Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/26 E. 2022/148 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ:
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesiyle; Müvekkil … Ltd. Şti. inşaat ve peyzaj yüklenimleri yapan ticari bir firma olduğunu, davalı … Ltd Şti ise maden ocağı işleticisi ve doğal taş satıcısı ticari bir firma olduğunu, taraflar arasında ekte bir örneği sunulan (EK-2) 26.03.2018 tanzim tarihli “Mal Alımı (Tedarik) Sözleşme” si ile davacı müvekkilin şantiyelerinde imalatta kullanılmak üzere ebatlı traverten malzeme çeşitleri satın alınması konusunda bir anlaşma akdedildiğini, davalı şirket söz konusu sözleşmenin hazırlık aşamasında taşların kalitesinin müvekkilce test edilmesi amacıyla müvekkil şirkete pikapla numune getirmiş, numuneler döşenecek zeminde kullanılarak denenmiş ve uygun olduğu müvekkilce tespit edildiğini, numunelerin sözleşme için uygunluğu konusunda taraflar anlaşmış ve anılan sözleşme(numunenin aynı niteliklerde malzeme olması) şartlarında imzalandığını, sözleşme konusu ebatlı traverten taşları sözleşmede kararlaştırıldığı üzere davalı şirket tarafından paletlere yüklenerek müvekkil şirketefarklı tarih ve faturalarla sevk edildiğini, anılan sözleşme nedeniyle davalı edimlerinin usulüne ve sözleşmeye uygun biçimde yerine getirilmediğinin tespiti ile sözleşmenin feshinin haklı olduğuna, müvekkil firma tarafından ödenen tüm tutarların ödeme tarihlerinden itibaren ticari en yüksek faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödettirilmesine, müvekkil firma depolarında bulunan taşların verilecek uygun süre içerisinde davalı tarafından teslim alınmasına, verilecek sürede teslim alınmaması halinde müvekkil davacı firma tarafından çöpe atılabileceğine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya aidiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili sunmuş olduğu 24/01/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Usule ilişkin itirazlarımızı yinelemekle birlikte, şayet yerinde görülmezse haksız ve mesnetsiz davanın esastan reddinin gerektiğini, Konya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Sayılı Değişik İş Dosyası ile yapılan delil tespitini kabul etmelerinin mümkün olmadığını, Yargıtay’ın süreklilik arz eden kararlarında da görüleceği üzere iki tarafın hazır bulunmadığı tespitlerin hukuken geçerli olmayacağı hususu sabit olduğunu, delil tespiti esnasında iki tarafında hazır bulunup, iddia ve savunmalarının dinlenilmesi gerekirken bu hususa riayet edilmeden yapılan Konya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Sayılı Değişik İş Dosyası ve içeriğinin iş bu davada hükme esas alınamayacağını, bu nedenlerle davanın öncelikle esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına ilişkin karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin sunmuş olduğu 08/02/2019 havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle; Davalının cevap dilekçesinde ileri sürdüğü savunmaların hukuki dayanaktan açıkça yoksun olması ve satılan malın kullanılmaya başlandığı anda tespit edilebilecek gizli ve beklenen faydayı tamamen saf dışı edecek ayıba sahip olmasının anlaşılması ile hemen delil tespiti yaptırılarak yasal süreler içerisinde ihtarname keşide edilmiş olduğu da dikkate alınarak savunmaların reddi ile yapılacak yargılama sonunda dava sübuta ereceğinden davanın kabulüne ve yargılama giderlerinin davalıya aidiyetine talep gibi karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin sunmuş olduğu 05/04/2019 havale tarihli ikinci cevap dilekçesinde özetle; Yetki itirazlarının kabulü ile dava dosyasının İscehisar Asliye Hukuk Mahkemesi(Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)’ne gönderilmesine, davanın öncelikle usulden aksi takdirde, esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına ilişkin karar verilmesini talep etmiştir.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Mahkememizce Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … değişik iş sayılı dosyasının gönderildiği görülmüştür.
… Genel Müdürlüğünün 22/10/2019 tarihli yazısı ile davaya konu çek suretlerinin fotokopisinin gönderildiği görülmüştür.
… Genel Müdürlüğünün 25/10/2019 tarihli yazısı ile davaya konu dekontun suretinin fotokopisinin gönderildiği görülmüştür.
… Vergi Dairesi Müdürlüğünün 16/11/2021 tarihli yazısı ile sözleşmeye ilişkin Damga Vergisine ait tahsilat fişi sorgulamasının gönderildiği görülmüştür.
Mahkememizce 04/11/2019 ve 31/05/2021 tarihlerinde keşif yapıldığı görülmüştür.
İnşaat Mühendisi … ve Jeoloji Mühendisi … ‘in mahkememize sunmuş olduğu 21/11/2019 tarihli heyet raporunda; Yapılan incelemede gözlenen malzemelerin traverten olmadığı, gölsel karakterli mermer olduğu, malzemeler genellikle kötü kalitede olup malzemelerde hem açık ayıp hem de gizli ayıp bulunduğu, dava konusu malzemelerin keşif tarihine kadar açık depoda bekletilmesi, malzemelere herhangi bir zarar vermeyeceği görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
İnşaat Mühendisi … ve Jeoloji Mühendisi … ‘in mahkememize sunmuş olduğu 24/08/2020 tarihli heyet 1.EK raporunda;1. Keşif mahallinde yapılan ölçümlere göre 114 palet olarak yaklaşık 2.212,00 m² alanlı 6x30x60 ebatlarında dava konusu doğal taş (traverten) malzeme bulunduğu, yapılan tekrar incelemede ve tarafımızca yapılan düzeltici işlem sonucunda, davalı tarafça davacıya 2.667,00 m² alanlı, 6x30x60 ebatlarında dava konusu doğal taş (traverten) malzeme teslim edildiği, teslim edilen malzeme ile keşif mahallinde bulunan malzeme arasında 455,00 m² fark olduğu görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
İnşaat Mühendisi … ve Jeoloji Mühendisi … ‘in mahkememize sunmuş olduğu 19/10/2020 tarihli heyet 2.EK raporunda; Yapılan incelemede, kök raporda belirttikleri gibi gözlenen altemelerin traverten olmadığı, gölsel karakterli mermer olduğu görüşünü aynen tekrar ettiği görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
İnşaat Mühendisi … ve Jeoloji Mühendisi … ‘in mahkememize sunmuş olduğu 18/11/2020 tarihli heyet 3.EK raporunda; Taraflar arasında yapılan mal alımı sözleşmesine göre, keşif mahallinde eksik olan malzeme bedeli 20.475,00 TL KDV olduğu, taraflarınca düzeltici işlem yapılarak keşif mahallinde bulunan malzemelerin traverten olduğu, dava konusu traverten malzemelerin kırık, çatlak, gevşek yapılı bol boşluklu olması açık ayıp olup, malzemelerinin mukavemetinin düşük olması ise ancak yer döşeme esnasında anlaşılacağından dolayı dava konusu malzemelerde gizli ayıpta bulunduğu görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
İnşaat Mühendisi … , Maden Bilirkişisi … ve Jeoloji Mühendisi … ‘nın mahkememize sunmuş olduğu 08/10/2021 tarihli heyet raporunda; Davacının Deposunda Bulunan Ayıplı Taş Bedeli ; 2.212,00 m² x 45 TL/ m²= 99.540,00 TL + KDV Nakliye Bedeli : 19 kamyon x 700 TL/kamyon= 13.300,00 TL KDV İndirme, Boşaltma Bedeli : 19 kamyon x 350 TL/kamyon = 6.650,00 TL KDV TOPLAM – (99.540,00 TL + 13.300,00 TL + 6.650,00 TL ) + KDV (%18) = 140,998,20 TL (KDV Dahil) olduğu görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
İnşaat Mühendisi … , Maden Bilirkişisi … ve Jeoloji Mühendisi … ‘nın mahkememize sunmuş olduğu 28/01/2022 tarihli heyet EK raporunda; İrsaliyede toplam 19 kamyon gelmesine rağmen (2 Kamyon) İade edildiğini ve 1 kamyonun getirdiği 10x60xSB malzeme seferi. Sahada tespiti yapılamayan 455 m² taşa ait sefer sayısı (3 Kamyon) olduğundan bu miktarlar hesaplamadan düşüldüğünü, toplam da 6 kamyon seferi hesaptan düşüldüğünü, nakliye bedeli sefer sayısı (13) X sefer bedeli (700,00 TL) = 9.100,00 TL, indirme boşaltma bedeli sefer sayısı (13) X indirme bedeli (350,00 TL) = 4.550,00 TL olduğu görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Akademisyen Dr. Öğretim Üyesi … ‘ın 18/10/2021 tarihli mahkememize sunmuş olduğu raporunda özetle; Teslim edilen bu örnekler renk, tabakalanma (katmanlanma) ve boşluk yapısı itibari ile projelerde kullanabilecek traverten özelliği taşıdığını, ancak ilgili idarenin teknik şartnamesinde ve taraflar arasındaki sözleşmede kesim kalınlığı, bu kesim kalınlığına bağlı olarak istenilen basınç dayanımı v.b gibi özellikler belirtiliyor ise bu özelliklere göre değerlendirilmesi görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Akademisyen Dr. Öğretim Üyesi … ‘ın 16/02/2022 tarihli mahkememize sunmuş olduğu raporunda özetle; Kayaçların adlandırılmasında mukavemet testleri bilimsel bir yöntem olarak kullanılmadığını, makroskobik ve mikroskobik incelemeler sonucu bilimsel olarak Üst Miyosen- Pliyosen yaşlı jeolojik olarak genç sayılan gölsel karakterli kireçtaşı olduğunun anlaşıldığını, katmanlı yapısı sığı ve çalkantılı ortamda geliştiğini göstermekte olup, ortamda bulunan organik yapıların çürümesi sonucu boşluk ve fosil izleri gözlemlendiğini, ülkemizde ve dünyada ticari olarak ticari standartlara uygun boyutlarda blok verebilen, kesilip parlatılabilen veya yüzeyi işlenebilen ve taş özellikleri (malzeme özellikleri) kaplama taşı normlarına uygun olan her türden taş (tortul, mağmatik ve metamorfik) mermer olarak bilindiğini, incelenen örnekler makrosbik olarak renk, tabakalanma (katmanlı yapı) fosil izleri ve boşluk yapısı ile ticari olarak kullanılabilecek projelerde, kullanılabilecek doğal taş özelliği taşımakta, traverten olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Sözleşme konusu malların ayıplı çıkması nedeniyle ödenen bedellerin iadesine yönelik alacak davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki sözleşme nedeniyle davalı edimlerinin usulüne ve sözleşmeye uygun biçimde yerine getirilmediğinin tespiti ile sözleşmenin feshinin haklı olduğuna, müvekkili firma tarafından ödenen tüm tutarların ödeme tarihlerinden itibaren ticari en yüksek faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödettirilmesine, müvekkil firma depolarında bulunan taşların verilecek uygun süre içerisinde davalı tarafından teslim alınmasına, verilecek sürede teslim alınmaması halinde müvekkili davacı firma tarafından çöpe atılabileceğine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya aidiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın öncelikle usulden reddine karar verilmesini, esasa girilecek olursa malların ayıplı olması hususundaki tespit raporunu kabul etmediklerini, ayrıca ayıp ihbarı süresinde yapılmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Taraflar arasındaki 26/03/2018 tarihli mal alımı sözleşmesinin incelenmesinde; muhtelif ebatlarda traverten taşının işveren firma olan davacının Konya’da bulunan şantiyelerde kullanılmak üzere teminine yönelik sözleşme olduğu, sözleşme içeriğinde taşların birim fiyatlarının KDV hariç olarak kararlaştırıldığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar mahkememizce 04/11/2019 tarihinde refakate alınan inşaat bilirkişisi ve jeoloji mühendisi bilirkişi ile birlikte keşif icra edilmiş ve neticeden rapor tanzim ettirilmiş ise de; ilgili bilirkişiler tarafından sunulan kök ve ek raporların tamamı kendi içerisinde ve birbirleriyle çelişkili olduğundan mahkememiz ara kararlarına rağmen ilgili çelişkiler giderilemediğinden dava konusu taşların incelenmesi için refakate İnşaat Mühendisi, Maden Yüksek Mühendisi ve Jeoloji Mühendisi alınarak yeniden keşif icrasına karar verilmiş ve dava konusu taşlar ebat, sayı ve nitelikleri itibariyle ayrıntılı incelenerek kimyasal durumlarının tespiti için numuneler alınmıştır. Taraflar huzurunda numune olarak alınan taşlar kimyasal yapılarının incelenmesi için Selçuk Üniversitesine gönderilmiş olup, Selçuk Üniversitesi Sarayönü Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi … ‘ın numuneler üzerinde yaptığı gözlemlere dayalı raporlarında neticeten ilgili taşların genç sayılan görsel karakterli kireç taşı olduğu, katmanlı yapısı sığ ve çalkantılı ortamda geliştiğini göstermekte olup, ortamda bulunan organik yapıların çürümesi sonucu boşluk ve fosil izlerinin gözlemlendiği, makroskobik olarak renk, tabakalanma (katmanlı yapı), fosil izleri ve boşluk yapısı ile ticari olarak kullanılabilecek doğal taş özelliği taşıyan traverten olduğu tespit edilmiştir.
13/10/2021 tarihli heyet raporunda neticeten; dava konusu taşlardan palette alt sıralarda bulunanların yüzeylerinin bozulmadığı ve dolgun göründüğü ancak hava ve su ile temas eden üst katmanının boşluklu olduğu, bununda su ile direk temasından kaynaklandığı, malzemelerin alt sıralarında bulunan örneklerinin ilk görüşte sağlam görülmesine rağmen, el ile muayene de kırılgan olduğu ve bu şekilde döşeme veya duvara kaplama olarak kullanılmasının uygunsuz olduğu, taşların bazı bölümlerinde damarlı olduğu ve bu damarların kırılgan olduğu, taşların harçlı döşeme esnasında aşırı zayiat vereceği ve döşendiğinde yağmur altında veya diğer dış etkiler altında kullanıma engel teşkil edecek ve tehlike arz edebilecek şekilde aşınabileceği veya kırılabileceği, bu kırılganlık dolayısıyla tehlike arz edebileceği, neticeten, yer veya duvar döşemesinde kullanılmak üzere satın alınan traverten görünümlü taşların gizli ayıplı olduğu tespit edilmiş olup, 28/01/2022 tarihli heyet ek raporunda; keşif esnasında tespit edilen ayıplı taşların 6x30x60 ebatlarında toplam 2.212,00 m² miktarında olduğu ve 99.540,00 TL tutarında olduğu tespit edilmiş ve tespit edilen ayıplı malların nakliye bedeli 9.100,00 TL, indirme boşaltma bedeli de 4.550,00 TL olarak tespit edilmiştir. Her ne kadar davacıya teslim edilen taş miktarları ile keşif mahallinde tespit edilen taş miktarları arasında fark bulunuyor ise de; davacı vekilinin 02/12/2020 tarihli beyan dilekçesinde daha evvel düzenlenen bilirkişi raporlarında 28/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda tespit edilen eksik taş miktarı ile uyumlu 455 m²’lik eksik taş tespitinin herhangi bir itirazının bulunmadığı beyan edildiği nazara alındığında; ilgili rapordaki tespitlerin yerinde olduğu takdir ve kanaatine varılmıştır. Ayrıntılı, gerekçeli, denetlenebilir daha evvel düzenlenen raporlardaki çelişkiler izahlı şekilde giderildiği 13/10/2021 tarihli ve 28/01/2022 tarihli bilirkişi raporları mahkememizce yargılamaya esas alınmıştır.
Tüm dosya muhtevası birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki sözleşmede, sözleşme konusu taşların davacı firmanın şantiyelerinde kullanılmak üzere alındığının kararlaştırıldığı ve yargılamaya esas alınan bilirkişi raporlarında ilgili taşların zemin veya duvar döşemesinde kullanılmasının uygun olmadığının ve taşların gizli ayıplı olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla; her ne kadar davalı ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını savunmuş ise de; dava konusu malların, itiraz bulunmayan irsaliye faturası içeriklerine göre 29/03/2018 – 21/07/2018 tarihleri aralığında peyder pey davacıya teslim edildiği ve ilgili taşlara ilişkin ödemelerin gerçekleştirildiği, bu ödemelere ilişkin herhangi bir itiraz bulunmadığı, dava konusu taşların ayıplı olduğunun tespitine ilişkin 10/08/2018 tarihinde delil tespiti talebinde bulunulduğu, ilgili tespit raporunun düzenlenerek 27/09/2018 tarihinde davalıya tebliğ edildiği anlaşılmakla; dava konusu taşların gizli ayıplı olması hususu da nazara alınarak ayıp ihbarının makul süre içerisinde olduğu takdir ve kanaatine varılmış olup, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığına yönelik savunmalara itibar edilmemiş ve davacının sözleşmeyi feshetmekte haklı olduğu takdir ve kanaatine varılmıştır.
Davacı elinde bulunan taş bedellerinin hesaplanmasına ilişkin 28/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaplamalar, taraflar arasındaki sözleşme ile birlikte değerlendirildiğinde KDV hariç olarak hesaplandığı anlaşılmakla, ilgili hususta yeniden ek rapor tanzim ettirilmeksizin mahkememizce yapılan resen hesaplama neticesinde; davacı elinde bulunan taş bedellerinin [2.212,00 m²x 53,21 TL (45,00 TL+ %18 KDV)=] 117.457,20 TL olduğu; nakliye bedelinin 9.100,00 TL olduğu; indirme boşaltma bedelinin 4.550,00 TL olduğu; toplamda davacıya gizli ayıp nedeniyle davacıya iade edilmesi gereken bedelin 131.107,20 TL olduğu takdir ve kanaatine varılmıştır. Ayıplı mallar halen davacı elinde bulunduğundan dava konusu taşların bulunduğu hal ile davacının deposundan iadesi ile davalı tarafça teslim alınmasına, makul süre içerisinde teslim alınmaması halinde, iade ve teslimi ile ilgili masrafları davalı tarafından karşılanmak üzere davacı tarafından davalıya iadesine ve 131.107,20 TL bedelin, dava konusu taşların davacı tarafından davalıya iade tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile;
1-Davacının sözleşmeyi feshetmekte haklı olduğunun TESPİTİNE,
2-Davacının elinde bulunan dava konusu taşların bulunduğu hal ile davacının deposundan İADESİ ile davalı tarafça TESLİM ALINMASINA, Makul süre içerisinde teslim alınmaması halinde, iade ve teslimi ile ilgili masrafları davalı tarafından karşılanmak üzere davacı tarafından davalıya İADESİNE,
3-131.107,20 TL bedelin, dava konusu taşların davacı tarafından davalıya iade tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE
4-Alınması gereken 8.955,93 TL karar harcından peşin olarak alınan 2.708,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 6.247,43 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 6,40 vekalet harcı, 733,90 TL keşif harcı, 2.708,50 TL peşin harç ile Konya . ATM’nin … değişik iş sayılı tespit dosyasındaki keşif harcı 253,80 TL, 35,90 TL başvurma harcı, 59,10 TL peşin harç, 5,20 TL vekalet harcı toplamı 3.838,70 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından mahkememiz ve Konya . ATM’nin … değişik iş sayılı dosyasında yapılan 2.900,00 TL bilirkişi ücreti, 700,00 TL keşif yol ücreti, 1.000,00 TL akademik teknik rapor ücreti, 380,50 TL posta tebligat gideri olmak üzere toplam: 4.980,50 TL’den kabul red oranına göre hesaplanan 4.083,76 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 16.405,18 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
9-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK’nın 333. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nın 341-345 maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili İstinaf Dairesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.24/02/2022

Katip Hakim