Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO:
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – … …
VEKİLİ :
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Trabzon Tüketici Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı dosyasında görevsizlik kararı verilmiş olmakla dosya Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmekle, Trabzon Asliye Ticaret Mahkmesinin … Esas – … Karar sayılı yetkisizlik kararı ile dava mahkememizin yukarıdaki esas sırasına kaydı yapılmakla Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Trabzon Asliye Hukuk Mahkemesine sunduğu dava dilekçesi özetle; müvekkilinin davalı şirketten 16/09/2016 tarihinde HS 115 6+5 model, seri no:HS216, kapasitesi 115 ton/mt olan araç üstü mobil vinci 260.00,00 TL karşılığında satın aldığını, vincin 20/01/2017 tarihinde müvekkiline teslim edildiğini, dava konusu vincin teslim edildiği tarihden itibaren pistonda eğilmeler, göbek civatalarında kesikler ve eksiklikler, gözle görünür çatlaklar, hidrolik sisteminde meydana gelen yağ kaçakları ve malzemeyi taşıyamama şeklinde arızalar meydana geldiğini, hasarların davalı şirkete bildirildiğini, hasarın giderilmesi için vincin davalı şirketin merkezi olan Konya’ya gönderildiğini, arızaların davalı tarafından giderilmesinden 10 gün sonra tekrar arızalandığını, müvekkilinin vinç ile işini yürüttüğünü, günlük yaptığı işin durma noktasına geldiğini, makinenin güvenli bir şekilde kullanılmasının mümkün olmadığını, müvekkilinin kazanç kaybına neden olduğunu belirterek vinçte meydana gelen zarar nedeniyle vincin ayıpsız misliyle değiştirilmesini, ayıp oranında indirim yapılan tutarın işleyecek yasal faizi ile müvekkiline iadesini, mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkı uyarınca vince ödenen bedelin müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesine sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; Davanın açıldığı Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi yetkisiz olduğunu, açılan davaya süresi içerisinde yetki yönünden itiraz ettiklerini, hukuk davalarında genel yetki HMK’da ifade edildiği üzere davalının dava açıldığı tarihteki yerleşim yeri olduğunu, aynı zamanda sözleşmeden doğan bu dava, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesi olarak belirlendiğini, taraflar tacir olup sözleşme içeriği incelendiğinde olası uyuşmazlıklarda Konya Mahkemelerinin yetkisini kabul ettiklerini, bu sebeple davanın Trabzon’da açılması yetkisizlik sonucunu doğurduğunu, dolayısıyla tüm bu açıklamalar ışığında işbu davanın görüleceği yetkili mahkeme Konya Mahkemeleri olduğunu, davacının dava dilekçesindeki iddiaları ve talepleri hukuka, yasaya ve yargıtayın yerleşik içtihatlarına aykırı olup taraflarınca kabule şayan olmadığını, davacının iddia ettiği sözleşme konusu vinçlerdeki arızaların sebebi moment kontrol panelinin yanması olduğunu, bu panelin yanması üretim hatasından kaynaklanacak bir durum olmayıp tamamen kullanıcı kusurundan kaynaklandığını, yine moment kontrol paneli kullanılmaz durumdayken dahi davacı taraf vinci kullanmaya devam ettiğini, taraflar arasında yapılan sözleşmenin 3 numaralı bendinde garanti kapsamı belirlendiğini, bu maddenin içeriğinde yanlış kullanım sonucu meydana gelen arızalar garanti kapsamı dışına bırakıldığını, kaldı ki sözleşmede de belirtildiği üzere garantinin kapsamı ithalatçı firmanın garanti kapsamında olduğunu, ayrıca makinenin tesliminde davacı tarafa bu husus hatırlatılmış olup teslim ve tesellüm tutanağında da imza altına alındığını, davacı taraf tacir olduğunu, yani davacı ticari hayatı ile ilgili olarak yaptığı işlerde diğer şahıslardan daha çok özen göstermesi, basiretli davranması gerektiğini, davacı kanunda öngörülen süre zarfında müvekkili satıcıya herhangi bir ihbarda bulunmadığını, dolayısıyla davacının talebi hukuka aykırı hâl aldığını, davacı dava dilekçesinde malı teslim aldıktan sonra ayıplı olduğunu iddia etmiş ve mezkur hasarlar davalıya bildirilmiş diyerek genel, soyut ve net olmayan bir ifade kullandığını, üzerine düşen yükümlülüğü zamanında yerine getirmeyen davacının mesnetsiz iddialarla sözde haklılığını ifade etmeye çalışması tamamen anlamsız olduğunu beyanla; ilk olarak yetki itirazımızın kabulü ile yetkili mahkemenin Konya Tüketici Mahkemeleri olduğunu, davacının haksız, mesnetsiz ve hukuka aykırı davasının reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesine sunmuş olduğu cevaba cevap dilekçesi özetle; dava konusu vinçteki arızalar olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak ayıplar olduğunu, vinçteki arızalar; kullanılmadan, çalıştırılmadan ortaya çıkarılacak arızalar olmadığını, bu nedenle iş bu davada TTK m.23′ teki sürelerin uygulanması usul ve yasaya aykırı olduğunu, kaldı ki, TTK m.23′ teki sürelerin uygulanacağı hususunu kabul anlamına gelmemekle birlikte süreler uygulansa dahi söz konusu ihbar davalı şirkete yapılmış olup dava konusu vinç, davalı şirket tarafından arızaların giderilmesi için servise alındığını, dava konusu vincin, satış sözleşmesinden sonra davalı şirkete ait fabrikaya gönderildiğini, burada çeşitli tamiratların yapıldığı, davalı şirket uhdesinde bulunan hasar dosyaları, müvekkili adına kesilen masraf makbuzlarının davalı şirketten celbi halinde kanıtlanacağını, zira TTK’ nın 23. Maddesinde yapılacak ihbarın şekli açıkça belirtilmediğini, müvekkili tarafından gerekli ayıp ihbarı yapılmış olup aksi yönündeki davalı beyanlarının kabulü mümkün olmadığını, davalı taraf tarafından yaşanan arızaların garanti kapsamı dışında olduğu iddia edilmiş ise de Trabzon . Sulh Hukuk Mahkemesi’ nin … D. İş esas sayılı dosyasıyla alınan bilirkişi raporu incelendiğinde tespiti yapılan arızaların sıfır model bir vinçte teslim alınmasından kısa bir süre sonra gerçekleşemeyeceği açık olduğunu beyanla; Haklı ve hukuka uygun davalarının kabulüne, dava konusu vinçte meydana gelen zararlar nedeniyle TBK m.227 uyarınca vincin ayıpsız misli ile değiştirilmesine, mümkün olmaması halinde ayıp oranında satış bedelinden indirim yapılarak indirim yapılan tutarın yasal faiziyle birlikte davalı şirketten alınarak davacı müvekkiline verilmesine, bunun da mümkün olmaması ve satılanın değerindeki eksikliğin satış bedeline çok yakın olduğunun tespiti halinde sözleşmeden dönme hakları uyarınca sözleşmeden dönülerek dava konusu vince ödenen bedelin işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı şirketten alınarak davacı müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı taraf üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davacı vekilinin Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesine sunmuş olduğu 2. cevaba cevap dilekçesi özetle; Davacının cevaba cevap dilekçesindeki iddiaları ve talepleri hukuka, yasaya ve yargıtayın yerleşik içtihatlarına aykırı olup taraflarınca kabule şayan olmadığını, somut olaylarında dava konusu vinç davacı-tacire 20.01.2017 tarihinde teslim edildiğini, sözleşme konusu malda iddia edildiği gibi bir ayıbın varlığı durumunda davacı bunu tabii olduğu Türk Ticaret Kanunu’nda belirtilen süre zarfında müvekkiline ihbar etmekle yükümlü olduğunu, TTK 23/c maddesine göre malın ayıplı olduğu teslimi sırasında belli ise 2 gün, ayıp açıkça belli değilse bir diğer ifadeyle gizli bir ayıp söz konusuysa alıcı malı teslim aldıktan sonraki 8 gün içerisinde incelemeli yahut incelettirmeli ve hakkını korumak adına durumu satıcıya bu süre içerisinde ihbar etmekle yükümlü olduğunu, ayrıca bu ihbarı TTK 20/3 maddesinde belirtilen şekilde ayıp ihbarı yapılması gerektiğini, Yargıtay yerleşik içtihatlarında bu hususların dikkate alınarak karar verilmesi gerekliliğine vurgu yaptığını, davacının iddia ettiği sözleşme konusu vinçlerdeki arızaların sebebi moment kontrol panelinin yanması olduğunu, bu panelin yanması üretim hatasından kaynaklanacak bir durum olmayıp tamamen kullanıcı kusurundan kaynaklandığını, yine moment kontrol paneli kullanılmaz durumdayken dahi davacı taraf vinci kullanmaya devam ettiğini, aracın arızalanmasına ve hasarın artmasına sebep olduğunu, davacının haksız, mesnetsiz ve hukuka aykırı davasının reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Trabzon . Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası celp edilerek incelenmiştir.
Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesince; Trabzon . Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilerek incelenmiştir.
Makine Mühendisi Bilirkişi … 21/12/2022 tarihli raporunda özetle; Davaya konu vinçteki Aşırı yük ve kumanda panelinin ( moment kontrol sistemi) çalışmadığını(Aşırı yük ve kumanda panelinde ( moment kontrol sistemi) ayıp bulunduğunu, bu haliyle davaya konu aracın ayıplı olduğu ayıbın 09/08/2019 tarihine kadar devam ettiğini, davaya konu araçtaki aşırı yük ve kumanda panelinde ( moment kontrol sistemi) bulunan ayıbın giderilmesinin mümkün olduğunu ve aşırı yük ve kumanda panelindeki ( moment kontrol sistemi) arızanın üretimden kaynaklı olduğunu (ayıbın kullanımdan kaynaklanmadığını) gizli ayıp mahiyetinde olduğunu, ayıbın aracın kullanımını etkileyen nitelikte bir ayıp olduğunu, söz konusu ayıbın taşıttan yararlanmayı (beklenilen faydayı engellemeyi) sürekli kılacak ayıplardan olduğunu ama davaya konu aşırı yük ve kumanda panelinin ( moment kontrol sistemi) ayıplı olarak kullanılmasının vinç operatörü veya araç sahibinin tercihi olduğu ve mobil vinç üzerinde meydana gelen diğer arıza türlerinin ayıplı olarak kullanılan aşırı yük ve kumanda panelinden ( moment kontrol sistemi) kaynaklandığını, davaya konu vinçteki ayıp oranında indirim yapılmasına ilişkin nispi hesaplama yöntemine göre ayıp oranında bedelden indirim yapılacak miktarın sözleşme tarihinde 14.237,28 TL olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Bilirkişi heyetinin Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi … Talimat sayılı dosyasına sunmuş olduğu 09/08/2019 tarihli raporunda; üzere; 61 K 0707 plakalı araç üzerindeki HS 115 6+5 model HS216 seri nolu 115 ton/ mt olan vincin aşırı yük ve kontrol panelinin arızalı olduğunu ve bu şekilde çalıştırılmaya devam edildiğinin tespit edildiğini, vincin bu şekilde kullanılması mümkün olmadığını, bahsi geçen vincin ayıplı olup olmadığını ne teslim sırasında ne de 8 gün içerisinde inceletilmeyle anlaşılacak bir durum olmadığı gibi, ancak vincin belli bir süre kullanıldıktan sonra ortaya çıkabilecek arızalar olduğundan; bahsi geçen arızaların tamamen imalat hatası yani vincin gizli ayıplı olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Bilirkişi heyetinin Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi … Talimat sayılı dosyasına sunmuş olduğu 20/04/2020 tarihli ek raporunda; Sonuç olarak gerek vinçin bulunduğu şantiye ye giderek yapmış oldukları incemeler, gerek daha önceki deneyimlerine dayanarak ve gerekse de dosyadaki bilgi ve belgelere dayanarak düzenlemiş oldukları daha önceki raporlarındaki kanaatlarini bildirmişlerdir.
Bilirkişi heyetinin Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi … Talimat sayılı dosyasına sunmuş olduğu 14/12/2021 tarihli ek raporunda; 21/06/2019- tarihinde vincin bulunduğu yerde inceleme yapmış olup, kamyonun üzerinde ki vinci taşıyan sabit platformdaki ayıp oranı %100 olup, sacın yenilenmesi ise maliyetinin 10.000,00 TL olduğunu, ana göbeği sabit platforma birleştiren saplama cıvataların yetersiz mukavemette olduğu ve ayıp oranın %100 olduğu ve cıvataların değiştirilmesi için 8 adet cıvatanın 1400,00 TL olduğunu, aşırı yük ve kumanda panelinin çalışmadığı ama arıza nedenin tam olarak bilinmediği için bu arızanın giderilmesi 1000 TL ile ana kumanda panelinin tamamının değiştirilmesi 70000,00 TL arasında olduğunu , aşırı yük ve kumanda panelinin ayıp oranı 96100 olduğunu, 1. Bomda deformasyonların davacı tarafından değiştirildiği ve bu tamiratın 8750,00 TL olduğu ve aşırı yük valfi çalışmadığı halde vinç kullanılmaya devam edildiği için ayıp oranı %50 olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Bilirkişi heyetinin Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi … Talimat sayılı dosyasına sunmuş olduğu 16/06/2022 tarihli ek raporunda; Yapmış oldukları ilk tespitler, kök raporlarında belirtmiş oldukları hususların değerlendirilmesi ve teknik yönden incelenerek yapılan piyasa araştırmaları ile aşırı yük ve kumanda panelindeki arızanın onarım maliyeti tespit tarihi itibari ile ortalama 25.000,00 TL olarak hesaplandığı görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Tanık …’ın Bodrum . Asliye Hukuk Mahkemesinde verdiği ifade özetle; 2016 ile 2018 yılları arasında davacı ile birlikte işçi olarak çalıştığını, davasının vinci satın aldığında yanında olduğunu, vinci 2017 yılının başında teslim edildiğini, teslim edildiğinde çalışırken moment sisteminin aküden dolayı arıza yapıp, yandığını, moment sistemine bağlı sigorta sistemi olmadığından moment sisteminin yandığını, normalde sigortanın atması gerektiğini, kaldırma pistonun altında saplamaların üzerinde cıvatalar olmadığından diğer göbek cıvatalarının devamlı kesildiğini, ana bom 1. Çıkmanın kaynak yapılmadığından dolayı çatlama oluştuğunu ve davalı şirkete sürekli olarak bildirdiklerini ama sorunun giderilmediğini, üst ana pistonlarda sürekli yağ kaçaklarının olduğunu, arka ayak uzatmalarının 38 tonluk olmasına rağmen 20 tonluk ayak pistonları takıldığını, vinç normalde 38 tonluk olmasına rağmen 10 ton kaldırma keçelerinin patladığını beyan etmiştir.
Tanık …’ın Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesine 24/03/2021 tarihinde verdiği ifade özetle; Davalı şirkette satın alınan vincin kullanımına 2016 yılında başlandığını, bu makinede piston eğme sıkıntısı olduğunu, bu arızanın … tarafından giderildiğini, bildiği kadarıyla 4 sefer büyük bir arızası olduğunu, en sonunda piston eğmesi olduğunu, arızaların davalı tarafından 2 sefer tamirat yapıldığını ama eksik parçalar olduğunu gördüğünü, gerçekleşen arızaların Konya’da tamirat yapıldığını, ücretini ödediklerini, davalı şirkete makine arızaları bildirdiklerini ama sorunun kullanıcı hatası olduğunu dediklerini beyan etmiştir.
III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşbu dava; Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davalı tarafından üretilen ve davacıya satımı yapılan araç üstü mobil vinçin ayıplı olup olmadığı, ayıbın gizli ayıp olup olmadığı, ayıbın üretimden mi kullanmadan mı kaynaklandığı, usulüne uygun ayıp ihbarının yapılıp yapılmadığı, ayıplı ise dava konusu vinçin ayıpsız misliyle değiştirilmesinin gerekip gerekmediği, olmadığı takdirde ayıp oranında bedelden indirim yapılmasının gerekip gerekmediği, yapılacaksa indirim oranın ne olacağı, sözleşmeden dönme hakkının kullanılıp kullanılamayacağı, bedelin iadesi gerekip gerekmeyeceği hususları olduğu anlaşılmıştır.
Türk Borçlar Kanunu’nun Tanımı başlıklı 470. maddesi; “Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, işsahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.” hükmünü amirdir.
6098 sayılı BK’nın 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi ilişkisinde, iş sahibinin borcu iş bedelini ödemek (TBK’nın 479/1.md.), yüklenicinin borcu ise, eseri iş sahibinin amacına uygun, haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmektir (TBK’nın 471/1) Eser sözleşmesinde ayıba dair hükümler, 6098 sayılı TBK’nın 474-478. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Ayıp, imâl edilen bir eserde veya malda, sözleşme ve ekleri ile iş sahibinin beklediği amaca ve dürüstlük kurallarına göre bulunması gereken vasıfların bulunmaması, bulunmaması gereken vasıfların ise bulunmasıdır. Şayet, imâl edilen eserde ayıp varsa, iş sahibi tarafından süresi içersinde ayıp ihbarında bulunulması şartıyla sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu’nun 475. maddesinde sayılan seçimlik haklarından birisini kullanabilir. Bu hakkın kullanması için iş sahibi tarafından ayrı bir dava açılabileceği gibi, yüklenici tarafından aleyhine açılmış olan bir davada da bu hususu def’i olarak ileri sürebilir. Eksik iş ise sözleşme ve eklerine göre yapılması gerektiği halde yapılmayan (noksan bırakılan) işleri ifade eder. Eksik işler bedelinin istenebilmesi için teslim sırasında ihtirazi kayıt konulmasına ya da ihtar çekilmesine gerek bulunmamaktadır.
Satıcının ayıplı mal teslim etmesi durumunda TBK alıcıya bazı seçimlik haklar tanır. Bu haklar TBK m. 227’de sıralanır. Buna göre, “Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:
a-Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
b-Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme.
c-Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.
d-İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.
Mahkememizce yapılan inceleme neticesinde; Alıcının ayıbın varlığını bilmesine rağmen satılanı uzun yıllar kullandığı ve halen kullanmaya devam ettiği dikkate alındığında alıcının geçerli bir nedeni olmaksızın ayıplı satılanı kullanması, sözleşmeden dönme ve ayıplı satılanın değiştirilmesi haklarından feragat olarak yorumlanabilecektir.
Bu nedenle davacının ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme talebinin somut olayımıza hakkaniyet gereği daha uygun düştüğü değerlendirildiğinden; mahkememizce bu hususta Makine Mühendisi Bilirkişi … tan rapor alınmış ve 21/12/2022 tarihli raporunda davaya konu vinçteki ayıp oranında indirim yapılmasına ilişkin nispi hesaplama yöntemine göre ayıp oranında bedelden indirim yapılacak miktarın sözleşme tarihinde 14.237,28 TL olduğu görüş ve kanaatini bildirildiğinden ; mahkememizce toplanan tüm deliller, yukarıda özetleri yapılan alınan bilirkişi raporları ve müzekkere cevapları birlikte değerlendirildiğinde; davacının terditli olarak açtığı davasının, terditli taleplerinden ayıp oranında bedelden indirim talebinin kabulü ile; 14.237,28 TL’ nin 20.01.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının terditli olarak açtığı davasının, terditli taleplerinden ayıp oranında bedelden indirim talebinin KABULÜ İLE; 14.237,28 TL’ nin 20.01.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken 956,34 TL karar ve ilam harcının 4.440,00 TL tamamlama harçtan mahsubu ile fazladan alınan 3.483,66 TL karar ve ilam harcının Harçlar Kanunun 31. Maddesi gereğince karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 5,20 vekalet harcı ve 314,00 TL keşif harcı toplamı 319,2 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 2.407,30 TL bilirkişi ücreti, 1.069,40 TL posta tebligat gideri ve araç ücreti olmak üzere toplam 3.476,7 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK’nın 333. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair ; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibari ile kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/05/2023
Katip … Hakim …