Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/368 E. 2021/405 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; 3 müvekkili şirketin …Toptancılar Halinde halcilik yapan köklü bir firma olduğunu, davalı şirketinin ve yetkililerinin de başta patates olmak üzere üretim ve satım işleri yaptıklarını, davalı şirketin tarlasında yetiştirdiği başta patates olmak üzere bazı ürünlerini müvekkiline satması üzerine sözlü olarak anlaştıklarını, söz konusu ürünlerin bedelinin müvekkili tarafından davalının …Bankası …Şubesi tarafından, davalıya ‘müstahsil’ açıklamasıyla toplamda 10.000 TL kadar ödeme yapıldığını, tarafların ticari defter ve belgeleri de söz konusu bu alış verişi doğrulayacağını, davalı şirketin hesaplarında bu miktar paraya karşılık ürünün teslim edilmediği de ortaya çıkacağını, Davacı şirketin resmi kurumsal banka hesabından, davalının resmi hesabına yapılmış ödemeler davalı tarafından ihtirazi kayıt sunulmaksızın çekildiğini, fakat davalının vermeyi taahhüt ettiği başta patates olmak üzere sözleşilen ürünlerin davacıya verilmediğini, davacının davalıdan ümidini kesince vermiş olduğu ürün parasını, geri tahsil etmek üzere yargıya müracaat etmek zorunda kaldığını, davacı şirketin sahibi …ile davalının şirketin yakın akrabası olan babası …arasında patates alış verişine ilişkin ıslak imzalı bir sözleşme örneğinin aslı da taraflar arasındaki bu ticaretin ve hukuki ilişkinin ayrı bir kanıtı olduğunu, …ailesi ve şirketleri ile bu yönden başkaca da benzer davalar şu an Konya Asliye Hukuk Mahkemelerinde devam etmekte olduğunu, davalılar bu mahkemelerde vermiş olduğu cevap dilekçeleri ile aralarındaki iş ve ticaret ilişkilerini de kabul ettiklerini, davalı taraf ürünü teslim ettiğini HMK’daki yazılı usullere uygun olarak ispatlamakla yükümlü olduğunu, taraflar arasında bu yöndeki ürün alış verişi dışında başkaca bir iş ya da ticari ya da hukuki ilişki bulunmadığını, davacı müvekkilinin yaptığı iş ve sektör kuralları dikkate alındığında davacının davalı taraftan ya ürün ya da paranın iadesini talep etme hakkı doğduğunu, mahkememizce uygun görülmesi halinde davaya dayanak banka dekontunun ilgili şubeden teyidinin yapılmasından sonra usul ve dava ekonomisi de nazara alınarak davalarının kabulüne karar verilmesini, tüm bu nedenlerle yargılama aşamasında re’sen göz önüne alınacak nedenlerle ek dava, bedel ve harç artırma dahil fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla; dava sonundaki alacaklarının tahsil imkanının kalmama ihtimali, uyuşmazlığın tipik olduğunu, taleplerindeki olası haklılık oranının yüksek olduğunu, banka dekontlarının bulunması nedeniyle yaklaşık ispata yönelik maddi ve yoğun kanıtların bulunması, uğradıkları zararda kusurlarının bulunmadığının net olması, malvarlığının elden çıkarılması halinde yargıya yeni sorun iş yükü ve uyuşmazlıklarının gelmemesi, alacaklarının paraya ilişkin olup herhangi bir rehinle temin edilmemiş bulunması yasanın aradığı gibi uyuşmazlık konusu olması nedeniyle İİK 257 vd. gereğince davalı tarafın araç ve taşınmazları üzerinde alacaklarına yetecek oranda ihtiyati haciz kararı verilmesini, davalarının kabulü ile davalıya ödenen 10.000 TL’nin ödeme günlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Yukarıda özetlenen dava; Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasıdır.
Davacı vekili tarafından her ne kadar tazminat davası açılmış ise de; Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu 11/10/2021 tarihli feragat dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildirdikleri anlaşılmıştır.
HMK’nun 307. maddesinde “(1)Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” hükmünü amirdir.
01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 HMK.sayılı kanunun 311.maddesi gereği davadan feragat, kesin hükmün yasal sonuçlarını doğuran ve davayı sonuçlandıran taraf işlemi olup, bu durumlar karşısında davacının davasından feragat etmesi nedeniyle davanın reddine ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının “FERAGAT” NEDENİYLE REDDİNE,
2-Peşin alınan 170,78 TL harçtan alınması gereken 39,53 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 131,25 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 2019 yılı tarifesine göre iki saatlik görüşme nedeniyle taraf başına saati 330,00 TL den toplam 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
5-Taraflarca yatırılan ve dosyada bakiye fazla kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nın 341-345 maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili İstinaf Dairesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.21/10/2021

Katip … Hakim …