinin 19,546,00 TL olduğu sonucuna bu varıldığını, sonrasında bu miktar aracın tramer kayıtlarına işlediğini, araç kaza tarihinde 179.896 km’de araç tamir edildikten sonra müvekkili şirket araçta meydana gelen değer kaybının tahsili amacıyla 26/06/2021 tarihinde davalı sigorta şirketine mail aracılığı ile başvuru yapmış, davalı aracın marka modeline ve aldığı hasara oranla bir hayli düşük olan 1.502,00 TL miktarlı ödeme yapmıştır. Araçta meydana gelen değer kaybı bu miktarının çokça üzerinde olduğunu, bakiye kalan kısım için davalı aleyhine Konya Arabuluculuk Bürosunun … büro dosya numarası, … arabuluculuk dosya numarası ile başvuru yapıldığını, fakat yapılan müzakerelerde bir sonuç elde edilemediğini, açıklanan bu nedenlerden dolayı bakiye kısmın tahsili amacıyla davalı aleyhine iş bu davayı açma mecburiyetimiz hasıl olduğunu beyanla; re’sen takdir buyuracağı sair nedenlerle; Davacının belirsiz alacak davası olarak görülerek fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydı ile şimdilik 100,00 TL değer kaybının başvuru tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacı şirkete verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacı davasını Ankara Asliye Ticaret Mahkemesinde açtığını, hâlbuki davaya bakmaya müvekkili şirketin yargı çevresinde bulunduğu İSTANBUL ANADOLU MAHKEMELERİ yetkili olduğunu, bu sebeple davanın yetkisizlikten reddi gerektiğini, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla davacı taraf hmk 121.maddesine göre dava ile ilgili delillerini müvekkili şirkete tebliğ etmesi gerektiğini, davacı tarafın değer kaybı zararı karşılanmıştır. aleyhimize açılan davanın reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla yeni trafik sigortası genel şartları 01.04.2020 tarihinde yürürlüğe girmiş olup dava konusu kaza 08.01.2021 tarihinde gerçekleşmiştir. ayrıca poliçe vadesi de 18.10.2020 – 18.10.2021 tarihleri arasındadır. dava konusu kaza trafik sigortası yeni genel şartları kapsamında olduğunu, yeni genel şartlar uyarınca değer kaybı hesaplama yöntemi değişmiştir. davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla, değer kaybı hesaplamasında yeni genel şartlar uyarınca hesaplama yapılmasını talep ettiklerini, bu genel şartlar çerçevesinde çıkan değer kaybı aracın rayiç bedelinin %2 sinden düşük olduğu ispatlanacak olup, davanın reddi gerektiğini, davanın kabulü anlamına gelmemeık kaydıyla, müvekkile şirketin sorumluluğu bakiye poliçe teminatı ile sınırlı olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla davacı taraf, sigortalımızın kusurunu ve zararını usulen ispat etmesi gerektiğini, davanın kabülü anlamına gelmemekle birlikte müvekkil şirket faizden dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu Yetki itirazının kabul edilerek dosyanın yetki yönünden reddini, aleyhimize haksız olarak açılan davanın reddini, davacının davasının ispatı halinde; müvekkil şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmaması, olmaz ise, asıl alacak, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı BAKİYE POLİÇE LİMİTİ İLE SORUMLU TUTULMASINI, faizin en erken dava tarihinden başlatılmasını, Davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 29/12/2021 tarihli ıslah dilekçesi özetle; … tarafından düzenlenen bilirkişi raporu taraflara tebliğ edildiğini, bilirkişi raporunda özetle davacı müvekkili aracın meydana gelen kazadan dolayı aracın uğrayacağı değer kaybını 10.000 TL olarak tespit ettiğini, 1.502,00 TL’lik kısım ise dava tarihinden önce müvekkiline ödendiğini, gelinen noktada değer kaybı bedeli mahkemece tespit edildiğinden HMK 107.madde gereği belirsiz alacak davası olarak görülen davalarında talep miktarını artırmak üzere iş bu bedel artırım dilekçelerini sunma zorunluluğu hasıl olduğunu, 100,00 TL olan taleplerini 7.900,00 TL daha artırarak 8.000 TL’ye yükselttiklerini, davalarının kabulüne karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER
Antalya Trafik Tescil Şube Müdürlüğün 03/09/2021 tarihli müzekkere cevabı;… plakalı aracın, 16/11/2020 tarihi ile 07/07/2021 tarihleri arası … T.C kimlik numaralı … adına kayıtlı olduğunu, 07/07/2021 tarihinden itibaren ve halen … T.C kimlik numaralı … adına kayıtlı bulunduğunu bildirmiştir.
Konya Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’nün 06/09/2021 tarihli müzekkere cevabı; 19.04.2021 tarihi ve sonrasındaki tescil bilgileri talep edilen … plakalı aracın 20.08.2019 tarihinden itibaren … Ltd. Şti. adına tescilli olduğu bildirilmiştir.
İstanbul Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinin 03/09/2021 tarihli müzekkere cevabı;İlgi yazıda belirtilen … plakalı, … Ltd. Şti’ne ait en son tanzim edilmiş olan Trafik Sigortası poliçesindeki … şasi numarası bilgisi kullanılarak yapılan sorgulama ile, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (Trafik Sigortası) poliçe ve hasar bilgisi, Kasko Sigortası poliçe ve hasar bilgisi, Ekspertiz Rapor bilgisi, Kaza Tespit Tutanağı bilgisi, İhtiyari Mali Mesuliyet Sigortası ve Yeşil Kart poliçe bilgileri ilgili müzekkerede bildirilmiştir.
Makina Yüksek Mühendisi bilirkişi … mahkememize sunduğu 29/01/2022 tarihli raporunda özetle davaya konu aracın hasarsız halinin kaza tarihi itibariyle 315.000,00 TL olduğunu, hasar görüp onarıldıktan sonra değerinin 305.000,00 TL olduğunu, ilgili ara kararda yüzdelik kusur oranının da istendiği, uzmanlık alanım dışı olması nedeniyle bu yönden değerlendirme yapılamayacağı görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davacı vekilinin 29/01/2022 tarihli bilirkişi raporuna karşı sunduğu 03/02/2022 havale tarihli beyan dilekçesinde özetle; Raporun aleyhe olan kısımlarını kabul etmediklerini, raporda hesaplanan bedelin taraflarınca düşük bulunduğunu, davalarının kabulüne karar verilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin 29/01/2022 tarihli bilirkişi raporuna karşı sunduğu 28/02/2022 havale tarihli itiraz dilekçesinde özetle; Kabul anlamına gelmemekle birlikte bilirkişi tarafından değer kaybı tazminat yönteminin taraflarınca kabulü mümkün olmadığını, genel şartlarda belirtilen yöntemin dikkate alınması gerektiğini, bilirkişi tarafından müvekkili şirket tarafından yapılan ödemelere dikkate alınmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirket tarafından ödenen tutarın tenzil edilmesi gerektiğini, beyanlarının nazara alınmasını, bakiye 8.498 TL üzerinden sorumlu tutulmalarına, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmilini karar verilmesini talep etmiştir.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İşbu dava; Tazminat (Haksız Filliden Kaynaklanan)davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; 19/04/2021 tarihli trafik kazası neticesinde davacı şirkete ait … plakalı aracın hasarlanması sebebiyle değer kaybına uğrayıp uğramadığı uğramış ise ne miktar olduğu ve davalı sigorta şirketinden zararının tazmininin gerekip gerekmediği hususları olduğu anlaşılmıştır.
HMK.116. maddede düzenlenen ilk itirazlardan davalının yetki itirazında bulunduğu anlaşılmakla; Usul Yönünden incelenen dosyada; öncelikle davalının cevap dilekçesinde ileri sürdüğü yetki ilk itirazı ön inceleme duruşmasında incelenmiş ve yetki itirazı reddedilmiştir. Şöyle ki; 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu’nun “Haksız fiilden doğan davalarda yetki başlıklı” 16. maddesi hükmü “(1) Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” şeklindedir. Ayrıca 14 Mayıs 2015 tarihli RG yayınlanan ve 01.06.2015’te yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları C.7 hükmüne göre, “Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceğ̆i gibi, kazanın meydana geldiği yer mahkemesinde ya da zarar görenin ikametgahının bulunduğu mahkemede de açılabilir. Uyuşmazlığın çözümü için Sigorta Tahkim Komisyonuna da başvurulabilir.” hükmüne göre zarara uğrayan davacının ikametgahı Konya olduğundan davacının yetki ilk itirazı yerinde görülmeyerek reddedilmiştir.
22/03/2022 tarihli duruşma zaptında verilen Ara Karar gereği; taraf vekillerinin bilirkişi raporuna karşı tüm itiraz ve taleplerinin rapor açıklayıcı denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli olması sebebi ile ayrı ayır REDDİNE karar verildiği anlaşılmıştır.
Kusur yönünden yapılan incelemede; davalı sigorta şirketinin dosyaya sunduğu hasar dosyası evraklarından da anlaşılacağı üzere kendi sigortalısının %100 kusurlu olduğu kabul edilerek Değer Kaybı Tespit Raporu tanzim ettiği ve bu oran üzerinden kendilerince yapılan hesaplamanın davacıya ödendiği görülmekle, kusur yönünden ayrı bir inceleme yapılmasına gerek görülmeden davalı sigorta şirketinin sigortalısının % 100 kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
2918 Sayılı KTK.nun 91/1. maddesi yollaması ile 85. maddesi ve Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarının 1. maddesine göre trafik sigortası işletene düşen hukuki sorumluluğu azami sigorta limitine kadar teminat altına almaktadır. Davalı kazaya karışan karşı aracın zorunlu trafik sigortacısı olup davacıya ait araçta meydana gelen gerçek zararı limit dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Dava konusu trafik kazası sonrasında davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybı da gerçek zarar kalemleri arasında bulunmakta olup, davalı trafik sigortası değer kaybından sorumludur.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları 14 Mayıs 2015 gün 29355 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 01 Haziran 2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Genel Şart Kapsamındaki Teminat Türleri A-5.maddesinde, maddi zararlarında sigorta teminatı kapsamında olduğu belirtilmiş ve maddi zararın “Hak sahibinin kaza tarihi itibariyle bu genel şartta tanımlanan ve zarar gören araçta meydana gelen değer kaybı dahil doğrudan malları üzerindeki azalmadır. Sigortalının sorumlu olduğu araç kazalarında değer kaybı, talep edilmesi halinde ilgili branşta ruhsat sahibi sigorta eksperleri tarafından tespit edilir. Değer kaybının tespiti bu Genel Şart ekinde yer alan esaslara göre yapılır.” Şeklindeki düzenleme ile trafik kazası sonucu zarar gören üçüncü kişiye ait araçta meydana gelen hasar bedeli ve değer kaybına ilişkin zararların, genel şartların ekindeki hesaplama yöntemine ilişkin çizelgeye göre eksper tarafından belirleneceği belirtilmiştir. Genel şartlar Ek-1 de değer kaybının belirlenmesine ilişkin çizelge ve teminatı dışında kalan bazı haller belirtilmiştir.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda 91 ila 101.maddeler arasında düzenlenmiştir. Motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracın işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belirli limitlere kadar karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan sorumluluk sigortası türüdür.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası, (Trafik Sigortası) 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. Maddesinde; “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde belirtilmiştir. Bu madde gereğince ZMSS yapılması yasal bir zorunluluk olmakla birlikte bu tür sigorta sözleşmeleri, sigorta ettiren ile sigortacı arasında karşılıklı ve birbirine uygun irade açıklamaları ile kurulur ve bir sigorta poliçesine bağlanır.Yoksa yasa gereği kendiliğinden oluşan bir sigorta türü değildir. (… Uygulamalı Sigorta Hukuk) “KTK’nın 93. maddesinde; (Değişik:17/10/1996-4199/34 md) Zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları, teminat tutarları ile tarife ve talimatları Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlıkça tespit edilir ve Resmi Gazetede yayımlanır.” hükmü mevcuttur.
Sigorta şirketlerinin sigorta sözleşmeleri kapsamındaki sorumlulukları sigorta poliçelerinin ayrılmaz parçası olan genel şartlarda düzenlenmiştir.
Genel Şartlar: Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı tarafından her sigorta branşı için hazırlanmış olan ve sigorta şirketlerinin bunun aksine hareket edemeyecekleri, teminatın kapsamı, istisna edilen haller, hasar prosedürü, sigortalının görev ve yükümlülükleri, anlaşmazlık halinde uygulanabilecek hükümler, prim ödemesi, rücu durumu gibi sigorta sözleşmesinin esaslarını belirten koşullardır.
Genel açıklamalar bu şekilde olmakla birlikte KTK’nun tazminatın azaltılması veya kaldırılması sonucunu doğuran haller: başlıklı 95.maddesinde “Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez. Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir.” hükmüne göre; Karayolları Trafik Kanununda düzenlenmeyen, sigortacının zarar görenlere karşı ileri süremediği tazminatın kaldırılması veya miktarının azaltılmasını gerektiren hallerde, ancak sigortalısına rücu edebileceği düzenlenmiştir. Yani sigorta şirketi KTK’nun da düzenlenmeyen teminat kapsamında olmayan halleri ve rücu koşullarının varlığını zarara uğrayan kişilere karşı ileri süremez, koşullarının varlığı halinde sigorta sözleşmesinin eki olan genel şartlarda düzenlenmiş teminat dışı haller ve rücu halleri mevcut ise sadece sigorta sözleşmesinin tarafı olan akidi sigortalıya rücu edebilir.
Trafik kazaları dayanağını 2918 sayılı KTK’dan alan haksız fiil niteliğinde olaylardır. Haksız fiiller meydana geldikleri anda hukuki sonuç doğurur ve zarara neden olanların zararı tazmin borcu haksız fiil tarihinde ortaya çıkar. Haksız fiilin unsuru olan zarar, zarar görenin malvarlığında rızası dışında meydana gelen azalma ile zarar verici fiil olmasa idi bulunacağı durum arasındaki farktır ve zarar haksız fiilin meydana gelmesi ile gerçekleşmiş sayılır. Zarar verenin ve diğer sorumluların zararı tazmin yükümlülüğü herhangi bir ihbara ve ihtara gerek kalmaksızın olay tarihinde doğar. Haksız fiile bağlanan hukuki sonuçlar haksız fiil tarihi esas alınarak belirlenir ve bu nedenle haksız fiillerde olay tarihinde yürürlükte bulunan hukuk kuralları uygulanır. Başka bir deyişle zararın belirlenmesinde etken olan hususlarda olay tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerinin dikkate alınması gerekir.
Bu kapsamda 6704 sayılı yasayla değişik 2918 sayılı KTK nun 90.maddesinde yer alan zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu kanun ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabi olan hükümlerinden yukarıda izah edildiği üzere tarafı olmadığı ZMMS sözleşmesindeki şartların davacı açısından bağlayıcı olmaması ve Anayasa Mahkemesinin 09/10/2020 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 17/07/2020 tarihli ve … Esas … sayılı kararına göre 6704 sayılı kanunun 3.maddesiyle değiştirilen 90. maddesinin birinci cümlesinde yeralan “ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yeralan “ve genel şartlarda ’’ ibaresinin iptal edilmiş olması sebebiyle uygulanmayacaktır.
Yargıtay .HD’nin … E- … K sayılı 15/03/2018 tarihli kararında vurgulandığı gibi değer kaybının hesabında aracın modeli, markası, özellikleri, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, tarafların iddia ve savunmaları ve tüm dosya kapsamı değerlendiilerek kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeriyle kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybı zararının hesaplanması ilke olarak kabul edilmiştir.
Sonuç olarak haksız fiilin türü olan trafik kazalarına olayın meydana geldiği tarihte yürürlükte olan kanun hükümlerinin uygulanması, davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybının belirlenmesinde olay tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanununun 90. maddesi gereğince genel hükümlerin esas alınması gerektiğinden Yargıtay uygulamalarına uygun olarak bilirkişi raporunun ilgili kısmı hükme esas alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; yukarıda belirtilen izahat çerçevesinde ve alınan hüküm kurmaya elverişli, denetime açık, gerekçeli ve açıklamalı bilirkişi raporu da nazara alınarak; Davacının davasının araç değer kaybı bedeli talebi yönünden KABULÜ İLE; davacının talebinin talep artırım dilekçesi ve dava dilekçesine bağlı kalınarak; 8.000,00 TL’ nin temerrüt tarihi olan 05.07.2021 tarihinden itibaren davalı zorunlu mali sorumluluk sigorta şirketinin (poliçe miktarı 41.000,00 TL ile sınırlı olmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine yönünde karar verilmesi gerekmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının araç değer kaybı bedeli talebi yönünden KABULÜ İLE;
Davacının talebinin talep artırım dilekçesi ve dava dilekçesine bağlı kalınarak; 8.000,00 TL’ nin temerrüt tarihi olan 05.07.2021 tarihinden itibaren davalı zorunlu mali sorumluluk sigorta şirketinin (poliçe miktarı 41.000,00 TL ile sınırlı olmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken 546,48 TL karar harcından peşin olarak alınan 59,30 TL harç, 134,91 TL ıslah harcın mahsubu ile bakiye 352,27 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 8,50 vekalet harcı, 59,30 TL peşin harç, 134,91 TL ıslah harç toplamı 262,01‬ TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 500 TL bilirkişi ücreti, 123,60 TL posta tebligat ve dosya masrafı toplam 623,60 TL giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 2021 yılı tarifesine göre iki saatlik görüşme nedeniyle taraf başına saati 330,00 TL den toplam 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
6-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davacı ve davalı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair; Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, dava miktarı itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/03/2022

Katip Hakim