Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/198 E. 2023/67 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLLERİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVALI : 3-
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacı 21.06.2013 tarihinde bisikleti ile … Caddesi, istikametinde seyrederken … Belediyesine ait olan … plakalı araç ile seyreden …, … Sokak istikametine doğru sağa manevra yaptığı esnada 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’ nun 53/1-A’ da düzenlenen sağa dönüş kuralını ihlal ederek tam kusurlu hareketleri ile mezkur trafik kazasına sebebiyet verdiğini, trafik kazasına ilişkin tutanakta da sabit olduğu üzere davacının bu kazada herhangi bir kusurunun olmadığını, davacı tarafından davaya konu kaza nedeniyle kazaya karışan araç sigorta şirketine karşı açılan Ankara . Asliye Ticaret Mahkemesi … esas sayılı dosyada alınan 11.04.2017 tarihli bilirkişi raporunda da ” …; sevk ve idaresindeki kamyonuyla seyri sırasında seyir yönüne göre yolun sağındaki bulunan kavşaktan sağa dönüşe geçmeden önce, sağından gelen araç trafiğini takip ederek yolun boş ve müsait bir anında şerit izleme kuralı olan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’ nun 56/a-1 maddesine istinaden sağ şeride geçerek, bu şeritten seyrini sürdürerek kavşağa geldiğinde de sağa dönüş kuralına uyarak, sağa sinyali yakmak suretiyle güvenli bir şekilde dönüşünü gerçekleştirmesi gerekirken, aksine hareketiyle sağından kurallara uygun seyrine devam eden davacı bisikletli sürücünün geçişini beklemeden ve daha önce sağ şeride geçmeden bulunduğu sol şeritten aniden kontrolsüzce sağa şerit değiştirme manevrasına bağlı olarak kamyonun sağ yan kısımlarıyla, bisikletin sol yanına çarparak, bisikleti sürükleyerek davacı sürücünün yaralanmasına sebebiyet verdiği trafik kazasının oluşumunda; aynı kanunun 46/b-c, 67-a, 84/f-j, 53-a maddelerine riayetsizliği nedeniyle kaza tespit tutanağında da belirtildiği gibi tamamen kusurlu olduğu” yönünde kanaat bildirildiğini, Ankara. Asliye Ticaret Mahkemesi … esas sayılı dosya kapsamında Adli Tıp Kurumu’ndan alınan raporda iş bu trafik kazasına bağlı olarak davacı müvekkilin ayak bileği kısıtlılık arızası yaşadığı ve E cetveline göre %17.2 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı ve geçici iş göremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 24 ay olacağı yönünde tespitlere yer verildiğini, davacının iş bu kaza sebebi ile ayağında kalıcı arz kaldığını, Zira davacının kaza ve kazaya bağlı olarak geçirmiş olduğu operasyonlar sonrasında ayağının biri diğerinden kısa kaldığını, tedavisinin halen devam ettiğini, İş bu dava ikame edilmeden evvel sigorta şirketine karşı açılan Ankara . Asliye Ticaret Mahkemesi … esas sayılı dosya kapsamında maddi tazminat kapsamında olan 24 aya kadar geçici iş göremezlik ve daimi iş göremezlik zararı olarak toplamda 119.383,47 TL maddi tazminatın müvekkile ödenmesine karar verildiğini, ancak dosya kapsamında anlaşılacağı üzere davacının tedavi masrafları ve bakım gideri yönünden mevcut maddi zararının tanzim edilmediğini, somut olayda davalı sürücü …, davalı … Belediyesi adına kayıtlı … plaka sayılı araç ile kazaya sebebiyet vermiş olup neticede davalı … Belediyesi de kayden araç maliki sıfatı ile haksız fiili tazminle mükellef olduğunu, bu sebeplerle fazlaya dair hakları saklı kalarak davanın kabulünü, şimdilik 50,00 TL bakım gideri ücreti, 50,00 TL fatura edilebilen ve fatura edilemeyen tüm tedavi giderleri ve iyileşme masrafları olmak üzere şimdilik 100,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesini (sigorta şirketi poliçe limiti ile sorumlu olmak kaydıyla); davalılar … ve … Belediyesi yönünden kaza tarihi olan 21.06.2013 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesini; diğer davalı Sigorta A.Ş. yönünden ise başvuru tarihi olan 29.01.2021 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine (sigorta şirketi poliçe limiti ile sorumlu olmak kaydıyla); 100.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 21.06.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Belediyesi’den alınarak davacıya verilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline (sigorta şirketi poliçe limit ile sorumlu olmak kaydıyla); karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Belediyesi vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; davalı … Belediyesince çöp toplama, süpürme ve nakil hizmet alım işi ihalesi yapıldığını, ihale neticesinde ihaleyi alan … Taachhüt AŞ. ile sözleşme akdedildiğini, hizmetin yerine getirilmesi ile ilgili olarak oluşan zararlardan ve personel çalıştırılmasından yüklenici firmanın sorumlu olduğunu, davalılardan … … Taahhüt A.Ş. firmasının çalışanı olup, SSK kaydı ve yükümlülükleri bu firma tarafından sağlandığını, kazaya karışan araç … Sigorta A.Ş. tarafından sigortalı olduğu, kazanın meydana gelmesinde … Belediyesini herhangi bir kusurunun bulunmadığını, trafik polisi tarafından tutulan tutanaktan ve dosyaya sunulan bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere davalı …’in %100 kusurlu olduğunu, kazanın meydana geldiği tarihte Hizmet Alım İşi ihalesi gereğince … A.Ş.’nin işçisi olan davalı …’in kusurundan dolayı davalı … Belediyesinin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, davalı …’in işvereni … Taahhüt A.Ş.’nin davaya dahil edilmesini, davalı belediyece çöp toplama, süpürme ve nakil hizmet alım işi ihalesi yapılmış olup, ihale neticesinde ihaleyi alan … Taahhüt AŞ. ile sözleşme akdedildiğini, hizmetin yerine getirilmesi ile ilgili olarak oluşan zararlardan ve personel çalıştırılmasından yüklenici firmanın sorumlu olduğunu, davalılardan …’in … Taahhüt A.Ş. firmasının çalışanı olup, SSK kaydı ve yükümlülükleri bu firma tarafından sağlandığını, İhale şartnamesinde ve sözleşmesinde işçilerin tüm özlük haklarının yüklenici firmalara ait olduğu açıkça belirtildiğini, bu nedenle davacının tazminat haklarını ödemekle yükümlü olduğunu, davalı …’in çalıştığı şirketin tazminat sorumluluğunun bulunması nedeniyle davaya dahil edilmesi gerektiğini, sözü edilen şirketin davaya dahil edilmemesi halinde, yargılamanın eksik yapılacağı ve verilecek kararın yanlış olacağı anlaşıldığını, bu nedenle, … Mh. … Sitesi … Sk. No: 3 Karatay/KONYA adresinde bulunan … Taahhüt A.Ş.’nin (Yeni Unvanı … İnş. A.S.) davaya ihbar yoluyla dahil edilmesi gerektiğini, söz konusu olay 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda belirtilen iş kazası tanımına girmediği için davalı … Belediyesi kurumun herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, bu sebeplerden de açıkça anlaşılacağı üzere, davanın davalı Belediye yönünden reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. Vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; Kazanın meydana geldiği tarih 21.06.2013 olup, alacak zamanaşımına uğradığını, bu sebeple davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmesi gerektiğini, görülmekte olan dava ki talepler Ankara .Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyasında, daha önceden kesin hükme bağlanmış olup derdestlik itirazımızın kabulü gerektiğini, davacı davayı ikame ettikten sonra yani 29.01.2021 tarihinde müvekkili şirkete başvuruda bulunduğunu, böylece zorunlu başvuru şartına aykırı davrandığını, davacı yan 29.08.2014 tarihinde … plakalı aracın kendisine çarparak yaralanmasına sebep olduğunu belirtmiş ve anılan aracın Z.M.M.S.’nı tanzim eden şirket olarak müvekkili (Birleşen … Sigorta) dava etmiştir. Söz konusu dava da Geçici ve kalıcı iş göremezlik başta olmak üzere tüm maddi tazminatlarını talep ettiğini ve mahkemece 119.383,47 TL maddi tazminat hüküm altına alındığını, böylece davacının tüm zararları giderilmiş olup söz konusu dava ile mükerrer ödeme talep ettiğini, ayrıca davacının yan SGK’na başvuruda bulunduğunu ve tüm bakım ve tedavi giderlerini talep etmiş bunun üzerine SGK tarafından kendisine 18.448,90 TL ödeme yapıldığını, (Keza SGK tarafından yapılan bu ödemeye ilişkin Konya .İcra Dairesi tarafından … Esas sayılı dosyasıyla rücu işlemi yapılmıştır.) bu böylece davacı iş bu dava ile sebepsiz zenginleşme talep ettiği açık olup maddi tazminat taleplerinin müvekkil şirket açısından reddi gerektiğini, davacı müvekkil şirketten her ne kadar Tedavi Giderlerini talep etmiş olsa da söz konusu tazminat poliçe koruması dışında kaldığından, söz konusu talebin SGK dan talep edileceğinden bu konuda ki talebin reddini, 01.06.2015 yürürlük ve 04.05.2015 tarihli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları kapsamında; geçici iş görmezlik tazminatının poliçe teminatı kapsamında olmadığı açıkça belirtilmiştir. (Genel Şartlar A.5. c. Sürekli Sakatlık Teminatı) tedavisi tamamen tamamlanan ve kalıcı şekilde malul kalan davacının, bakıma muhtaç olup olmadığı hususu maluliyet raporu dışında ayrıca alınacak bir bilirkişi raporu ile tespit edilmesi gerektiğini, davacının bakıma muhtaç olduğu kesin şekilde tespit edilmesi gerektiğini, başvuru sahibinin bakıma ihtiyaç duyduğunun kesin şekilde tespitine ek olarak bakım ihtiyacının karşılanması için bir yardımcı kişinin fiili olarak çalışıp çalışmadığı tespit edilmesi gerektiğini, hem malul kalan kişinin hem bakım ihtiyacını karşılayan kişinin; yaşı, evlilik durumu, sosyal ve ekonomik durumu, tazminat takdirinde dikkate alınması gerektiğini, ZMMS genel şartları ve KTK ya göre manevi tazminat talepleri teminat dışında tutulduğunu, bu nedenle manevi tazminat taleplerinin reddini, haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddini, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’e, dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edildiği, davaya cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
Davacılar vekili 16/03/2022 tarihinde dava değer arttırım dilekçesi sunduğu görülmüştür.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER
Mahkememizce Konya . İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası celp edilerek incelenmiştir.
Ankara . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilerek incelenmiştir.
Konya Selçuklu Cumhuriyet Polis Merkezi Amirliğinin 20/05/2021 tarihli cevabi yazısında; …’in ekonomik sosyal durumunu gösterir raporunu mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Konya Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 27/05/2021 tarihli cevabi yazısında; …’a geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığı, iş kazası sebebiyle müracatının olmadığı ve sürekli iş göremezlik geliri bağlanmadığının bildirildiği görülmüştür.
Konya … … Polis Merkezi Amirliğinin 01/06/2021 tarihli cevabi yazısında; …’ın ekonomik, sosyal durumunu gösterir raporunu mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Konya Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi 06/07/2021 tarihli cevabi yazısında; davacı ve davalının tedavi gördüğü hastane bilgilerinin mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Konya … … Polis Merkezi Amirliğinin 26/11/2021 tarihli cevabi yazısında; …’in ekonomik sosyal durumunu gösterir raporunu mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Konya İl Emniyet Müdürlüğünün 18/05/2021 tarihli cevabi yazısında; … plakalı aracın trafik sicil kayıtlarının mahkememize gönderildiği görülmüştür.
… Hastanesinin 10/01/2022 tarihli cevabi yazısında; …’a ait hastane evraklarının bir örneğinin mahkememize gönderildiği görülmüştür.
… Hastanesinin 13/01/2022 tarihli cevabi yazısında; …’a ait hastane evraklarının bir örneğinin mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Konya Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinin 24/01/2022 tarihli cevabi yazısında; …’a ait hastane evraklarınını bir örneğinin mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Ankara . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı dosyasında düzenlettirilen 11/04/2017 tarihli kusur raporu özetle; … plaka sayılı aracın, 21.06.2013 kaza tarihini kapsayan, bedeni zararlarda şahıs başına 250.000,00 TL limitli ZMMS poliçesini tanzim ederek, işletenin KTKm85/1 den doğan sorumluluğunu, KTKm91/1 gereği; üzerlerine almış olan davalı … Sigorta A.Ş. nin; SGŞ A.1gereği; sigortalı araç sürücüsünün %100 kusuru ile sebep olduğu; poliçe limiti ve teminat kapsamında ki davacı zararlarından; araç malik ve sürücüsü ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı; AÜ Adli Tıp ABD Raporlarında; daimi iş göremezlik zararının tespiti yönünden; “Sosyal Sigortalar Kurumu Sağlık İşlemleri Tüzüğünün esas alındığı” belirtilmiş olup; Tüzük, 11.10.2008 tarihli RG yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile yürürlükten kaldırıldığından doğru mevzuatın kullanılmadığı; dolayısı ile bir biri ile çelişik iki farklı rapordan söz edilemeyeceği, dava dilekçesinde; “A. Ü. Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan Rapora göre; vücudunda % 10 oranında kayıp meydana geldiğini, 9 ay süresince iş göremez durumda kaldığını” beyanla; 08.07.2014 tarihli rapora dayanmış olup; hususun taleple bağlılık ilkesi ve/veya iddianın genişletme yasağı kapsamında olup olmadığı ve dava dilekçesi ile; oran ve süreye atıfla; “geçici ve daimi iş göremezlik” talep edildiği anlaşılmışsa da; sonuç kısmında; talep kalemleri kuruşlandırılmadan, “500,00 TL maddi tazminat” şeklinde tek bir kalem rakam bildirildiğinden, hangi tazminatın, hangi miktarda talep edildiğine ilişkin Takdir Hakkını Zararın da Takdir Hakkı Mahkemeye ait olmak üzere üç farklı seçenekte hesaplandığı; halde Dava dilekçesinde ki talep ve dayanak AÜ Adli Tıp ABD Raporu ile; geçici iş göremezlik süresi bakımından fiili durum esas alınarak; 9 ay geçici iş göremezlik süresi %10 daimi iş göremezlik oranı üzerinden; 7.581,43 geçici+ 58.263,87 daimi iş göremezlik zararı olmak üzerez 65.845,30-TL zarar hesaplandığı, 2. halde; Dava dilekçesinde ki talep + AÜ Adli Tıp ABD Raporu+ fiili durum esas alınarak; 9 ay geçici iş göremezlik süresi+ ATK 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu Raporu+% 17,2 daimi iş göremezlik oranı üzerinden; 7.581,43 geçici+ 100.213,86 daimi iş göremezlik zararı olmak üzere- 107.795,29-1TL zarar hesaplandığı, 3. halde; ATK 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu Raporu esas alınarak; 24 ay geçici iş göremezlik süresi+% 17,2 daimi iş göremezlik oranı üzerinden; 21.576,84 geçici+ 97.806,63 daimi iş göremezlik zararı olmak üzere- 119.383,47-TL zarar hesaplandığı, davacının; takdir edilen zararını; 29.08.2014 dava tarihinde itibaren avans faiz ile birlikte talep edebileceği; görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Ankara . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında düzenlettirilen 28/12/2016 tarihli ATK maluliyet raporunda; … oğlu … doğumlu …’ın 21/06/2013tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı ayak bileği hareket kısıtlılığı arızası, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası Grup1 kabul olunarak: Gr1 XII (28Ba……….15)A %19, E cetveline göre %17.2(yüzdeonyedinoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, Geçici iş göremezlik (iyileşme) süresinin olay/kaza tarihinden itibaren 24 (yirmidört) aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Adli tıp uzmanı bilirkişisi …’ın mahkememize sunduğu 11/10/2022 tarihli Ek raporunda özetle; Tıbbi evrak tetkikinden elde edilen bilgi ve bulgular dava dosyası içeriği ile birlikte değerlendirildiğinde; Konya ili … ilçesinde ikamet eden … doğumlu …’ın 21/06/2013 tarihinde bisikleti ile seyir halindeyken trafik kazası yaptığına yönelik tıbbi hikaye ile Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesine başvurduğu, klinik ve radyolojik değerlendirme sonucunda, sol tibiada açık parçalı şaft kemik kırığı saptandığı, açık redüksiyon internal fiksasyon operasyonu yapıldığı, 10 gün yatarak tıbbi tedavi sonrası önerilerle taburcu edildiği, devam süreçte osteomyelit, psödoartroz komplikasyonları nedeniyle farklı tarihlerde … Hastanesi, … Hastanesi ve Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde ayaktan ve yatarak “fiksasyon, debritman, greftleme, fleple onarım, antibiyoterapi” şeklinde tıbbi tedaviler uygulandığı, toplam 13 kez opere olduğu, yaklaşık 3 ay hastaneye yatışı olduğu, sonuç olarak; sol ayak bileğinde orta düzeyde eklem hareket kısıtlılığı sekeli geliştiği, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalının 01/06/2015 tarih ve … sayılı maluliyet raporuna göre; vücut genel çalışma gücünden % 10 oranında kaybettiği, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 3. İhtisas Kurulunun 28/12/2016 tarih ve … karar sayılı mütalaasına göre; meslekte kazanma gücünden % 17,2 oranında kaybettiğinin hesaplandığı ve iyileşme süresinin (geçici iş göremezlik süresi) 24 ayı bulabileceğinin bildirildiği anlaşılmakta olup, dava konusu olay nedeniyle gerçekleşen yaralanmada, kişinin iyileşme süresi boyunca özellikle yemek, yol ve evde özel bakım giderleri başta olmak üzere yukarıda genel bilgiler ve değerlendirme başlığı altında ayrıntılarıyla birlikte tariflenen birtakım tedaviyle ilgili faturalandırılamayan zorunlu masrafları oluşabileceği, bunların ayrı ayrı hesaplanmasının pratikte pek mümkün olmadığı, ancak yaralanmanın niteliği ve yapılan tedaviler esas alınarak tahmini takribi genel bir miktar belirlenmesi uygun bulunduğundan, tedavi ve iyileşme sürecinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan ve faturalandırılamayan zorunlu tedavi giderlerinin takdiren 10.000,00 TL kadar olabileceği, dava dosyası içeriğinde bulunan sağlık hizmetine katılım ücretleri, vb. tedavi faturalarının da bu hesaplamaya dahil edildiği, hesaplamanın kaza ve tedavi tarihlerine göre yapıldığı, geriye dönük yasal faiziyle kusur oranında paylaştırılmasının uygun olacağı görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Mahkememiz 23/12/2021 tarihli duruşmasında tanık …’ın beyanında; “Davacı benim eşim olur. Kaza yapıldığı anda hastaneye kaldırıldığını duydum. Hastaneye gittiğimde bacağının paramparça olduğunu bizzat gördüm. Eşim bu esnada çok acı ve ızdırap çekiyordu. Kaza sonrası yaklaşık 2 ay boyunca tuvalet ihtiyacını dahi kendisi göremedi. Bu kaza dolayısıyla 4 defa ameliyat oldu. Bu ameliyatların her birinin yaklaşık 1 yıl iyileşme süreci oldu. Ancak ilk ameliyattan sonraki yapılan ameliyatlarda yatalak durumu olmadı, tuvalet ihtiyacını görebiliyordu. Ayrıca bu kaza dolayısıyla dokuları zarar gördüğünden iki defa doku nakli yapıldı ve ilk doku nakli sonrası 21 gün boyunca sırt üstü yatar vaziyette ve ayakları çaprazlama bağlanarak günlerini geçirdi. O günlerde de çok ızdırap duyuyordu. Sonraki doku nakli sonrasında da tam gününü hatırlamamakla birlikte yine ayakları çaprazlama bağlanarak sırt üstü yatar vaziyette günleri oldu, bu günlerde de tuvalet ihtiyacını dahi göremiyordu. Ancak kollarında sıkıntı olmadığından yemekleri kendi yiyebiliyordu. Eşim geçirdiği ameliyatlarda aldığı narkozlar yüzünden böbrek hastası oldu. Diyalize bağlı olarak yaşamaktadır. Ayrıca biz bu süreçte tedaviler için çok fazla para harcadık. Aylık 1.000,00 TL gelir ile geçim sağlamaya çalıştık, eşimin bir bacağı bu kaza nedeniyle kısa kaldı ve bu da çalışma hayatını etkiledi. Nadiren iş buldukça çalışmaktadır, kaza tarihinde 3 yaşında olan bir oğlumuz vardır. Eşim tedavi sürecinde yaşadığı sıkıntılar nedeniyle çocuğumuzu alıp gezdiremedi, kendice babalık görevlerini istediği şekilde yerine getirmedi ve bundan da elem ve üzüntü yaşadı.” diyerek beyanda bulunmuştur.
Mahkememiz 13/01/2022 tarihli duruşmasında Tanık … beyanında;”Davacı benim çocukluk arkadaşım olur, yıllardır kendisini yakından tanırım, kaza gerçekleşmeden evvel normal düzeyde sosyal biriydi, ailecek görüşürdük, haftada bir arkadaş ortamında toplanırdık, ancak kazadan sonra hem maddi, hem de manevi zararlar gördü, şöyle ki; çalışamaz vaziyetteydi, bunların yaşattığı sıkıntı ile görüşmelerimizin sıklığı azaldı, ve ortamlarda artık çekingen bir hale geldi, halı saha maçlarına giderdik, kafelerde otururduk ama artık bunları yapmıyor, ayrıca tedavi nedeniyle böbrekleri iflas etti, şuan diyaliz hastasıdır ve bu rahatsızlığı nedeniyle ayrıca sosyal ortamlardan kopukluk yaşamıştır, dedi, tanık ücreti talebim yoktur.” diyerek beyanda bulunmuştur.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İşbu dava; ölüm ve cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesiyle, dava konusu kaza nedeniyle müvekkilinde meydana gelen cismani zararlara ilişkin fatura edilen ve fatura edilemeyen tüm tedavi giderleri, bakıcı giderine ilişkin maddi ve manevi zarar tazmini talebinde bulunmuştur.
Davalı … Belediyesi vekili cevap dilekçesiyle, dava konusu kaza ile ilgili müvekkili Belediyenin sorumluluğu bulunmadığından davanın reddini savunmuştur.
Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesiyle, dava konusu kazanın meydana geldiği tarihin 21/06/2013 olduğunu, alacağın zamanaşımına uğradığını, tedavi giderlerinin sigorta sorumluluğundan olmadığını bu nedenle davanın reddini savunmuştur.
Davalı … cevap dilekçesi sunmamıştır.
… plakalı aracın trafik tescil kaydının incelemesinde; aracın … Belediye Başkanlığına ait olduğu anlaşılmış olup, davalının husumet itirazları yerinde görülmemiştir.
Sigorta poliçesi incelemesinde; … plakalı aracın ZMSS kapsamında … Belediye Başkanlığı bünyesinde sigortalandığı anlaşılmıştır.
Ankara . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında düzenlettirilen kusur raporunda neticeten; davacı …’ın kazanın oluşumunda kusursuz olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’in tam kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Ayrıntılı, gerekçeli, denetlenebilir bilirkişi raporu mahkememizce yargılamaya esas alınmıştır.
Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında düzenlettirilen 28/12/2016 tarihli maluliyet raporunda neticeten; …’ın GrXII (28Ba….15) A %19, E cetveline göre %17,2 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı, geçici iş göremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 24 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. Maluliyet raporunun ATK heyeti tarafından düzenlenmiş olması, görevlilerin profesör ve konusunda uzman araştırma görevlisi olmaları nazara alınarak; usulüne uygun şekilde düzenlettirilen ayrıntılı, gerekçeli, denetlenebilir 28/12/2016 tarihli maluliyet raporu mahkememizce yargılamaya esas alınmıştır.
Davacı vekilince 16/03/2022 tarihli bedel artırım dilekçesinde, bakıcı giderini 12.527,28 TL’ye, fatura edilemeyen tedavi ve iyileşme masraflarını 10.442,93 TL’ye artırdığını beyan etmiştir.
Davacı vekili 30/01/2022 tarihli beyan dilekçesinde maddi tazminat taleplerinin davalı sigorta firması tarafından karşılandığını ve davanın maddi tazminat yönünden konusuz kaldığını, bu miktarlara ilişkin yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiş ve bu beyana mukabil davalı sigorta firması vekili de maddi tazminatlar hususunda yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını belirtmişlerdir. Neticeten; taraf beyanlarına göre davacının maddi tazminat talepleri yargılama safhasında karşılandığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulmuştur.
6098 sayılı TBK’nın manevi tazminat başlıklı 56. maddesi; “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmünü amirdir.
TBK 56. madesine göre bir olaydan zarar gören kişinin çektiği acıları bir nebze olsun azaltmak veya bozulan ruhsal dengesi yeniden düzelmesi için zarar veren kişiden bir miktar ücreti talep edebileceğini düzenlenmiş olup; kanun koyucu manevi tazminatın miktarını tayin etme hakkını hakimin takdirine bırakmıştır. Hükmedilecek miktar uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifleticek nitelikte olmalıdır. Manevi tazminatın takdiri yapılırken tarafların ekonomik ve sosyal durumları, tarafların kusurları da gözetilmesi gerekmektedir. Davacının manevi tazminat taleplerinin ispatına yönelik olarak mahkememizce yargılamaya esas alınan 28/12/2016 tarihli maluliyet raporu ve 11/04/2017 tarihli kusur raporlarına göre, davacının herhangi bir kusuru olmaksızın meydana gelen trafik kazasında ayak bileği hareket kısıtlılığının bulunması ve bu arızanın iyileşme süresinin 24 ay olması yine sürekli maluliyetinin %17,2 oranında olması ile birlikte mahkememizce dinlenen davacının arkadaşı …’nun beyanlarına göre sosyal yaşantısının değişmesi sürekli hastalıkların ortaya çıkması, yine eşinin beyanlarına göre iyileşme sürecinde yaşadığı eziyet ve sıkıntılar, geçirdiği ameliyatlar ve kaza sonrası yapılan operasyonlar neticesinde diyaliz hastası olması, küçük yaştaki çocuğuna gerekli ilgi ve alakayı gösterememesi hususları nazara alınarak takdiren 50.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
DAVANIN KISMEN KABULÜ ile;
1- Davacının maddi tazminat talepleri yargılama safhasında karşılandığından bu hususta KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 50.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … Belediyesi ve …’ten olay tarihi olan 21.06.2013 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Alınması gereken ‭3.415,5‬0 TL karar ve ilam harcına karşılık peşin alınan 341,90 TL ile ‭200,00 TL Tamamlama harcının mahsubu ile bakiye ‭‭2.873,6‬0 TL harcın davalılar … Belediyesi ve …’ den müştereken ve müteselsilen (tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 8,50 TL vekalet harcı, 200,00 TL tamamlama harcı, 341,90 TL peşin harcı olmak üzere toplam ‭‭609,7‬0 TL harcın davalılar … Belediyesi ve …’ den müştereken ve müteselsilen (tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri 600,00 TL bilirkişi ücreti, 535,80 TL posta tebligat gideri olmak üzere toplam ‭1.135,8‬0 TL yargılama giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 670,12 TL’nin davalılar … Belediyesi ve …’ den müştereken ve müteselsilen (tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) alınarak davacıya verilmesine, bakiye bedelin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Maddi tazminat açısından;
a)Davalı … Belediyesi kendisini bir vekille temsil ettirmiş ise de; davacının maddi tazminat talepleri yargılamaya aşamasında giderildiğinden, davalı Belediye lehine vekalet ücret takdirine yer olmadığına,
b)Davalı … Sigorta A.Ş.’nin vekalet ücreti talebinde bulunmadığından vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
c)Davacının vekalet ücreti talebinde bulunmadığından vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
7-Manevi tazminat açısından;
a)Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar … Belediyesi ve …’ten müştereken ve müteselsilen alınarak davalıya verilmesine,
b)Davalı … Belediyesi kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Belediyesine verilmesine,
8-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul/talep oranına göre hesaplanan 802,40 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, 557,60 TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
9-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK’nın 333. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nın 341-345 maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili İstinaf Dairesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.09/02/2023

Katip Hakim