Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/204 E. 2021/369 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

-{YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR}-
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:
KARAR NO:

BAŞKAN:
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak (Kooperatif Yönetim Kurulu Üyeliğinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
{}Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin …Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;

-{HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:}-
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkilinin 11/09/2011 tarihli Genel Kurul Toplantısında davalı kooperatifin yönetim kurulu üyeliğine seçildiğini, bu durumun ticaret sicil gazetesinde ilan edildiğini, genel kurulda yönetim kurulu üyelerinin huzur hakkının 2 net aidat bedeli olarak karara bağlandığını, davalı kooperatifin 09/02/2020 tarihli genel kurulunda yeni yönetim kurulu üyelerinin seçiminin yapıldığını, bu tarihte müvekkilinin yönetim kurulu üyeliğinin son bulduğunu, hukuka aykırı olarak toplanan yönetim kurulunun müvekkilinin yönetim kurulu üyeliğini ve kooperatif üyelik hakkının düşürülmesine karar verdiğini, kooperatifler kanununa göre yönetim kurulunun en az üç üyeden oluşması gerekirken sözü geçen kararın iki üye ile alındığını, hukuka uygun olarak toplanmayan yönetim kurulunun bu yönde bir karar alınmasının mümkün olmadığını, müvekkilinin istifaya yönelik bir irade açıklamasının bulunmadığını, müvekkilinin üyelikten doğan dairesini 06/11/2019 tarihli kooperatif yönetim kurulu kararıyla dava dışı …’ a devrettiğini, yeni üyenin devam eden aidatları kooperatife ödemeye devam edeceğinin kararda belirtildiğini, müvekkilinin iki üyelik huzur hakkından bir tanesini hiç almadığını diğerini ise eksik aldığını, müvekkilinin bu durumları karşı tarafa ihtarname ile bildirdiğini ve karşı tarafın ihtara cevap dahi vermediğinden bahisle müvekkilinin davalı kooperatifin 09/02/2020 tarihine kadar yönetim kurulu üyesi olduğunun tespitine, müvekkilinin hiç almadığı bir üyelik bedeli, ilk huzur hakkının tespitine ve davalıdan tahsiline, müvekkilinin eksik aldığı bir üyelik bedeli, ikinci huzur hakkının tespitine ve davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davacının 11/09/2011 tarihinde yönetim kurulu üyesi olması nedeniyle kendisine iki adet üyelik huzur hakkı tesis edildiğini, davacının üyeliklerinin ilkinden 15/11/2011 tarihinde kendi iradesiyle ayrıldığını, buna ilişkin dilekçesinin dava dilekçesi ekinde sunulduğunu, diğer üyelik hakkının ise dava dışı …’ a 06/11/2019 tarihinde devrettiğini, davacının 06/11/2019 ila 09/02/2020 tarihleri arasında yaklaşık 3 aylık huzur hakkı alacığının bulunduğunu ikrar ve kabul ettiklerinden bahisle davacının davasının reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile özetle; dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 500,00 TL üzerinden açılan işbu davanın 06/11/2019 – 09/02/2020 tarihleri arasındaki huzur hakkın bakımından 100,00 TL olarak belirlenen bedelin 3.800,00 TL artırılarak 3.900,00 TL olarak, karşılığını hiç almadığı 11/09/2011-09/02/2020 tarihleri arasındaki huzur hakkı alacağı bakımından 400,00 TL olarak belirlenen bedelin ise 92.150,00 TL artırılarak 92.550,00 TL olmak üzere davalarını toplam 96.450,00 TL olarak ıslah ettiklerini bildirmiştir.
İşbu dava; davacının davalı kooperatifin yönetim kurulu üyesi olduğunun ve alacaklarının tespitine yönelik tespit ve alacak davasıdır.
Mahkememizce; dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ıslah dilekçesi, tarafların verdikleri diğer dilekçe ve belgeler, ticaret sicil müdürlüğünden gelen cevabi yazı ve ekleri, mahkememizce temin edilen bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirmede; davacı vekilince davalı kooperatif aleyhine açılan bu davada; davacının davalı kooperatifte yönetim kurulu üyesi olduğu, bu üyelikten kaynaklı 2 üyelik bedeli huzur hakkından bir tanesini hiç almadığını, diğerini ise eksik aldığı ileri sürülerek; davacının davalı kooperatifte 09/02/2020 tarihine kadar yönetim kurulu üyesi olduğunun ve eksik ve hiç ödenmeyen huzur haklarının tespiti ile davalıdan tahsili talep edilmiş olup; davalı tarafça davacının 06/11/2019 ila 09/02/2020 tarihleri arasındaki 3 aylık huzur hakkı alacağı bulunduğunun kabul edildiği anlaşıldığından bu üç aylık huzur hakkı alacağının kabul sebebiyle kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizce toplanan deliller ve özellikle alınan bilirkişi raporu ve raporun dayanığı davalı kooperatifin genel kurul tutanaklarına göre;03/09/2010 tarihinde yapılan kuruluş genel kurul toplantısında davacının 3 yıl boyunca yönetim kuruluna yedek üye olarak seçilmesine, yönetim kurulunda yer alan muhasip üyeye 2 net üye aidat bedeli kadar huzur hakkı ödenmesine karar verildiği, yine davalı kooperatifin 11/09/2012 tarihli Genel Kurul toplantısında da davalı kooperatifin yönetim kurulu muhasip üyeliğine davacı …’ nun seçildiği anlaşılmıştır. Düzenlenen bilirkişi raporu ve tespitlere göre davacının yönetim kurulu muhasip üyeliğinin 09/02/2020 tarihine kadar devam ettiği anlaşılmıştır. Davalı tarafça her ne kadar davacının davalı kooperatifteki 1 üyeliğininden 15/11/2011 tarihinde kendi iradesiyle ayrıldığı bu nedenle bu üyelikten dolayı her hangi bir hakkı bulunmadığı ileri sürülmüş ise de; davaya konu huzur hakkı üyelik şartına bağlanmış bir hak olmadığından bu savunmaya itibar edilmemiştir. Yine düzenlenen bilirkişi raporuna göre davacının davalı tarafın kabul ettiği 3 aylık huzur hakkından dolayı 3.900,00 TL eksik alacağı olduğu, 1 adet hiç ödenmeyen huzur hakkı alacağından dolayı 92.550,00 TL alacaklı olduğu kanaatine varıldığından davacının davasının ıslah dilekçesi de nazara alınarak kabulüne ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.

-{HÜKÜM:}- Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
DAVACININ DAVASININ ISLAH DİLEKÇESİ DE NAZARA ALINARAK KABULÜ İLE;
{1}-Davacının davalı kooperatifte 11/09/2011 yılından 09/02/2020 yılına kadar kooperatif yönetim kurulu muhasip üyesi olduğunun tespitine.
{2}-Davacının muhasip üye olarak iki net üye aidat bedeli kadar aylık huzur hakkının bulunduğunun tespitine.
{3}-Davacının üç aylık huzur hakkı talebinin davalının kabulü sebebiyle kabulü ile 3.900,00 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine.

{4}-Davacının ikinci huzur hakkı talebinin kabulü ile 92.550,00 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine.
Alınması gereken 6.588,50 TL karar ve ilam harcına karşılık peşin ve ıslah yoluyla alınan 1.654,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.934,10 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 2020 yılı tarifesine göre iki saatlik görüşme nedeniyle 2 kişinin taraf olması durumunda saati 330,00 TL den toplam 1.320,00 TL davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına ve Harçlar Kanununun 28. ve 130. maddeleri, HMK’nun 302. maddesi ve Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 206. maddesi hükümleri kıyasen uygulanarak işbu kararın arabuluculuk ücreti yükümlüsüne tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmemesi halinde bir ayın bitiminden sonraki 15 gün içinde mahkememizce arabuluculuk ücretinin yükümlüsünden tahsili için müzekkere yazılmasına.
Davacının yaptığı 63,50 TL taraf davetiye gideri, 750,00 TL bilirkişi ücreti gideri ve 12,30 TL vekaletname pulu gideri olmak üzere toplam 825,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine.
Yargılama giderinden ayrı olarak davacının peşinen karşıladığı 54,40 TL başvuru harcı, 1.654,40 TL peşin ve ıslahen alınan karar ve ilam harcı ile 7,80 TL vekaletnâme suret harcı olmak üzere toplam 1.716,60 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine.
Davalının yaptığı herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktara göre takdir ve hesaplanmış olan 13.112,75 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine.
İşbu hükümden sonra gerekli olan karar tebliğ giderinin davacı tarafından karşılanmasına ve hükümden sonraki bu masrafların davalıdan alınarak davacıya verilmesine.
HMK nun 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde tarafların sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra varsa tarafların yatırdığı avanstan artanının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine.
İşbu gerekçeli kararın 11/10/2021 tarihinde yazıldığına.
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere yapılan duruşma sonunda oy birliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/10/2021

Başkan … Üye … Üye … Katip …