Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/166 E. 2022/580 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
-{YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR}-
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO:

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :

{}Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
-{HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:}-
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Meteoroloji 5. Bölge Müdürlüğü ve Bakanlık 5. Bölge Müdürlüğü hizmet binası yapım işi ile alakalı olarak işveren tarafından işin yüklenici sıfatı ile … Maden Ltd. Şti.’ ne verildiğini, sözü geçen yüklenici şirket ile davalı şirket arasında alt yüklenici sözleşmesi imzalandığını, davalı şirketin sözleşmede belirtilen işin yapılması için müvekkili şirket ile anlaştığını, müvekkili ile davalı şirket arasında imzalanan sözleşme gereği işin müvekkili tarafından tam olarak yapılmasına rağmen sözleşmede belirlenen ödemelerin müvekkiline yapılmadığını, müvekkilinin yaptığı işlerin ilgili idare ve kurumlar tarafından kesin kabul tutanağı tanzim edilerek müvekkilinin edimlerini sözleşme hükümlerine uygun olduğu ve hak edişlerinin yapılması gerektiğine ilişkin tutanak tanzim edildiğini, ayrıca işin tam ve zamanında bitirilerek teslim edildiğine ilişkin davalı şirket ile müvekkili arasında yer teslim tutanağı başlıklı tutanak tanzim edilerek imzaladığından bahisle dava konusu sözleşme hükümleri gereğince müvekkilinin yüklendiği işin bedeli olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL nin müvekkilinin işi teslim ettiği tarihten itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 22/06/2022 havale tarihli dilekçesi ile dava değerini 510.000,00 TL ye artırdıklarını beyanla dosyanın heyete gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; dava dilekçesinde sözü geçen sözleşmenin bedelinin 5.400.000,00 TL olduğunu, sözleşme değeri esas alınarak dosyanın yazılı yargılama usulüne göre yapılması gerektiğini, davacı tarafın sözleşme bedeline göre eksik harcı yatırması gerektiğini, müvekkili ile davacı arasında imzalanan sözleşme gereğince davacının edimlerini yerine getirmesi halinde söz konusu sözleşmede yazılı olan tutarı almaya hak edeceğini, TTK ya göre ticari şirketler yaptıkları ticari faaliyetlerde fatura düzenlemek ve defterlerine işlemek zorunda olduklarını, davacı tarafından dosyaya sunulan tek bir fatura dahi olmadığını, sözleşmede yapılan işlere karşılık 350-400 kalem inşaat malzemesi kullanılmasına rağmen davacı tarafından alınan malzemelere ilişkin olarak fatura sunulmadığını, davacı tarafın sözünü ettiği tutanağın işin başlangıç tarihini gösteren belge olduğunu, dava dilekçesinde iddia edildiği gibi, idarece tanzim edilen bir tutanağın bulunmadığını, davacı tarafın sözleşmedeki edimlerini yerine getirmediği gibi müvekkilinden avans ödemesi dahi aldığını, para transferini yapan kişinin aynı zamanda davacı şirketin de yasal temsilcisi olan … olduğunu, müvekkili şirket hesaplarından davacıya en az 500.000,00 TL para gönderildiğini, buna ilişkin olarak fazlaya ilişkin haklarını saklı tuttuklarını, huzurdaki davanın açılmasının sebebinin müvekkili şirkete 1.345.000,00 TL paranın hesabını verememesinden dolayı … hakkında suç duyurusunda bulunulmasının olduğunu, açılan davanın hiç bir yasal dayanağının bulunmadığını, davacı şirket tarafından sözleşme edimlerinin yerine gelmemesi nedeniyle sözleşmedeki edimlerin tamamının müvekkili tarafından yerine getirildiğini, davacı tarafın sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmediği başkası tarafından yapılan işleri de kendisi yapmış gibi üstlenmeye çalıştığını, konuya ilişkin olarak tanıklarının isim ve adreslerinin dilekçelerinde bildirildiğinden bahisle öncelikle davacı tarafın eksik harcı tamamlamasına, davanın yazılı yargılama usulüne tabi tutulmasına, davacı tarafın kesin sürede tanık isim ve adreslerini bildirmediğinden tanık deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılmasına ve nihayet işbu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İşbu dava; taraflar arasında imzalanan eser sözleşmesinden kaynaklanan hak ediş alacağı davasıdır.
Mahkememizce; dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf vekillerinin verdikleri diğer dilekçe ve belgeler, taraflar arasında imzalanan sözleşme örneği, taraflar arasında imzalanan yer teslim tutanağı, Konya Cumhuriyet Başsavcılığının … ve … sayılı Soruşturma dosyaları örneği, dava konusu ihale sözleşmesi örneği, … … Tic. Ltd. Şirketinden gelen yazı cevabı, celp edilen banka kayıtları, dinlenen tanık beyanları, mahkememizce temin edilen bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
-{HUKUKİ DELİLER:}-
TBK’nun eser sözleşmesi, tanımı başlıklı 470. maddesi; “Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, işsahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.” hükmünü amirdir.
TBK’nun hükümleri, yüklenicinin borçları, genel olarak başlıklı 471. maddesi; “Yüklenici, üstlendiği edimleri işsahibinin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek zorundadır. Yüklenicinin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alandaki işleri üstlenen basiretli bir yüklenicinin göstermesi gereken meslekî ve teknik kurallara uygun davranışı esas alınır. Yüklenici, meydana getirilecek eseri doğrudan doğruya kendisi yapmak veya kendi yönetimi altında yaptırmakla yükümlüdür. Ancak, eserin meydana getirilmesinde yüklenicinin kişisel özellikleri önem taşımıyorsa, işi başkasına da yaptırabilir. Aksine âdet veya anlaşma olmadıkça yüklenici, eserin meydana getirilmesi için kullanılacak olan araç ve gereçleri kendisi sağlamak zorundadır.” hükmünü amirdir.
TBK’nun işsahibinin borçları, bedelin muacceliyeti başlıklı 479. maddesi; “İşsahibinin bedel ödeme borcu, eserin teslimi anında muaccel olur. Eserin parça parça teslim edilmesi kararlaştırılmış ve bedel parçalara göre belirlenmişse, her parçanın bedeli onun teslimi anında muaccel olur.” hükmünü amirdir.
HMK’nun ispat yükü
başlıklı 190. maddesi; “(1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. (2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.
” hükmünü amirdir.
TMK’nun ispat kuralları, ispat yükü başlıklı 6. maddesi; “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. ” hükmünü amirdir.
-{DELİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE}-
Davacı vekilince davalı aleyhine açılan bu davada taraflar arasında düzenlenen 10.10.2017 tarihli “Alt Yüklenici Sözleşmesi” gereğince davacının edimini tam olarak yerine getirdiği, sözleşmedeki yapım işinin şartnameye uygun olarak yapılıp tamamlandığı ve davalıya 11.10.2017 tarihli yer teslim tutanağı ile teslim edildiği, davalı tarafça dava tarihine kadar sözleşmede belirtilen işlerin eksik ya da hatalı olduğuna dair herhangi bir bildirimde bulunulmadığı halde sözleşme hükümleri gereğince ödemesi gereken hak ediş bedellerini ödemediğinden bahis ile hak ediş bedelinin davalılardan tahsilini talep edilmiş olup; esasen taraflar arasında asıl yüklenici olan … … Tic. Ltd. Şirketinin taahhüdü altında olan Meteoroloji 5. (Afyonkarahisar) Bölge Müdürlüğü ve Bakanlık 5 Bölge Müdürlüğü Hizmet Binasının anahtar teslim götürü bedelle yapımına ilişkin işin yapımına ilişkin 2. Alt Yüklenici sözleşmesi yapıldığı ve davalının ilgili yapım işinin 1. Alt Yüklenici olduğu hususlarında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık söz konusu işin sözleşme gereğince davacı tarafça tamamlanıp, teslim edilip edilmediği, davalı tarafça iddiaları doğrultusunda işin davalı tarafça yapılıp yapılmadığı ve davacının sözleşmede belirlenen hak ediş bedellerini talep edip edemeyeceği noktalarında toplanmaktadır.
Mahkememizce yapılan araştırma, toplanan deliller … … Tic. Ltd. Şirketinden gelen yazı cevabı, alınan bilirkişi raporu, dinlenen tanık beyanları ve tüm dosya kapsamına göre; davamıza konu işin davacı tarafça yapılıp teslim edildiğine dair mahkememizde kanaat uyandıracak herhangi bir delil sunulamadığı, taraf defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi ve düzenlenen rapora göre; dava konusu yapım işi ile ilgili davacı defterlerinde kayıtlı herhangi bir fatura bulunmadığı, bilakis davalı yanın davacıdan 546.589,45 TL alacaklı olduğu, bu kayıtların HMK 222/4. maddesi gereğince davacı aleyhine delil teşkil ettiği, davacı tarafça iş teslim belgesi olarak gösterilen 11.10.2017 tarihli belgenin iş teslim belgesi değil, işin başlangıcında düzenlenen “Yer teslim ve gösterme” belgesi olduğu, 10.10.2017 tarihinde düzenlenen sözleşmedeki işlerin 11.10.2017 tarihinde yapılıp teslim edilmesinin mümkün olmaması yanında; ileri sürülen iddianın hayatın doğal akışı içerisinde ciddiye alınabilecek nitelikte bir iddia olarak kabulünün mümkün olmadığı, tanık beyanları ve … … Tic. Ltd. Şirketinden gelen yazı cevaplarıyla dava konu işin davalı tarafça yapılıp teslim edildiği kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar davalı tanıklarından sadece … talimat ile adına ifadesinde sözleşme konu işin davacı tarafından %80 seviyesinde bitirildiği yönünde beyanda bulunulmuş ise de; bu tanık ile davalı arasında görülmekte olan iş davaları sebebiyle husumet bulunduğu davalı vekilince ileri sürülüp, buna dair resmi belgeler ibraz edildiğinden, bu tanığın aleyhte beyanları mahkememize nazara alınmamıştır.
Davacı taraf tacir olup TTK 18/2. maddesi gereğince tüm ticari hayatına dair faaliyetlerinde basiretli bir tacir gibi davranmak yükümlülüğündedir. Bu nedenle yapıldığı iddia edilen işlemlerle ilgili fatura düzenlenmemesi ve bu faturaları defterine kaydetmemesi basiretli bir iş adamından beklenmeyecek davranışlardır.
Açıklanan nedenlerle HMK 190. ve TMK 6. maddeleri gereğince davacı tarafın davasını ispatlayamadığı anlaşıldığından davacının davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
-{HÜKÜM:}- Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
DAVACININ İSPATLANAMAYAN DAVASININ REDDİNE.
Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin ve sonradan alınan 8.709,53 TL harçtan mahsubu ile fazladan alınan 8.628,83 TL harcın Harçlar Kanunu 31. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine.
Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 2020 yılı tarifesine göre iki saatlik görüşme nedeniyle 2 kişinin taraf olması durumunda saati 330,00 TL den toplam 1.320,00 TL DAVACIDAN alınarak Hazine’ye gelir kaydına ve Harçlar Kanununun 28. ve 130. maddeleri, HMK’nun 302. maddesi ve Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 206. maddesi hükümleri kıyasen uygulanarak işbu kararın arabuluculuk ücreti yükümlüsüne tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmemesi halinde bir ayın bitiminden sonraki 15 gün içinde mahkememizce arabuluculuk ücretinin yükümlüsünden tahsili için müzekkere yazılmasına.
Davacının yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
Davalı tarafından yatırılan gider avansından kullanılan 5,00 TL nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktara göre takdir ve hesaplanmış olan 74.100,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.
HMK nun 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde tarafların sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra varsa tarafların yatırdığı avanstan artanının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine.
İşbu gerekçeli kararın 17/11/2022 tarihinde yazıldığına.
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere yapılan duruşma sonunda oy birliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/10/2022

Başkan Üye Üye Katip