Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/272 E. 2021/339 K. 27.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO:
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Dava şartı olan arabuluculuğa başvurulduğunu fakat davalı ile yapılan görüşmede anlaşma sağlanamadığını, davalının malvarlığını azaltma ve elden çıkartma olasılığı olduğundan ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiklerini, 01.06.2016 tarihinde müvekkili şirket nezdinde sigortalı bulunan …plakalı araç …/…ilçesinde …Caddesinde seyir halinde iken göbekten karşıya geçeceği esnada sürücü …sevk ve idaresindeki …plakalı araç durmadan karşı yola geçmek isteyince sağa kırıp bariyerlere çarparak maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın oluşumunda müvekkili şirket nezdinde sigortalı bulunan …plakalı araç sürücüsünün kusursuz, …plakalı araç sürücüsü …%100 kusurlu olduğunu, 12/08/2016 tarihinde 13.880,99 TL tutarındaki tazminat sigorta şirketi tarafından sigortalıya ödendiğini, davalıların kusur oranının %100 olması neticesi ile tazminat bedelinden 13.880,99 TL’nin kaza tarihinden itibaren başlayacak ticari faizi ile rücuen tazminini talep ettikleri, itirazın iptaline konu icra dosyasının Konya . İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası olduğunu, taraflar arasındaki alacak likit olduğun, ödenen tazminatın ekspertiz raporu ile tespit edildiğini, bu nedenlerle; fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak üzere, davalı tarafın itirazının iptali ile 13.880,99 TL asıl alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte tahsilini, alacak tutarının %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, dosyanın tensibi ile birlikte İhtiyati Haciz taleplerinin kabulünü, … Plakalı aracın kaydına şerh işlenmesine karar verilmesini, yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin de karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; ilamsız olarak başlatılan İstanbul . İcra dairesi …esas sayılı dosyası müvekkilinin yapmış olduğu 31/05/2018 tarihli yetkisizlik itirazı ile durdurulduğunu, alacaklının ilgili dosyayı 14/06/2020 tarihinde yetkili icra dairesine gönderme talebi ile dosya Konya . İcra dairesi …esas sayısını aldığını, müvekkilinin borca itirazı etmesi ile takibin durdurulduğunu, alacağın temel dayanağı 01/06/2016 tarihinde …A.Ş adına tescilli …idaresindeki …plakalı aracın kontrolsüz ve aşırı hızla girdiği kavşakta, …Şti. adına tescilli …idaresindeki …plakalı araç kavşakta dönüp ilerlerken karşıya geçtikten sonra …idaresindeki aracın, aşırı hız nedeni ile direksiyon hakimiyetini kaybederek tamamen kendi kusuru ile yol dışına çıkarak yol kenarındaki bir başka araca çarparak durabildiği maddi hasarlı kaza olduğunu, meydana gelen kaza tarihinin 01/06/2016 olduğunu, hasarın sigortalıya ödendiği ve rücu edilebilirliğin öğrenildiği tarih 12/08/2016 olduğunu, her ne kadar 26/04/2018 tarihli icra takibi zamanaşımı süresini kesmiş olsa bile iş bu takibe 31/05/2018 tarihinde yetkisizlik itirazında bulunulduğunu ve dosya bu tarih itibarı ile durdurulduğunu, 26/04/2018 tarihinde kesilen zamanaşımı süresinin bu tarihten itibaren yeniden işlemeye başlayacağının açık olduğunu. 26/04/2018 tarihinden, 14/06/2020 tarihinde dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesi talebine kadar zamanaşımı süresinin işlediğini ve icra dosyasında zamanaşımını kesen herhangi bir işlemde yapılmadığını, re’sen dikkate alınacak tüm nedenlerle alacak zamanaşımına uğradığını, meydana gelen kazada kusurun müvekkiline ait olmadığını, kavşaklara yaklaşırken kavşağın boşalmasını beklemeden ve hızını düşürmeden kavşağa giren ve kendi hatasıyla direksiyon hakimiyetini kaybederek kazaya sebebiyet veren davacının sigortalısı ve yol kenarında hatalı park eden …plakalı araç meydana gelen kazada tam kusurlu olduğunu, meydana gelen kazada hasar davacı tarafın iddia ettiği gibi 13.880 TL olmadığını, bu nedenlerle; davanın …A.Ş. (V.K. NO:…) ye ihbarını, davanın zamanaşımı nedeniyle reddini, itirazın iptali davasının reddini, davada müvekkilleri aleyhine başlatılan icra takibi için lehlerine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini,yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İşbu dava; İtirazın İptali (Rücuen tazminat isteminden kaynaklı) davasıdır.
Mahkememizce; dava dilekçesi, cevap dilekçesi, davaya konu icra dosyası dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 2918 Sayılı KTK’nun 109/1 maddesinde; motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler için, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsününün öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde kaza gününden başlayarak 10 yıllık zamanaşımı süresi öngörüldüğü aşikardır.
Türk Borçlar Kanununun 73. Maddesi “Rücu istemi, tazminatın tamamının ödendiği ve birlikte sorumlu kişinin öğrenildiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde tazminatın tamamının ödendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Tazminatın ödenmesi kendisinden istenilen kişi, durumu birlikte sorumlu olduğu kişilere bildirmek zorundadır. Aksi takdirde zamanaşımı, bu bildirimin dürüstlük kurallarına göre yapılabileceği tarihte işlemeye başlar” hükmüne havidir.
Zamanaşımı; bir hakkın kazanılmasında veya kaybedilmesinde kanunun kabul etmiş olduğu sürenin tükenmesi anlamına gelmektedir. Kanunun öngördüğü süre ve koşullar içinde hak talep edilmediği takdirde etkin bir hukuki himayeden yoksun kalmaktadır. Dolayısıyla zamanaşımına uğrayan bir hakkın elde edilmesi hak muhatabının iradesine bırakılmaktadır. Zamanaşımı usule dair bir mesele olmayıp hakkın esasına ilişkin bir husustur.
Zamanaşımı başlangıç tarihinin belirlenmesindeki kriter ” zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarih” dir. Dava dilekçesi, dosyadaki belgelerden anlaşılacağı üzere; davacı …Sigorta nezdinde sigortalı olan araç ile davalı …sürücüsü olduğu aracın çarpışması neticesinde davacı sigorta şirketince İstanbul . İcra Müdürlüğüne icra takibi başlatıldığı, ilgili icra dosyasında borçlular vekilinin süresi içerisinde borca ve yetkiye 31/05/2018 tarihinde itirazda bulunduğu ve alacaklının 23/06/2020 tarihinde yetkili icra müdürlüğüne dosyanın gönderilmesini talep ettiği, bu tarihe kadar alacaklı tarafından zamanaşımının kesilmesine yönelik herhangi bir eylem ve işleminin bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacı sigorta şirketince ödemenin 12/08/2016 tarihinde gerçekleştiği anlaşılmıştır. Ödemeyi gerçekleştiren …Sigorta A.Ş. rücu edeceği kişileri en geç takibin başlatıldığı 27/04/2018 tarihinde öğrendiği aşikardır. Dolayısıyla zamanaşımı süre başlangıcının takibin başlatıldığı ve faalin bilindiği 27/04/2018 tarihi olduğu anlaşılmıştır.
Zamanaşımı def’i mahiyetinde olduğundan süresinde ileri sürülmesi elzem olup; dava dilekçesi davalı …09/07/2021 tarihinde, davalı … Şti’ye 05/07/2021 tarihinde tebliğ edilmiş olup, davalılar vekili 16/07/2021 tarihinde cevap dilekçesindeki savunmaları ile birlikte zamanaşımı def’ini ileri sürmüştür.
Yukarıda da izah edildiği üzere davacı tarafından dava edilen takibin başlangıç tarihi 27/04/2018 olduğu, bu tarihte alacağa ilişkin zamanaşımı süresinin kesildiği, borçlular tarafından takibe 31/05/2018 tarihinde itiraz edildiği ve takibin bu itiraz neticesinde durduğu, davacının itiraz sonrası 2 yıllık zamanaşımı süresinde zamanaşımını kesecek veya durduracak herhangi bir işleminin bulunmadığı, 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolmasından sonra dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesi işleminin yapıldığı, dolayısıyla TBK 73. Maddesi ve KTK 109. Maddesinde belirtilen rücuen tazminat taleplerine ilişkin olarak zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-Davacının, davasının zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 237,06 TL harçtan mahsubu ile fazladan alınan 177,76 TL karar ve ilam harcının Harçlar Kanunun 31. Maddesi gereğince karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3- 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 13. Bendine göre; arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre hazineden ödenen toplam 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
4-Davacının yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktara göre takdir ve hesaplanmış olan 4.080,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine.
6-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK’nın 333. Maddesi gereğince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı, 6100 sayılı HMK’nın 341-345 maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili İstinaf Dairesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 27/09/2021

Katip Hakim