Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/885 E. 2023/219 K. 11.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 31.01.2019 günü saat 18:07 sıralarında Konya- Beyşehir karayolunun yaklaşık 80. Km.’ sinde …’nin sürücüsü olduğu … plakalı aracın karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkili …’ a çarpması sonucu yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, kazada sürücü …’ nin idaresindeki aracın köy girişi ve kavşaklı olan yolda hızının olması gerekenden çok daha fazla olması sebebiyle yaya olan müvekkilini görmesine rağmen yavaşlamadığını ve refüj kenarında müvekkiline çarparak kaza mahallinden çok daha ilerde durabildiğini, aracın hızının fazla olması sebebiyle müvekkili aracın ön camına çarptıktan sonra takla atarak refüj kenarına düştüğünü, kaza sonucu Beyşehir Devlet Hastanesi’ ne kaldırıldığını, yoğun bakımı gerektiren ağır bir durumunun olması sebebiyle Konya Numune Hastanesi’ ne sevk edildiğini, getirildiği hastanede bir gün yoğun bakımda kaldığını, kaza sebebiyle kalça kemiğinde, kafatasında kırıklıklar ve alın bölgesinin sol kısmında ezilme ve parçalanma meydana geldiğini ve 5 gün boyunca hastanede tedavi gördüğünü, taburcu olduktan sonra 21 gün boyunca ayağa kalkamadığını, evde yatağa bağlı bir şekilde bakımının gerçekleştirildiğini, kazada sol kaşı üzerindeki alın bölgesinde gerçekleşen ezilme ve parçalanmadan dolayı müvekkilinin alnında sabit iz kaldığını, kaza sonrası bir aylık süreçte hastane kontrolleri için Beyşehir’ den Konya’ ya getirildiğini, müvekkilinin bu süreçte iş ve gücünden kaldığını, tarif edilemeyecek acılar çektiğini, müvekkilinin zararlarının giderilmesi açısından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla (belirsiz alacak olarak) şimdilik; 1.500,00 TL iş göremezlik, 250,00 TL tedavi giderleri 250,00 TL bakım giderleri olmak üzere toplamda 2.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesini, yargılama giderleriyle ücret-i vekaletin davalıya yükletilmesini mahkememizden talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın müvekkili şirkete yapmış olduğu başvuruda eksik evrak ile başvuru yaptığından KTK madde 97 uyarınca işbu davanın usulden reddinin gerektiğini, davacı taraf işbu dava öncesinde müvekkili şirkete sunmuş olduğu başvuru dilekçesi ekinde sadece hastane evraklarını ve tespit tutanaklarını sunduğunu, bu nedenle yapılan başvurunun geçerli bir başvuru olmadığını, Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. Maddesi ile dava açmadan ya da tahkim yoluna başvurmadan Sigorta Şirketi’ ne başvuru yapılması dava şartı haline getirildiğini, kazaya karışan … plakalı araç müvekkili şirket nezdinde 04.08.2018 / 2019 tarihlerini kapsayan Zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğu “Poliçe teminatı ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranı ile sınırlı olup bedeni zarar halinde maddi tazminat talepleri şahıs başına geçerli olan teminat limiti ile sınırlıdır.”, Davacı taraf dava dilekçesinde uyuşmazlık konusu kazanın oluşumunda müvekkili şirket nezdinde sigortalı olan … plakalı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğunu iddia etmiş ise de bu iddia tamamen gerçek dışı olduğunu, kaza tespit tutanağı ile davacı …’ ın KTK madde 68/1-a ile düzenlenen “karşıdan karşıya geçişlerde işaretlere riayet etmemek” kuralını ihlalden kusurlu olduğunun tespit edildiğini, kaza tespit tutanağında her ne kadar kusur tespiti yapıldıysa da kaza tespit tutanağı trafik zabıtaları tarafından düzenlendiğinden ayrıca denetime ve hüküm kurmaya elverişli olmadığından işbu davada dikkate alınmasının mümkün olmadığını, kusur tespitinin uzman kişi ve kurumlarca yapılması durumunda da tespit edileceği üzere Müvekkil Şirket sigortalısının kazanın oluşumunda kusuru bulunmadığını, karayolları Trafik Yönetmeliği 156/3 maddesi gereğince Trafik Zabıtasının kusur belirleme yetkisinin olmadığını, kusurun uzman bilirkişi kurulu tarafından belirlenmesinin gerektiğini, davacı …’ın işbu dava öncesinde müvekkili şirkete gönderdiği başvuru dilekçesinin ekinde yer alan Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 08.04.2019 tarihli raporu ile davacının kazadan kaynaklanan maluliyetinin %0 olduğunun tespit edildiğini, davacının kazadan kaynaklanan maluliyeti olmadığından işbu davanın reddinin gerektiğini, Mahkememiz aksi kanaatte olması ve maluliyet oranı hakkında rapor düzenlenmek üzere dosyada inceleme yapılmasına karar vermesi halinde ise maluliyet oranının 20.02.2019 tarihli Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik’e uygun olarak tespit edilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin geçici iş göremezlik tazminatı, tedavi gideri ve bakıcı giderinden sorumlu olmadığını, bu tazminatların sadece SGK’dan talep edilebildiğini, başvuran tarafın geçici iş göremezlik tazminatı ve tedavi gideri talebinin reddinin gerektiğini, geçici dönem bakıcı giderinin talep edilebilmesi için ise geçici dönem boyunca tüm bakımların bedel karşılığı yapıldığının ispatının gerektiğini, davacı tarafın bu gideri yaptığına dair bir delilinin olmadığını, kalıcı dönem bakıcı giderinde ise davacının bakıcıya ihtiyaç duyduğunun usulüne uygun maluliyet raporu ile ispat edilmesi gerektiğini, itirazlarının kabulü ile davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davacı vekilinin sunmuş olduğu bedel arttırım dilekçesinde özetle; Davacı … yönünden 2.000,00 TL olan maddi tazminat değerini bilirkişi raporu doğrultusunda 45.245,35 TL artırarak 47.245,35 TL olarak ıslah ettiklerini bildirdiği görülmüştür.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Konya Numune Hastanesi’nin 17/10/2019 tarihli cevabı yazısı ile …’ın 01/02/2019 – 05/02/2019 tarihleri arasında hastanede beyin cerrahi servisinde yatış kaydına rastlandığını, dosya muhteviyatı sureti ve film CD’sinin gönderildiği, tedavi giderlerinin sosyal güvenlik kurumunca karşılandığını, hasta tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığının bildirildiği görülmüştür.
Beyşehir CBS Hazırlık Bürosu’na yazılan müzekkere cevabında soruşturma dosyasının onaylı sureti ile 1 adet CD’nin mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Selçuk Üniversitesi Rektörlüğü Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimliği’ne yazılan müzekkere cevabında; … adına istenilen grafi görüntüleri ve radyoloji raporu ve 1 adet CD’nin mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Konya Numune Hastanesi’ne yazılan müzekkere cevabında; …’a ait radyoloji görüntüleme CD’si ve raporlarının mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Konya Meram Devlet Hastanesi’ne yazılan müzekkere cevabında; …’a ait 05/04/2019 tarih … sayılı Engelli Sağlık Kurulu Raporu onaylı örneğinin ve …’a ait 31/01/2019 tarihinden sonrasına ait bir tedavi evrakı kaydına rastlanmadığının bildirildiği görülmüştür.
Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı 05/03/2020 tarihli raporunda özetle; Sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobili ile geldiği olay yerinde sinyalleri açık şekilde yolun sağ kenarında duraklama halinde olan yolcu otobüsünü dikkate alıp yolun karşısına yayaların geçebileceğini öngörerek seyrini kontrollü ve müteyakkız hızda sürdürmesi hususlarına riayet etmediği kazada tali kusurlu, davacı yaya … meskun mahal dışındaki olay yerinde yolcu otobüsünden indikten sonra mahal şartlarını dikkate alarak seyir halindeki araç trafiğini kontrol ettikten sonra yolun karşısına en kısa zamanda geçmesi hususuna riayet etmeyip duraklama halinde bulunan yolcu otobüsünün nünden yolun karşısına geçmek istediği esnada meydana gelen kazada asli kusurlu olduğundan Sürücü …’nin % 20 (yüzde yirmi) oranında kusurlu, davacı yaya …’ın % 80 (yüzde seksen) oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Ankara . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyasından alınan Karayolları Fen Heyeti bilirkişi raporunda özetle; … adına kayıtlı sürücü …’nin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52/a, 52/b maddelerini ihlal ettiğinden % 50 (yüzde elli) oranında kusurlu olduğu, Yaya … kazanın oluşumunda 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 68/b, 68/c maddelerini ihlal ettiğinden % 50 (yüzde elli) oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı 27/10/2020 tarihli raporunda özetle; Sürücü … sevk ve idaresindeki otomobili ile geldiği olay yerinde sinyalleri açık şekilde yolun sağ kenarında duraklama halinde olan yolcu otobüsünü dikkate alıp yolun karşısına yayaların geçebileceğini öngörerek ön tedbir mahiyetinde ve yolda varlığını belirtmek adına ikazda bulunması ve mahalde seyrini kontrollü ve müteyakkız hızda sürdürmesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, tedbirsizce seyri sırasında idaresindeki aracın sağ ön kısımlarıyla sağında duraklayan gördüğünü beyan ettiği araç önünden taşıt yoluna giren yayaya sol şeritte çarpmasıyla gerçekleşen kazada dikkat ve özen yükümlülüklerine riayet etmediği için kusurlu olduğunu, davacı yaya …, meskun mahal dışındaki olay yerinde yolun sağında duraklayan yolcu otobüsünden indikten sonra indiği otobüsün önünden buraya yaklaşan araç sürücülerinin görüş ve tedbir alma imkanlarını kısıtlayacak şekilde yola girerek karşıdan karşıya geçmek istediği, geçişi öncesi kendi can güvenliği açısından bu mahaldeki araçların hareketlerine ilişkin gerekli, yeterli kontrolleri yapması ve geçişi için uygun ortamda geçişini yapması gerektiği hususlarına riayet etmediği, sol tarafından sağ şeritte gelmekte olan davalı sürücü idaresindeki otomobilin hızını ve konumunu dikkate almadan kontrolsüzce ve bu araca yakın mesafeden araç önünden karşıdan karşıya geçmek istemesi neticesinde de otomobilin sol şeritte sadmesine maruz kaldığı olayda; dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranışı ile kusurlu olduğundan olayın oluş şekli dikkate alındığında 16/07/2020 tarihli üçlü bilirkişi Heyet raporunda sürücü …’nin %50 oranında kusurlu olduğu yönündeki değerlendirme isabetsiz bulunduğunu, davalı taraf sürücüsü …’nin %20(yüzde yirmi) oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’ın %80(yüzde seksen) oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı 12/02/2021 tarihli raporunda özetle; 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yayımlanan “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine göre; A cetveli — Arıza listesi: XIV, Arıza sıra no: 1A, Arıza ağırlık ölçüsü: 7, B cetveli — Meslek grup numarası:1 (düz işçi), C cetveli — Sürekli iş göremezlik simgesi: D, D cetveli — 38-39 yaşlarındaki sigortalının meslekte kazanma gücü azalma oranı;-17×0.4=7, E cetveli — 21 yaş ve altındaki kişinin meslekte kazanma gücü azalma oranı: 5.1 tespit edilmiş olmakla; Kişide meydana gelen arızanın% 5.1 (yüzdebeşnoktabir) oranında kalıcı sakatlık (sürekli iş göremezlik) niteliğinde olduğunu, Pelvis kırığı, frontal kemik kırığı ve yumuşak doku yaralanması arızalarının emsallerine göre iyileşme süresini 3 (üç) aya kadar uzayabileceğini, kişinin bu süre zarfında mesleğini icra edemeyeceğini iş bu sürenin geçici iş göremezlik süresi olarak değerlendirilebileceğini, şahsın geçirdiği kazanın yeri, ikametgahı, tedavi gördüğü sağlık kuruluşu, yaralanmasının ağırlığı ve tedavi süreci dikkate alındığında, SGK kapsamı dışında kalan kaçınılmaz giderlerin olay tarihi itibarıyla 2.000,00 TL olarak değerlendirildiği (500,00 TL ulaşım, 1.500,00 TL diğer giderler), …’ın yaralanan vücut bölgesi ve yaralanma ağırlığı dikkate alındığında; 1 (bir) ay boyunca bakıcıya ihtiyaç duyacağını ve dosya kapsamında bakıcı tutulduğuna ilişkin bir belgeye rastlanılmadığı ve bakım işinin aile bireyleri tarafından yapılmış olabileceği, bu nedenle bakıcı gideri hesaplanırken asgari net ücret üzerinden hesaplama yapılmasının uygun olacağı görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu 17/08/2022 tarihli raporunda özetle; … kızı … doğumlu …’ın 31.01.2019 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliği, Kulak Burun Boğaz: D-YÜZ: Sınıf 1: %5 F-Tat ve Koku Kaybı: %3 + %3 Baltazard Formülüne göre= %10.6, Kas İskelet Sistemi: Tablo 1.7: %5 Baltazard Formülü: %15.07 olduğuna göre; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %15 (yüzdeonbeş) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, kişinin başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 3 (üç) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Aktüerya Bilirkişisi Tahir Gökçelik’in 20/02/2023 tarihli raporunda özetle ; *PMF 1931 Yaşam Tablosuna Göre Yapılan Hesaplama: 31/01/2019 – 31/04/2019 Geçici İş Göremezlik Dönemi: 1.212,54 TL, 31/01/2019 – 28/02/2019 Geçici İş Göremezlik Dönemi Bakıcı Gideri 511,68, Tedavi Gideri: 400,00 TL, Tedavi Klozu Sorumluluk Toplamı (Kaza tarihindeki kişi başı tedavi klozu teminat limiti: 360.000,00 TL Toplam: 2.124,22 TL, Sürekli İş Göremezlik :01/05/2019 – 31/12/2023 İşlemiş Bilinen Aktif Dönemi : 2.433,50 TL, 01/01/2024 – 18/06/2059 İşleyecek Bilinmeyen Aktif Dönemi : 36.929,04 TL, 19/06/2059 – 30/12/2064 İşleyecek Bilinmeyen Pasif Dönemi : 5.758,59 TL , Sakatlık ve Ölüm Klozu Sorumluluk Toplamı (kaza tarihindeki kişi başı sakatlanma ve ölüm teminat limiti : 360.000,00 TL Toplamı: 45.121,13 TL olmak üzere Maddi Tazminat Toplamı :47.245,35 TL *TRH 2010 Yaşam Tablosuna Göre Yapılan Hesaplama: 31/01/2019 – 31/10/2019 Geçici İş Göremezlik Dönemi 3.637,62 TL, 31/01/2019 – 31/04/2019 Geçici İş Göremezlik Bakıcı Gideri 1.535,04 TL Tedavi Gideri: 400,00 TL, Tedavi Klozu Sorumluluk Toplamı (Kaza tarihindeki kişi başı tedavi klozu teminat limiti: 360.000,00 TL Toplam: 5.572,66 TL, Sürekli İş Göremezlik 01/11/2019 – 31/12/2023 İşlemiş Bilinen Aktif Dönemi : 6.793,59 TL, 01/01/2024 – 18/06/2059 İşleyecek Bilinmeyen Aktif Dönemi : 108.614,82 TL, 19/06/2059 – 07/12/2077 İşleyecek Bilinmeyen Pasif Dönemi : 56.561,71 TL, Sakatlık ve Ölüm Klozu Sorumluluk Toplamı (kaza tarihindeki kişi başı sakatlanma ve ölüm teminat limiti : 360.000,00 TL Toplamı: 171.970,13 TL Maddi Tazminat Toplamı: 177.542,79 TL olduğu kanaati ile yapılan maddi zarar hesaplamalarından, Mahkemece PMF 1931 yaşam tablosuna göre yapılan hesaplamaya itibar edilmesi halinde; Toplam 2.124,22 TL tedavi zararı ile yine toplam 45.121,13 TL sürekli iş göremezlik/sakatlık zararının tamamından, Mahkemece TRH 2010 yaşam tablosuna göre yapılan hesaplamaya itibar edilmesi halinde ise; Toplam 5.572,66 TL tedavi zararı ile yine toplam171.970,13 TL sürekli iş göremezlik/sakatlık zararından davalının olması gerektiği görüş ve kanaatini bildirdiği görülmüştür.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşbu dava;Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; Trafik kazası nedeniyle davacıda cismani zarar oluşup oluşmadığı, davacının iş göremezlik , tedavi gideri ve bakıcı gideri zararlarının mevcut olup olmadığı var ise ne miktar olduğu ve tazminin gerekip gerekmediği hususları olduğu anlaşılmıştır.
Kusur yönünden yapılan incelemede;Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı 05/03/2020 tarihli raporu ile Ankara . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyasından alınan Karayolları Fen Heyeti bilirkişi raporu arasında çelişki oluştuğundan, … sayılı Adli Tıp Kurumu Kanununda yer alan Adli Tıp Üst Kurullarının görevleri: Madde 15 – (Değişik: 19/2/2003-4810/14 md.)
Adlî Tıp Üst Kurulları;
a) Adlî tıp ihtisas kurulları ve ihtisas daireleri tarafından verilip de mahkemeler, hâkimlikler ve savcılıklarca kapsamı itibarıyla yeterince kanaat verici nitelikte bulunmadığı, sebebi de belirtilmek suretiyle bildirilen işleri,
b) Adlî tıp ihtisas kurullarınca oybirliğiyle karara bağlanamamış olan işleri,
c) Adlî tıp ihtisas kurullarının verdiği rapor ve görüşleri arasında ortaya çıkan çelişkileri,
d) Adlî tıp ihtisas kurulları ile ihtisas dairelerinin rapor ve görüşleri arasında ortaya çıkan çelişkileri,
e) (Mülga: 3/11/2016-6754/30 md.)
f) Adlî tıp ihtisas kurulları ile Adlî Tıp Kurumu dışındaki sağlık kuruluşlarının heyet hâlinde verdikleri rapor ve görüşler arasında ortaya çıkan çelişkileri, (1)
Konu ile ilgili uzman üyelerin katılımıyla inceler ve kesin karara bağlar.
(Ek fıkra: 3/11/2016-6754/30 md.) Fizik İhtisas Dairesi ve Trafik İhtisas Dairesinin raporları Adlî Tıp Üst Kurullarında incelemeye alınamaz. Bu dairelerden birinin verdiği raporlar ile diğer bilirkişi raporları arasında çelişki bulunması hâlinde mahkeme veya Cumhuriyet savcılıklarınca gerekçesi belirtilmek suretiyle talep edilmesi üzerine raporlar, ilgili ihtisas dairesinin en az yedi uzmanının katılımı ile oluşan genişletilmiş uzmanlar heyetince incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. Kararlar katılanların oy çokluğuyla alınır, eşitlik hâlinde başkanın bulunduğu taraf oy çokluğunu sağlamış olur.
(Ek fıkra: 3/11/2016-6754/30 md.) Fizik ve Trafik İhtisas Dairelerinin genişletilmiş uzmanlar heyetinin çalışma usul ve esasları yönetmelikle düzenlenir.
” hükmü gereğince Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığını Genişletilmiş Heyetinden alınan 27/10/2020 tarihli raporunda belirtilen hususlar ve ilgili kanun maddesi gereğince mahkememizce de olaya ve dosyada toplanan diğer tüm delillere göre uyumlu olduğu değerlendirilerek kusur için yapılan değerlendirmenin uygun olduğuna kanaat getirilmiştir.
Aktüerya hesabı yönünden yapılan incelemede; hem TRH 2010 yaşam tablosuna göre hem de PMF 1931 yaşam tablosuna göre ikili yapılan hesaplama neticesinde; davacının tazminat hesabının Yargıtay güncel uygulamalarına göre TRH 2010 yaşam tablosuna göre hesaplanan bölümü hükme esas alınmıştır.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının, “Sigortanın Kapsamı” başlıklı A.1 maddesinde “sigortacının poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı KTK ya göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği… ” öngörülmüştür.
Sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden değerlendirmede; davalı taraf dosya kapsamında Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumlluluk Sigortası Genel Şartlarının A.5-c maddesinini Sürekli Sakatlık Teminatı başlıklı ”Üçüncü kişinin sürekli sakatlığı dolayısıyla ileride ekonomik olarak uğrayacağı maddi zararları karşılamak üzere, bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek teminattır. Kaza nedeniyle mağdurun tedavisinin tamamlanması sonrasında yetkili bir hastaneden alınacak özürlü sağlık kurulu raporu ile sürekli sakatlık oranının belirlenmesinden sonra ortaya çıkan bakıcı giderleri bu teminat limitleri ile sınırlı olmak koşuluyla sürekli sakatlık teminatı kapsamındadır. Söz konusu tazminat miktarının tespitinde sakat kalan kişi esas alınır.” hükmü uyarınca sürekli iş göremezlik tazminatından sorumludur.
Bakıcı gideri, sigorta tarafından karşılanmayan kaçınılmaz tedavi giderlerinin ve geçici iş göremezliğin teminat kapsamı dışında olup olmadığına dair değerlendirmede ise,
2918 sayılı Kanun’un 98. maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Kanun’un 59. maddesinde, “Trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı”, kanunun geçici 1.maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59’uncu maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği” öngörülmüştür.
Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün kanundan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Kanun ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Kanun’un 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçtiğinin kabulü gerekir. Buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir.
01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Sigorta Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.5 maddesinin “Sağlık Giderleri teminatı” başlıklı (b) maddesinde ” Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” ifadesi ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkanı bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamında saymıştır. Bir başka ifade ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar,
1-Tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri,
2-Tedaviyle ilgili diğer giderler,
3-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler,
Sağlık giderleri kapsamında sayılarak Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğu düzenlenmiştir.
Oysa 6111 sayılı kanunun 59. maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğu üniversite hastaneleri ile resmi ve özel sağlık kurumları tarafından trafik kazası sonucu yaralanan kişilerin tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmeti giderleri ile sınırlandırılmıştır.
Bu düzenleme gereği ZMSS Genel Şartlar A.5 (b) maddesi ile yaralının tedavisine başlanmasından maluliyet raporu alınıncaya kadarki süre içindeki;
1-Bakıcı giderleri
2-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler (geçici iş göremezlik kayıpları)
3-Sağlık hizmeti giderleri kapsamında sayılarak 6111 sayılı torba Kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesi ile sınırları belirlenen sağlık giderleri teminatı kapsamını genişletmiştir.
Bu nedenle bir kanun maddesinin kapsamı idarenin bir düzenlemesi olan genel şartlar ile genişletmesi ve daraltması düşünülemez.
Böyle bir durum varsa kanuna aykırı genel şart maddesi, tebliğ vs uygulanması kanunun ilgili maddesine aykırılık teşkil eder.(Trafik kazalarından doğan cismani zararlar ve tazmini- Konya barosu yayınları. Shf 7-8 ,Yargıtay üyesi: … )
Yine taraflar arasında düzenlenmiş olan Zorunlu Sigorta Mali/Sorumluluk Sigortası poliçesinin bir anlamda mütemmim cüzü olan eki niteliğindeki genel şartların, hazırlanma ve bağıtlanmada taraf olmayan Sosyal Güvenlik Kurumu’na İdari bir düzenleme ile kanuni düzenlemesinin aksine bir sorumluluk yüklenmesi de düşünülemez.
Bu halde davalı vekilinin itiraz ettiği geçici iş görmezlik zararının sigorta teminatı kapsamında olduğunun kabulü gerekir.
Temerrüt tarihi ve faiz değerlendirmesinde, 2918 Sayılı Kanun’un 99. maddesinde, sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel sartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluslarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar. Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı 2918 Sayılı KTK’nun 98/1, 99/1, ZMMS Genel Şartlarının B.2-c maddesi uyarınca hak sahibine kaza ve zarara ilişkin tespit tutanağının ve bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya başvurmasından itibaren 8 iş günü sonunda tazminat miktarını ödememesi halinde, bu tarihte, böyle bir başvurunun yapılmaması halinde ise dava tarihinde temerrüde düşeceğinden, temerrüt faizine bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerekir.
Faizin ticari avans faiz / yasal faiz olup olmayacağı değerlendirmesinde, kazaya sebebiyet veren ve davalı sigorta şirketinin Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı ile teminat altına alınan aracın ticari vasıfta olmaması nazara alınarak yerleşik Yargıtay uygulaması gereği yasal faize hükmedilmesi gerekmiştir.
Yukarıda izah edilen, değerlendirilen ve açıklanan sebeplerle ve Anayasa’nın 138. maddenin 1. Fıkrası “Hâkimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasa’ya, kanuna ve hukuka uygun olarak, vicdanî kanaatlerine göre hüküm verirler.” hükmü gereğince ; davacının davası ve talepleri hakkında aşağıdaki şekilde karar verilmesine vicdani kanaat getirilmiştir.
IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
1- Davacının davasının maddi tazminat talebi yönünden KABULÜ İLE,
a- Sürekli iş göremezlik nedeniyle uğradığı maddi zararı için 45.121,13 TL,
b- Geçici iş göremezlik süresinde uğradığı maddi zararı için 1.212,54 TL,
c- Kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararı için 400,00 TL,
d- İyileşme süresinde bakıcı giderinden doğan maddi zarar için 511,68 TL olmak üzere TOPLAM: 47.245,35 TL’ nin, davalı zorunlu mali sorumluluk sigorta şirketinden ( poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 3.227,33 TL karar harcından peşin olarak alınan 44,40 TL harç ile 772,68 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 2.410,25 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 6,40 vekalet harcı, 44,40 TL peşin harç, 772,68 TL tamamlama harcı toplamı ‭867,88‬ TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 2.050,00 TL bilirkişi ücreti, 1.046,00 TL Ankara Adli Tıp rapor ücreti bedeli, 1.360,00 TL İstanbul Adli Tıp Kurumu rapor ücreti bedeli, 1.115,15 TL Selçuk Üniversitesi rapor ücreti, posta tebligat gideri olmak üzere toplam 440,16 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinden ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına (harç tahsil müzekkeresi yazılmasına).
7-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK’nın 333. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, 6100 sayılı HMK’nın 341-345 maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili İstinaf Dairesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.11/04/2023

Katip Hakim