Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/213 E. 2021/510 K. 17.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA GEREKÇELİ KARAR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
3-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVALI : 3-

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ:
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle;10.08.2019 günü sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç, … istikametinde seyir halindeyken müteveffa …’ın kullandığı … plakalı otomobile arkadan çarpmış ve çarpışma neticesinde maddi hasarlı ve yaralanmalı/ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilleri trafik kazası nedeniyle ağır bir tedavi süreci yaşamak zorunda kalmış ve sürekli iş göremez durumda olduklarını, kazanın meydana gelmesinde, sürücü …, aynı istikamette seyretmekte olan, müteveffa …’ın kullandığı araca arkadan çarptığını, sürüklediğini, bariyerlere sıkıştırdığını ve aracı savurduğunu, kazanın oluşumunda davalı …’ in kusurlu olduğunu, 10.08.2019 tarihli trafik kazasına bağlı olarak Konya . Ağır Ceza Mahkemesi’nde … E. sayısı ile yargılama yapıldığını, kazanın ardından müvekkiller ağır bir tedavi süreçleri yaşamış ve sürekli iş göremez durumda olduklarını, Yargıtay’ın maddi tazminat kalemleri kapsamındaki yerleşik görüşlerinden biri de; bedensel zarara maruz kalan kişilerin bakıcı gideri ihtiyacı olduğunu bu nedenle davacı müvekkillerinin bakım giderlerinin belirlenip hüküm altına alınmasına karar verilmesi de talep edildiğini, davalı …’ in sürücüsü olduğu, davalı …’ a ait … plaka sayılı aracın 10.08.2019 kaza tarihi itibariyle geçerli … poliçe numaralı trafik sigortası ile davalı … Şirketine sigortalı bulunduğundan, sorumluluk sınırları içinde sigorta şirketi dava edildiğini, davadan önce sigorta şirketine 03.03.2020 tarihinde başvuruda bulunulduğunu, yapılan başvuru çerçevesinde herhangi bir anlaşma olmadan sigorta şirketi; … için 07.04.2020 tarihinde 55.035,89-TL ödeme yaptığını, ancak Sigorta Şirketi tarafından yapılan tazminat ödemesi eksik olup, diğer davacılar için de herhangi bir ödeme yapılmadığını beyanla, öncelikle hüküm altına alınacak alacağın tahsil edilmeme riskine karşılık … plaka sayılı aracın trafik kaydına ve davalılar … ve …’ın üçüncü kişilerdeki ve bankalardaki hak ve alacakları üzerine kararın kesinleşmesine kadar “ihtiyati haciz” şerhi konulmasını, trafik kazasında meydana gelen bedensel zarar nedeniyle davacılar lehine fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik her biri için 100,00-TL geçici iş göremezlik, 100,00-TL sürekli iş göremezlik, 100,00-TL SGK karşılanmayan tedavi gideri, 100,00-TL bakıcı ihtiyacı gideri olmak üzere toplam 1.200,00-TL maddi tazminatın davalılar … ve …’den olay tarihinden, diğer davalı …Ş.’den temerrüt tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi olay tarihinden itibaren işletilecek faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti ile birlikte müşterek ve müteselsilen tahsilini, Davacı … için 50.000,00-TL, … için 25.000,00-TL ve … için 25.000,00-TL olmak üzere toplamda 100.000,00-TL manevi tazminatın davalılar … ve …’ den olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte müşterek tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Aktüerya Bilirkişisi …’in mahkememize sunduğu 08/10/2021 tarihli raporunda özetle; TRH 2010 yaşam tablosuna göre yapılan hesaplaya göre; davacı …’ın maddi tazminat hesabının; 10.08.2019 – 10.12.2019 geçici iş göremezlik dönemi 7.316,08-tl, 10.08.2019 – 10.10.2019 geçici işgöremezlik dönemi bakıcı gideri 5.116,80 tl, 11.12.2019 – 04.10.2021 işlemiş bilinen dönemi 7.125,16-tl , 05.10.2021 – 31.12.2021 işleyecek bilinen dönemi 1.048,44 tl, 01.01.2022 – 12.12.2055 işleyecek bilinmeyen dönemi 149.000,59 tl, tedavi giderleri 3.000,00 tl, toplam: 172.607,07 tl olduğu, 07.04.2020 tarihinde … Sigorta A.Ş. tarafından ödenen miktarın güncellenmiş halinin mahsubu (-)62.431,81 tl olduğu, maddi tazminat toplamı: 110.175,26 tl olduğu, davacı …’ ın maddi tazminat hesabının; 10.08.2019 – 10.09.2019 geçici işgöremezlik dönemi bakıcı gideri 2.558 40 tl, 11.11.2019 – 04.10.2021 işlemiş bilinen aktif dönemi 7.125,16 tl, 05.10.2021 – 31.12.2021 işleyecek bilinen aktif dönemi 1.048,44tl, 01.01.2022 – 24.08.2028 işleyecek bilinmeyen aktif dönemi 10.408,88tl, 25.08.2028 – 24.08.2070 işleyecek bilinmeyen aktif dönemi 72.636,93 tl, 25.08.2070 – 15.04.2084 işleyecek bilinmeyen pasif dönemi 21.382,55 tl, tedavi giderleri 2.000,00 tl olduğu, maddi tazminat toplamının 117.130,36 tl olduğu, davacı …’ın maddi tazminat hesabının; tedavi giderleri 750,00’tl olduğu, maddi tazminat toplamının 750,00 tl olduğu, pmf-1931 yaşam tablosuna göre yapılan hesaplama; davacı …’ ın maddi tazminat hesabının; 10.08.2019 – 10.12.2019 geçici iş göremezlik dönemi 7.316,08 tl, 10.08.2019 – 10.10.2019 geçici işgöremezlik dönemi bakıcı gideri 5.116,80 tl, 11.12.2019 – 04.10.2021 işlemiş bilinen dönemi 7.125,16 tl, 05.102021 -31.12.2021 işleyecek bilinen dönemi : 1.048,44 tl , 01.01.2022 – 16.10.2046 işleyecek bilinmeyen dönemi 108.818,46 tl, tedavi giderleri 3.000,00 tl olduğu, toplam: 132.424,94 tl olduğu, 07.04.2020 tarihinde … Sigorta A.Ş. tarafından ödenen miktarın güncellenmiş halinin mahsubu : (-)62.431,81 tl olduğu, maddi tazminat toplamının 69.993,13tl olduğu, davacı …’ın maddi tazminat hesabının; 19.08.2019-10.09.2019 geçici işgöremezlik dönemi bakıcı gideri 2.558,40 tl, 11.11.2019 -04.10.202) işlemiş bilinen aktif dönemi 7.125,16 tl, 05.10.2021-31,12.2021 işleyecek bilinen aktif dönemi 1.048,44 tl, 01.01.2022-24,03.2028 işleyecek bilinmeyen aktif dönemi 10.408,88 tl, 25.08.2028-24.08.2070 işleyecek bilinmeyen aktif dönemi 72.636,93 tl, 25.08.2070-19.07.2074 işleyecek bilinmeyen pasif dönemi 6.108,80 tl, tedavi giderleri 2.000,00 tl olduğu, maddi tazminat toplamının 101,886,61 tl olduğu, davacı …’ın maddi tazminat hesabının; tedavi giderleri 750,00 tl, maddi tazminat toplamının 750,00 tl olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Selçuk Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 30/06/2021 tarih ve … sayılı raporu özetle; Dava dosyasının incelenmesi, yapılan muayene ve tetkiklerden; mağdur davacı …’ın 10/08/2019 tarihinde trafik kazası geçirdiği, kaza neticesinde sağ klavikula, sağ pubis ve sakrum sol lateralde kırık, bilateral akciğerlerde kontüzyon, subdural hematom meydana geldiği, subdural kanama nedeniyle opere edildiğine, omuz ve kalça eklem hareket açıklarının doğal olduğu, beyin parankim yapısının normal olduğunu, anlaşılan şahsın arızasının kalıcı sakatlık niteliğinde olduğunu, mevcut arızanın “Trepenasyon veya travma sonucu baş kemiklerinin açıklıkları – 4 cm2’ye kadar (plastikle kapatılmamış)” olarak değerlendirildiğini, şahsın 1976 doğumlu olup, olay tarihinde 42 yaşını tamamlamış olduğu anlaşılmakla ve meslek grup numarası 1 (düz işçi) olarak kabul edildiğini, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yayımlanan “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine göre; A cetveli — Arıza listesi: 1, Arıza sıra no: TA, Arıza ağırlık ölçüsü: 10, B cetveli — Meslek grup numarası: 1 (düz işçi), C cetveli — Sürekli iş göremezlik simgesi: A, D cetveli — 38-39 yaşlarındaki sigortalının meslekte kazanma gücü azalma oranı: 14.0, E cetveli — 42-43 yaşlarındaki kişinin meslekte kazanma gücü azalma oranı: tespit edilmiş olmakla; Kişide meydana gelen arızanın 414.3 (YUZDEONDÖRTNOKTAÜÇ) oranında KALICI SAKATLIK (SÜREKLİ İŞ GÖREMEZLİK) niteliğinde olduğunu, Akciğer kontüzyonu, opere edilerek kraniotomi yapılan subdural hematom, pelvis ve klavikula kırıkları arızalarının emsallerine göre iyileşme süresinin 4 (DORT) AYA KADAR UZAYABİLECEĞİNİ, kişinin bu süre zarfında mesleğini icra edemeyeceğini, bu sürenin GEÇİCİ İŞ GÖREMEZLİK SÜRESİ olarak değerlendirilebileceğini, 3. Dosya kapsamında tedavi giderlerine ilişkin herhangi bir fatura, fiş ya da makbuza rastlanılmadığını, tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanmış olduğunu, ancak bu nitelikteki bir yaralanmada yukarıda “Tedavi ve İyileşme Giderleri Kavramları ile İlgili Değerlendirme” başlığı altında belirtildiği şekilde tedavi sırasında yapılan zorunlu harcamaların olacağını (Refakatçi, özel bakıcı ve özel beslenme giderleri; hastanın ve yakınlarının hastanelere, sağlık kurumlarına, doktor muayenehanelerine, fizik tedavi merkezlerine gidip gelme yol giderleri: hastanın başka bir şehirde veya yurt dışında tedavisi gerekiyorsa, kendisinin ve yakınlarının otomobil, otobüs, tren, uçak gibi taşıt ve her türlü yol giderleri; tedavi için gidilen yerde hastanın ve yakınlarının otel, lokanta, ulaşım gibi barınma ve beslenme giderleri vs), bu tür kaçınılmaz ve zorunlu giderlerin niteliği, tarihleri ve yerleri tam olarak bilinemeyeceğinden, yaralanmanın ağırlığı, uygulanan tedavi ve ameliyatlar, refakatçi ihtiyacı olup olmadığı, hastanede yatış süresi, kontrol Muayeneleri, kişinin yerleşim yerinin sağlık kuruluşlarına uzaklığı, yerleşim yeri ile sağlık kuruluşları arasında kullanılan ulaşım aracı vs gibi durumlar dikkate alındığında, söz konusu giderlerin tek tek belirlenmesinin mümkün olmadığı, takribi olarak belirlenmesinin uygun olduğunu, şahsın geçirdiği kazanın yeri, ikametgahı, tedavi gördüğü sağlık kuruluşu, yaralanmasının ağırlığı ve tedavi süreci dikkate alındığında, SGK kapsamı dışında kalan kaçınılmaz giderlerin olay tarihi itibarıyla 3.000,00 TL olarak değerlendirildiği (500,00 TL ulaşım, 2.500,00 TL diğer giderler), …’ın yaralanan vücut bölgesi ve yaralanma ağırlığı dikkate alındığında; 2 (İKİ) AY BOYUNCA BAKICIYA İHTİYAÇ DUYACAĞINI ve dosya kapsamında bakıcı tutulduğuna ilişkin bir belgeye rastlanılmadığı ve bakım işinin aile bireyleri tarafından yapılmış olabileceği, bu nedenle bakıcı gideri hesaplanırken ASGARİ NET ÜCRET Üzerinden hesaplama yapılmasının uygun olacağı görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Dava dosyasının incelenmesi, yapılan muayene ve tetkiklerden; mağdur davacı …’ın 10/08/2019 tarihinde trafik kazası geçirdiği, kaza neticesinde bilateral akciğerlerde kontüzyon ve hemoraji geliştiği, sağ frontal bölgede kesi meydana geldiği, yaralanması nedeniyle konservatif tedavi uygulandığını, halen yüz bölgesinde nedbe dokusu olduğu anlaşılan şahsın arızasının kalıcı sakatlık niteliğinde olduğunu, yüz bölgesindeki nedbe dokusu için mevcut arızanın lezyonun özellikleri, boyutu, kişi üzerindeki anatomik, kozmetik ve psikolojik etkileri dikkate alınarak kıyasen “Yanıklar – Vücut yüzeyinin »10’unu kaplayan ve plastik ameliyatla giderilemeyen keloid ve hipertrofik sikatrisler” (takdiren 3/5 oranında azaltılarak) olarak değerlendirildiğini, şahsın 2010 doğumlu olup, olay tarihinde 9 yaşını tamamlamış olduğu anlaşılmakla ve meslek grup numarası 1 (düz işçi-gelecekte hangi mesleği yapacağı bilinmediğinden) olarak kabul edildiğini, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yayımlanan “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine göre; A cetveli — Arıza listesi: XIV, Arıza sıra no: 1A, Arıza ağırlık ölçüsü: 7, B cetveli — Meslek grup numarası:1 (DÜZ İŞÇİ), C cetveli — Sürekli iş göremezlik simgesi: D, D cetveli — 38-39 yaşlarındaki sigortalının meslekte kazanma gücü azalma oranı: 17×0.4-7, E cetveli — 21 yaş altındaki kişinin meslekte kazanma gücü azalma oranı: 5.1 tespit edilmiş olmakla; Kişide meydana gelen arızanın 95.1 (YÜZDEBEŞNOKTABİR) oranında KALICI SAKATLIK (SÜREKLİ İŞ GÖREMEZLİK) niteliğinde olduğunu, Bilateral akciğer kontüzyonu ve baş bölgesindeki yumuşak doku yaralanması arızasının emsallerine göre iyileşme süresinin 3 (ÜÇ) AYA KADAR UZAYABİLECEĞİNİ, kişinin bu süre zarfında mesleğini icra edemeyeceğini, bu sürenin GEÇİCİ İŞ GÖREMEZLİK SÜRESİ olarak değerlendirilebileceğini, Dosya kapsamında tedavi giderlerine ilişkin herhangi bir fatura, fiş ya da makbuza rastlanılmadığını, tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanmış olduğunu, ancak bu nitelikteki bir yaralanmada yukarıda ,Tedavi ve İyileşme Giderleri Kavramları ile İlgili Değerlendirme” başlığı altında belirtildiği şekilde tedavi sırasında yapılan zorunlu harcamaların olacağını (Refakatçi, özel bakıcı ve özel beslenme giderleri; hastanın ve yakınlarının hastanelere, sağlık kurumlarına, doktor muayenehanelerine, fizik tedavi merkezlerine gidip gelme yol giderleri; hastanın başka bir şehirde veya yurt dışında tedavisi gerekiyorsa, kendisinin ve yakınlarının otomobil, otobüs, tren, uçak gibi taşıt ve her türlü yol giderleri; tedavi için gidilen yerde hastanın ve yakınlarının otel, lokanta, ulaşım gibi barınma besleme giderleri vs.), bu tür kaçınılmaz ve zorunlu giderlerin niteliği, tarihleri ve yerleri tam olarak bilinemeyeceğinden yaralanmanın ağırlığı, uygulanan tedavi ve ameliyatlar, refakatçi ihtiyacı olup olmadığı, hastanede yatış süresi, kontrol muayeneleri, kişinin yerleşim yerinin sağlık kuruluşlarına uzaklığı, yerleşim yeri ile sağlık kuruluşları arasında kullanılan ulaşım aracı vs gibi durumlar dikkate alındığında, söz konusu giderlerin tek tek belirlenmesinin mümkün olmadığı, takribi olarak belirlenmesinin uygun olduğunu, şahsın geçirdiği kazanın yeri, ikametgahı, tedavi gördüğü sağlık kuruluşu, yaralanmasının ağırlığı ve tedavi süreci dikkate alındığında, SGK kapsamı dışında kalan kaçınılmaz giderlerin olay tarihi itibarıyla 2.000,00 TL olarak değerlendirildiği (500,00 TL ulaşım, 1.500,00 TL diğer giderler), …’ın yaralanan vücut bölgesi ve yaralanma ağırlığı dikkate alındığında; 1 (BİR) AY BOYUNCA BAKICIYA İHTİYAÇ DUYACAĞINI ve dosya kapsamında bakıcı tutulduğuna İlişkin bir belgeye rastlanılmadığı ve bakım işinin aile bireyleri tarafından yapılmış olabileceği, bu nedenle bakıcı gideri hesaplanırken ASGARİ NET ÜCRET üzerinden hesaplama yapılmasının uygun olacağı görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Dava dosyasının incelenmesi, yapılan Muayene ve tetkiklerden; mağdur davacı …’ın 10/08/2019 tarihinde trafik kazası geçirdiği, kaza neticesinde sağ ayak bileğinde yumuşak doku yaralanması meydana geldiği, konservatif tedavi Uygulandığı, her iki ayak bileği eklem hareket açıklıklarının doğal olduğu anlaşılan şahsın yaralanmasının 11/10/2008 tarih ve 270241 sayılı Resmi Gazetede Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yayımlanan “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine göre; Kişide meydana gelen yaralanmanın KALICI SAKATLIK (SÜREKLİ İŞ GÖREMEZLİK) niteliğinde OLMADIĞINI, Sağ ayak bileği yumuşak doku yaralanması arızasının emsallerine göre iyileşme süresinin 3 (ÜÇ) HAFTAYA KADAR UZAYABİLECEĞİNİ, kişinin bu süre zarfında mesleğini icra edemeyeceğini, bu sürenin GEÇİCİ İŞ GÖREMEZLİK SÜRESİ olarak değerlendirilebileceğini, Dosya kapsamında tedavi giderlerine ilişkin herhangi bir fatura, fiş ya da makbuza rastlanılmadığını, tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanmış olduğunu, ancak bu nitelikteki bir yaralanmada yukarıda “Tedavi ve İyileşme Giderleri Kavramları ile İlgili Değerlendirme” başlığı altında belirtildiği şekilde tedavi sırasında yapılan zorunlu harcamaların olacağını (Refakatçi, özel bakıcı ve Özel beslenme giderleri; hastanın ve yakınlarının hastanelere, sağlık kurumlarına, doktor Muayenehanelerine, fizik tedavi merkezlerine gidip gelme yol giderleri; hastanın başka bir şehirde veya yurt dışında tedavisi gerekiyorsa, kendisinin ve yakınlarının otomobil, otobüs, tren, uçak gibi taşıt ve her türlü yol giderleri; tedavi için gidilen yerde hastanın ve yakınlarının otel, lokanta, ulaşım gibi barınma ve beslenme giderleri vs), bu tür kaçınılmaz ve zorunlu giderlerin niteliği, tarihleri ve yerleri tam olarak bilinemeyeceğinden, yaralanmanın ağırlığı, uygulanan tedavi ve ameliyatlar, refakatçi ihtiyacı olup olmadığı, hastanede yatış süresi, kontrol Muayeneleri, kişinin yerleşim yerinin sağlık kuruluşlarına Uzaklığı, yerleşim yeri ile sağlık kuruluşları arasında kullanılan ulaşım aracı vs gibi durumlar dikkate alındığında, söz konusu giderlerin tek tek belirlenmesinin mümkün olmadığı, takribi olarak belirlenmesinin uygun olduğunu, şahsın geçirdiği kazanın yeri, ikametgahı, tedavi gördüğü sağlık kuruluşu, yaralanmasının ağırlığı ve tedavi süreci dikkate alındığında, SGK kapsamı dışında kalan kaçınılmaz giderlerin olay tarihi itibarıyla 750,00 TL olarak değerlendirildiğini (250,00 TL ulaşım, 500,00 TL diğer giderler), …’ın yaralanan vücut bölgesi ve yaralanma ağırlığı dikkate alındığında; BAKICI İHTİYACI OLMADIĞI görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davacılar vekilinin Selçuk Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 30/06/2021 tarih ve … sayılı raporuna karşı beyan dilekçesi özetle; …, … ve … hakkında Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından tanzim edilen 30.06.2021 tarihli maluliyet raporlarında, müvekkilleri aleyhine olan hususları kabul etmediklerini beyanla; Maluliyet raporlarına ilişkin beyanlarının kabulüne karar verilmesini talep etmişlerdir.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İşbu dava; Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasıdır.
Mahkememizce; dava dilekçesi, tarafların verdikleri diğer dilekçe ve belgeler, alınan raporlar ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, dava konusu kaza nedeniyle müvekkilinde meydana gelen cismani zararlara ilişkin geçici iş göremezlik, sürekli maluliyet nedeniyle oluşan zararı, kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararı, bakıcı gideri zarar tazmini talebinde bulunmuştur.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumlluluk Sigortası Genel Şartlarının, “Sigortanın Kapsamı” başlıklı A.1 maddesinde “sigortacının poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı KTK ya göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği… ” öngörülmüştür.
Mahkememizce kusur ön sorun değerlendirmesinde, Konya Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasından aynı kaza ile ilgili İTÜ bilirkişilerinden alınmış kusur raporu taraflara tebliğ edilmiş, alınan hüküm kurmaya elverişli ve denetime açık bilirkişi raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davalı tarafından sigortalanan araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir.
Maluliyete ait değerlendirmede, mahkememizce Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Başkanlığı bünyesinde rapor almıştır.
Yukarıda özetlenen rapor içeriği, alınan raporun heyet tarafından düzenlenmiş olduğu, görevlilerin profesör ve konusunda uzman öğretim görevlisi hocalarının yer alması karşısında bu rapor kabul edilmiştir.
Aktüerya/hesap incelemesi bakımından, mahkememiz kaza tarihi de dikkate alınarak hem TRH 2010 tablosu hem de PMF 1931 yaşam tablosuna göre alternatifli hesaplama yapılması amacıyla dosyayı aktüerya lisansı olan bilirkişiye tevdi etmiştir. Anılan raporun yöntemine uygun olduğu anlaşıldığından mahkememizce kabul görmüştür.
Aktüer Bilirkişiden alternatifli zarar hesabı yapılması talep edilmiş ve 06.10.2021 tarihli Aktüer bilirkişi raporu ile seçenekli olarak hem PMF 1931 yaşam tablosu hem de TRH 2010 yaşam tablosuna göre raporun tanzim edildiği, sigorta şirketi tarafından yapılan ödemelerin güncellenerek hesap miktarından düşüldüğü böylece raporun açıklamalı, gerekçeli, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu görülmekle; Yargıtay . Hukuk Dairesinin … Esas … Karar; Yargıtay . Hukuk Dairesinin … Esas … Karar; Yargıtay . Hukuk Dairesinin … Esas … Karar; Yargıtay . Hukuk Dairesinin … Esas … Karar ; Yargıtay (Kapatılan) . Hukuk Dairesinin … Esas … Karar; Yargıtay (Kapatılan) . Hukuk Dairesinin … Esas … Karar sayılı içtihatları ile benzer mahiyetteki Yerleşik içtihatları nazara alınarak; TRH 2010 yaşam tablosu ve prograsive rant sistemine göre hesaplamaların yapıldığı, 06/10/2021 tarihli aktüerya bilirkişi raporunun bu kısmına göre mahkememizce hüküm kurulmuştur.
Bakıcı gideri ve geçici iş göremezliğin teminat kapsamı dışında olup olmadığına dair değerlendirmede ise,
2918 sayılı Kanun’un 98. maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Kanun’un 59. maddesinde, “Trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı”, kanunun geçici 1.maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59’uncu maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği” öngörülmüştür.
Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün kanundan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Kanun ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Kanun’un 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçtiğinin kabulü gerekir. Buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir.
21/11/2017 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Sigorta Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.5 maddesinin “Sağlık Giderleri teminatı” başlıklı (b) maddesinde ” Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve … sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” ifadesi ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkanı bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamında saymıştır. Bir başka ifade ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar,
1-Tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri,
2-Tedaviyle ilgili diğer giderler,
3-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler,
Sağlık giderleri kapsamında sayılarak Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğu düzenlenmiştir.
Oysa 6111 sayılı kanunun 59. maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğu üniversite hastaneleri ile resmi ve özel sağlık kurumları tarafından trafik kazası sonucu yaralanan kişilerin tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmeti giderleri ile sınırlandırılmıştır.
Bu düzenleme gereği ZMSS Genel Şartlar A.5 (b) maddesi ile yaralının tedavisine başlanmasından maluliyet raporu alınıncaya kadarki süre içindeki;
1-Bakıcı giderleri
2-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler (geçici iş göremezlik kayıpları)
3-Sağlık hizmeti giderleri kapsamında sayılarak 6111 sayılı torba Kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesi ile sınırları belirlenen sağlık giderleri teminatı kapsamını genişletmiştir.
Bu nedenle bir kanun maddesinin kapsamı idarenin bir düzenlemesi olan genel şartlar ile genişletmesi ve daraltması düşünülemez.
Böyle bir durum varsa kanuna aykırı genel şart maddesi, tebliğ vs uygulanması kanunun ilgili maddesine aykırılık teşkil eder.(Trafik kazalarından doğan cismani zararlar ve tazmini- Konya barosu yayınları. Shf 7-8 ,Yargıtay üyesi: … )
Yine taraflar arasında düzenlenmiş olan 02/04/2018 başlangıç tarihli Zorunlu Sigorta Mali/Sorumluluk Sigortası poliçesinin bir anlamda mütemmim cüzü olan eki niteliğindeki genel şartların, hazırlanma ve bağıtlanmada taraf olmayan Sosyal Güvenlik Kurumu’na İdari bir düzenleme ile kanuni düzenlemesinin aksine bir sorumluluk yüklenmesi de düşünülemez.
Bu halde davalı vekilinin itiraz ettiği geçici iş görmezlik ve bakıcı giderlerinin sigorta teminatı kapsamında olduğu kabulü gerekir. Anılan değerlendirmeler uyarınca geçici işgöremezlik ve tedavi ve bakıcı giderleri yönünden davalılar sorumludur.
Temerrüt tarihi ve faiz değerlendirmesinde, 2918 Sayılı Kanun’un 99. maddesinde, sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel sartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz is günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar. Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı 2918 Sayılı KTK’nun 98/1, 99/1, ZMMS Genel Şartlarının B.2-c maddesi uyarınca hak sahibine kaza ve zarara ilişkin tespit tutanağının ve bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya başvurmasından itibaren 8 iş günü sonunda tazminat miktarını ödememesi halinde, bu tarihte, böyle bir başvurunun yapılmaması halinde ise dava tarihinde temerrüde düşeceğinden, temerrüt faizine bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerekir.
Yapılan değerlendirmeler ve mahkememizce alınan tespit edilen miktar uyarınca davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava öncesi sigorta şirketine müracaat olduğundan tebliği takip eden 8 iş günü sonrası temerrüd oluştuğundan 15/03/2020 faiz başlangıç tarihi kabul edilmiştir.
Davacıların manevi tazminat taleplerinin incelenmesinde; Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi hükmüne göre “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmü gereğince hakimin özel durumları göz önünde tutarak hükmedeceği manevi tazminat miktarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de, takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça belirtilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken, ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Zira kanunun takdir hakkı verdiği durumlarda hakimin, hukuk ve adalete uygun karar vereceği TMK m. 4 hükmünde açıkça belirtilmiştir.
Mahkememizce olayın oluş biçimi, tarafların sosyo-ekonomik durumları, davacıların duyduğu elem, çektiği sıkıntı ve acılar ile davalı sürücünün kusurunun yoğunluğu, davacıların alınan malüliyet raporları, paranın alım gücü nazara alınarak manevi tazminatın ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanması amacı da olmadığı, manevi tazminatın bir zenginleşme aracı olamayacağı, ancak davacıların duyduğu acı ve elemi de bir nebze hafifletecek miktarda olması gerektiği için tamamen vicdani değerlendirme yapılarak; davacıların manevi tazminat istemi yönünden aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
I- DAVACILARIN MADDİ TAZMİNAT TALEPLERİ İLE İLGİLİ OLARAK;
A-Davacı … Yönünden;
a-) Geçici iş göremezlik süresinde uğradığı maddi zararı için 7.316,08 TL,
b-) Sürekli iş göremezlik süresinde uğradığı maddi zararı için 94.742,38 TL,
c-) Bakıcı giderinden doğan maddi zararı için 5.116,80 TL,
d-) Kaçınılmaz tedavi giderinden doğan maddi zararı için 3.000,00 TL,
olmak üzere Toplam: 110.175,26 TL’ nin
B-Davacı … Yönünden; Fazlaya ilişkin taleplerin Reddi ile,
a-) Sürekli iş göremezlik süresinde uğradığı maddi zararı için 112.571,96 TL,
b-) Bakıcı giderinden doğan maddi zararı için 2.558,40 TL,
c-) Kaçınılmaz tedavi giderinden doğan maddi zararı için 2.000,00 TL,
olmak üzere Toplam: 117.130,36 TL’ nin
C-Davacı … Yönünden;Fazlaya ilişkin taleplerin Reddi ile,
Kaçınılmaz tedavi giderinden doğan maddi zararı için 750,00 TL’nin
davalı zorunlu mali sorumluluk sigorta şirketi … Sigorta A.Ş.’ den, temerrüt tarihi olan 15.03.2020 tarihinden itibaren (poliçe limiti olan 3.600.000,00 TL dahilinde ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla), diğer davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 10.08.2019′ dan itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile adı geçen davacıya verilmesine,
II-DAVACILARIN MANEVİ TAZMİNAT TALEPLERİNİN KISMEN KABULÜ İLE;
1-a- Davacı … yönünden 40.000,00 TL,
b- Davacı … yönünden 20.000,00 TL,
c- Davacı … yönünden 10.000,00 TL,
manevi tazminatların kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılardan … ve …’ den tahsili ile adı geçen davacılara ayrı ayrı verilmesine.
2- Fazlaya ilişkin taleplerin ayrı ayrı reddine,
3-Alınması gereken 15.578,48 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 345,65 TL ile tamamlama harcı toplamı 776,20 TL harcı toplamı mahsubu ile bakiye 14.456,63 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 173 TL başvurma harcı, 7,80 vekalet harcı, 345,65 TL peşin harç ile 776,20 TL ıslah harcı toplamı 1.302,65 TL’ nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 2019 yılı tarifesine göre iki saatlik görüşme nedeniyle taraf başına saati 330,00 TL den toplam 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (kabul/talep oranına göre) 1.188,00 TL’sinin davalıdan, (red/talep oranına göre hesaplanan) 132 TL’sinin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen maddi tazminat nedeniyle;
14.416,65 TL davacı …’a,
15.077,38 TL davacı …’ a,
750,00 TL davacı …’ a
verilmek üzere hesaplanan toplam vekalet ücretinin (davalı … şirketlerinin sorumluluğu sigorta poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak sözü geçen miktarların adı geçen davacılara ayrı ayrı verilmesine.
7- Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen manevi tazminat nedeniyle;
6.000,00 TL davacı …’a,
5.100,00 TL davacı …’ a,
5.100,00 TL davacı …’ a
verilmek üzere vekalet ücretinin davalılar … ve …’ tan tahsili ile sözü geçen miktarların davacılara ayrı ayrı verilmesine.
8-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen maddi tazminat nedeniyle;
300,00 TL davacı …’ dan alınarak davalı … ve …’ a verilmesine,
9-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen manevi tazminat nedeniyle;
6.000,00 TL davacı …’ dan,
5.100,00 TL davacı …’ dan,
5.100,00 TL davacı …’ dan
alınarak davalı … ve …’ a verilmesine,
10-Davacılar tarafından yapılan yargılama gideri 500 TL bilirkişi ücreti, 4.953,29 TL rapor ücreti, posta tebligat gideri 326 TL toplamı olan 5.779,29 TL kabul ve ret oranına göre hesaplanan 5.201,37 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
11-Davacılar tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK 333 m gereğince karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
Dair, Davacı vekili ile davalılardan … VE … vekilinin yüzüne karşı Sigorta Şirketi vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 sayılı HMK 345. Madde gereğince ( 2 ) iki hafta içerisinde, ilgili Konya Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/12/2021

Katip .. Hakim …