Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/347 E. 2022/743 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ :
DAVALI : 1- … –
VEKİLİ :
DAVALI : 2- … – … …
VEKİLİ : Av. … –

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Davalı …; sevk ve idaresindeki ,… adına kayıtlı olan … plakalı araç ile seyir halinde iken 02.08.2017 tarihinde yaya olarak karşıdan karşıya geçen müvekkili …’ya çarparak kemik kırığı oluşacak şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiğini, olay yerine çağrılan ambulansla … Hastanesine kaldırılan müvekkilinde kemik kırığı oluştuğunu, ameliyat olan ve platin takılan müvekkilim 05.08.2017 tarihinde hastaneden taburcu edildiğini ve evinde sürekli olarak yattığını, geçirdiği trafik kazasından dolayı sağ uyluk kemiğinde oluşan kırık sebebiyle müvekkili yaşamını idame ettirmede zorlandığını, başkalarının yardımına muhtaç hale geldiğini, bu kaza sebebiyle zarar gören müvekkilim için yaralanma, iş göremezlik, sakatlık tazminatları ile tedavi giderlerinin poliçe limitleri çerçevesinde ödenmesi için davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın … poliçe no ile sigortalandığı … Sigorta A.Ş’ye 11.09.2017 tarihli dilekçemiz ile müracaatı neticesinde … nolu hasar dosyası açıldığını, kaza tarihinden itibaren 1 yıllık süre geçtikten sonra alınacak rapor doğrultusunda ödeme yapılacağı taraflarına bildirildiğini, müvekkili tarafından alınmış olan 07.08.2018 tarihli Beyhekim Devlet Hastanesine ait davacının % 69 engelli olduğuna dair rapor davalı … şirketine gönderildiğini, davalı … tarafından müvekkilimin maluliyet oranı %19 kabul edilerek hesaplama yapıldığını ve geçici ve kalıcı işgöremezlik tazminatı, tedavi giderlerine ilişkin olarak toplamda 4.498,98 TL tazminat 11.10.2018 tarihinde ödendiğini, davacının maluliyet oranı % 69 olduğu halde davalı … tarafından % 19 üzerinden hesaplama yapıldığı gibi,tarafımıza ödenen miktar da düşük olduğunu, sürekli ve geçici iş göremezlik zararları ile tedavi giderlerine ilişkin olarak taraflarına ödenen toplam 4.498,98TL düşüldükten sonra bakiye tazminatları (sigorta şirketi bakımından poliçe limitleri çerçevesinde) için dava açmak zarureti hasıl olduğunu, kazadan sonra müvekkili mağdur duruma düştüğünü, uzun süre yatakta yatması başkalarına muhtaç hale gelmesi nedeniyle manen sarsıldığını, davalı … hakkında bu kaza sebebiyle Konya .Asliye Ceza Mahkemesinin … E.sayılı dosyası ile dava açıldığını, 25.12.2018 tarihli karar ile davalı …’ın cezalandırılmasına karar verildiğini, iş bu sebeplerle müvekkili için 1.00000TL geçici iş göremezlik tazminatı,1.000.00TL kalıcı sakatlık tazminatı, 500,00TL tedavi giderleri olmak üzere fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak üzere 2.500,00TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini manen sarsılan ve yıpranan davacı için 4.000,00TL manevi tazminatın davalı …’dan tahsilini talep zarureti hasıl olduğunu, bu kaza sebebiyle davalı … tarafından geçici-kalıcı işgöremezlik tazminatı, tedavi giderlerine ilişkin olarak tarafımıza ödenen 4.498,98TL düşüldükten sonra bakiye 1.000,00TL geçici iş göremezlik tazminatı, 1.000.00TL sürekli iş görmezlik ve kalıcı sakatlık tazminatı ile 500.00TL tedavi giderleri olmak üzere şimdilik toplam 2.500,00TL maddi tazminatın (fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak üzere) kaza tarihi olan 02.08.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili (davalı … şirketinin poliçe limiti ile sorumlu tutulmasına) ile davacıya verilmesine, davacı için 4.000.00TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 02.08.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …Ş. vekilinin cevap dilekçesinde özetle; … plakalı araç müvekkil şirket nezdinde … numaralı Trafik Sigorta Poliçesi ile 29.09.2016/2017 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, poliçeden dolayı sakatlanma halinde kişi başına azami sorumluluk limiti kaza tarihinde 330.000,00 TL olup sigortalı araç sürücüsünün kusur oranında ve zarar nispetinde olduğunu, poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumlulukları poliçe limitiyle sınırlı olup, keza masraf ve vekalet ücreti sorumluluğu da bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, davacı …’nın yaralanması nedeniyle sakatlık tazminatına ilişkin talebi üzerine müvekkkil şirket tarafından açılan … Nolu hasar dosyasında uzman aktüerler tarafından TRH Tablosu kullanılarak hazırlanan rapora istinaden 11.10.2018 tarihinde 4.498,98-TL ödendiğini, poliçe tanzim ve kaza tarihi, Genel Şartların yürürülüğe girmesinden sonra olup, TRH tablosu baz alınmasının gerektiğini, dava konusu kaza, haksız fiilden kaynaklanmış olup, ticari iş olarak nitelendirilemez. Bu nedenle uygulanması gereken faiz yasal faiz olduğunu, bu nedenlerle; müvekkil şirket TRH-2010 tablosuna göre ödeme yaparak tazmin sorumluluğunu yerine getirdiğinden huzurdaki davanın reddine karar verilmesini masraf ve ücreti vekaletin davacıya tahmilini karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacı, 02/08/2017 tarihinde müvekkilimizin kullanmakta olduğu … plakalı aracın kendisine çarpması nedeniyle iş bu maddi manevi tazminat davasını açtığını, Konya . Asliye Ceza Mahkemesinin 25/12/2018 tarihli … Esas … Karar sayılı ilamı ile müvekkili 2.240,00 TL adli para cezasıyla cezalandırıldığını, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiğini, müvekkilinin almış olduğu cezanın sebebi, Asliye Ceza Mahkemesince alınan 18/02/2018 tarihli Trafik bilirkişi inceleme raporunda müvekkilinin hızının 50 Km üstünde olduğunun varsayımsal olarak kabul edilmesinin gerektiğini, müvekkili 35-40 Km civarında olduğunu beyan ettiğini, trafik bilirkişisi ise 35-40 Km hızla çarpılan birisinde hayati tehlike oluşturacak şekilde kemik kırığı oluşmayacağı varsayımı ile müvekkile tali kusur verdiğini, ancak davacının … doğumlu yani … yaşında yaşlı birisi olduğunu, kolaylıkla kemik kırığının oluşabileceğini hiç hesaba katmadığını, trafik bilirkişi inceleme raporunda her ne kadar müvekkiline tali, davacıya asli kusur verilmiş olsa da gerçekleşen kazada müvekkilimize yüklenecek bir kusurun söz konusu olmadığını, çünkü davacı, yaya geçidini kullanmak yerine çaprazlama bir şekilde karşıdan karşıya geçtiğini, müvekkiline yüklenen tali kusur ise kavşaklara gelinince hızın düşürülmemesinin gerektiğini, ancak müvekkilinin hızının 50 Km üstünde olduğuna dair hiçbir delil olmadığını, müvekkili kendisine yeşil ışık yanınca aracını hareket ettirdiğini, 20-30 metre kadar sonra davacıya çarptığını, müvekkilinin eski bir kamyonet ile 20-30 metre içerisinde hızını 50 Km’nin üstüne çıkartabilmesi mümkün olmadığını, bu nedenler ile müvekkiline karşı açılan iş bu davanın reddine karar verilmesini, davacının davasının reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Konya . Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası Uyap üzerinden dosya arasına alınmıştır.
Konya SGK İl Müdürlüğünün 07/03/2019 tarihli yazısı ile davacıya ait hasta dosya muhteviyatı sureti ile tedavi bilgileri gösterir belgeleri gönderilmiştir.
Konya SGK İl Müdürlüğünün 18/01/2019 tarihli yazısı ile … T.C numaralı …’ nın 02.08,2017 tarihli olay sebebiyle İş kazası bildirim müracaatının olmadığı, sürekli iş göremezlik geliri bağlanmadığı ve geçici iş göremezlik ödemesi yapılmadığının tespit edildiği bildirilmiştir.
Konya Beyhekim Devlet Hastanesinin 24/01/2019 tarihli yazısı ile davacı …’nın ( TC NO: …) kurumunuzda 2017 yılı Ağustos ayı içindeki ilk müracaatı 21/08/2017 tarihinde Engelli Sağlık Kurulu Raporu talebiyle Sağlık Kuruluna olup bu başvurusunu takiben kurumunuzda bulunan kayıtlarının onaylı birer sureti ve radyolojik görüntülere ait görüntü cd’sinin gönderildiği görülmüştür.
… Hastanesinin 26/11/2019 tarihli yazısı ile (…) TC Kimlik Numaralı … isimli hastanın 02/08/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası ile ilgili tüm tedavi evrak ve belgeler gönderilmiştir.
… Sigorta A.Ş.’nin 21/01/2019 tarihli yazısı ile hasar dosyası sureti ile sigorta poliçe örneğinin gönderildiği görülmüştür.
… Polis Merkezi Amirliğinin 21/01/2019 tarihli yazısı ile davalı … … sosyal ve ekonomik durumuna ilişkin araştırma raporu düzenlendiği görülmüştür.
Konya İl Emniyet Müdürlüğünün 25/01/2019 tarihli yazısı ile … plakalı aracın belirtilen tarihte … T.C numaralı … adına, 16/08/2018 tarihinden 12/10/2018 tarihine kadar … T.C. numaralı … adına, 12/10/2018 tarihinden itibaren ve halen … plakada … T.C. numaralı … adına kayıtlı olduğu tespit edilmiş, tescil tarihinden itibaren şu ana kadar sahip bilgilerini içerir Araç Tescil Eski-Yeni Tescil ve Sahip Bilgileri Raporu ve aracın son mâlik plaka ve diğer bilgilerini gösterir Araç Özet Bilgileri gönderilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik ihtisas Dairesinin 05/09/2019 tarihli raporunda özetle; Sürücü … meskun mahalde, gündüz vakti idaresindeki kamyonet ile seyri sırasında geldiği sinyalize kavşakta yeşil ışıkta geçişi sırasında, seyrine göre sağ tarafından ve kavşaktaki yaya geçidi gerisinden çapraz vaziyette karşıya geçmekte olan yayaya özen yükümlülüğüne aykırı tedbirsiz davranışı ile çarpmasıyla meydana gelen olayda alt düzeyde tali kusurlu olduğunu, yaya … karşıya geçmek için yaya geçidini kullanması ve trafik lambalarına göre geçişini yapması gerekirken, bunlara riayet etmeyip, karşıya geçmek için yaya geçidinin gerisinden kontrolsüzce karşıya geçmekte iken meydana gelen olayda dikkatsizliği, tedbirsizliği ve kurallara aykırı davranışlarıyla asli kusurlu olduğunu, sürücü …’ın %15 (yüzde on beş) oranında kusurlu olduğu, yaya …’nın %85 (yüzde seksen beş) oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Ankara . Asliye Ticaret Mahkemesinin … talimat sıra numarasıyla aldırılan 10/02/2020 tarihli Karayolları Fen Heyeti kusur bilirkişi raporunda özetle; Davacı yaya …’nın … caddesını takiben … Market istikametinden gelip … Caddesi ışıklı kavşağına, kavşağın orta kısmından çapraz bir şekil de karşıya … Sokak istikametine geçiş yaptığı sırada geçiş istikametine göre solundan … caddesini takiben yeşil bayır caddesi istikametinden gelen ve kavşak yaklaşımında yeşil ışığı gördüğünde seyir hızı ile doğrudan geçiş yapan … plakalı kamyonetin sağ ön kısmı ile çarpıldığı, meydana gelen trafik kazasında yaralanarak ambulans ile hastaneye kaldırıldığını, yayalar; trafikte araç kullanan araç sürücülerine göre daha savunmasız ve korumasız olduklarını, bu nedenle, kanun koyucular yayalar için karayolunu kullanırken geçişlerde daha güvenlikli olmaları ve karayolunun geçişlerde yayalar için daha güvenlikte olması için; yaya geçitleri, alt/üst geçitler ya da bunların bulunmadığı/bulunduğu yerlerde trafik polislerinin yönlendirmeleri ile yayaların ve yolları kullanan yayaların güvenliklerinin sağlandığını, … ışıklı yaya geçidini kullanmayarak tehlikeli bir şekilde aracın hızını dikkate almayarak geçerim düşüncesiyle kontrolsüz bir şekilde taşıt trafiğine ait yola girdiğini, dosya muhteviyatındaki bilgi ve belgelerden de anlaşılacağı üzere …; görüşün açık olduğu, gündüz vakti ışıklı yaya geçidini kullanmak yerine kontrolsüz bir şekilde yola girerek 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 68/b-1 maddesi: “Yayalar 100 metre mesafede yaya geçidi ya da kavşak varsa buralardan geçmek zorundadırlar.” kuralı ile Karayolları Trafik yönetmeliğinin 138/b maddesini ihlal ettiğinden asli kusurlu olduğunu, … adına kayıtlı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç; Araç trafiğinin normal, görüş açısının açık olduğu, meskün mahal içinde … caddesinin sol şeridini takiben, … istikametinden seyir halinde iken yola gerekli dikkatini vermeyerek, önüne çıkabilecek herhangi bir tehlikeyi hesaplamadan seyir hızi ile olay yeri ışıklı kavşağa giriş yaptığı, önüne çıkan yayaya çarparak kaza yaptığını, bu nedenle kazanın oluşumunda tali kusurlu olduğunu, yaya …; Kazanın oluşumunda 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun68/b-1 maddesi ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 138/b maddesini ihlal ettiğinden % 85 (yüzde seksen beş) oranında asli kusurlu olduğu, Yasin Kaymakçı adına kayıtlı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 52/a, 52/b maddelerini ihlal ettiğinden % 15 (yüzde onbeş) oranında tali kusurlu olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesinin 17/08/2020 tarihli maluliyet raporunda özetle; Konya Özel … Hastanesinin 02/08/2017 tarih ve … sayılı adli rapor formunda; trafik kazası hikayesiyle 02/08/2017 tarihinde yapılan muayenesinde, şuuru açık, vital bulguları stabil, kafada minimal hassasiyet, nazal cm’lik dermabrazyon olduğu, sağ femur kemik kırığı saptanarak operasyona alındığı, Konya Özel … Hastanesinin … istem takip sayılı acil tıp hasta epikrizi, 02-05/08/2017 yatış-çıkış arih ve … istem takip sayılı ortopedi hasta epikrizi ve … protokol sayılı radyoloji raporlarında; araç içi trafik kazası hikayesiyle yapılan Muayenesinde, servikal vertebrada, torakal vertebrada hassasiyet, sol dirsekte 5×5 em’lik abrazyon, sağ dirsekte 3×3 cm’lik ve 2×2 cm’lik abrazyon, sag el bileği lateralde 0,75×0,75 cm’lik abrazyon, pelvis kompresyon testi solda pozitif, sol femurda hassasiyet, sağ ayak bileği lateralde 1xl cm’lik abrazyon olduğu, alt abdomen tomografisinde, sağ femur başı boynunda ve trokanter fraktür, sag femur proksimal metafizer seviyede parçalı deplase fraktürü düşündüren femur boynu seviyesinde femur şaftı izlendiği, pelvis kemikleri, bilateral iliak kemikler, sot femur başı ve boynunda fraktür izlenmediği, diğer radyolojik tetkiklerinin (beyin, servikal vertebra, toraks ve üst abdomen tomografileri) normal olduğu, ortopedi servisine yatışı yapıldığı, Operasyona alındığı, sağ femur boyun kemik kırığına yönelik çivi-vida ile fiksasyon uygulandığı, takiplerinde ek problemi olmadığı, önerilerde 05/08/2017 tarihinde taburcu edildiği, Beyhekim Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen 07.08.2018 tarihli Engelli Sağlık kurulu Raporu incelenmesinde görme sistemi: sol travmatik optik atrofi 432, iç hastalıklıarı: hipertansiyon 4.10, kas iskelet sistemi: sati fetrokanterik kırık mevcut, kısalık yok, kaynama tam, atrofi yok, tablo 3-4 418, KBB normal, Psikiyatrik tedavi öyküsü beyanı yok, kardiyovasküler sistem kapak hastalığı, EF yüzde 30, a0ıt anevrizması sebebiyle özürlülük ve 60 yaş üstü %10 senilite puanı uygulanmasıyla %69 (yüzdealtmışdokuz) tüm vücut fonksiyon olduğu, Konya Adli Tıp Şube Müdürlüğü tarafından şahsın adına düzenlenen 20.11.2018 tarihli raporda yapılan görüşmesinde görüşmesinde, 81 yaşında olduğu, tansiyon ve kalp kapak hastalığı olduğu, baypas ameliyatı geçirdiği, yaklaşık 16 ay önce trafik kazasında yaralandığı, sağ kalça ve uyluk kemiğinin kırıldığını, bir kez ameliyat geçirdiğini, kırık olan yere platin konduğunu, şu anda sağ bacağını kullanmakta ve yürümekte zorluk çektiğini, başka bir sağlık problemi olmadığını ifade etmiş, yapılan fizik Muayenede, sağ uyluk arka kısımda gluteusa doğru devam eden oblik şekilli 7 cm uzunluğunda nedbe dokusu olduğu, yürümesinde hafif aksaklık olduğu, kısalık ve atrofi tespit edilmediği, eklem hareket açıklıklarının hafif ağrı dışında doğal olduğu, duyu ya da organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflığı ya da yitirilmesine neden olacak düzeyde anatomik ya da fonksiyonel kayıp tarif ve tespit edilmediği kayıtlı olduğunu, dosya kapsamı içerisinde şahsın kendisi tarafından karşılanmış tedavi giderlerini gösterir fatura makbuz ve yazar kasa fişi alındısına rastlanılmadığını, mağdur … doğumlu … nın 02.08.2017 tarihinde Uğradığı trafik kazası neticeşinde yaralandığı, yaralanması sonucunda sorulan hususlarda Tapor tarıziminin istendiği, rapor tanzim edilebilmesi için şaksın defalarca canlı muayeneye çağrıldığı ancak gelmediği, şahsın adına sorulan hususlarda rapor tanzim edilebilrhesi için taraflarına canlı muayeneye gönderilmesi gerektiğini bildirir ön rapor olduğu görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesinin 28/12/2020 tarihli maluliyet EK raporunda özetle; Mağdur … doğumlu … nın 02.08.2017 tarihinde uğradığı trafik kazası neticesinde yaralandığı, sağ femur proksimal cisim kırığı geliştiği, 17.12.2020 tarihinde yapılan muayeneleri sonucu sağ ait ekstremitede 1 cm lik kısalık, sağ kalça ekleminde hareket kısıtlılığı tespit edildiği, şahsın kaza tarihinde 81 olduğu anlaşılmakla, meslek grup numarası e grup 1 (düz işçi) olarak kabul edildiğinde; Kişinin arızasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre; Grt XI 34a 15Az*419(1/2 takdir uygulandığında %9 olduğu), Şahsın yaşına (E cetveline) göre; &12.1 (yüzdeonikinoktabir) oranında kalıcı sakatlık (sürekli işgöremezlik) niteliğinde olduğu, Şahsı tedavi eden hekimler tarafından verilmiş herhangi bir geçici iş göremezlik ya da istirahat raporuna dosya kapsamında rastlanılmamakla birlikte, mevcut yaralanmasının emsallerine göre iyileşme süresinin 9(dokuz) ayı bulacağı, kişinin bu 9 (dokuz) aylık süre zarfında kişinin herhangi bir gelir getir: işte çalışamayacağını, bu sürenin geçici iş görmezlik süresi olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu süre zarfında kişinin % 100 oranında malui olduğunun kabulünün gerekeceği, kişide dosya kapsamında fatura editmiş SGK tarafından karşılanmayan tedavi masraflarının 5.487,00TL olduğu, ancak bu tür bir yaralanmada bir takım fatura edilemeyen (özel diyet, ulaşım, rehabilitasyon, pansuman, özel hastane muayene farkı gibi vb.) masrafların olacağını, bu harcamaların SGK ödeme kapsamı dışında olduğunu, kaçınılmaz giderlerin yapılan masrafların niteliği, yapıldıkları tarih ve yerler tam olarak bilinmediğinden, kişi yaranın ağırlık ölçüsü, yapılan ameliyat sayısı, tedavi, kişinin yerleşim yerine ve hastaneye olan Uzaklığı, sosyoekonomik kültüre| durumu gibi unsurlar dikkate alınarak tahmini takribi genel bir miktar belirlenmesi daha bilimsel ve objektif olacağı dikkate alındığında ayaı ayrı kaleme alınmasının mümkün olmadığı, yaralanmanın ağırlık ölçüsü de dikkate alındığında bu tür giderlerin 4.500,00 TL olarak değerlendirildiğini, (bu tutarın 1.500,00TL si ulaşım gideri, 3.000,00TL si refakatçi, özel beslenme vs. gideri olarak değerlendirildiği, bu değerlendirme yapılırken yaranın ağırlık ölçüsü, kişinin tedavi olduğu merkezle, yerleşim yeri gibi unsurların göz önüne alındığı), toplamda 9.987,00TL olduğu, tedavi sırasında veya sonrasında yapılması zorunlu dolaylı harcamalara ilişkin kaçınılmaz tedavi giderlerinin tespitinde; Refakatçi, özel bakıcı ve özel beslenme giderleri, yol giderleri (hastanın ve yakınlarının hastanelere, sağlık kurumlarına, doktor muayenehanelerine, fizik tedaviyi yerlerine gidip gelme yol giderleri), Hastanın başka bir şehirde veya yurt dışında tedavisi gerekiyorsa, kendisinin ve yakınlarının Çotomobil, otobüs, tren, uçak gibi) taşıt giderleri, tedavi için gidilen yerde hastanın ve yakınlarının otel, lokanta, ulaşım gibi barınma ve beslenme giderleri, haksız eyleme uğranıldığı veya kaza geçirildiği sırada, hastanın yakınları uzak bir yerleşim yerinde işeler, onların hastanın tedavi gördüğü kente geliş gidiş ulaşım giderleri ile geldikleri yerde otel, lokanta gibi barınma ve beslenme giderleri, hastaneden çıktıktarı sonra evde bakımı sürdürülen yaralı için eve gelip giden iğneci, pansumancı, fizyoterapist gibi kişilere ödenen ücretler, hekimlerce gerekli görülmesi durumunda kaplıca, ılıca, dağ veya deniz kıyışı gibi hava değişim yerlerine ödenen paralar, tedavisi sonuçlarmasına karşın, bir süre toplu taşıma araçlarına binemeyen veya kendi otomobilini kullanamayan hastanın işe gidiş geliş taksi ücretlerinden, toplu taşıma ücretlerinin veya kendi aracının benzin paralarının indiriminden sonra aradaki farktan oluşan harcama kriterlerinin dikkate alındığı, iyileşme süresinin 9(dokuz) aya kadar iızayabilacegi. bu sürenin 4(dört) ayında bir başkasının bakım ve yardımına ihtiyaç duyacağı görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
İstanbul 2. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 24/01/2022 tarihli adli tıp maluliyet raporunda özetle; Mevcut belgelere göre … ve … oğlu … doğumlu …’nın 02.08.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 03.08.2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri yönetmenliği ile bu yönetmenlik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için,11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında yapılan değerlendirme ile meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak; Gr 1 XII (6a……..25) A % 29 x ½ = A % 14,5 E cetveline göre: % 20,0 (yüzdeyirmivirgülsıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı; 30.03.2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik, hükümlerine göre değerlendirildiğinde Kas İskelet Sistemi, Tablo 3.8a ve b’ye göre % 5+%5+%5, Talo 3.3’e göre % 5, Balthazard formülüne göre % 19, Tablo 3.2’ye göre % 10 olarak tespit edildiğine göre; Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 10 (yüzdeon) olduğu, Özürlülük kavramıyla meslekte kazanma gücü kaybı, çalışma gücü kaybı kavramlarının farklı kavramlar oldukları, farklı tüzük ve yönetmeliklerin, farklı bölümlerinde değerlendirildikleri, aralarında bağlantı bulunmadığı, aralarında çelişkiden bahsedilemeyeceği, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, sürekli bakıcı ihtiyacının olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 3 (üç) ay süreyle bir başkasının yardımına gereksinim duyabileceği, tedavi giderleri hususunun Adli Tıp Kurumu görev tanımı ve uygulamaları dahilinde olmadığı görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Aktüerya Hesaplama Bilirkişi Av. …’in mahkememize sunduğu 27/04/2022 tarihli raporunda özetle; davalı … tarafından 11.10.2018 tarihinde 4.498,98TL ödendiğini, buna istinaden işbu rapor, tazminat talebinin hukuken oluşup oluşmadığına dair bir değerlendirme içermeyip yalnızca trafik kazası sonucu yaralanan … için PMF 1931 ve TRH-2010 Yaşam Tabloları kullanılarak yapılan geçici iş göremezlik (maluliyet), kalıcı iş göremezlik tazminatlarının, bakıcı giderinin ve faturalandırılamayan tedavi gideri tazminatlarının hesabına ilişkindir. Delillerin takdiri ve değerlendirmesi Mahkemenin Sayın Hakimine ait olmak üzere: PMF 1931 Yaşam Tablosuna göre yapılan hesaplamada: davacı için geçici maluliyet( iş göremezlik) tazminatı olarak 380,14 TL, Davacı için kalıcı maluliyet( iş göremezlik) tazminatı olarak 702,01 TL, Davacı için geçici bakıcı gideri olarak 166,79 TL, davacı için tedavi gideri olarak 311,98TL olmak üzere toplamda 1.560,98 TL tazminat hesap edildiğini, TRH 2010 Yaşam Tablosuna göre yapılan hesaplamada: davacı için geçici maluliyet( iş göremezlik) tazminatı olarak 123,82 TL, davacı için kalıcı maluliyet( iş göremezlik) tazminatı olarak 152,68 TL, davacı için geçici bakıcı gideri olarak 54,06 TL, davacı için tedavi gideri olarak 101,94 TL olmak üzere toplamda 432,49 TL tazminat hesap edildiğini, hesaplanan tazminat tutarları PMF1931 VE TRH 2010 yaşam Tabloları esas alınarak, Yargıtay kararlarında belirlediği çerçeveye uygun olan yaklaşımla görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Aktüerya Hesaplama Bilirkişi Av. …’in mahkememize sunduğu 02/11/2022 tarihli EK raporunda özetle; Nihai tazminatın hesaplanmasına göre yapılan ödemenin davacının zararlarını karşılamadığının tespit edilmesi halinde davacının sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik, bakıcı gideri ve tedavi gideri zararının ne kadar olduğu tespit edilerek davacıya ödenen 4.498,98TL’nin (ödeme tarihi ile rapor tarihi arasındaki işlemiş faizde dikkate alınmak suretiyle) oranlamak suretiyle davacının her bir zarar kalemi yönünden bakiye zararının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi istendiğinden davalı … tarafından yapılan ödemenin güncellenmesi yapılmış ve 6.517,90 TL olarak bulunduğunu, yukarıda hesap (rapor) tarihi olan 02.11.2022 tarihine göre yapılan tazminat hesaplanmasında toplam tazminat içindeki ödeme kalemlerinin oranlarının belirlendiğini, buna göre güncellenmiş sigorta ödemesinin içindeki ödeme kalemleri de bu yüzdelik orana göre belirlendiğini, buna göre; Bilirkişi olarak tüm hesaplamayı dosya içindeki belge, bilgilerden hareketle yaptığını, işbu rapor, tazminat talebinin hukuken oluşup oluşmadığına dair bir değerlendirme içermeyip yalnızca trafik kazası sonucu yaralanan … için PMF-1931 ve TRH-2010 Yaşam Tabloları kullanılarak yapılan geçici iş göremezlik(maluliyet),kalıcı iş göremezlik tazminatlarının, bakıcı giderinin ve faturalandırılamayan tedavi gideri tazminatlarının hesabına ilişkin olduğunu, delillerin takdiri ve değerlendirmesi Mahkemenin Sayın Hakimine ait olmak üzere: PMF 1931 Yaşam Tablosuna göre yapılan hesaplamada: davacı için geçici maluliyet( iş göremezlik) tazminatı olarak 515,33 TL, davacı için kalıcı maluliyet( iş göremezlik) tazminatı olarak 1.252,38 TL, davacı için geçici bakıcı gideri olarak 225,91 TL, davacı için tedavi gideri olarak 422,63 TL olmak üzere toplamda 2.416,26 TL tazminat hesap edildiğini, TRH 2010 Yaşam Tablosuna göre yapılan hesaplamada: davacı için geçici maluliyet( iş göremezlik) tazminatı olarak 104,22 TL, davacı için kalıcı maluliyet( iş göremezlik) tazminatı olarak 136,71 TL, davacı için geçici bakıcı gideri olarak 45,86 TL, davacı için tedavi gideri olarak 85,87 TL olmak üzere toplamda 372,66 TL tazminat hesap edildiğini, hesaplanan tazminat tutarları PMF 1931 ve TRH 2010 yaşam Tabloları esas alınarak, Yargıtay kararlarında belirlediği çerçeveye uygun olarak görüş ve kanaatini bildirmiştir.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasıdır.
Davada uyuşmazlık konularının, … plakalı aracın yaya …’ya çarpması neticesinde oluşan trafik kazası nedeniyle davacının kalıcı sakatlık, geçici iş göremezlik, tedavi giderleri ve manevi tazminat taleplerinin mevcut olup olmadığı, varsa ne miktarda olacağı ve davalılardan kimlerin ne oranda sorumlu olacağı hususuna ilişkindir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumlluluk Sigortası Genel Şartlarının, “Sigortanın Kapsamı” başlıklı A.1 maddesinde “sigortacının poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı KTK ya göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği… ” öngörülmüştür.
Mahkememizce kusur ön sorun değerlendirmesinde, Ankara Trafik İhtisas Dairesinden alınan hüküm kurmaya elverişli ve denetime açık bilirkişi raporuna göre kazanın meydana gelmesinde sürücü …’ın %15 (yüzde on beş) oranında kusurlu olduğu, yaya …’nın %85 (yüzde seksen beş) oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir. Taraf vekillerinin kusur yönünden alınan rapora itiraz edilmiş, itiraza istinaden mahkememiz dosyası Karayolları Trafik Fen Heyetinden rapor aldırılmak üzere talimat yoluyla Nöbetçi Ankara Asliye Ticaret Mahkemesine tevdi edilmiş, gelen raporda yaya …; Kazanın oluşumunda 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun68/b-1 maddesi ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 138/b maddesini ihlal ettiğinden % 85 (yüzde seksen beş) oranında asli kusurlu olduğu, Yasin Kaymakçı adına kayıtlı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 52/a, 52/b maddelerini ihlal ettiğinden % 15 (yüzde onbeş) oranında tali kusurlu olduğu görüş ve kanaatini bildirmiş olup, ayrıntılı, gerekçeli, denetlenebilir 10/02/2020 tarihli Karayolları Fen Heyeti raporu yargılamaya esas alınmıştır.
Maluliyete ait değerlendirmede, mahkememizce İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı bünyesinde rapor almıştır.
Mevcut belgelere göre … ve … oğlu … doğumlu …’nın 02.08.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 03.08.2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri yönetmenliği ile bu yönetmenlik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için,11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında yapılan değerlendirme ile meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak; Gr 1 XII (6a……..25) A % 29 x ½ = A % 14,5 E cetveline göre: % 20,0 (yüzdeyirmivirgülsıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı; 30.03.2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik, hükümlerine göre değerlendirildiğinde Kas İskelet Sistemi, Tablo 3.8a ve b’ye göre % 5+%5+%5, Talo 3.3’e göre % 5, Balthazard formülüne göre % 19, Tablo 3.2’ye göre % 10 olarak tespit edildiğine göre; Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 10 (yüzdeon) olduğu, Özürlülük kavramıyla meslekte kazanma gücü kaybı, çalışma gücü kaybı kavramlarının farklı kavramlar oldukları, farklı tüzük ve yönetmeliklerin, farklı bölümlerinde değerlendirildikleri, aralarında bağlantı bulunmadığı, aralarında çelişkiden bahsedilemeyeceği, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, sürekli bakıcı ihtiyacının olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 3 (üç) ay süreyle bir başkasının yardımına gereksinim duyabileceğini belirtmiştir. Alınan raporun heyet tarafından düzenlenmiş olduğu, görevlilerin profesör ve konusunda uzman araştırma görevlisi hocalarının yer alması karşısında bu rapor kabul edilmiştir.
Aktüerya/hesap incelemesi bakımından, PMF 1931 Yaşam Tablosuna göre yapılan hesaplamada: davacı için geçici maluliyet( iş göremezlik) tazminatı olarak 515,33TL, davacı için kalıcı maluliyet( iş göremezlik) tazminatı olarak 1.252,38TL, davacı için geçici bakıcı gideri olarak 225,91TL, davacı için tedavi gideri olarak 422,63TL olmak üzere toplamda 2.416,26TL tazminat hesap edildiğini, TRH 2010 Yaşam Tablosuna göre yapılan hesaplamada: davacı için geçici maluliyet( iş göremezlik) tazminatı olarak 104,22TL, davacı için kalıcı maluliyet( iş göremezlik) tazminatı olarak 136,71TL, davacı için geçici bakıcı gideri olarak 45,86TL, davacı için tedavi gideri olarak 85,87 TL olmak üzere toplamda 372,66TL tazminat hesap edildiğini, hesaplanan tazminat tutarları PMF 1931 ve TRH 2010 yaşam Tabloları esas alınmıştır. Hesaplanan maddi zararın davalı … tarafından temin edilen Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinin teminat limiti dahilinde olduğu anlaşılmakla, usulüne uygun ve denetime elverişli alınan bilirkişi raporu olduğu değerlendirilmiştir.
Sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden değerlendirmede; davalı taraf dosya kapsamında Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A.5-c maddesinini Sürekli Sakatlık Teminatı başlıklı ”Üçüncü kişinin sürekli sakatlığı dolayısıyla ileride ekonomik olarak uğrayacağı maddi zararları karşılamak üzere, bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek teminattır. Kaza nedeniyle mağdurun tedavisinin tamamlanması sonrasında yetkili bir hastaneden alınacak özürlü sağlık kurulu raporu ile sürekli sakatlık oranının belirlenmesinden sonra ortaya çıkan bakıcı giderleri bu teminat limitleri ile sınırlı olmak koşuluyla sürekli sakatlık teminatı kapsamındadır. Söz konusu tazminat miktarının tespitinde sakat kalan kişi esas alınır.” hükmü uyarınca 1.000,00 TL’lik sürekli iş göremezlik tazminatından sorumludur.
Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün kanundan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Kanun ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Kanun’un 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçtiğinin kabulü gerekir. Buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir.
21/11/2017 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Sigorta Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.5 maddesinin “Sağlık Giderleri teminatı” başlıklı (b) maddesinde ” Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” ifadesi ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkanı bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamında saymıştır. Bir başka ifade ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar,
1-Tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri,
2-Tedaviyle ilgili diğer giderler,
3-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler,
Sağlık giderleri kapsamında sayılarak Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğu düzenlenmiştir.
Oysa 6111 sayılı kanunun 59. maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğu üniversite hastaneleri ile resmi ve özel sağlık kurumları tarafından trafik kazası sonucu yaralanan kişilerin tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmeti giderleri ile sınırlandırılmıştır.
Bu düzenleme gereği ZMSS Genel Şartlar A.5 (b) maddesi ile yaralının tedavisine başlanmasından maluliyet raporu alınıncaya kadarki süre içindeki;
1-Bakıcı giderleri
2-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler (geçici iş göremezlik kayıpları)
3-Sağlık hizmeti giderleri kapsamında sayılarak 6111 sayılı torba Kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesi ile sınırları belirlenen sağlık giderleri teminatı kapsamını genişletmiştir.
Bu nedenle bir kanun maddesinin kapsamı idarenin bir düzenlemesi olan genel şartlar ile genişletmesi ve daraltması düşünülemez.
Böyle bir durum varsa kanuna aykırı genel şart maddesi, tebliğ vs uygulanması kanunun ilgili maddesine aykırılık teşkil eder.(Trafik kazalarından doğan cismani zararlar ve tazmini- Konya barosu yayınları. Shf 7-8 ,Yargıtay üyesi: … )
Yine taraflar arasında düzenlenmiş olan 02/04/2018 başlangıç tarihli Zorunlu Sigorta Mali/Sorumluluk Sigortası poliçesinin bir anlamda mütemmim cüzü olan eki niteliğindeki genel şartların, hazırlanma ve bağıtlanmada taraf olmayan Sosyal Güvenlik Kurumu’na İdari bir düzenleme ile kanuni düzenlemesinin aksine bir sorumluluk yüklenmesi de düşünülemez.
Bu halde davalı vekilinin itiraz ettiği geçici iş görmezlik ve bakıcı giderlerinin sigorta teminatı kapsamında olduğu kabulü gerekir. Anılan değerlendirmeler uyarınca geçici işgöremezlik ve tedavi ve bakıcı giderleri yönünden davalılar sorumludur.
Temerrüt tarihi ve faiz değerlendirmesinde, 2918 Sayılı Kanun’un 99. maddesinde, sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel sartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz is günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar. Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı 2918 Sayılı KTK’nun 98/1, 99/1, ZMMS Genel Şartlarının B.2-c maddesi uyarınca hak sahibine kaza ve zarara ilişkin tespit tutanağının ve bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya başvurmasından itibaren 8 iş günü sonunda tazminat miktarını ödememesi halinde, bu tarihte, böyle bir başvurunun yapılmaması halinde ise dava tarihinde temerrüde düşeceğinden, temerrüt faizine bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerekir.
Yapılan değerlendirmeler ve mahkememizce alınan tespit edilen miktar uyarınca davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dava öncesi sigorta şirketine müracaat olduğundan tebliği takip eden 8 iş günü sonrası temerrüd oluştuğundan 01/10/2017 faiz başlangıç tarihi kabul edilmiştir.
Davacının manevi tazminat taleplerinin incelenmesinde; 6098 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi hükmüne göre “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmü ile kanunun 51. maddesi “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” hükmü gereğince hakimin özel durumları göz önünde tutarak hükmedeceği manevi tazminat miktarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de, takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça belirtilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken, ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Zira kanunun takdir hakkı verdiği durumlarda hakimin, hukuk ve adalete uygun karar vereceği TMK m. 4 hükmünde açıkça belirtilmiştir.
Bu çerçevede davacıların manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesinde, manevi tazminat, zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünda tutularak, 6098 sayılı B.K’nun 56.maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedileceği öngörülmüştür.
24/07/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasının oluş şekli, kusur durumu, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, davacının çektiği acının ve üzüntünün boyutları ve hakkaniyet ilkeleri, hak ve nesafet kuralları ile uğranılan manevi zarar durumları nazara alınarak davacının manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile, davacı yönünden 2.500,00 TL, manevi tazminatın uygun olduğu kanaatine varıldığından, davalı … … tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar kısa kararda miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verilmiş ise de HMK 341/2 Maddesi uyarınca davada manevi tazminat taleplerinin de bulunduğu ve bu talep yönünden miktar itibariyle kesinlik sınırı bulunmadığından manevi tazminat yönünden istinaf yolunun açık tutulması için kısa kararın yargı yoluna ilişkin bölümünde düzeltme yapılması gerekmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davacının davasının maddi tazminat talebi yönünden KISMEN KABULÜ İLE,
A- Davacının sürekli iş göremezlik maddi zararı için 1.000,00 TL’, geçici iş göremezlik maddi zararı için 515,33 TL ve kaçınılmaz tedavi gideri maddi zararı için 422,63 TL olmak üzere TOPLAM: 1.937,96‬ TL’nin davalılardan … dan kaza tarihi olan 02.08.2017 tarihinden, zorunlu mali sorumluluk sigorta şirketi … Sigorta A.Ş. yönünden temerrüt tarihi olan 01.10.2017 tarihinden itibaren ( poliçe limiti dahilinde ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
B- Davacının manevi tazminat isteminin KISMEN KABULÜ ile, 2.500,00 TL manevi tazminatın davalılardan … dan kaza tarihi olan 02.08.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ait istemin REDDİNE,
2-Alınması gereken 132,38 TL karar ve ilam harcına karşılık peşin alınan 111,01 TL harcın mahsubu ile eksik olan 21,37 TL karar ve ilam harcının davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Yargılama giderinden ayrı olarak davacının peşinen karşıladığı 35,90 TL başvuru harcı, 111,01 TL peşin harç, 6,40 TL vekaletnâme suret harcı olmak üzere toplam 153,31 TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/1. maddesi gereğince kabul edilen maddi tazminat nedeniyle hesaplanan yürürlükteki avukatlık ücret tarifesi gereğince; davacı vekili için takdir edilen 1.937,96 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/1. maddesi gereğince reddedilen maddi tazminat nedeniyle hesaplanan yürürlükteki avukatlık ücret tarifesi gereğince; davalılar vekili için takdir edilen 562,04 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1. ve 13/1. maddeleri gereğince kabul edilen manevi tazminat nedeniyle hesaplanan yürürlükteki avukatlık ücret tarifesi gereğince; davacı vekili için takdir edilen 2.500,00 TL vekalet ücretinin davalı … … alınarak davacıya verilmesine,
7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/2. maddesi gereğince reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden takdir ve hesaplanmış olan azami 1.500,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı … …’a verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 2.250,00 TL bilirkişi ücreti, 314,50 TL Ankara adli tıp gideri, 820,00 TL posta ve tebligat gideri 664,30 TL olan toplam 4.048,80 TL yargılama giderinin kabul-talep miktarı oranına göre (0,6827 oran) 2.764,11 TL’ sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalanının davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Yatırılan ve dosyada bakiye fazla kalan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalılardan … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda maddi tazminat yönünden miktar itibari ile kesin olmak üzere manevi tazminat yönünden ise 6100 sayılı HMK’nın 341-345 maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili İstinaf Dairesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 20/12/2022

Katip … Hakim …