Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/433 E. 2022/268 K. 06.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA GEREKÇELİ KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ:
DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; 30/08/2015 tarihinde davacı şirkette … numaralı poliçe ile zorunlu mali mesuliyet sigortalısı olan … Limited Şirketi’ne ait … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın … ait … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile çarpışması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, gerçekleşen kazada … plaka sayılı araç sürücüsü … yaralanarak malul kaldığını, malul kalan vekili tarafından Sigorta Tahkim Komisyonu’nun … – … /… sayılı dosyasında davacı şirket aleyhine maluliyet tazminatı talebiyle başvuru yapıldığını, daha sonra dosya üzerinden sulh olunarak 19/05/2019 tarihinde 35.322,00 TL tazminat, 1.218,00 TL faiz ve 4.060 TL vekalet ücreti olmak üzere toplamda 40.600,00 TL davacı şirket tarafından ödendiğini, 30/08/2015 tarihli trafik kazası tespit tutanağında … plaka sayılı sigortalı araç sürücüsü …’nın yasal sınırın üzerinde alkollü olduğu (%43 promil) ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 56/1-a (şerit izleme ve değiştirme kurallarına uymamak) maddesini ihlal ettiğinden asli kusurlu olduğu kanaatine varıldığını, gerçekleşen kaza sebebiyle davacı şirket tarafından ödenen 40.600 TL’nin ödeme tarihi olan 19/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları gereğince davalıdan tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri, arabuluculuk ücreti ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Kaza tarihinde davalı şirkete ait olan ve dava dışı … sevk ve idaresindeki … plaka numaralı araç ile … sevk ve idaresindeki … plaka numaralı aracın çarpışması sonucunda yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, davacı sigorta şirketi, kaza tarihinde davalı şirkete ait olan ve dava dışı … tarafından sevk ve idare edilen aracın karışmış olduğu kaza neticesinde yaralanan …’ye 19/05/2019 tarihinde ödemiş olduğu 40.600,00-TL bedelin davalı şirketten rücuen tahsilini talep ettiğini, dava dışı sürücü …’nın salt alkollü (0,43 promil) olmasındarı kaynaklı olarak zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları B.4-c maddesi gereğince sigorta şirketinin sigortalısına rücu hakkı bulunmadığını, aralarında ibraname düzenlendiğini ve ibraname sigorta şirketine bildirildiğini sigorta şirketi tarafından hatalı şekilde ödeme yapıldığını, ayrıca diğer araçta bulunan müştekilerin mağduriyetlerinin ayrıca giderilmesi sebebi ile sigorta Şirketi hatalı ödeme yapmış olup bu ödemeyi sigortalı araç maliki davalı şirkete rücu etme imkanı olmadığını, davaya konu trafik kazasının hemen sonrasında; davalı şirket yetkilisi … ile …, … ve … ile vekilleri Av. … ve Av. … arasında yapılan görüşmeler neticesinde anlaşmaya varıldığını ve davalı şirket iyi niyetli hareket ederek kazazedelerin mağduriyetini karşıladığını, 17/09/2015 tarihinde davalı şirket adına yetkilisi … ile dava dışı …, … ve … ve vekilleri Av. … ile Av. … arasında imzalanan İBRANAME neticesinde kazada yaralananların her nevi maddi ve manevi tazminat hakları adına mağduriyetleri karşılığında 50.000,00-TL bedelin elden teslim edildiğini ve görüşmenin sonucunda ekte sunulan ibraname imza altına atıldığını, davacanın haksız davasının öncelikle usulden reddine, mahkemeniz aksi kanaatte olur ise haksız davanın esastan reddine Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa Tahminline karar verilmesini talep etmiştir.
II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Sigorta Tahkim Komisyonuna 21/12/2020 tarihinde yazılan müzekkereye cevabı; istenilen belgelerin mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Trafik Tescil Şube Müdürlüğüne 21/12/2020 tarihinde yazılan müzekkereye cevabı; istenilen bilgi ve belgelerin mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Meram İlçe Emniyet Müdürlüğüne 12/02/2021 tarihinde yazılan müzekkereye cevabı; istenilen belgelerin mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı 11/08/2021 tarih ve … sayılı raporu özetle; Sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobil ile gündüz vakti, meskun mahaldeki olay yerine geldiğinde yola gereken dikkatini vermediğini, hızını yol, mahal, trafik ve görüş şartlarının gerektirdiği koşullara göre ayarlamadığını, ön ilerisinde bulunan otomobili dikkate almadan bu araca tehlikeli biçimde yaklaşarak aracın arka kısımlarından çarptığı, arkadan çarpma kuralını ihlal ettiği olayda asli kusurlu (%100) olduğunu, sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobil ile olay mahallinde kendi otomobiline arkadan çarpan araç nedeniyle meydana gelen kazada atfı kabil kusuru bulunmadığı görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davalı vekilinin 11/08/2021 tarihli Adli Tıp raporuna karşı 25/08/2021 havale tarihli itiraz dilekçesinde özetle; “Sürücü …’nın %43 promil alkollü olduğunun kaza tespit tutanağında yer aldığı ancak kazanın münhasıren alkolün etkisi altında gerçekleşip gerçekleşmediği hususuna dair rapor istenilmesine rağmen olayda istenilen bu husus ile ilgili değerlendirme yapmak trafik ihtisas dairemizin görevi dışında kaldığından, mevcut olayla ilgili değerlendirme yapılmamış olup, sürücü …’nın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobil ile gündüz vakti, meskun mahaldeki olay yerine geldiğinde yola gereken dikkatini vermemiş, hızını yol, mahal, trafik ve görüş şartlarının gerektirdiği koşullara göre ayarlamamış ön ilerisinde bulunan otomobili dikkate almadan bu araca tehlikeli biçimde yaklaşıp aracın arka kısmından çarptığı, arkadan çarpma kuralını ihlal ettiğinden asli kusurludur.” kanaatine varıldığını, Adli Tıp Raporu ile bu hususun aydınlatılmadığını, söz konusu kazanın salt alkol etkisinde gerçekleşip gerçekleşmediğine dair değerlendirme yapılmadığını, İtirazları hakkında değerlendirme yapılmadığından ve hatalı olarak …’nın gündüz vakitte kaza yaptığını asli kusurlu olduğuna dair yapılan inceleme de taraflarınca kabul edilmediğini, Kazanın gerçekleştiği vakit gündüz sayılmayan bir vakit olup güneş bile daha doğmadığını, Ayrıca … plakalı aracın dörtlülerini yakmadan sağa geçmeye çalışmasına rağmen kusurunun olmamasının eksik ve hatalı olduğunu, kusur konusunda yeniden rapor alınmasını, aksi kanaat halinde ise davasını ispat edemeyen davacının eldeki davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi heyeti 01/08/2020 tarihli raporunda özetle; … plakalı kamyonet sürücüsü …’nın bu kazanın oluşumunda 2918 sayılı KTK nun Madde-56/1-A (Şerit izleme ve değiştirme kurallarına riayet etmemek), Madde 52/1-b (Sürücüler Hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun getirdiği şartlara uydurmak zorundadırlar.) Kuralını ihlal ettiğinden olayda Asli kusurlu olup %100 (yüzdeyüz) ORANINDA KUSURLU olduğu,
.. Plakalı Otomobil Sürücüsü …’nin ise bu kazada her hangi bir kural ihlalinin bulunmadığı, Dava konusu trafik kazasının MÜNHASIRAN ALKOLÜN ETKİSİ ALTINDA MEYDANA GELMEDİĞİ, davacı sigorta şirketinin ZMMM sigortasını yaptığı aracın karıştığı 30/08/2015 tarihli kazası sonucu 30 gün süre ile geçici ve %8 oranında sürekli iş göremez duruma gelen dava dışı … yapılan ödeme tarihi 19/05/2019 itibariyle PMF-1931 yaşam tablosuna göre 51.419,04 TL; .TRH-2010 erkek yaşam tablosuna göre 58.442,59 TL olduğu görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Davalı vekilinin 25/01/2022 tarihli bilirkişi heyet raporuna karşı 25/01/2022 havale tarihli itiraz dilekçesinde özetle; kazanın meydana gelmesinde ki sebep sadece ve sadece şerit tecavüzü olduğu, Sürücü …’nin sol şeritten geleni takip etmeden kavşaktan dönüş yapmak için aniden sol şeride geçmesi neticesinde sürücü …’nın kazanın oluşumunu engellemek için sağ şeride geçmeye çalıştığı esnada kazanın meydana geldiği açıkça ortada olduğu, sigortalı araç sürücüsü …’ya kusur atfedilmesi hakkaniyete aykırı olduğu, bu sebeplerle davaya konu kazanın meydana gelmesinde dava dışı sürücü …’nın değil, dava dışı diğer sürücü …’nin kusurlu olduğunun açıkça ortada olduğunu, bu sebeplerle 25/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda davalı şirkete ait aracın dava dışı sürücüsü …’ya atfedilen kusur oranların taraflarınca kabulü mümkün olmadığını, bilirkişi raporundaki kusur oranlarını kabul etmemekle birlikte, kazanın münhasıran alkolün etkisi ile meydana gelmediği şeklindeki tespit uyarınca sigorta şirketinin ödemiş olduğu bedellerinin teminat kapsamında olduğu, sigorta şirketinin zararın teminat kapsamı dışında olduğunu ispat edemediği açık olup, rücu hakkı bulunmayan sigorta şirketinin davasının reddi talep etmiştir.
Davacı vekilinin 25/01/2022 tarihli bilirkişi heyet raporuna karşı 08/02/2022 havale tarihli itiraz dilekçesinde özetle; 25/01/2022 tarihli Bilirkişi Raporu eksik ve hatalı tespitler içermekte olduğunu, tekrar kusur raporu alınması gerektiğini, bilirkişinin kaza tarihinde araç kullanıcısının kazayı münhasıran alkolün etkisinde yapmadığı konusundaki tespitinin hatalı olduğunu, sürücünün karayolları trafik yönetmeliğinde belirlenen seviyenin üzerinde alkollü olması, hasarın poliçe teminat kapsamı dışında olması için yeterli olduğunu, kazanın münhasıran alkolün etkisi altında meydana gelmesi şartı aranmaması gerektiğinin, Davalı sürücü, ilgili kanun kurallarını ihlal etmiş olması yine bu durumun kaza tarihinde polis memurları tarafından tutulan tespit tutanağında sabit olması sebebiyle kazanın münhasıran alkolün etkisinde meydana geldiğinin açık olduğunu, bu sebeple mahkemeye sunulan rapor sonucu hatalı olduğunu, yukarıda izah edilen nedenler doğrultusunda kusur durumunun hukuka uygun olarak tespiti için İstanbul Teknik Üniversitesi Karayolları Kürsüsü veya Karayolları Trafik Fen Heyeti’nden tekrar bilirkişi raporu aldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İş bu dava; Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; 30/08/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu dava dışı …’nin yaralanması neticesinde ZMSS sigortacısı olan davacı tarafından ödenen bedelin, davalı şirketin aracını kullanan dava dışı …’nın alkollü araç kullanması sebebiyle davalıdan rücuen tazmin edilip edilmeyeceği hususları olduğunu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde zorunlu sigortalayan davacı, sigortalısının kusuru neticesi üçüncü kişilerin zararını sigorta poliçesi kapsamında ödemek zorundadır. Davacı sigortaladığı araç sürücüsünün alkollü olması nedeniyle ödediği tazminatın kendisine iade edilmesi gerektiğini savunmuş ise de Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında belirtildiği üzere sigortacının sorumluluğunun kalkması için kazanın münhasıran(salt) alkolün etkisi altında oluşması gerekir. Bu tür iddialar da ispat külfeti sigortacıdadır. Sigortacı sigortaladığı araç sürücüsünün kazayı münhasıran alkolün etkisi ile yaptığını kanıtlamalıdır. Alınan heyet raporunda da belirtildiği üzere kazanın salt alkolün etkisi altında oluşmadığı bildirilmiştir. Kazanın oluş şekli ile münhasıran alkolün etkisi ile kazanın olduğunu söylemek mümkün olmadığı raporda belirlendiği, davacı sorumluluk koşullarının ortadan kalktığını kanıtlayamadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İspatlanamayan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 2.773,39 TL karar harcından peşin olarak alınan 693,35 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.080,04 TL nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 2020 yılı tarifesine göre iki saatlik görüşme nedeniyle taraf başına saati 330,00 TL den toplam 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
4-Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 6.078,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerine bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK 333 maddesi gereğince davacıya iadesine,
Dair; Taraf vekillerinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nın 341-345 maddeleri uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde, Konya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.06/04/2022

Katip Hakim