Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/265 E. 2022/596 K. 21.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA GEREKÇELİ KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ :
DAVALI : … – … …
VEKİLLERİ :
DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’in, ciro yolu ile hamil olduğu, borçlusu davalı olan 20/08/2016 vade tarihli, 5.000 TL bedelli ve 20/09/2016 vade tarihli 10.000 TL bedelli bonoları … A.Ş.’ye protesto için tevdi ettiğini ancak ilgili bonoların banka nezdindeyken zayi olduğunu, … A.Ş tarafından Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi … esas sayılı dosya ile kıymetli evrakların, banka müşterisi olan müvekkil … tarafından tahsil etmek amacıyla … A.Ş. … Şubesi’ne tevdi ettiğini, iki adet bononun şube içerisinde kaybolduğunu ve bütün aramalara rağmen bulunamadığını bu nedenle zayi kararı verilmesi talebiyle dava açıldığını, mahkemece Borçlusu … alacaklısı … olan 20/08/2016 vade 09/03/2016 düzenleme tarihli 5.000 TL bedelli bono ve yine borçlusu … alacaklısı … olan 20/09/2016 vade 09/03/2016 düzenleme tarihli 10.000 TL bedelli iki adet bononun zayi nedeniyle iptaline karar verildiğini ve bu kararın kesinleştiğini, senetlerden birinin fotokopisini dilekçeleri ekinde yer aldığını, müvekkilinin yetkili hamil olduğunun da Protesto Tevdiat belgesi ile ispat edileceğini, nitekim banka vekilinin de kıymetli evrak zayi dava dilekçesinde de belirttiği gibi bilgileri paylaşılan bonoların alacaklısı ve yetkili hamili müvekkili … olduğunu, alacağın dayanağı bonoların zayi olması üzerine davalı borçlu hakkında Konya . İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra dosyası ile Örnek 7 takip başlatıldığını, davalı borçlu bonoların iptal edildiği için Örnek 10 icra takibi yapamadıklarından kaynaklanan zor durumlarından yararlanarak bu takibe haksız olarak itiraz ederek takibin durmasına sebep olduğunu, bu sebeple müvekkilinin yaklaşık 5 yıldır alacağına kavuşamamakta ve enflasyon ve paranın değer kaybetmesi gibi sebeplerle de mağdur olmuş durumda olduğunu beyanla; Davaya konu toplamda 15.000 TL bedelli senetlerden 10.000 TL bedelli bononun vade tarihi olan 20/09/2016 tarihinden ve 5.000 TL bedelli bononun vade tarihi olan 20/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine açılan davanın tamamen haksız ve kötü niyetli olduğunu, öncelikle davacının ellerindeki davayı açma imkanı olmadığını, zira davacının da kabulünde olduğu üzere müvekkilinin keşidecisi olduğu iddia olunan iki adet senedin iptali istemli davanın … A.Ş. tarafından istendiğinin, kambiyo senetlerinin iptali istemi yalnızca ve yalnızca yetkili hamile ait olduğunu, bu yönüyle davacının iddialarından hareketle davadışı … A.Ş. dava konusu senetlerin hamili konumunda olduğunu, bu sebeple davacının kendi iddia ve delilleri dahi davacının bu davayı açmakta hukuki bir yararının olmadığını gösterdiğini, diğer yandan davacının dava dilekçesinde ek olarak sunmuş olduğu 5.000 TL’lik senette dahi senedin lehtarı … isimli bambaşka bir kişi olduğunu, bu yönüyle anılan bu senedin gerçekliği tartışma konusu olduğunu, davacının alacaklı olduğunu iddia ettiği diğer 10.000 TL’lik senet ise davacının sadece iddiaları ile dava konusu edildiğini, davacının hak sahipliğini ispat edemediği de açıkça ortada olduğunu, müvekkilinin davacı ile herhangi bir ticareti olmadığı gibi davacı ile hiçbir alakası da olmadığını, davacı, gerçekte olmayan senetlere istinaden hukuksuz olarak müvekkilinden hak talep ettiğini, kaldı ki söz konusu alacağın zaman aşımına uğradığını, bu sebeple dahi davacının davasının reddi gerektiğini, Yukarıdaki açıklamalarıyla birlikte iptal kararının olumlu ve olumsuz her iki etkisi de hak sahipliğinin teşhisi (hak sahipliğinin tespiti) meselesine ilişkin olduğunu, kararın maddi hukuk yönünden bir etkisi olmadığını, maddi hukuk yönünden mevcut durum aynen kaldığını, başka bir deyişle, iptal kararı hakkın mevcudiyetine, muhtevasına ve bu hak üzerinde tasarruf yetkisine tesir etmediğini, diğer taraftan iptal kararı, iptal olunan senet yerine kaim olan bir senet niteliği taşımadığını, bu yönüyle de davacının müvekkili davalıdan alacağını ispat etmesi gerekeceğini, diğer taraftan asla kabul etmemekle beraber bir an için davacının müvekkili davalıdan alacağı olduğu kabul edilse dahi davacının talep etmiş olduğu faiz oranı ve faiz başlangıç tarihinin kabul edilmesi mümkün olmadığını, zira davacının müvekkili davalıyı temerrüde düşürdüğü bir ihtarı söz konusu olmadığını, davacının davasının öncelikle hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiği kuşkusuz olduğunu beyanla; Haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın öncelikle zaman aşımı ve hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, Haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın esastan reddine, %20’den aşağı olmamak üzere tazminatın davacıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, masraf ve ücreti vekaletin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Mahkememizce; Konya . İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası fiziken celp edilerek incelenmiştir.
Mahkememizce; Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası fiziken celp edilerek incelenmiştir.
Mahkememizce; Mahkememiz … Esas sayılı dosyası fiziken celp edilerek incelenmiştir.
Mahkememizce; Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası uyap sistemi üzerinden celp edilerek incelenmiştir.
… Bankasının 27/12/2021 tarihli cevabında ilgide kayıtlı yazımızda yer alan bonoların bankaları nezdinde araştırması yapılmış olup, yapılan bu araştırma sonucunda bankaları nezdinde görüntüleri bulunmadığını mahkememize bildirildiği görülmüştür.
Denizli Gelir İdaresi Başkanlığı Gökpınar Vergi Dairesi Müdürlüğünün 25/03/2022 tarihli cevabında daireleri … vergi sicil nolu mükellefi …’nun bilanço usulüne göre defter tuttuğunun bildirildiği görülmüştür.
Denizli Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanlığının 25/03/2022 tarihli cevabında … ‘na (1.C. …) Denizli Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğimiz bünyesinde bulunan Denizli Esnaf ve Sanatkarlar Sicil Müdürlükleri tetkikinde kaydının olduğu tespit edildiğinin bildirildiği görülmüştür.
Denizli Ticaret Sicil Müdürlüğünün 25/03/2022 tarihli cevabında …’nun tacir kaydına rastlanılmadığının bildirildiği görülmüştür.
… Bankasının 19/04/2022 tarihli cevabında …’in bankaları nezdinde araştırma yapılmış, yapılan araştırma sonucunda ilgili yazımızda bahsi geçen senetlere ilişkin 30/10/2016 tarihli 15,000.00 TL lik senete ait uluşılabilinen senet görüntüsü yazıları ekinde tarafımıza takdim edildiğini, ilgili yazımızda bahsi geçen diğer senetlere ilişkin senet görüntülerine ulaşılmadığı hususunun mahkememize bildirildiği görülmüştür.
III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşbu dava; Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının keşidecisi davalı olan 20/08/2016 vade tarihli 5.000,00 TL ve 20/09/2016 vade tarihli 10.000,00 TL bedelli bonolardan dolayı davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı hususları olduğu anlaşılmıştır.
Öncelikle davalı vekilinin zamanaşımı def-i’nin 30/11/2021 tarihli ön inceleme tutanağında reddine karar verilmiştir. Şöyle ki ; davanın konusu davacının hesabı bulunan dava dışı bankaya vade tarihlerinde hesabına geçirilmesi için tahsil amacıyla tevdi edilen dava konusu iki adet bononun banka içerisinde zayi olması nedeniyle alacağına kavuşamaması ve ilgili bonoların keşidecisinden genel hükümlere göre talep ettiği alacak davası olduğu anlaşılmıştır.
Türk Borçlar Kanununun 146. Maddesi “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir.” hükmü gereğince davanın on yıllık genel zamanaşımı süresine tabi olduğu anlaşıldığından davalının zamanaşımı def-i yerinde görülmemiştir.
Esas yönünden yapılan incelemede ise; Davacının dava dilekçesi ekinde mahkememize sunduğu bir adet zayi olan bononun örneği ile 09/05/2016 tarihli … Senet Tevdiat Bordrosu incelendiğinde, dava konusu iki adet bono ile birlikte başkaca bonoların ilgili bankanın … şubesine imza karşılığı tahsil amacıyla tevdi edildiğinin anlaşıldığı, Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı kararı ile davacının yetkili hamil olarak hesabına geçirmek üzere dava dışı … A.Ş’ye teslim edilen dava konusu bonoların banka şubesi içerisinde kaybolup zayi olması sebebiyle bono iptali için açılan dava da davacı … Döküm Sanayi- … tarafından ilgili bonoların tahsili amacıyla bankaya verildiğinin kabul edildiğini ve ilgili mahkeme kararı ile de dava konusu iki adet bononun zayi nedeniyle iptaline karar verildiği anlaşıldığından dava konusu bonolardaki son yetkili hamilin davacı olduğu, bonoda yer alan alacak hakkınında davacıya ait olduğundan davacının iş bu davayı açmaktan hukuki yararlarının bulunduğu mahkememizce değerlendirilmiştir.
Her ne kadar dava konusu bonolardan 20/09/2016 vade tarihli 10.000,00 TL bedelli bononun görüntüsüne hem dava dışı bankaya yazılan müzekkerelerde olumlu yanıt verilememesi hem de davacı tarafından sunulamaması sebebiyle ulaşılamasa da dava dilekçesinde dava konusu 20/08/2016 vade tarihli 5.000,00 TL bedelli bononun görüntüsünün olması ve bu bononun keşidecisinin davalı … olduğunun anlaşılması, davacının bu bonodaki imzaya da itiraz etmediği nazara alındığında ayrıca 09/05/2016 tarihli … Senet Tevdiat Bordrosunda dava konusu iki adet bononun davacıdan teslim alındığının yazılı belge ile ispat edildiği de dikkate alınarak davalının keşide edip ticari hayatta dolaşıma sunduğu dava konusu iki adet bononun ciro yoluyla son yetkili hamil olarak davacıya geçtiği anlaşıldığından davacının davalıdan bu bonolar nedeniyle alacağını ispat ettiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜ ile, 5.000,00 TL alacağın vade tarihi olan 20.09.2016, 10.000,00 TL alacağın vade tarihi olan 20.09.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 1.024,65 TL karar harcından peşin olarak alınan 256,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 768,48 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 8,50 vekalet harcı, 256,17 TL peşin harç, toplamı ‭323,97‬‬ TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan ‭95,50 TL posta tebligat gideri olmak üzere toplam 95,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 2021 yılı tarifesine göre iki saatlik görüşme nedeniyle taraf başına saati 330,00 TL den toplam 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
7-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK’nın 333. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK’nın 341-345 maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili İstinaf Dairesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.21/10/2022

Katip … Hakim …