Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/449 E. 2021/524 K. 28.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO:
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizden verilen 07/07/2020 tarih ve … Esas … sayılı kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 16/12/2020 tarih ve … -… Esas -Karar sayılı kararıyla davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmekle, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılıp incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; 23/10/2017 tarihinde dava dışı …isimli şahıs üzerine kayıtlı olan …plakalı traktörü ve arkasına takılı bulunan römork ile mısır hububat ürününü müvekkil şirkete getirdiği, aracın araç kaldırma liftine çıkarıldığı, araç kaldırma liftinin kalktığı ve ürünün boşaltımı sırasında traktörün liftten düştüğü ve kaza meydana geldiğini, kaza ile ilgili olarak Mehmet Karabulut’a ait aracın kasko poliçesi dahilinde sigortacı …Sigorta A.Ş. tarafından 12.000 TL kasko bedelinin dava dışı sigortalıya ödendiğini, davalı kasko şirketi tarafından müvekkil aleyhinde de Konya . İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, müvekkil şirketin meydana gelen kazada sigortacının rücu şartı olan kusurunun bulunmadığını, olayın sürücünün kusurundan kaynaklandığını, müvekkile kusur izafe edilmesinin mümkün olmadığını, müvekkilin davalıya Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında talep edilen alacaktan dolayı borcunun bulunmaması nedeniyle icra dosyasına ihtirazi kayıt ile ödenmiş olan 14.826,98 TL’ nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan tahsiline, davalı aleyhinde %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil sigorta şirketinin Konya . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası nezdinde, davacı … Anonim Şirketi aleyhine icra takibi yaptığını, davacı tarafından ödemede bulunulduğunu, sonrasında ödenen meblağın tahsili için haksız olarak istirdat davası açıldığını, davaya konu kazanın 23/10/2017 tarihinde müvekkil sigorta şirketine sigortalı …plakalı traktöre bağlı römorkun mısır boşaltımı sırasında traktörün geri gelerek römorka çarpması ve gerekli tedbirlerin alınmaması neticesinde meydana geldiğini, meydana gelen kazada davacı … Anonim Şirketi tam kusurlu olduğunu, müvekkil sigorta şirketi tarafından, sigortalı aracın maddi zararının karşılandığını, müvekkili şirketin, sigortalısının halefiyet ilkesi çerçevesinde halefi konumuna geldiğini, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1472. maddesi, “(1)Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.” Hükmü gereğince kusurlu olan davalıya müvekkil şirketin rücu imkânı doğduğunu sigortacının sigortalı yerine geçerek zarar verenden tazminat talebinde bulunduğunu ve böylece kusuru ölçüsünde bu kişiye başvurabildiğini, üstü açık araçla yapılan taşımadan doğan ziya ve hasardan taşıyıcı sorumlu olmadığını, davanın reddi ile yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Konya Emniyet Müdürlüğünün 09/04/2019 tarihli yazısı ile …plakalı araca ait araç bilgilerinin gönderildiği görülmüştür.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinin 11/04/2019 tarihli yazısı ile poliçe ve hasar bilgisinin gönderilmiştir.
… Sigorta Reasürans ve emeklilik Şirketleri Birliğinin 16/04/2019 tarihli yazısı ile … Tumosan … marka ve tipli 2010 model aracın yayınlanan kasko değer listesinde aracın Ekim 2017 kasko değerinin 46.811 TL olduğu bildirilmiştir.
…Sigorta A.Ş.’nin 08/07/2019 tarihli yazısı ile poliçe, hasar dosyası ve ödeme belgeleri örnekleri gönderilmiştir.
Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, davalı …Sigorta A.Ş. tarafından 29/11/2018 tarihinde asıl alacak ve ferileri ile birlikte toplam 13.029,00 TL tutarında takip başlatıldığı görülmüştür.
Cihanbeyli Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan keşif sonrası alınan makina mühendisi bilirkişi … 25/10/2019 tarihli raporunda özetle; kazada traktör boşaltma platformunun üstüne çıktığı zaman yük boşaltma işlemine hazırlanırken el freni çekilmesi için sözlü bir uyarı yapıldığını, başka da hiçbir önem alınmadığını, platformda bulunan gergi zinciri kullanılmış olması halinde el freni çekilmese dahi römork ve üstündeki hububatın ağırlığını liftin takozlarının karşılayacağını, traktörün kendi ağırlığı da römorka baskı yapmayacağını, traktörün kendi ağırlığını da gergi zinciri emniyete alacağını, muhtemelen bu kazanın meydana gelmeyeceğini, meydana gelen kazada traktör sürücüsünün el frenini çekmediği için kusurlu olduğu, depoda boşaltma platformunu kullanan personelde traktörün el freninin çekilip çekilmediğini kontrol etmediği için ve boşaltma platformunda bulunan gergi zincirini traktörün ön çeki demirine takmadığı için kusurlu olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Keşif sırasında dinlenen tanık … ‘ın yeminli beyanı; “Ben bu işyerinde mekanikçi olarak çalışıyorum. Ben kaza anını gördüm. Traktör gelmişti. Mal indirecekti. Burada lifti kaldırma görevi benimdir. Römorkumuzu mal yıkımı için takozlara yerleştirdikten sonra lifti kaldırdık. Biz bu işlem başlamadan önce sürücüyü araçtan indiriyoruz ve el frenini ve imdatı çekmesi konusunda uyarıyoruz. Kaza anından önce de sözlü uyarıyı yapmıştık. Mal boşaldıktan sonra lifti indirmeye başladığımızda traktörün kendisi römorka baskı yaptı. Römork geri doğru kaymaya başladı. Hatta bu sebeple çeki demiri de kırıldı. Römork bu sebeple geri kaydı ve bariyerimizi de kırdı. Benim gördüklerim bundan ibarettir. Tanıklık ücreti talebim yoktur.” şeklindedir.
Keşif sırasında tanık … yeminli beyanı; “Ben bu iş yerinde muhasebeciyim. Kaza anını kamera kayıtları ile gördüm. Olay olurken burada değildim. Kamerada izlediğim kadarıyla arkadaşlar lifi kaldırmışlar, traktörün el freni çekili olmaması nedeniyle traktör hareket ediyordu. Traktörün tekeri kaymıyordu, dönüyordu. Bu sayede el freninin çekili olmadığını anladım. Bizim 2 yılda bir kez denetleme oluyor. Liftin takozları kalkmadan liftin kendisi hareket edemez. Biz ayrıca mal boşaltımı esnasında el frenini çekilmesi konusunda sürücüleri uyarıyoruz ve lift kaldırılırken sürücüleri araçtan indiriyoruz. Takozlar yeterli olduğu için başkaca önlem yok. Elimizde liftin üzerinde zincir de bulunmaktadır. Ancak 15 tonluk bir yükü kaldıramayacağı için zincir bağlamaya gerek duymadık. Sürücü isterse zinciri kendisi bağlar. Bizim zinciri bağlama gibi bir yükümlülüğümüz de yoktur. Benim olay hakkında görgüm ve bilgim bundan ibarettir. Tanıklık ücreti istemiyorum. ” şeklindedir.
Davacı vekilinin 20/11/2019 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde özetle; el freni çekilmemiş olsa idi, yalnızca gergi zincirinin olması traktörün hasara uğramasını engelleyip engellemeyeceği, yalnızca el freni çekilmiş olması halinde gergi zinciri olmasa dahi söz konusu kaza meydana gelip gelmeyeceğinin tespiti ile tarafların kusur oranlarının yüzdelik olarak belirlenmesi ve kazada kimin hangi oranda kusurlu olduğunun belirlenmesi talep edilmiştir.
Davalı vekilinin 20/11/2019 tarihli itiraz dilekçesinde tespit tutanağında araç bağlama kancalarında herhangi bir halat veya zincirle bağlanmadığı traktör önünde ve kancalarda halat veya zincir görülmediğinin belirtildiği, traktör sürücüsünün tutanağa geçen beyanına göre traktörün el frenini çektiği ve el freninin sağlam olduğunu ek olarak traktörü birinci vitese taktığını ifade ettiği, liftin kaldırılması esnasında traktörün geri kaçmasının kaçınılmaz olacağını, hem bilirkişi raporunda hem tespit tutanağında belirtildiği gibi mısır ürününün boşaltıldığı sırada olayın meydana geldiğini, farklı bilirkişiden kusur oranlarını belirten yeni rapor alınmasını talep edilmiştir.
Bilirkişinin mahkememize sunduğu 24/02/2020 tarihli ek raporunda özetle, meydana gele kazada traktör sürücüsünün el frenini çekmediği için kusurlu olduğu, kusur oranının %30 olduğu, depoda boşaltma platformunu kullanan personelde traktörün el freninin çekilip çekilmediğini kontrol etmediği için ve boşaltma platformunda bulunan gergi zincirini traktörün ön çeki demirine takmadığı için kusurlu olduğunu, kusur oranının %70 olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Ankara . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Talimat sayılı dosyası nezdinde alınan Makine Mühendisi … , Makine Mühendisi … ve Makine Mühendisi … 02/04/2021 tarihli bilirkişi kurulu raporu özetle; Davacı … AŞ’nin olayda 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğunu, Dava dışı traktör sürücü … olayda kusursuz olduğunu, Davalı şirkete sigorta …plakalı aracın hasar bedelinin 12.000,00 TL olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davacı vekilinin 02/04/2021 tarihli bilirkişi raporuna karşı sunduğu 04/05/2021 havale tarihli beyan ve itiraz dilekçesi özetle; Bilirkişi raporunun eksik olduğunu taleplerini karşılamadığını, bilirkişi neye göre hangi kanun hangi yönetmelik ve hangi hususlara göre kusur oranlarını belirlemiştir ???? el frenini çekmemiş olmanın kusur oranının sıfır olarak belirlenmesi hususu hangi veriye göre belirlenmiştir, tamamen farazi olarak ve bilirkişi takdirinde belirlenmiş olan oranı kabul etmek mümkün olmadığını, dosyanın yeni bir bilirkişi heyetine tevdiini talep ettiklerini, bilirkişi raporundaki aleyhe tespitleri kabul etmemekle birlikte , kazanın oluşunda sürücünün el frenini çekmemiş olmasının kazaya etkili olduğu şeklinde daha önceki bilirkişi tarafından yapılan tespit karşısında iş bu rapor ile çeliştiğini, müvekkili dava dışı sürücüyü el frenini çekmesi konusunda uyardığını bu husus dosya kapsamında dinlenmiş olan tanık beyanları ile de sabit olduğunu, daha önce alınmış olan raporlar ile iş bu heyet raporu çeliştiğini, bu nedenle dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu ‘na sevki ile yeniden rapor aldırılmasını talep ettiklerini, dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu ‘na tevdii ile ; TANIK İFADELERİ DE DEĞERLENDİRİLMEK SURETİ İLE ,rapor tanziminin istenmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin 02/04/2021 tarihli bilirkişi heyet raporuna karşı sunduğu 04/05/2021 havale tarihli beyan ve itiraz dilekçesi özetle; Raporda davacı davacı davacı … A.Ş.’nin olayda %100 kusurlu olduğu tespit edildiğini, bilirkişi raporu dosyada izah ettikleri iddialarını destekler nitelikte olmakla beraber dava sübut bulduğunu, bilirkişi heyet raporunun aleyhe hususlarına karşı açıkça itiraz etmekle birlikte raporun hükme esas alınmasını davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, 02/04/2021 tarihli bilirkişi raporunun hükme esas alınmasını ve neticede talepleri gibi davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İşbu dava istirdat istemine ilişkindir.
Mahkememizce Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi … Esas … Karar sayılı kaldırma kararı öncesi yapılan yargılama ile talimat mahkemesince makine mühendisi bilirkişi tarafından rapor alınmış tarafların beyan ve itirazları üzerine aynı bilirkişiden ek rapor alınmıştır. Mahkememiz kararı istinafı neticesinde yukarıda bahsedilen Konya Bölge Adliye Mahkemesi kaldırma kararında “Aldırılan bilirkişi raporu karar vermeye elverişli nitelikte de değildir. Sürücünün el frenini çekmiş olsa idi aracın takozlardan kurtulması mümkün bulunup bulunmadığı, el freninin çekilmemesi halinde gergi zinciri olsa dahi söz konusu traktörün hareket etmesi olasılığının olup olmadığı, Bu nedenle kazanın oluşumundaki sebebin ve bunun kazaya etkisinin açıkça değerlendirilmediği görülmektedir. Bu halde Mahkemece somut olayda tarafların ve varsa dava dışı kişilerin olaydaki kusur durumunun tespiti ve gerçek zarar miktarının tespiti için HMK 266 madde gereğince bilirkişi incelemesi gerekli olduğundan tarafların delil dilekçelerinde belirttikleri ve esasa etkili toplanmayan başkaca tüm delilerin toplanarak,dosyanın Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyetinde görevli veya emekli makine mühendisi 3 kişilik bilirkişiye tevdi edilerek tarafların iddia ve savunması dikkate alınarak ayrıntılı,denetime açık şekilde öncelikle meydana gelen kazada tarafların ve varsa dava dışı kişilerin olaydaki kusur durumu ve kusur oranının,akabinde de aynı bilirkişiden oluşan hasar miktarına yönelik bilirkişi raporu alınmasına karar verilmesi gerekirken” denilerek mahkememiz kararı kaldırılmıştır.
Kaldırma kararı sonrası yapılan yargılama neticesinde 09/02/2021 tarihli celse 1 nolu ara karar gereğince taraf vekillerine toplanmayan delillerin bulunup bulunmadığı hususunda beyanda bulunmak üzere iki hafta süre verilmiş, ayrıca 2 nolu ara karar ile kaldırma kararı doğrultusunda dosyanın Karayoları Genel Müdürlüğü Fen Heyetinde görevli veya emekli makine mühendisi üç kişilik bilirkişi heyetine tevdi ile tarafların iddia ve savunmaları, dosyada mevcut toplanmış tüm deliller, tanık beyanları, alınmış raporlar ve raporlara karşı beyan ve itirazlar dikkate alınarak meydana gelen kazada tarafların ve varsa dava dışı kişilerin olaydaki kusur durumu, tarafların kusur oranları ve hasar miktarı hususlarında rapor alınması için dosya talimat mahkemesi olan Ankara . Asliye Ticaret Mahkemesi … talimat dosyası ile ilgili heyetten rapor aldırılmıştır. Alınan raporun mahkememizce incelenmesi ve değerlendirilmesinde; ayrıntılı, gerekçeli ve Konya BAM kaldırma kararı hususlarını içeren denetlemeye ve hüküm kurmaya elverişli rapor olduğu anlaşılmakla ve yukarıda özetlendiği üzere sonuç olarak davacı … A.ş’nin olayda %100 oranında kusurlu olduğu dava dışı traktör sürücüsü Mehmet Karabulut’un olayda kusursuz olduğu belirlendiğinden, davalı …Sigorta A.Ş’nin sigortalısına ödediği zarar bedelini zarara sebebiyet veren davacıdan rücu etme talebinde haklı olduğu ve davacının icra dosyasına ödenen bedelin istirdadını talep etmekte haksız olduğu değerlendirildiğinden davacının bu davasının reddine yönelik aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar ilam harcının alınan 253,21 TL harçtan mahsubu ile bakiye 193,91 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, Davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 sayılı HMK 345. Madde gereğince ( 2 ) iki hafta içerisinde, ilgili Konya Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/12/2021

Katip Hakim