Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
-{YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR}-
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
1-MAHKEMEMİZİN KÖK … ESAS SAYILI DOSYADAKİ DAVADA :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR: 1-
2-
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :
2-MAHKEMEMİZİN İŞBU DOSYASINDAKİ KARŞI DAVADA:
DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ :
3-MAHKEMEMİZİN İŞBU DOSYASI İLE BİRLEŞTİRİLEN YİNE MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI DOSYADAKİ DAVADA:
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR: 1-
2-
VEKİLİ :
DAVA : Tapu İptali ve Tescil
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
1.DAVA : Davacı … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi Tarafından Davalılar … Ticaret Sanayi Limited Şirketi ve … Ticaret Limited Şirketi aleyhine 19/10/2020 tarihinde açılan itirazın iptali davası mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle;
2.DAVA : Davacılar … Ticaret Sanayi Limited Şirketi ve … Ticaret Limited Şirketi tarafından davalı … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi Tarafından Davalılar … Ticaret Sanayi Limited Şirketi aleyhine 04/11/2020 tarihinde açılan tazminat davası mahkememizin işbu dava dosyasına karşı dava olarak kaydedilmekle;
3.DAVA : Davacı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi Tarafından Davalılar … Ticaret Sanayi Limited Şirketi ve … Ticaret Limited Şirketi aleyhine 13/07/2021 tarihinde açılan tapu iptali ve tescil davası mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle ve mahkememizce verilen birleştirme kararı gereğince yine mahkememizin işbu … Esas sırasındaki dava dosyası arasına alınmakla;
Üç adet davanın mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
-{HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:}-
{MAHKEMEMİZİN KÖK … ESAS SAYILI DOSYADAKİ DAVADA DAVACI TARAFIN İDDİASI} DAVACI TARAF VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİ İLE ÖZETLE; müvekkili şirket ile … İnş. Madencilik Tic. San. Ltd. Şti ve … Yapı İnş. Dan. Eğt. Ter. Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti iş ortaklığı arasında Konya ili … ilçesi … ada … parselde yer alan arsaya yapılacak 96 adet daire ve 10 dükkan ile toplam inşaat alanı 28.134 m2 olan 116 katlı binanın ve yine aynı inşaat alanında bulunan kapalı otoparkın kaba inşaat işlerinin yapımına ilişkin malzemesiz sadece işçilik işlerinin yapımına ilişkin sözleşme imzalandığını, imzalanan taşeronluk sözleşmesi gereğince müvekkili şirket tarafından kendisine hakedişlerinin ödenmesi için davalı şirketler adına; seri A Sıra No: … , Fatura Tarihi: 20.01.2017, 360.984,28 TL, seri A Sıra No: … , Fatura Tarihi: 28.02.2018, 132.525,62 TL, seri A Sıra No: … , Fatura Tarihi: 13.03.2018, 225.727,25 TL, seri A Sıra No: … , Fatura Tarihi: 01.04.2018, 317.401,96, TL, seri A Sıra No: … , Fatura Tarihi: 01.06.2018, 596.679,17 TL, seri A Sıra No: … , Fatura Tarihi: 15.08.2018, 120.973,15 TL, seri A Sıra No: … , Fatura Tarihi: 15.09.2018, 271.011,96 TL tutarında faturaların tanzim edildiğini, imzalanan taşeronluk sözleşmesinin …. maddesinin 1. bendi gereği müvekkili şirketin yapmış olduğu her hakedişten kesilen % 40 lık bartır kesintisi gereği davalı şirketlerce müvekkili şirkete devri yapılması gereken Al Blok 14 . kattan bir adet emsal alanı 164m2 olan 4+1 daire ile A3 Bloktan emsal alanı 114m2 olan 2+1 daire olmak üzere toplam 2 adet dairenin tapu devrinin yapılmadığını, müvekkili şirketin hakediş dönemleri ve diğer hakediş alacaklarından dolayı toplamda fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 810.149,67 TL davalı şirketlerden alacağının bulunduğunu, müvekkili şirket tarafından söz konusu alacağın tahsili veya taşeronluk sözleşmesinin …. maddesinin 1. bendi gereği taşınmazların tapu devirlerinin yapılması için ihtarname çekildiğini, davalı şirketler tarafından süresi içinde müvekkili şirkete herhangi bir ödeme yapılmadığı gibi söz konusu taşınmazların tapu devirlerinin de yapılmadığını, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından borçlu şirketlerin her ikisi aleyhine Konya . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 08.10.2019 tarihinde icra takibi başlatıldığını, davalıların ödeme emrine yasal süresi içinde itiraz ettiğini ve icra müdürlüğünce haklarındaki takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı şirketlerin itirazlarında müvekkili şirkete borçlarının bulunmadığını iddia edip yalnızca borca itiraz ettiklerini, borçlu olmadıklarına ilişkin itirazlarına dayanak belge sunmadıklarını, davalıların kötüniyetli olarak borca itiraz ettiklerini, davalıların söz konusu faturalara itiraz etmeyip haklarında açılan icra takibinde yalnızca borca itiraz etmelerinin kötü niyetlerini açıkça ortaya koyduğunu, davalı şirketlerin itirazlarında borçlarının olmadığına yönelik herhangi bir belge de sunmadıklarını, tüm bu sebepler ve dava süresince ortaya konacak delillerle, davalıların icra dosyasın yaptıkları haksız ve mesnetsiz itirazların iptali ile borçluların %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
{MAHKEMEMİZİN KÖK … ESAS SAYILI DOSYADAKİ DAVALI TARAFIN SAVUNMALARI VE KARŞI DAVA DİLEKÇESİNDEKİ İDDİASI} DAVALILAR VEKİLİ CEVAP VE KARŞI DAVA DİLEKÇESİ İLE ÖZETLE; davacı şirketin müvekkili şirketler aleyhine açtığı itirazın iptali davasının haksız ve mesnetsiz olduğunu, müvekkili şirketler aleyhine yapılan takibe itirazlarının doğru olduğunu, taraflar arasında yapılan eser sözleşmesi gereği müvekkili şirketlerin davacı şirkete borçlarının bulunmadığını, davacı şirketin icra takibine konu yaptığı alacak miktarlarının ihtilaflı olduğunu, ihtilaf yargılama gerektirdiğinden alacağın likit olmadığını, davacı şirketin sözleşme gereği yapması gereken işi sözleşme hükümlerine göre yapamadığını, sözleşmede belirtilen geçici kabul şartının hiçbir zaman gerçekleşmediğini, bu nedenle davacı şirketin alacağının hiçbir zaman muaccel olmadığını, icra takibine konu alacağı davacı şirketin hak etmediğini, bu alacak geçici kabul olmadan muaccel olamayacağından icra takibine ve davaya konu edilemeyeceğini, muaccel olmayan alacak için yapılan icra takibinin usulsüz olduğunu, davacı şirketin ancak genel hükümler çerçevesinde bir alacak davası açabileceğini, davacı tarafın ileri sürdüğü hususların tamamı ihtilaflı olduğundan itirazın iptali gibi alacağın likit olması gereken bir davada tartışılabilmesinin hukuken mümkün olmadığını, bu nedenle faiz talebinin dayanaksız olduğunu, muaccel olmayan bir alacakta fatura tarihlerinden ya da icra takip tarihinden itibaren faiz talep edilmesinin mümkün olmadığını, davacı alacaklı tarafından takip tarihinden önce davalıları temerrüde düşürücü nitelikte ihtar gönderilmediğini, müvekkili şirketler ile davacı şirket arasında 25.09.2017 tarihinde eser sözleşmesi tanzim edildiğini, davacı şirketin sözleşmeye istinaden yapması gereken işlerin bir kısmını hiç yapmadığını, bir kısmını ise eksik ve hatalı yaptığını, eksik ve hatalı olarak yaptığı işleri dahi geç teslim ettiğini, davacı şirketin Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … D. İş sayılı doyasında delil tespiti yaptırdığını, sözü geçen mahkemece temin edilen bilirkişi raporuna taraflarınca itiraz edildiğini, ayrıca müvekkillerine gönderilen ihtarnameye müvekkillerince cevap verildiğini, cevabi ihtarname ile eksik ve hatalı işler ile geç teslim bedelinin tespit ettirilerek talep edileceğinin davacı şirkete bildirildiğini, taraflarınca davacı şirketin eksik ve hatalı yaptığı işlerin tespiti için mahkememizin … D. İş sayılı dosyasından delil tespiti yaptırdıklarını, mahkemeye sunulan bilirkişi raporuna göre hatalı imalatların düzeltilmesi için 562.370,35 TL’ ye ihtiyaç olacağını, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı olduğunu, davacı şirketin müvekkilleri aleyhine Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını ve müvekkilleri tarafından bu takibe itiraz edildiğini, taraflarınca davacı karşı davalı şirket aleyhine eksik ve hatalı iş ile gecikme bedellerinin ödenmesi için arabulucuya başvuru yapıldığını, arabuluculuk işleminin anlaşamama ile neticelendiğini, iş süresindeki aksaklıkların müvekkili tarafından sözlü ve mail yoluyla yüklenici olan davacı karşı davalıya iletildiğini ancak herhangi bir sonuç alınmadığını, taraflar arasında malzemesiz işçilik işlerinin yapımına ilişkin sözleşme imzalandığı iddiasının kötü niyetli ve mesnetsiz olduğunu, müvekkillerinin inşaat demiri ve hazır beton malzemelerini temin edeceğini, sonuç olarak 16 katlı inşaatın tamamlanması sürecine kadar kalıp işlerini kendi kalıp malzemelerini getirerek malzemeli olarak yapıp tamamlayan davacı karşı davalı …’nın sözleşme ile açıkça belli olan malzemeli kalıp işçiliği ile ilgili olarak malzemesiz sadece işçilik işlerinin yapımına ilişkin sözleşme imzalandığı ifadesini kullanmasının bile davanın haksız ve kötüniyetli olduğunun en önemli delili olduğunu, ayrıca davacı karşı davalı şirketçe açılan Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyasında bilirkişi tarafından düzenlenen raporda dahi sözleşme gereği kaba inşaat işinde kullanılacak kalıp ve kalıp ekipmanlarının temininin davacı karşı davalı şirkete ait olduğunun açıkça belirtildiğini, taraflar arasında yapılan sözleşme gereğince işverenin işi durdurabileceği ve yüklenicinin buna uyması gerektiği hususunun açık olduğunu, davacının dava dilekçesinde belirttiği barter dairelerin teslimi için öncelikle işin geçici kabulünün yapılması gerektiğini, ancak sözleşme konusu iş sözleşme hükümlerine uygun şekilde tamamlanmadığı için geçici kabulünün yapılmadığını, müvekkillerinin borcunun muaccel hale gelmediğini, davacının geçici ya da kesin kabule ilişkin maddeleri yok sayarak düzenlediği fatura ile icra takibine girdiğini, davacının gecikme bedeline ilişkin taleplerini görmezden geldiğini, ayrıca davacı şirketin tamamlanan bölümlerle ilgili geçici kabulün yapılması ile ilgili herhangi bir talebinin olmadığını, sözleşme hükümlerinin açık olduğunu, taraflarınca mahkememizin … D. İş sayılı dosyasından delil tespiti yaptırdıklarını ancak müvekkili şirketlerin zararının daha büyük olduğunu, bu nedenle bilirkişi incelemesi taleplerinin olduğunu, eksik ve hatalı yapılan işlerin sözleşme gereğince hesaplanması gerektiğini, davacı karşı davalının hatalı ve eksik iş yaptığının bilirkişi raporu ile sabit olduğundan bu işlerin tamamlanması için geçecek sürenin gecikme gün sayısına eklenmesi gerektiğini, eksik kalan işleri müvekkillerinin tamamlamak zorunda kaldıklarını, müvekkillerinin bu işleri tamamladıktan sonra inşaatın diğer aşamalarına geçebildiklerinden bahisle davacı karşı davalı şirketin itirazının iptali davasının reddine, %20′ den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı taraf yükletilmesine, karşı davalarının kabulü ile fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere 562.370,35 TL nin eksik ve hatalı işlerin yapım ve düzeltilmesi için maliyet bedelinin işin teslim edilmesi gereken tarih olan 22.08.2018 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte tahsili ile, fazlaya dair hakları yine saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100.000,00 TL gecikme bedelinin işin teslim edilmesi gereken tarih olan 22.08.2018 tarihinden itibaren işleyecek en yük sek ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsiline, dava giderleri ve avukatlık ücretinin davacı karşı davalı şirkete tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
{MAHKEMEMİZİN KÖK … ESAS SAYILI DOSYADAKİ KARŞI DAVAYA İLİŞKİN DAVALININ SAVUNMALARI}
DAVACI/KARŞI DAVALI VEKİLİNİN KARŞI DAVAYA CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; açılan davanın icra takibine yapılan haksız itiraz sonucu duran takibin devam etmesine yönelik itirazın iptali davası olduğunu, davalı taraf açılan itirazın iptali davasına karşı dava açtığını, dilekçelerinde imzalanan eser sözleşmesine dayanan ayıba ilişkin taleplerde bulunulduğunu, huzurdaki dava, davalıların imzalanan taşeronluk sözleşmesine göre müvekkile devretmesi gereken tapuları devretmeyip aynı zamanda hakedişlerden % 40 bartır kesintisi yapması sonucu müvekkilinin yapılan haksız kesintilerin tahsili istemiyle yürütülen icra takibine itirazın iptali istemine ; karşı dava ise, taşeronluk sözleşmesinde davalı tarafın iddia ettiği üzere eksik hatalı işlerin yapım ve düzeltilmesi için maliyet bedelinin ve gecikme bedelinin tahsili istemine ilişkin olduğunu, davalı tarafın eksik ve hatalı işler ile gecikme bedelinin tespiti için Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporu
uyarınca ayıba ilişkin çıkarılan 562.370,35 TL lik ayıp noktasında alacaklarına ilişkin olarak talepte bulunduklarını, ayıba ilişkin olarak ayıp var mı yok mu olduğu, ayıba ilişkin kusurun kimde olduğu hususları yargılamayı gerektiren hususlar olduğunu, anılan dosyanın kesin hüküm teşkil edecek bir tespit içermediğini, davalıların mahkememizin … D. İş sayılı dosyasından delil tespiti talep ettiklerini, tespit isteyen davalı şirketler tarafından ileri sürülen ve incelemeyi yapan bilirkişilerce varlığı iddia edilen ayıplı imalatların kabulünün mümkün olmadığını, aleyhine tespit istenen müvekkili şirket tarafından yapılan imalatlarda ayıp söz konusu olmadığı gibi tespit isteyen şirketler tarafından süresi dahilinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, davalı şirketlerin taşeronluk sözleşmesi gereğince müvekkili şirkete devretmesi gereken tapuları devretmediğini, tapuların karşılığında hakedişlerden kesilen % 40 bartır kesintilerini ödemediğini, davalı yan karşı dava dilekçesinde eksik ve hatalı işlerin yapım ve düzeltilmesi için maliyet bedelini ve gecikme bedelini talep ettiklerini, Yargıtayın yerleşik içtihatlarına göre iş sahibinin ayıptan doğan zararları ve eksik işlerle ayıbın giderim bedelini talep edebilmesi için işin bedelini ödemiş olması gerektiğini, davalı şirketlerin sözleşmeye istinaden müvekkili şirkete işin bedelini ödemediklerini, davalıların eksik ve hatalı işlerin yapım ve düzeltilmesi için maliyet gideri ve gecikme bedelini istemelerinin haksız olduğunu, müvekkili şirketin, iş sahibi davalı şirketlerin inşaat alanında otopark hafriyatını yapmamasından dolayı otopark inşaatına başlayamadığını, davalı şirketlerin yüklenicinin eseri meydana getirmeye başlaması veya çalışmaya devam edilebilmesi için kendisine düşen hazırlık fiillerini haklı bir sebep olmaksızın yerine getirmeyerek alacaklının temerrüdüne düştüğünü, alacaklının temerrüde düşmesi için kusurlu olması şartı aranmadığını, Yargıtayın yerleşik içtihatlarına göre iş sahibinin inşaatın üzerinde yapılacağı arsayı inşaata elverişli biçimde temin etmemesi alacaklının temerrüde düşmesine neden olur şeklinde olduğunu, davalı şirketler tarafından sözleşme gereği hafriyatı yapılıp müvekkili şirkete teslim edilmesi gereken kapalı otopark alanında herhangi bir hafriyat işlem yapılmadığından müvekkili şirket tarafından imalat yapılamadığını, otopark inşaatına başlanılmamasında müvekkili şirketin herhangi bir kusuru bulunmadığını, müvekkili şirket tarafından otopark inşaatına başlanabilmesi amacıyla yapılması gereken hafriyatın tespiti için Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi … D. İş sayılı dosyasında delil tespiti talep edildiğini, rapora göre 15.10.2020 tarihinde otopark inşaatı için hafriyatın hala yapılmadığının tespit edildiğini, davalıların Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. iş sayılı dosyasında sundukları dilekçede asılsız beyanda bulunduklarını, müvekkili şirket tarafından davalı şirketlerce kapalı otopark alanının hafriyatı yapılsın diye günlerce beklenildiğini, buna rağmen müvekkili şirkete davalı şirket yetkililerince bilgi verilmediğini, geçen bu sürede müvekkili şirketin sahada bulunan kalıp ekipmanlarını kullanamadığından ötürü zarara uğradığını, sözleşme açık olup işin konusu olarak “Konya İli … İlçesi … Ada … Parsel de 96 daire ve 10 dükkan ile toplam inşaat alanı 28134 m2 olan 16 katlı Destanbul park binası inşaatı kaba işleri kalıp ve demir işleri ile ilgili ekli birim fiyat tarifleri ve keşif listesinde ki tüm işlerinin proje detayları ile birlikte fen ve sanat kaidelerine uygun olarak yüklenici tarafından yapılmasına ilişkindir” denildiğini, sözleşme konusu itibariyle müvekkili şirket açısından kaba işler ve demir işleri olarak belirlenmiş olup kapalı otoparkın hafriyatının yapılması sorumluluğunun müvekkili şirkete ait olmadığını, davalı şirket tarafından hafriyat sorumluluğunun kendisinde olduğunun açık olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşme madde … uyarınca “işverence onaylanmış hakediş raporlarına uygun olarak düzenlenmiş faturalar karşılığında” denerek hazırlanan faturaların işveren tarafından onaylanmış ve kontrol edilmiş imalatlardan sonra kesilen faturalar olduğunun açık olduğunu, kesilen faturalara ilişkin ödemelerinde yapıldığını, 15.09.2018 tarihine kadar yapılan imalatlar ve işler açısından davalı tarafça bu tarihe ve bu hak edişlere ilişkin ödemelerinde yapıldığını, taraflar arasında davalı çalışanı … tarafından … maili üzerinden müvekkili şirket yetkililerine ait … adresine mail atarak çeşitli zamanlarda eksik ve hatalı işleri belirttiğini, şayet bunların giderilmediği takdirde teknik şartname uyarınca yaptırım yapılacağını, ya da hakedişlere yansıtılacağı hususunun açıkça belirlendiğini, taraflarına hakedişler ve faturalandırılması gereken hususların kendilerince belirtildiğini, müvekkili şirketin imalatları kontrol ediliyor ve denetleniyorken taraflarına imalat ayıplarından bahsedilmesinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, ayıptan bahsedilebilecek olsa bile Berfin Tonguç tarafında İmalat hataları hakkında başlığıyla gönderilen mail incelendiğinde tarihin 26.06.2018 olduğunu, açıkça belirtilen hususlar konusunda daha dikkatli olunması gerektiğinin yazdığı bu mailden sonra da müvekkili şirketin hak edişlerinin yapıldığı onayların verildiğinin açık olduğunu, davalı şirket çalışanı Berfin Tonguç’un 26.06.2018 tarihinde müvekkili şirkete göndermiş olduğu mailde “…Yapılan bu hatalar geriye dönüşü olmayan büyük hatalar olup , imalata daha çok özen gösterilmesini, kontrolün daha sıkı tutulmasını, bu ve benzeri hataların tekrarlanmamasını rica ederim.” şeklinde açıklamada bulunduğunu, mailden anlaşılacağı üzere davalı taraf iddia edilen ayıbı açık ayıp olarak nitelendirdiğini ve yalnızca müvekkili şirketi bu konuda uyararak ayıplı olduğunu iddia ettikleri imalatı kabul ettiklerini, davalı şirket ayıpları tespit etmesi ve bu ayıplara ilişkin işlem yapma hakkına sahipken işlem yapmayarak ve bu şekilde kabul ettiğini, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi taraflar arasındaki yazışmalarda iş sahibinin ayıbı kabul ettiğine ya da bu anlama gelebilecek ibarelerin olup olmadığı hususuna dikkat çekmiş ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabileceğine değindiğini, eser sözleşmelerinde iş sahibi tarafından ayıplı olan eserin herhangi bir çekince belirtilmeksizin açıkça veya zımnen kabul edilmesi de müteahhidin ayıba karşı tekeffül borcunu ortadan kaldıran nedenlerden birisi olduğunu, somut olayda davalı şirket ortaklığı yapılan imalatı kabul etmiş olup eksik ve hatalı işlerin yapım ve düzeltilmesi için maliyet bedelinin ve gecikme bedelinin tahsilini talep etmesinin mümkün olmadığını, davalı şirket her ne kadar kabul etmeselerde ayıplı imalatın giderim bedelinin tahsili için makul sürede ayıba ilişkin talepte bulunmadığını ve dava açmadığını, davalının ayıba ilişkin mahkememizden delil tespitinde talepte bulunma tarihini ….06.2019 olduğunu, huzurdaki itirazın iptali davası açma tarihi olan 19.10.2020 tarihine kadar davalı şirketlerce ayıbın giderim bedeli ve gecikme bedelinin tahsiline yönelik herhangi bir dava açılmadığını, davalı tarafın kendilerinin dava açmasını beklediğini ve açılan itirazın iptali davasına karşı dava olarak ayıbın giderim bedeli ve gecikme bedelini talep ettiklerini, iş sahibinin Yargıtayın Yerleşik kararlarına göre ayıpların giderim bedelini teslim tarihinden itibaren makul süre içinde talepte bulunması ve dava açmasının gerektiğini, aksi takdirde bu konuda gecikerek talepte bulunması ve dava açması halinde zararın artmasına neden olacağını, somut uyuşmazlıkta davalı şirketler ayıbın giderim bedelini tahsiline yönelik taleplerinde kötü niyetli olarak geciktiklerini ve zararın artmasına neden olduklarını, davalı şirketler karşı dava dilekçesinde fazlaya dair tüm dava ve talep haklarını saklı kalmak kaydıyla kısmi dava açarak eksik ve hatalı işlerin giderim bedelini talep etmesi kötü niyetli olduklarını gösterdiğini, davalı şirketlerin iddia edilen ayıpların giderim bedelini talep ve dava açmakta gecikmiş olduğundan oluşabilecek zararların artmasına neden olduklarını, davalı tarafça ….06.2019 tarihinde mahkememizin … D. İş sayılı dosyasından alınan ayıba ilişkin tespit raporunun süresi içerisinde olmadığını, TTK ayıba ilişkin olarak öngürmüş olduğu süre içerisinde davalı tarafça iş bu süre içerisinde ayıba karşı işlem yapılmadığını, gönderilen mail ve açılan tespit davası arasındaki sürenin kanunun ön görmüş olduğu süreden çok fazla olduğunu, müvekkili şirket tarafından kesilen faturalar üzerinden yapılan kesintiler incelendiğinde sadece sözleşme uyarınca % 40 lık bartır kesintilerinin yapıldığının açıkça belli olduğunu, diğer hususlar yönünden davalı şirket tarafından eksik ya da hatalı imalatlara ilişkin herhangi bir kesintinin yapılmadığını, eksik ödeme yapılacağına ilişkin davalı şirket yetkililerinden herhangi bir mail gelmediğini, müvekkili şirket tarafından tespitin yapıldığı mahalde imalatlar yapılırken her hak ediş döneminde yapılan imalatlara ilişkin bilgilendirmeler tespit isteyen şirketlere yapıldığını, bu bilgilendirmelere ve tespit isteyen şirketlerin işin yapıldığı sahada kontrol mühendisi tarafından yapılan imalatlar kontrol edildikten sonra hak ediş ödemeleri müvekkili şirket hesabına tespit isteyen şirketler tarafından ödendiğini, inşaat sektöründe ticari teamülle gereği her hak ediş döneminde teslimi yapılan ve ödemesi yapılacak imalatlar incelendikten sonra yapılan imalatların işveren tarafından kabulü halinde taşeron şirkete ödeme yapılmakta olduğunu, aleyhe tespit isteyen şirketler tarafından talep edilen ayıplı imalatlarının tespitine ilişkin düzenlenen raporda belirtilen ayıplı imalatların kabulünün mümkün olmadığını, davalı şirketler ayıbın kendileri tarafından giderildiğine dair herhangi bir fatura ya da belge sunmadıklarını, davalıların iddia ettikleri ayıbın kendileri tarafından giderildiğini ispatlamak zorunda olduklarını, davalı şirketler fatura ya da belge ibraz etseler bile bunların başka işler için alınmış belgeler olabileceği gibi her zaman temini mümkün belgeler olduğunun da gözetilerek değerlendirme yapılması gerektiğini ve tüm bu nedenlerle haklı davasının kabulüne, haksız, yersiz ve kötü niyetli olarak açılmış olan karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
{MAHKEMEMİZİN KÖK … ESAS SAYILI DOSYASI İLE BİRLEŞTİRİLEN YİNE MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI DOSYADAKİ DAVADA DAVACI TARAFIN İDDİASI} DAVACI VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİ İLE ÖZETLE; müvekkili şirket ile davalılar arasında Konya ile … ilçesi … ada … parselde yer alan arsaya yapılacak 96 daire ve 10 dükkan ile toplam inşaat alanı 28.134 m2 olan 16 katlı binanın ve yine aynı inşaat alanında bulunan kapalı otoparkın kaba inşaat işlerinin yapımına ilişkin taşeronluk sözleşmesi imzalandığını, sözü geçen sözleşmenin dava dilekçelerinin ekinde olduğunu, müvekkili şirketin söz konusu taşınmazların bedellerinin her hakediş dönemi müvekkili şirketin hesabından kesilmesinden ve müvekkili şirkete ödenmesi gereken diğer hakediş alacaklarından dolayı toplamda fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 810.149,67 TL davalı şirketlerden alacaklarının bulunduğunu, davalı şirketler tarafından süresi içinde müvekkilleri şirkete herhangi bir ödeme ya da söz konusu taşınmazların tapu devirlerinin yapılmadığını, imzalanan taşeronluk sözleşmesi gereğince müvekkilince hakedişlerin ödenmesi için davalı şirket adına faturalar tanzim edildiğini, müvekkilince davalı şirketler aleyhine Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan takibe itiraz edildiğini, taraflarınca açılan mahkememizin … Esas sayılı dosyasında itirazın iptali davasının görüldüğünü, bu nedenle huzurdaki davanın sözü geçen dosya ile birleştirilmesine karar verilmesini, mülkiyeti davalılara ait olan Konya ili … ilçesi … ada … parsel sayılı taşınmazda yer alan A1 Blok 14. Kattan bir adet emsal alanı 164 m2 olan 4+1 daire ile A3 Bloktan emsal alanı 114 m2 olan 2+1 daire olmak üzere toplam 2 adet dairenin tapu kaydının müvekkili şirket adına tapuda kayıt ve tesciline, tescili mümkün olmadığı takdirde 2 adet tapunun bedelleri ile davalılarca Konya . İcra Dairesi … Esas sayılı dosyasına yapılan itiraz neticesinde açılan mahkememizin … E. sayılı itirazın iptali davasına konu olan fatura bedelleri arasındaki farkın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ödenmesine karar verilmesini, davalılarca inşaatın geciktirilmesinden dolayı meydana gelen gecikme sebebi ile uğranılan gecikme tazminatı ile menfi ve müspet zararların fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla tazminine, ileride telafisi mümkün olmayan zararların doğmasını önlemek adına dava sonuçlanıncaya kadar Konya ili … ilçesi … ada … parsel sayılı taşınmazın A1 Blok 14. Kattan bir adet emsal alanı 164 m2 olan 4+1 dairelerin tamamı üzerine ile A3 Bloktan emsal alanı 114 m2 olan 2+1 dairelerin tamamı üzerine 3. kişilere devrinin engellenmesi adına tedbir konulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
{MAHKEMEMİZİN KÖK … ESAS SAYILI DOSYASI İLE BİRLEŞTİRİLEN YİNE MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI DOSYADAKİ DAVAYA İLİŞKİN DAVALININ SAVUNMALARI}
DAVALILAR VEKİLİ CEVAP DİLEKÇESİ İLE ÖZETLE; Davacının taleplerinin gerek hak düşürücü süre gerekse zamanaşımı sürelerinin geçtiğini, hak düşürücü süreye ve zamanaşımına ilişkin olarak itiraz ettiklerini, davacı şirket tarafından mahkememizin … Esas sayılı dosyasında açılan işbu dava ile birleştirilmesine karar verilen dava huzurdaki dava ile aynı dava olduğunu ve davacının birleşen davayı açmakta hukuki yararının da bulunmadığını, Bu nedenle HMK 114/h ve 114/ı maddeleri gereği birleşen davanın dava şartı yokluğundan reddinin gerektiğini, daire bedellerinin Türk Lirası olarak parasal karşılığının çok net bir şekilde sözleşmede yazıldığını ve kaç liralık alacak karşılığında verileceğinin belirlendiğini, alacağın asıl konusunun belirli miktardaki para olduğunu, davacı şirketin müvekkili şirketlere Konya . Noterliği’nden 3 Mayıs 2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnameyi keşide ederek sadece 810.149,67 TL bakiye alacağını talep ettiğini, cevabi ihtarnamede eksik ve hatalı işler ile gecikme bedelini talep etmeleri üzerine ödenmediğini iddia edilen 7 adet fatura toplamı olan 805.720,93 TL asıl alacak için Konya . İcra Dairesi’nin … Esas numaralı dosyasından müvekkili şirketler aleyhine icra takibine girildiğini, taraflarınca takibe itiraz edilmesi üzerine müvekkili şirketler aleyhine itirazın iptali davası ikame edildiğini, davacı şirketin müvekkili şirketlere ihtarname keşide etmek, aleyhlerine icra takibi yapmak, arabulucuya başvurmak ve dava açmak suretiyle ısrarla bakiye alacağını para olarak talep ettiğini, davacı şirketin böylelikle alacağının karşılığı olan daire ve para arasında seçimlik hakkını kullandığını ve alacağını para olarak talep etmeyi tercih ettiğini, davacının ihtarnamede, icra takibinde ve açtığı itirazın iptali davasında talep ettiği alacağın barter olarak verilmesi gerektiğini iddia ettiği dairelerin bedellerinin tam karşılığı olduğunu, açılan birleşen dava ile bu kez dairelerin tapularını ya da bedellerini talep ettiğini, davacının aynı davayı iki kez açtığını, HMK 114/h ve 114/ı maddeleri gereği; davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunmaması ve aynı davanın, daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olmasından dolayı birleşen davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddedilmesi gerektiğini, davacının tapu iptali ve tescil talebinin kabulünün mümkün olmadığını ve talebinin reddinin gerektiğini, davacının dairelerin kesintilere konu edilen ve toplam işin yüzde 40’ına tekabül eden kesin ve net olarak belirlenmiş bedeli olan ve bilirkişi raporunda tespit edilen 810.149,67 TL’yi talep edebileceğini ve açtığı itirazın iptali davasında da bu bedeli talep ettiğini, davacının menfi ve müspet zarar talebinin dayanaksız olduğunu, sözleşme gereği yapması gereken işleri eksik ve ayıplı yaptığını, işi geç teslim ettiği bilirkişi raporu ile sabit olduğunu, davacının bu talebinin hiçbir hukuki dayanağının olmadığını ve dosya kapsamındaki tüm deliller, sözleşme ve bilirkişi raporundan kolaylıkla anlaşılabileceğini, bilirkişi raporunda davacı karşı davalı …’nın yüklendiği işi sözleşmeye aykırı olarak eksik ve hatalı olarak yaptığını, geç teslim ettiğinin tespit edildiğini, eksik ve hatalı işlerin toplam bedeli (562.370,35+91.980) 654.350,35 TL olduğunu, gecikme bedelinin 425.313,71 TL olduğunu, sözleşme gereği kesin kabul yapıldıktan sonra eksik ve hatalı işler ile gecikme cezasının yüklenicinin alacağından mahsup edilmesi gerektiğini, müvekkili şirketlerin sözleşme hükümlerini tam ve eksiksiz uyguladıklarını, davacı karşı davalı …’nın ise sözleşme hiç yokmuş gibi hareket ettiğini ve davalar açtığını, müvekkili şirketlerin davacı karşı davalıya borcu olmadığı gibi bilirkişi raporunun sonuç kısmında belirtildiği gibi 248.486,35 TL alacağı bulunduğunu, bu nedenlerle müvekkili şirketlerin davacı karşı davalıya daire ya da daire bedellerinin karşılığı olan ve barter kesintisine konu edilen bedeli ödeme yükümlülüğünün olmadığını, sözleşmenin ….2 maddesinde belirtildiği üzere hak ediş raporlarının niteliği geçici hak ediş raporu olduğunu, sözleşmenin ….4 maddesi ile geçici kabulünden sonra nihai hak ediş raporu düzenlenmesi gerektiğini ancak bu raporun düzenlenmediğini, davacı karşı davalı taraf sözleşme maddeleri yokmuş gibi hareket ederek düz mantıkla iş yaptım parasını verin şeklinde taleplerde bulunduğunu, müvekkili şirketler hiçbir aşamada davacı davalının yaptığı işi sözleşme şartları kapsamında kabul etmediklerini, davacı davalı tüm hususlarda olduğu gibi bu hususta da sözleşmeyi yok saydığını, ihtilafların tamamının davacı davalının sözleşme şartlarını yok saymasından kaynaklandığını, sözleşmenin gecikme cezası başlıklı 20. maddesinde; “20.1. yüklenici, iş ile ilgili imalat, gerekli kontroller ve geçici kabulünü yaptırma işlerinde kendi kusur ve hatası yüzünden gecikmeye neden olursa, geciken her gün için 30 günlük gecikmeye kadar %0,5 30 günden sonra işin toplam miktarının %1‘i kadar tutarındaki cezayı ödemeyi kabul eder.” şeklinde belirlenmiş ve bilirkişi raporunda bu bedel 425.313,71 TL olarak belirlendiğini, sözleşme tarafların kanunudur ilkesi evrensel bir ilke olduğunu ve sözleşme hükmünün çok açık olduğunu, daireler ya da bedelleri …’nın müvekkili şirket nezdindeki teminatı olduğunu, müvekkili şirketler tarafından işin geçici kabulü yapıldığında … bu bedeli hak edeceğini, geçici kabulün yapılmasına engel bir durum olduğunda ise … yüklendiği işi sözleşmeye göre eksik, hatalı veya geç teslim ettiği takdirde müvekkili şirketler nezdinde teminat olduğunun açıkça yazılı olan dairelerin bedellerinden eksik ve hatalı iş bedelleri ile gecikme bedeli mahsup edileceğini, müvekkili şirketler …’nın tamamladığını iddia ettiği işi sözleşmeye hükümlerine uygun olarak tamamlayıp tamamlamadığını kontrol edip geçici ve kesin kabulünü yapmadan … sözleşme hükmüne aykırı davranmış ve tek taraflı bir tespit yaptırıp alacaklı olduğu iddiası ile müvekkili şirketler aleyhine iş ve işlemler yapmaya kalkıştığını, tüm bu nedenlerle karşı davasının kabulü ile davacı karşı davalı tarafından açılan davaların reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALI/KARŞI DAVACILAR VEKİLİ VERDİĞİ 22/06/2021 TARİHLİ TALEP ARTIRIM DİLEKÇESİ İLE; karşı dava dilekçesinde talep ettikleri eksik ve hatalı işlerin düzeltilmesi bedeli olan 562.370,35 TL yi alınan bilirkişi raporu doğrultusunda 91.980,00 TL artırarak 654.350,35 TL ye çıkartıklarını, yine karşı dava dilekçesinde talep ettikleri 100.000,00 TL gecikme bedelini de 325.313,71 TL artırarak 425.313,71 TL ye çıkardıklarını, söz konusu bedellerin işin teslim edilmesi gerektiği tarih olan 22/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari temerrüt faiziyle davacı/karşı davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Mahkememizin kök dava dosyasındaki dava; faturaya dayalı olarak başlatılan icra takibine yönelik yapılan itirazın iptaline yönelik itirazın iptali davasıdır.
Mahkememiz kök dava dosyasındaki karşı dava; davalılar tarafından davacı aleyhine açılmış olan tazminat davasıdır.
Mahkememizin kök dava dosyası ile birleştirilen dosyadaki dava; davalılar adına kayıtlı olan ayrıntıları belirtilen taşınmazlara ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır.
Mahkememizce; dava dilekçesi, cevap ve karşı dava dilekçesi, karşı davaya cevap dilekçesi, birleşen dava dosyasına ait dava ve cevap dilekçeleri, taraf vekillerinin verdikleri diğer dilekçe ve belgeler, mahkememizin birleşen dosyasına özgü birleştirme kararı, taraflar arasında imzalanan sözleşme örneği, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, … Denetim firmasınca mahkememize sunulan belgeler, … Tapu Müdürlüğünden gelen cevabi yazı ve ekleri, … Belediyesinden gelen cevabi yazı ve ekleri, mahkememizce yapılan keşif tutanakları ve alınan bilirkişi raporları ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun tanımı başlıklı 470. Maddesi; “Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, işsahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.” hükmünü amirdir.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun götürü bedel başlıklı 480. Maddesi; “Bedel götürü olarak belirlenmişse yüklenici, eseri o bedelle meydana getirmekle yükümlüdür. Eser, öngörülenden fazla emek ve masrafı gerektirmiş olsa bile yüklenici, belirlenen bedelin artırılmasını isteyemez. Ancak, başlangıçta öngörülemeyen veya öngörülebilip de taraflarca göz önünde tutulmayan durumlar, taraflarca belirlenen götürü bedel ile eserin yapılmasına engel olur veya son derece güçleştirirse yüklenici, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı veya karşı taraftan beklenemediği takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Dürüstlük kurallarının gerektirdiği durumlarda yüklenici, ancak fesih hakkını kullanabilir. Eser, öngörülenden az emek ve masrafı gerektirmiş olsa bile işsahibi, belirlenen bedelin tamamını ödemekle yükümlüdür.” hükmünü amirdir.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun cezanın sözleşmenin ifası ile ilişkisi başlıklı 179. Maddesi; “Bir sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir ceza kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı, ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilir. Ceza, borcun belirlenen zaman veya yerde ifa edilmemesi durumu için kararlaştırılmışsa alacaklı, hakkından açıkça feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmiş olmadıkça, asıl borçla birlikte cezanın ifasını da isteyebilir. Borçlunun, kararlaştırılan cezayı ifa ederek sözleşmeyi, dönme veya fesih suretiyle sona erdirmeye yetkili olduğunu ispat etme hakkı saklıdır.” hükmünü amirdir.
Taraflar arasında düzenlenen …&… İnşaat Ortak Girişimi … Kaba İşler Sözleşmesi başlıklı gecikme cezası başlıklı 20. Maddesi; “1.Yüklenici, iş ile ilgili imalat, gerekli kontroller ve geçici kabulünü yaptırma işlerinde kendi kusur ve hatası yüzünden gecikmeye neden olursa, geciken her gün için 30 günlük gecikmeye kadar %0,5, 30 günden sonra işin toplam miktarının %1′ i kadar tutarındaki cezayı ödemeyi kabul eder. 2.Gecikilen malzemenin İŞVEREN’ in elemanlarında teslim alınması ya da geç yapılan işin hakedişi düzenlenirken gecikme cezasının kesilmemesi, itirazı kayıt konmaması, kabul anlamına gelmeyeceği gibi İŞVEREN in gecikme cezası hakkını bilahare kullanmasını engellemez. İş bu sözleşmede ön görülen cezalar sözleşme feshedilse de geçerliliklerini koruyacak olup, ceza tutarları hak edişlerden mahsup edilmek suretiyle, ayrıca teminatlardan ve/veya YÜKLENİCİ’ ye ait mallardan tahsil edilebilir.” hükmünü amirdir.
{}DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE{}
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirmede; davacı/karşı davalı vekilince ana dosyada davalı/karşı davacılar aleyhine açtığı davada davalı borçluların Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla itirazların iptali, takibin devamı ve %20 tazminat talep edilmiş olup; esasen taraflar arasında Konya ili … ilçesi … ada … parselde yer alan arsaya yapılacak 96 adet daire ve 10 dükkan ile toplam inşaat alanı 28.134 m² olan 16 katlı Destanbul Park binası inşaatı kaba işleri kalıp ve demir işleri yapımı konusunda kaba işler sözleşmesi yapıldığı ve bu sözleşme kapsamında davacı yüklenici (taşeron) tarafından bir kısım işlerin yapıldığı ve sözleşmenin ödemeler başlıklı ….1 maddesi gereğince imalat ödemesi olarak; işveren tarafından yüklenici/davacıya A1 Blok 14. kattan bir adet emsal alanı 164 m² olan 4+1 daire ve A3 bloktan bir adet emsal alanı 114 m² olan 2+1 daire olmak üzere toplam 900.000,00 TL bedel karşılığı barter olarak verileceği, bu bedelin toplam bedele oranının %40′ ına karşılık geleceği, yüklenicinin yaptığı iş bedeli, iş programı doğrultusunda, aylık hakedişlerle yapılacağı, hakedişlerin aylık olarak düzenlenip, her gün sonunda onay için teslim edileceği, ödemelerin gerekli kesintiler (işveren tarafından yapılan işçilik ile ilgili her türlü tahakkuk, ödemeler, avans, stopaj vs.) yapıldıktan ve işçilere ait SGK primleri yatırıldığında ve evrak ve bordroların işverene teslim edildikten sonra hakediş belgelerinin ay sonunda onayına müteakip %40 iş karşılığı daire kesintisi düşüldükten sonra kalan %60′ ı için yarısının 20. gününde, kalan yarısının 60. günlük evrak ile birlikte ödeme yapılacağının kararlaştırıldığı hususlarında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık davalı tarafın savunmaları doğrultusunda davacının üzerine düşen edimleri tam olarak yerine getirip getirmediği, sözleşmedeki geçici kabul şartının gerçekleyip gerçekleşmediği, sözleşme gereğince belirlenen hakediş alacağının muaccel olup olmadığı ve varsa miktarlarında toplanmaktadır.
Mahkememizce toplanan deliller, dosyadaki tespit raporları ve özellikle düzenlenen 14/06/2021 tarihli bilirkişi heyet raporu ile, taraflar arasında TBK 480. maddesinde düzenlenen götürü bedel usulü bir taşeronluk sözleşmesi düzenlendiği, sözleşmede iş tesliminin sözleşmenin imzalanmasına müteakip 15 gün olarak belirlenmiş ise de; 02/11/2017 tarihinde 23 gün gecikmeli olarak yapıldığı, sözleşme gereğince süre uzatımı da verildiğinde işin teslim tarihinin 22/08/2018 olması gerekirken; davacı tarafa 16 katlı binanın işlemlerinin 27/09/2018 tarihinde tamamlandığı, davacı tarafça sözleşme gereğince düzenlenen hakediş faturalarının davacı/karşı davalının defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı/karşı davalının kendi defterlerine göre takip tarihi itibariyle 831.177,71 TL asıl alacağı olduğu, davalı iş ortaklığının defterlerine göre ise davacı/karşı davalının hakedişlerinden kaynaklı 810.149,67 TL alacaklı olduğu, davalı defterlerinin HMK 222/4 maddesi gereğince aleyhine delil teşkil ettiği, bu itibarla davacı/karşı davalının faturalara konu işlerin davalıya teslim edildiğinin ve davacının takip tarihi itibariyle 810.149,67 TL asıl alacağı ve davacı tarafa gönderilen ihtarname ile davalı/karşı davalılar temerrüte düşürüldüğünden SMMM bilirkişisi tespitine göre 71.732,00 TL temerrüt faizi olmak üzere toplamda 881.881,67 TL alacağı olduğu kanaatine varıldığından davacının ana davasının kısmen kabulü ile hükmedilen alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 176.376,33 TL icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline, davacının fazlaya ilişkin talepleri ve takibin fazlaya ilişkin kısmı haksız olmakla birlikte; kötü niyetli takip yapıldığı davalılarca ispatlanamadığından davalıların şartları bulunmayan tazminat taleplerinin de reddine karar vermek gerekmiştir.
Ana dava içinde açılan karşı davada; davalı/karşı davacılar vekilince taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesi gereğince davacı yüklenicinin bir kısım işleri eksik ve hatalı yerine getirdiği, üzerine düşen yükümlülükleri tam olarak ifa etmediği eksik ve hatalı işlerden kaynaklı olarak davalı/karşı davacıların zarara uğradığı ileri sürülerek eksik ve hatalı işlerden kaynaklı tazminat ve ayrıca gecikme cezası talep edilmiş olup; davacı/karşı davalı vekilince müvekkilinin üzerine düşen edimleri sözleşmeye göre yerine getirdiği, eksik ve hatalı işlerin bulunmadığı, davalı/karşı davacıların otopark harfiyatını yapmamasından dolayı otopark inşaatına başlanamadığını, davalı/karşı davacıların alacaklının temerrüdüne düştüklerini, davalı/karşı davacıların TBK 477. maddesi gereğince yapılan işlemleri ve imalatları kabul etmiş sayılmaları gerektiği,. Davalı/karşı davacının ayıpları kendilerinin giderdiklerine dair herhangi bir fatura ibraz etmedikleri ileri sürülerek karşı davanın reddi talep edilmiştir.
Mahkememizce toplanan deliller, mahallinde yapılan keşifler, dinlenen tanık beyanları, Mahkememizin … D. İş sayılı dosyasında yapılan delil tespiti, alınan tespit raporu ile dosyamızda alınan bilirkişi raporları ile, yüklenici davacı/karşı davalı tarafından yapılan imalatlarda işçilik ve hatalı işler olduğu, bu eksik ve ayıplı işler için yapılması gereken imalat bedellerinin 562.370,35 TL olduğu, eksik ve ayıplı işleri düzeltme imalat bedelleri toplamının 91.980,00 TL olduğu tespit edildiğinden davalı/karşı davacıların davasının talep artırım dilekçeleri nazara alınarak kabulü ile eksik ve hatalı imalatlar ve düzeltilmesinden kaynaklı toplam 654.350,35 TL tazminatın davalı/karşı davacıdan tazminine karar vermek gerekmiştir.
Davacı/birleşen dosya davacısı tarafından iş sahibi davalılar aleyhine açılan mahkememizin … Esas sayılı dosyasıyla taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinin ….1 maddesinde bahsi geçen Konya İli, … İlçesi, … ada … parsel sayılı taşınmazın A1 Blok 14. kattan bir adet 164 m² 4+1 daire ile A3 Blok 114 m² 2+1 dairelerin tapularının davacı adına kayıt ve tescili ile tescil mümkün olmaması halinde 2 adet dairenin Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına konu fatura bedelleri düşüldükten sonra farkın tahsili, gecikme tazminatı ile menfi ve müspet zararların tazmini talep edilmiş ise de; davacı/karşı davalı vekilince daha evvelden taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin …. Maddesi gereğince seçimlik hak kullanılarak takip talebinde bulunarak, bu takibe itiraz nedeni ile ana dava açılarak hak edişlere ilişkin barter kesintisi olarak fatura bedellerinin tahsili talep edildiğinden birleşen davada yeniden seçimlik hak kullanılmayacağı kanaatine varıldığından ve ayrıca sözleşme gereğince dairelerin davacı adına tescili için gerekli olan geçici kabulün de bulunmadığı anlaşıldığından birleşen davadaki tapu tescili taleplerinin ve bakiye alacak taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Yine birleşen davada davacı vekilince 350,00 TL gecikme tazminatı, 350,00 TL menfi tazminat, 300,00 TL müspet zarar talep edilmiş ise de; dosyada toplanan tüm deliller ve alınan bilirkişi raporları ile davalı tarafın değil; bizzat davacının gecikmeye neden olduğu, davacı tarafın müspet ve menfi tazminat taleplerini ispatlayamadığı hüküm ve kanaatine varıldığından, birleşen mahkememizin … Esas sayılı davasının ve tüm taleplerin ayır ayrı reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
-{HÜKÜM:}- Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
A-ANA DAVADA DAVACININ DAVASININ KISMEN KABULÜ İLE;
1-Davacı tarafın icra takibindeki asıl alacak talebi de nazara alınarak, davalı borçluların Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yaptıkları itirazların kısmen iptali ile, takibin 810.149,67 TL asıl alacak, 71.732,00 TL işlemiş temerrüt faizi olmak üzere toplam 881.881,67 TL üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %21,25 ve değişen oranlarda işleyecek reeskont faizi ile devamına.
2-Fazlaya ilişkin talebin reddine.
3-Hükmedilen 881.881,67 TL üzerinden %20 oranında hesaplanan 176.376,33 TL icra inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine.
4-Davalıların şartları bulunmayan tazminat taleplerinin reddine.
5-Alınması gereken 60.241,33 TL karar ve ilam harcına karşılık peşin alınan ….201,53 TL harcın mahsubu ile bakiye 48.039,80 TL harcın davalılardan alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
6-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 2019 yılı tarifesine göre iki saatlik görüşme nedeniyle taraf başına saati 330,00 TL den toplam 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin Arabuluculuk Kanununun 25/9. maddesi gereğince davanın kabul/talep oranı olan %87,29 oranına isabet eden 1.152,23 TL arabulucuk giderinin davalılardan, davanın red/talep oranı olan %…,71 oranına isabet eden 167,77 TL arabulucuk giderinin ise davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına ve Harçlar Kanununun 28. ve 130. maddeleri, HMK’nun 302. maddesi ve Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 206. maddesi hükümleri kıyasen uygulanarak işbu kararın arabuluculuk ücreti yükümlüsüne tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmemesi halinde bir ayın bitiminden sonraki 15 gün içinde mahkememizce arabuluculuk ücretinin yükümlüsünden tahsili için müzekkere yazılmasına.
7-Yargılama giderinden ayrı olarak davacının peşinen karşıladığı 54,40 TL başvuru harcı, ….201,53 TL peşin karar ve ilam harcı olmak üzere toplam ….255,93 TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine.
8-Davacının yaptığı 239,25 TL taraf davetiye gideri, 991,80 TL keşif harcı gideri, 7.000,00 TL bilirkişi ücreti gideri olmak üzere toplam 8.231,05 TL yargılama giderinden davanın kabul/talep oranı olan %87,29 oranına isabet eden 7.184,88 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazladan yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına.
9-Davalı … Yapı İnşaat Ltd. Şti.’ nin yaptığı 100,00 TL taraf davetiye giderinden ibaret yargılama giderinden davanın red/talep oranı olan %…,71 oranına isabet eden …,71 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine, davalının fazladan yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına.
10-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kısmen kabul edilen miktara göre takdir ve hesaplanmış olan 115.006,98 TL vekâlet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine.
11-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kısmen reddedilen miktara göre takdir ve hesaplanmış olan 20.258,17 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine.
B-ANA DAVANIN İÇİNDEKİ KARŞI DAVANIN ISLAH DİLEKÇESİ DE NAZARA ALINARAK KABULÜ İLE;
1-654.350,35 TL eksik ve hatalı işlerden kaynaklı maddi tazminatın 562.370,35 TL sine karşı dava tarihi olan 04/11/2020 tarihinden, 91.980,00 TL sine ıslah tarihi olan 29/06/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacı/karşı davalıdan tahsili ile davalı/karşı davacılara verilmesine.
2-425.313,71 TL gecikme tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacı/karşı davalıdan tahsili ile davalı/karşı davacılara verilmesine.
3-Alınması gereken 73.751,85 TL karar ve ilam harcına karşılık peşin ve sonradan alınan 18.437,96 TL harcın mahsubu ile bakiye 55.313,89 TL harcın davacı/karşı davalı … Ltd. Şti.’ den alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
4-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 2019 yılı tarifesine göre iki saatlik görüşme nedeniyle taraf başına saati 330,00 TL den toplam 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin Arabuluculuk Kanununun 25/9. maddesi gereğince davacı/karşı davalı … Ltd. Şti.’ den alınarak alınarak Hazine’ye gelir kaydına ve Harçlar Kanununun 28. ve 130. maddeleri, HMK’nun 302. maddesi ve Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 206. maddesi hükümleri kıyasen uygulanarak işbu kararın arabuluculuk ücreti yükümlüsüne tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmemesi halinde bir ayın bitiminden sonraki 15 gün içinde mahkememizce arabuluculuk ücretinin yükümlüsünden tahsili için müzekkere yazılmasına.
5-Yargılama giderinden ayrı olarak davalı/karşı davacının peşinen karşıladığı 54,40 TL başvuru harcı, 18.437,96 TL peşin karar ve ilam harcı olmak üzere toplam 18.492,36 TL harcın davacı/karşı davalı … Ltd. Şti.’ den alınarak alınarak davalılar/karşı davacılara
verilmesine.
6-Davalılar/karşı davacıların işbu karşı davaya özgü olarak haricen yaptıkları her hangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına.
7-Davacı/karşı davalının karşı davaya özgü yaptığı herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktara göre takdir ve hesaplanmış olan 134.373,12 TL vekâlet ücretinin davacı/karşı davalı … Ltd. Şti.’ den alınarak alınarak davalılar/karşı davacılara verilmesine.
C-BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI DOSYASI İLE AÇILAN DAVANIN VE DAVACI VEKİLİNİN TÜM TALEPLERİNİN AYRI AYRI REDDİNE.
1-Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcına karşılık peşin alınan 15.386,83 TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 15.206,93 TL harcın Harçlar Kanunu 31. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine.
2-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 2020 yılı tarifesine göre iki saatlik görüşme nedeniyle 2 kişinin taraf olması durumunda saati 330,00 TL den toplam 1.320,00 TL DAVACIDAN alınarak Hazine’ye gelir kaydına ve Harçlar Kanununun 28. ve 130. maddeleri, HMK’nun 302. maddesi ve Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 206. maddesi hükümleri kıyasen uygulanarak işbu kararın arabuluculuk ücreti yükümlüsüne tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmemesi halinde bir ayın bitiminden sonraki 15 gün içinde mahkememizce arabuluculuk ücretinin yükümlüsünden tahsili için müzekkere yazılmasına.
3-Davacının yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
4-Davalının yaptığı herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına.
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktara göre takdir ve hesaplanmış olan 118.100,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine.
D-İşbu hükümden sonra gerekli olan karar tebliğ giderinin 20,00 TL davacı tarafından karşılanmasına ve hükümden sonraki bu masrafların davanın kabul/talep oranı olan %87,29 oranına isabet eden 17,46 TL sının davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlasının davacının kendi üzerinde bırakılmasına.
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere yapılan duruşma sonunda oy birliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.07/06/2023
Başkan Üye Üye Katip