Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/402 E. 2021/331 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO:
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … ile davalı … arasında mal alım, satımdan kaynaklanan bir ticari borç ilişkisi bulunduğunu, davalı taraf icra takibine de konu örnek 7 (ilamsız takip) deki 4 Adet faturada yazılı olan emtiaları satın almış; ancak bedelini ödemediğini, bu yüzden Müvekkili Konya . İcra Müdürlüğünde …E., sayısıyla örnek 7 (ilamsız takip) icra takibinde bulunduğunu, fakat davalı 27.12.2019 Tarihinde süresinde itiraz ( borçlu itiraz dilekçesi ek-6) edince takip durduğunu, davalının, Konya . İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyasından aleyhine yürüttüğümüz ilamsız icra takibine yaptığı itirazının iptaline ve takibin devamına, davalının icra vekalet ücreti, icra takip tarihinden itibaren işleyecek faiz, işlemiş faiz, icra giderleri ve %20’den aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatını ödemeye mahkum edilmesini, yargılama giderleriyle ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf dilekçesinde mal alım satımından kaynaklı olarak; …nolu faturadan dolayı 1.993,90-TL, …nolu faturadan dolayı 1.210,14-TL, …nolu faturadan dolayı 1.161,54-TL, …nolu faturadan dolayı 1.858,95-TL bakiye alacaklarının bulunduğu iddiasında bulunmuş ve aleyhlerine icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ettiklerini, söz konusu faturalardan kaynaklı olarak müvekkil şirket tarafından ekte sundukları üzere 2.000,00 TL lik bir ödeme yapılmış geri kalan miktar da davacıya elden ödendiğini, bu durum davacı tarafından bilinmekte olup açılan İşbu davanın reddi gerektiğini, bu kapsamda karşı taraf ödeme yaptıklarını reddedecek olursa yemin delillerine dayanacakları ve yemin teklif edeceklerini belirtmek istediklerini, açılan işbu davanın reddi İle tarafları lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şahıs şirketine herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalının vermiş olduğu cevap dilekçesini reddediklerini ve kabul etmediklerini, şirket bünyesine hiçbir şekilde ödeme yapılmadığını, zaten elden ödeme gibi bir husus olmadığını, elden yapılan ödemelerde de her iki tarafın da mağdur olmaması için ödeme yapıldığına dair makbuz karşı tarafa verildiğini, makbuzlarını mahkemeye sunmalarını talep etiklerini, davalının, Konya .İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyasından aleyhine yürüttüğümüz ilamsız icra takibine yaptığı itirazının iptaline ve takibin devamına, davalının icra vekalet ücreti, icra takip tarihinden itibaren işleyecek faiz, işlemiş faiz, icra giderleri ve %20’den aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatını ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleriyle ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Mahkememizce; Konya . İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası celp edilerek incelenmiştir.
Konya Ticaret Odası Başkanlığının 27/11/2021 tarihli cevabi yazısı ile; davacı …’ın tacir kaydının bulunmadığının bildirildiği görülmüştür.
Konya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğinin 09/02/2021 tarihli cevabı yazısı ile; davacı …’ın …sicil numarası ile 16/12/2016 tarihinde Ticaret Odasına kaydını yaptırdığını ve halen faal durumda olduğunun bildirildiği görülmüştür.
SMMM Bilirkişi …’in mahkememize sunmuş olduğu 24/05/2021 tarihli raporunda; Davacı …’ın ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yaptırıldığını, fakat muhasebe kayıtları ile kayıt açıklamalarının çelişkili olduğunu, davalı tarafından yapılan ödemenin de kayıtlı olmadığını, bu nedenlerle lehine delil olamayacağını, taraflar arasında bir ticari ilişki olduğunu, iade faturası düzenlenmediğini, takibe konu olan faturaların açık fatura olarak düzenlendiğini, davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, tutarları itibari ile BA-BS formu düzenleme kapsamı dışında kaldığını, davacı defterlerine göre takip tarihi itibari ile davacının davalıdan herhangi bir alacağının bulunmadığını, takibe konu faturalar ve davalının davacıya yapmış olduğu ödeme belgeleri dikkate alınarak yapılan hesaplama sonucunda (takibe konu 4 adet fatura toplam tutarı 6.166,53 TL banka vasıtası ile ödeme 2.000,00 TL) davacı …’ın davalı …Şirketinden takip tarihi itibari ile 4.156,53 TL alacaklı olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İşbu dava; icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
Davacının davalı aleyhine Konya . İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası ile 18/11/2019 tarihinde 6.164,53 TL asıl alacak ve ferileri ile birlikte toplam 6.734,37 TL üzerinden icra takibine giriştiği, ödeme emrinin davalıya 24/12/2019 tarihinde usulen tebliğ edildiği, davalı vekilinin yasal itiraz süresi içinde 27/12/2019 tarihinde verdiği itiraz dilekçesi ile borca itiraz etmesi üzerine icra takibinin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili taleplerinde özetle; davalı borçlu ile müvekkili arasında mal satımdan kaynaklanan takip konusu faturalarda belirtilen emtiaların davalı şirket tarafından teslim alındığını, ancak bu ihtarlara rağmen fatura bedelinin ödenmediğini, başlatılan haksız itiraz edildiğini, vaki itirazın iptalini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; takip konusu fatura bedellerine ilişkin olarak 2.000,00 TL’nin banka aracılığıyla ödendiğini, kalan bedelin elden teslim edildiğini savunmuştur.
Davalı vekilinin beyanlarında geçen banka ödemesinin makbuz bilgileri celp edilmiş olup, …Bankasının …Şubesinden göndericinin …Şti, alıcının … Şti olduğu, 10/07/2019 tarihinde 2.000,00 TL ödeme gerçekleştiği, ödemede herhangi bir açıklamanın bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacı ticari defterlerinin incelenmesine yönelik olarak dosya bilirkişi …’e tevdi edilmiş ve 24/05/2021 tarihli düzenlenen raporda neticeten davacı defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, fatura bedellerinin BA – BS form düzenleme kapsamı dışında kaldığı, takibe konu 4 adet fatura toplamının 6.156,53 TL olduğu, banka vasıtasıyla davalı ödemesi mahsup edildiğinden, davacı defterlerine göre davalıdan 4.156,53 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Ayrıntılı gerekçeli denetlenebilir bilirkişi raporu mahkememizce yargılamaya esas alınmıştır.
Davalı tarafından 26/04/2021 tarihli beyan dilekçesinde defterlerin yerlerini bildirilmeyeceği ve banka aracılığıyla ödenen kısım haricinde yemin deliline dayandıkları belirtildiğinden davalı defterleri üzerinde inceleme yapılmaksızın yemin metnini hazırlaması için davalıya kesin süre tayin edilmiştir.
Davalı vekilinin yemin metni hazırlayarak dosyaya sunduğu, yemin davetiyesinin davacı …’a tebliğ edildiği, 16/09/2021 tarihli duruşmanın 3. Celsesinde davacı …’ın yemine hazır olduğu anlaşılmış olup, davacı asil ”Davaya konu faturalardan kaynaklı olarak davalı şirketin bankadan ödediği kısımdan arta kalan bakiyeyi, davalı şirketten herhangi bir şekilde elden veya başka herhangi bir yoldan kendim yahut benim adıma veya hesabıma başka birinin almadığına dair namusum, şerefim ve kutsal saydığım bütün değerler üzerine yemin ederim” şeklinde yemin etmiştir.
HMK nun İSPAT YÜKÜ başlıklı 190. maddesi;”(1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.(2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.” hükmünü amirdir.
TMK nın İSPAT YÜKÜ başlıklı 6. maddesi; “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” hükmünü amirdir.
Davacının ticari defterlerinde kayıtlı fatura bedellerinin davacıya veya üçüncü bir kişiye ödendiğine yönelik ispat yükü davalıda olduğundan ve davacı ticari defterlerine göre takip konusu fatura alacağına ilişkin olarak 2.000,00 TL banka havalesi dışında herhangi bir ödemenin defter kayıtlarında bulunmadığı, ödemeye ilişkin davalı tarafından muteber bir delilde sunulmadığı, dolayısıyla banka ödemesi haricindeki bakiye miktara ilişkin olarak ödemenin davalı tarafından ispat edilemediği ve bu hususa ilişkin yemin deliline dayandığı, davacının da, davalının belirttiği şekilde yemini eda ettiği anlaşılmakla; Yemin deliline başvurulması durumunda yemin teklif eden taraf karşı tarafın yemin etmesi ile birlikte iddiasını ispat edememiş sayılır.
Tüm dosya kapsamı ve yukarıda açıklanan sebeplerle; davalı borçlunun takip konusu faturalara ilişkin olarak davacıya 4.156,53 TL borçlu olduğu anlaşılmış olup, davalının takip öncesi temerrüde düştüğüne dair herhangi bir delil davacı tarafından sunulmadığından takip tarihi itibariyle faiz uygulanması gerektiği kanaatine varılmıştır. Konya . İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasındaki itirazın kısmen iptali ile; takibin 4.156.53 TL asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile devamına, alacak miktarı her ne kadar faturaya dayandırılmış ise de davalı borçlunun kısmi ödemelerinin bulunması ve bu cihetle alacak miktarının belirlenmesinin yargılamaya gerektirmesi hususları nazara alınarak icra inkar tazminatı ve sair fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
1-Konya . İcra Müdürlüğünün …esas sayılı takip dosyasına vaki itirazların kısmen iptali ile takibin 4.156,53 TL üzerinden devamına, alacağa takip tarihi itibariyle yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 283,93 TL karar harcından peşin olarak alınan 81,34 TL harcın mahsubu ile bakiye 202,59 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 7,80 vekalet harcı, 81,34 TL peşin harç toplamı 143,54 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 500.00 TL bilirkişi ücreti, 92,50 TL posta tebligat gideri olmak üzere toplam: 592,50 TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre hesaplanan 365,69 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 2.577,84 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 2019 yılı tarifesine göre iki saatlik görüşme nedeniyle taraf başına saati 330,00 TL den toplam 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul – red oranına göre hesaplanan 814,71 TL’nin davalıdan, 505,29 TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
8-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK’nın 333. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; taraf vekillerinin vekilinin yüzüne karşı, kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/09/2021

Katip … Hakim …