Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/309 E. 2022/162 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
-{YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR}-
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :

{}Davacı vekilinin davalı aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
-{HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:}-
Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; davalı şirketin pay sahibi sayısı birden fazla olan bir anonim şirket olduğunu, şirket sermayesinin 450.000,00 TL olduğunu, şirket ortaklarının müvekkili … ile dava dışı … ve … olduğunu, müvekkilinin şirkette %33 paya sahip olduğunu, müvekkilinin davalı şirketin yönetim kurulu üyesi olmasına rağmen, genel kurulu toplantıya çağıran 08/04/2021 tarihli yönetim kurul toplantısına çağrılmadığını, toplantıdan haberdar edilmediğini, çağrı yapılmadan alınan yönetim kurulu kararlarının yoklukla malul olduğunu, 6102 sayılı TTK’nun 392/7. maddesi gereğince yönetim kurulu kararının yoklukla malul olduğu durumda genel kurulunda hukuka uygun şekilde teşekkül ettiğinden söz edilemeyeceğini ve bu durumda yapılan genel kurul toplantısınında yoklukla malul olduğunun kabulü gerektiğini, ayrıca müvekkilinin genel kurul toplantısına katılmak için şirket merkezine gittiği halde geri çevrildiğini, toplantı salonuna alınmadığını, toplantıya katılım hakkının engellendiğini, ayrıca genel kurul toplantısının Covid 19 salgını nedeniyle ülkede tam kapanma kararı alındığı tarihte yapıldığını, bu hususta davalı şirkete ihtarname tebliğ edildiğini, genel kurul toplantısının usulsüz olarak yapılması üzerine ortaklar arasında anlaşmazlık çıktığını, açıklanan nedenlerle butlanla malul genel kurul kararına dayanılarak yapılan tüm işlemler hükümsüz olacağından ve ilgililer nezdinde telafisi imkansız zararlar doğacağından öncelikle dava kesin hükümle sonuçlanıncaya kadar 30/04/2021 tarihli 2019 yılına ait Olağan Genel Kurulu Toplantısında alınan kararların yürütmesinin tedbiren geriye bırakılmasına ilişkin tedbir kararı verilmesine, neticeten davalarının kabulü ile 30/04/2021 tarihli 2019 yılına ait olağan genel kurul toplantısında alınan tüm kararların çağrı usulüne uygun yapılmadığından yokluk ile malul olduğunun tespitine, mahkeme aksi kanaatte olursa genel kurul toplantısında alınan kararların iptaline, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesiyle özetle; genel kurul toplantıya çağrıya dair yönetim kurulu kararının usulüne uygun olarak alındığını, davacının zaten uzun zamandır davalı şirketin ve gruba dahil olan diğer şirketlerin yönetim kurulu toplantılarına katılmadığını, yönetim kurulu başkanı … tarafından davacıya davalı şirketle birlikte gruba dahil şirketlerin yönetim kurulu toplantılarının her hafta salı günü saat 17.00’da yapılacağını bildirir ve davacının kendisinin de katılmasının gerektiğini belirtir Konya . Noterliğinin … yevmiye nolu 23/07/2020 tarihli ihtarnamesini gönderdiği halde; davacının yönetim kurulu toplantılarına katılmadığını, gruba dahil tüm şirketlerin genel kurul toplantılarının aynı gün yapıldığını, davacının davaya konu şirket genel kurul toplantısına katılmamakla birlikte diğer grup şirketlerin genel kurullarına katıldığını, yönetim kurulu toplantılarında genel kurul toplantılarının aksine sıkı bir çağrı şekli aranmadığını, genel kurul toplantısının yoklukla malul olma şartlarının bulunmadığı gibi, iptaline ilişkin yasal koşullarının da olmadığı, davacının sokağa çıkma yasağından muaf olduğunu, davacının genel kurul toplantısına katılmasının engellenmesi gibi bir durumun mevcut olmadığını, davacının oy oranının TTK 446/1. maddesinin aradığı şekilde iptal etkisi olmadığını, çağrının usulsüz olması genel kurul kararının iptali için yeterli olmadığını, eldeki davada genel kurulun usulüne uygun olarak toplandığını, yeterli toplantı nisabına sahip bir genel kurul toplantısı olduğunu, usulüne uygun şekilde kararlar alındığını, yargılama neticesinde davanın reddinin gerekeceğini, TTK 448/3. madde gereğince eldeki davada müvekkili şirketin zarara uğrama ihtimalinin muhtemel olduğunu, ayrıca davanın açılması davacı açısından hakkın kötüye kullanılması mahiyetinde olduğunu, bu aşamada müvekkilinin uğrayacağı zararlara karşılık olarak davacının en az 1.000.000,00 TL teminat göstermesi gerektiğini, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İşbu dava; davalı şirketin 2019 yılına ait olağan genel kurulu toplantında alınan kararların yoklukla malul olduğunun tespiti veya genel kurul toplantısında alınan kararların iptali davasıdır.
Mahkememizce; dava dilekçesi, cevap dilekçesi, davalı şirketin ticaret sicil kayıt örnekleri, davalı şirketin 2019 yılı olağan genel kurul toplantı tutanağı örneği, yönetim kurulu çağrı kararı örneği, davacı tarafından davalı şirkete gönderilen ihtarname örnekleri, taraf vekillerinin verdikleri diğer dilekçe ve belgeler, dava konusu genel kurul toplantısında alınan kararlar ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
İşbu dava konusu genel kurul toplantısına davalı şirket Yönetim Kurulu Başkanı … ve Yönetim Kurulu Üyesi …’ ın katıldığı, davacı …’ ın toplantıya katılmadığı mahkememizce incelenen hazirun cetvelinden anlaşılmıştır.
Muhasebe Uzmanı Bilirkişi Prof. Dr. … ve Hukukçu Bilirkişi Dr. Öğr. Üyesi … ‘ in düzenlediği 17/01/2022 tarihli bilirkişi kurulu raporu mahkememizce detaylıca incelenmiştir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Yönetim kurulu toplantıları, Kararlar başlıklı 390. maddesi;”(1) Esas sözleşmede aksine ağırlaştırıcı bir hüküm bulunmadığı takdirde, yönetim kurulu üye tam sayısının çoğunluğu ile toplanır ve kararlarını toplantıda hazır bulunan üyelerin çoğunluğu ile alır. Bu kural yönetim kurulunun elektronik ortamda yapılması hâlinde de uygulanır. (2) Yönetim kurulu üyeleri birbirlerini temsilen oy veremeyecekleri gibi, toplantılara vekil aracılığıyla da katılamazlar. (3) Oylar eşit olduğu takdirde o konu gelecek toplantıya bırakılır. İkinci toplantıda da eşitlik olursa söz konusu öneri reddedilmiş sayılır. (4) Üyelerden hiçbiri toplantı yapılması isteminde bulunmadığı takdirde, yönetim kurulu kararları, kurul üyelerinden birinin belirli bir konuda yaptığı, karar şeklinde yazılmış önerisine, en az üye tam sayısının çoğunluğunun yazılı onayı alınmak suretiyle de verilebilir. Aynı önerinin tüm yönetim kurulu üyelerine yapılmış olması bu yolla alınacak kararın geçerlilik şartıdır. Onayların aynı kâğıtta bulunması şart değildir; ancak onay imzalarının bulunduğu kâğıtların tümünün yönetim kurulu karar defterine yapıştırılması veya kabul edenlerin imzalarını içeren bir karara dönüştürülüp karar defterine geçirilmesi kararın geçerliliği için gereklidir. (5) Kararların geçerliliği yazılıp imza edilmiş olmalarına bağlıdır. ” hükmünü amirdir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Yönetim kurulu toplantıları, Bilgi alma ve inceleme hakkı başlıklı 392. maddesi;”(1) Her yönetim kurulu üyesi şirketin tüm iş ve işlemleri hakkında bilgi isteyebilir, soru sorabilir, inceleme yapabilir. Bir üyenin istediği, herhangi bir defter, defter kaydı, sözleşme, yazışma veya belgenin yönetim kuruluna getirtilmesi, kurulca veya üyeler tarafından incelenmesi ve tartışılması ya da herhangi bir konu ile ilgili yöneticiden veya çalışandan bilgi alınması reddedilemez. Reddedilmişse dördüncü fıkra hükmü uygulanır. (2) Yönetim kurulu toplantılarında, yönetim kurulunun bütün üyeleri gibi, şirket yönetimiyle görevlendirilen kişiler ve komiteler de bilgi vermekle yükümlüdür. Bir üyenin bu konudaki istemi de reddedilemez; soruları cevapsız bırakılamaz. (3) Her yönetim kurulu üyesi, yönetim kurulu toplantıları dışında, yönetim kurulu başkanının izniyle, şirket yönetimiyle görevlendirilen kişilerden, işlerin gidişi ve belirli münferit işler hakkında bilgi alabilir ve görevinin yerine getirilebilmesi için gerekliyse, yönetim kurulu başkanından, şirket defterlerinin ve dosyalarının incelemesine sunulmasını isteyebilir. (4) Başkan bir üyenin, üçüncü fıkrada öngörülen bilgi alma, soru sorma ve inceleme yapma istemini reddederse, konu iki gün içinde yönetim kuruluna getirilir. Kurulun toplanmaması veya bu istemi reddetmesi hâlinde üye, şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesine başvurabilir. Mahkeme istemi dosya üzerinden inceleyip karara bağlayabilir, mahkemenin kararı kesindir. (5) Yönetim kurulu başkanı, kurulun izni olmaksızın, yönetim kurulu toplantıları dışında bilgi alamaz, şirket defter ve dosyalarını inceleyemez. Yönetim kurulu başkanının bu isteminin reddedilmesi hâlinde başkan, dördüncü fıkraya göre mahkemeye başvurabilir. (6) Yönetim kurulu üyesinin bu maddeden doğan hakları kısıtlanamaz, kaldırılamaz. Esas sözleşme ve yönetim kurulu, üyelerin bilgi alma ve inceleme haklarını genişletebilir. (7) Her yönetim kurulu üyesi başkandan, yönetim kurulunu toplantıya çağırmasını yazılı olarak isteyebilir.” hükmünü amirdir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Genel Kurul, Toplantılar başlıklı 409. maddesi;”(1) Genel kurullar olağan ve olağanüstü toplanır. Olağan toplantı her faaliyet dönemi sonundan itibaren üç ay içinde yapılır. Bu toplantılarda, organların seçimine, finansal tablolara, yönetim kurulunun yıllık raporuna, kârın kullanım şekline, dağıtılacak kâr ve kazanç paylarının oranlarının belirlenmesine, yönetim kurulu üyelerinin ibraları ile faaliyet dönemini ilgilendiren ve gerekli görülen diğer konulara ilişkin müzakere yapılır, karar alınır. (2) Gerektiği takdirde genel kurul olağanüstü toplantıya çağrılır.(3) Aksine esas sözleşmede hüküm bulunmadığı takdirde genel kurul, şirket merkezinin bulunduğu yerde toplanır.
” hükmünü amirdir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Çağrı, Yetki, Yetkili ve görevli organla başlıklı 410. maddesi;”
(1) Genel kurul, süresi dolmuş olsa bile, yönetim kurulu tarafından toplantıya çağrılabilir. Tasfiye memurları da, görevleri ile ilgili konular için, genel kurulu toplantıya çağırabilirler. (2) Yönetim kurulunun, devamlı olarak toplanamaması, toplantı nisabının oluşmasına imkân bulunmaması veya mevcut olmaması durumlarında, mahkemenin izniyle, tek bir pay sahibi genel kurulu toplantıya çağırabilir. Mahkemenin kararı kesindir.” hükmünü amirdir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Çağrının şekli, Çağrısız genel kurul başlıklı 416. maddesi;”
(1) Bütün payların sahipleri veya temsilcileri, aralarından biri itirazda bulunmadığı takdirde, genel kurula katılmaya ve genel kurul toplantılarının yapılmasına ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla, çağrıya ilişkin usule uyulmaksızın, genel kurul olarak toplanabilir ve bu toplantı nisabı varolduğu sürece karar alabilirler. (2) Çağrısız toplanan genel kurulda, gündeme oybirliği ile madde eklenebilir; aksine esas sözleşme hükmü geçersizdir. ” hükmünü amirdir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirmede; davacı vekilince davalı şirket aleyhine açılan bu davada; davalı şirketin 30/04/2021 tarihinde yapılan 2019 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan kararların yoklukla malul olduğunun tespiti ve bu talep kabul olmazsa TTK 445. maddesi uyarınca iptaline karar verilmesi talep edilmiş olup; uyuşmazlığın çözümü için öncelikle genel kurulu toplantıya çağrıya ilişkin yönetim kurulu kararlarının usulüne uygun olup olmadığının tespiti gerekmektedir.
Mahkememizce toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı şirketin 08/04/2021 tarihinde yapılan yönetim kurul toplantısına o tarihte davalı şirketin yönetim kurul üyesi olan davacının katılmadığı anlaşılmıştır. Her ne kadar TTK’da yönetim kurulu toplantılarına çağrının ne şekilde olacağı hususunda açık bir düzenleme bulunmasa da yönetim kurulu üyelerinin toplantıya çağrılması bir zorunluluk teşkil etmektedir. Davalı tarafça davacının ilgili yönetim kuruluna çağrıldığına yönelik herhangi bir belge ibraz etmediği görülmüştür. Davalı vekilince dava konusu şirketin yönetim kurulu başkanı tarafından davacıya noter marifeti ile yönetim kurulu toplantılarının her hafta salı günü saat 17.00’da yapılacağı ihtar edildiği ileri sürülmüş ve buna dair Konya . Noterliğinin 23/07/2020 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi sunulmuş ise de; davaya konu yönetim kurulu toplantısının 08/04/2021 perşembe günü yapılmış olmasından dolayı ortada usulüne uygun bir çağrının bulunmadığının kabulü gerekmiştir.
6102 sayılı TTK hükümlerine göre, yönetim kurulunun bir konuyu müzakere etmesi ve karar alması için kurul olarak toplanması gerekir. Ancak toplantının illada fiziki olarak bir araya gelinerek yapılması hususunda hukuki bir zorunluluk yoktur. Toplantının elektronik ortamda sanal olarak yapılması mümkün olabileceği gibi, bir önerinin elden ele dolaştırılması yoluyla da karar alınması mümkün olarak kabul edilmiştir. Yönetim kurulunu toplantıya kural olarak yönetim kurul başkanı, onun bulunmadığı veya geçerli bir mazereti olması halinde başkan vekili çağırır. Diğer üyelerin yönetim kurulunu doğrudan doğruya toplantıya çağırma yetkisi olmamakla beraber herhangi bir üye yazılı taleple ve gündem belirterek başkan veya vekillerinden toplantı çağrısı yapılmasını isteyebilir. Talebe rağmen toplantıya çağrı yapılmazsa TTK 392. maddesi kapsamında üyenin mahkemeye başvuru hakkı da mevcuttur.
TTK 390/4. maddesi yönetim kurulu üyelerinden hiç biri toplantı yapılması isteminde bulunmaması durumunda, yönetim kurulu kararları, kurul üyelerinden birinin belirli bir konuda yaptığı, karar şeklinde yazılmış önerisinin elden dolaştırılması suretiyle çağrısız yönetim kurulu kararı alınmasına cevaz vermektedir. Yasanın bu hükmü çağrısız yönetim kurulu toplantısı yapılmasına imkan vermekte ise de; önerinin tüm yönetim kurulu üyelerine yapılması ve her birinin elinden geçirilmesi zorunluluk ve kararın geçerlilik şartıdır. (Yargıtay . H.D. … E, … K)
Genel kurula çağrıya ilişkin yönetim kurulu kararlarının gerek yönetim kurulu üyelerine usulüne uygun olarak çağrı yapılmadan toplanılmak suretiyle alınması, gerekse çağrısız toplantı yapılmakla birlikte üyelerin yazılı önerilerinin tüm yönetim kurulu üyelerine elden dolaştırmak suretiyle en az üye tam sayısının çoğunluğunun onayı alınmadan karar alınması durumunda yönetim kurulu kararlarının yoklukla malul olacağı sonucuna ulaşılacaktır. Yönetim kurulu kararlarının yoklukla malul olması, bu karara dayalı olan genel kurul toplantısı ve alınan kararlarında yoklukla malul olması sonucunu doğuracaktır. (Yargıtay . H.D. … E – … K sayılı ilamı, … E – … K sayılı ilamı, … E – … K sayılı ilamı, … E – … K sayılı ilamı)
Açıklanan nedenlerle genel kurul toplantıya çağıran yönetim kurulu kararının usulüne uygun alınmadığı ve yönetim kurulu kararlarının yoklukla malul olduğu anlaşıldığından geçersiz yönetim kurulu kararına dayalı olarak yapılan ve TTK 416. maddesi gereğince toplanmadığı sabit olan 30/04/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan kararların da yoklukla malul olduğu hüküm ve kanaatine varıldığından davacının davasının kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
-{HÜKÜM:}- Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
DAVACININ DAVASININ KABULÜ İLE; davalı şirketin 30/04/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan tüm kararlarının yoklukla malul olduğunun tespitine.
Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcına karşılık peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
Yargılama giderinden ayrı olarak davacının peşinen karşıladığı 59,30 TL başvuru harcı, 59,30 TL peşin karar ve ilam harcı ile 8,50 TL vekaletnâme suret harcı olmak üzere toplam 127,10 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine.
Davacının yaptığı 125,70 TL taraf davetiye gideri, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti gideri, 50,00 TL yazı posta gideri ve 13,40 TL vekaletname pulu gideri olmak üzere toplam 2.189,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine.
Davalının yaptığı herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktara göre takdir ve hesaplanmış olan 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine.
İşbu hükümden sonra gerekli olan 13,00 TL karar tebliğ giderinin davacı tarafından karşılanmasına ve hükümden sonraki bu masrafların davalıdan alınarak davacıya verilmesine.
HMK nun 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde tarafların sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra varsa tarafların yatırdığı avanstan artanının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine.
İşbu gerekçeli kararın 07/03/2022 tarihinde yazıldığına.
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere yapılan duruşma sonunda oy birliği ile verilen karar taraf vekillerine yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/03/2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …