Emsal Mahkeme Kararı Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/183 E. 2021/513 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA GEREKÇELİ KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLLERİ:
DAVALI : 2-

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkil …, sevk ve idaresindeki elektrikli bisikletle … Caddesi İle … U Dönüşü adasında … Caddesine çıkarken, … sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile müvekkilin bisikletinin sağ yan tarafina çarptığını, meydana gelen 22.10.2017 tarihli kazada müvekkil … yaralandığını ve malül kaldığını, İşbu kaza nedeniyle müvekkil bazı masraflar yapmak durumunda kaldığını, ayrıca kaza neticesinde müvekkilinin bisikletinde maddi hasar meydana geldiğini ayrıca“Müvekkilinin kaza sonucu meydana gelen yaralanma sebebiyle iş gücü kaybına uğradığını, Sigorta şirketine yapılan başvuru neticesiz kalmış, davalı … şirketi, sigorta kapsamındaki aracın sebebiyet verdiği zararı karşılamadığını beyanla; 20.000 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen olay anından itibaren kanuni faiz işletilerek 5.000 TL manevi tazminatın davalı …’dan olay anından itibaren kanuni faiz işletilerek, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan olay anından itibaren kanuni faiz işletilerek, tahsil edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …Ş. vekilinin 09/01/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Dava yetkisiz yerde açıldığından reddi gerektiğini, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğni, müvekkili şirketin sorumluluğu sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere davacının sürekli sakatlığı adli tıp kurumu 3. ihtisas dairesi’nden alınacak rapor ile ispatlanması gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere zarar hesabı için seçilecek bilirkişinin aktüerler siciline kayıtlı kişilerden olması gerektiğini, yaralanan ve / veya maluliyetinin olduğunu iddia eden davacının müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı hususlarının mahkemece tespiti ve tazminattan düşülmesi gerektiğini, davacının talep ettiği geçici iş göremezlik talepleri poliçe kapsamı dışında olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek üzere, müvekkili şirket yalnızca dava tarihinden itibaren yasal faizden sorumlu olabileceğini beyanla; Haksız davanın reddine, Davacı delillerinin tarafımıza tebliğine, (deliller tebliğ olana kadar cevap verme hakkımız saklıdır.) Maluliyet raporunun Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’nden alınmasına, tazminat raporunun hazineye kayıtlı aktüer aracılığı ile yaptırılmasına, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
(II) YARGILAMADA TOPLANAN DELİLLER:
Aktüerya Bilirkişisi …’in mahkememize sundukları 06/07/2021 tarihli raporunda özetle; PMEF 1931 YAŞAM TABLOSUNA GÖRE YAPILAN HESAPLAMA; 23/10/2017-23.01.2018 Aralığında Geçici İşgöremezlik Dönemine ilişkin Bakıcı 828,86 TL, 15.02.2019-31.12.2021 Aralığında İşlemiş Bilinen Aktif Döneme ilişkin 4.1284,41 TL, 01.01.2021-15.02.2061 Aralılığında İşleyecek Bilinmeyen Aktif Döneme ilişkin 10.149,71, 16.02.2061- 08.08.2065 Aralığında İşleyecek Pasif Döneme ilişkin 1.051,98TL Aralığında İşleyecek Pasif Döneme ilişkin| Tedavi Giderlerine ilişkin 600,00 TL, MADDİ MADDİ TAZMİNAT TOPLAMI 16.758,96 TL olduğu, TRH 2010 YAŞAM TABLOSUNA GÖRE, 23.10.2017- 23.01.2018 Aralığında Geçici İşgöremezlik Dönemine ilişkin Bakıcı 828,86 TL, 15.02.2019-31.12.2021 Aralığında İşlemiş Bilinen Aktif Döneme ilişkin 4.128,41 TL, 01.01.2021-15.02.2061 Aralığında İşleyecek Bilinmeyen Aktif Döneme ilişkin 10.149,71TL, 16.02.2061- 06.09. 2074 Aralığında İşleyecek Pasif Döneme ilişkin 3.183,32 TL, Tedavi Giderlerine ilişkin 600,00 TL, TAZMİNAT TOPLAMI 18.890,30 TL olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Adli Tıp Kurumu … Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığının 01/11/2019 tarih ve … sayılı raporu özetle; sağlıklı rapor tanzimi bakımından zikredilen bu CD’nin taraflarınca da izlenilmesine ihtiyaç duyulmasıyla istenen bu hususun ikmalinden sonra tümüyle tekrar taraflarına gönderilmesi hususuyla dosyanın işlem görmeksizin mahalline iadesine karar verilmesi görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Adli Tıp Kurumu … Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığının 04/12/2019 tarih ve … sayılı raporu özetle; Davalı sürücü …’un %15(yüzdeonbeş) oranında kusurlu olduğu, Davacı sürücü …’in %85(yüzdeseksenbeş) oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu Başkanlığının 29/01/2021 tarih ve … sayılı raporu özetle; Mustafa oğlu, 15/02/2001 doğumlu …’in 23/10/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: Gr1 XII(37a……….3)A %7, E cetveline göre %5.1(yüzdebeşnoktabir) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, Başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığını, ancak iyileşme süresi içerisinde 3 (üç) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davalı …Ş. vekilinin 06/07/2021 tarihli bilirkişi raporuna karşı sunduğu 13/04/2021 havale tarihli dilekçesinde özetle; Bilirkişi raporunda hatalı maluliyet oranı üzerinden hesaplama yapıldığını, davacı tarafından sunulan raporda“Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği ne göre belirlenen oran hesaplamada dikkate alındığını, fakat bu husus hatalı olduğunu, İtiraza konu bilirkişi raporunda, tazminat hesabı prograsif rant ile yapılmış olup bu durum sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet verdiğini, Açıklanan nedenlerle itiraza konu bilirkişi hesap raporunda prograsif rant yönteminin kullanılmış olmasını kabul etmediklerini, Yukarıda açıklanan ve sair nedenlerle itirazlarımızı karşılar nitelikte bilirkişi raporu alınmasını talep etmiştir.
. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Talimat sayılı dosyasından alınan 09/03/2020 tarihli bilirkişi raporu özetle; Bisiklet sürücüsü …; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 57/a maddesini ihlal ettiğinden 485 (yüzde seksen beş) oranında ASLİ kusurlu olduğunu, … adına kayıtlı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 51, 52/a maddelerini ihlal ettiğinden %15 (yüzde on beş) oranında TALİ kusurlu olduğunu, görüş ve kanaatine bildirmiştir.
(III) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacıda trafik kazası nedeniyle oluşan geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik, bakıcı giderleri ve belgeye dayandırılması mümkün olmayan tedavi giderleri ile manevi zararının tazmini istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının, “Sigortanın Kapsamı” başlıklı A.1 maddesinde “sigortacının poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı KTK ya göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği… ” öngörülmüştür.
Mahkememizce kusur ön sorun değerlendirmesinde, trafik kaza tutanağı ile Adli Tıp Kurumu raporu arasında çelişki bulunduğundan ve çelişkiyi gidermek için dosyanın Talimat mahkemesine gönderilerek Karayolları Fen Heyetinden alınan rapora göre ” Bisiklet sürücüsü …; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 57/a maddesini ihlal ettiğinden %85 (yüzde seksen beş) oranında ASLİ kusurlu olduğunu, … adına kayıtlı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 51, 52/a maddelerini ihlal ettiğinden %15 (yüzde on beş) oranında TALİ kusurlu olduğunu, görüş ve kanaati” bildirildiğinden alınan rapor mahkememizce gerekçeli, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan kabul görmüştür.
Maluliyete ait değerlendirmede, yukarıda özetlenen İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu Başkanlığının 29/01/2021 tarih ve … sayılı raporu …’in 23/10/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: Gr1 XII(37a……….3)A %7, E cetveline göre %5.1(yüzdebeşnoktabir) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, Başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığını, ancak iyileşme süresi içerisinde 3 (üç) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği görüş ve kanaatini bildirdiğinden ve düzenlenen malüliyet raporu, denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli olduğundan Adli Tıp Kurulu Raporuna mahkememizce itibar edilmiştir.
Aktüerya/hesap incelemesi bakımından, Maddi zararın hesabı için dosya aktüerya bilirkişisine tevdi edilmiş ve yukarıda özetlenen şekilde hem PMF 1931 yaşam tablosuna hem de TRH 2010 yaşam tablosuna göre ikili (alternatifli) rapor alınmıştır.
Her ne kadar daha evvel Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin tazminat hesaplamalarında PMF 1931 yaşam tablosunun esas alınması gerektiğine ilişkin yerleşik kararları gereği aktüerya hesap raporu düzenlettirilmiş ise de; Yargıtay (Kapatılan) . Hukuk Dairesinin ve Yargıtay . Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatları gereği TRH 2010 tablosu ve prograsive rant usulüne göre %10 artırım ve %10 iskonto esasına dayalı hesaplamalara ilişkin ayrıca aktüerya hesap raporu düzenlettirilmiştir.
Yargıtay . Hukuk Dairesinin … Esas … Karar; Yargıtay . Hukuk Dairesinin … Esas … Karar; Yargıtay . Hukuk Dairesinin … Esas … Karar; Yargıtay . Hukuk Dairesinin … Esas … Karar ; Yargıtay (Kapatılan) . Hukuk Dairesinin … Esas … Karar; Yargıtay (Kapatılan) . Hukuk Dairesinin … Esas … Karar sayılı içtihatları ile benzer mahiyetteki Yerleşik içtihatları nazara alınarak; TRH 2010 yaşam tablosu ve prograsive rant sistemine göre hesaplamaların yapıldığı, aktüerya bilirkişi raporu mahkememizce yargılamaya esas alınmıştır.
Tüm dosya muhtevası birlikte değerlendirildiğinde;
Sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden değerlendirmede; davalı taraf dosya kapsamında Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumlluluk Sigortası Genel Şartlarının A.5-c maddesinini Sürekli Sakatlık Teminatı başlıklı ”Üçüncü kişinin sürekli sakatlığı dolayısıyla ileride ekonomik olarak uğrayacağı maddi zararları karşılamak üzere, bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek teminattır. Kaza nedeniyle mağdurun tedavisinin tamamlanması sonrasında yetkili bir hastaneden alınacak özürlü sağlık kurulu raporu ile sürekli sakatlık oranının belirlenmesinden sonra ortaya çıkan bakıcı giderleri bu teminat limitleri ile sınırlı olmak koşuluyla sürekli sakatlık teminatı kapsamındadır. Söz konusu tazminat miktarının tespitinde sakat kalan kişi esas alınır.” hükmü uyarınca sürekli iş göremezlik tazminatından sorumludur.
Bakıcı gideri, sigorta tarafından karşılanmayan kaçınılmaz tedavi giderlerinin ve geçici iş göremezliğin teminat kapsamı dışında olup olmadığına dair değerlendirmede ise,
2918 sayılı Kanun’un 98. maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Kanun’un 59. maddesinde, “Trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı”, kanunun geçici 1.maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59’uncu maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği” öngörülmüştür.
Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün kanundan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Kanun ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Kanun’un 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçtiğinin kabulü gerekir. Buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir.
01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Sigorta Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.5 maddesinin “Sağlık Giderleri teminatı” başlıklı (b) maddesinde ” Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” ifadesi ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkanı bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamında saymıştır. Bir başka ifade ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar,
1-Tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri,
2-Tedaviyle ilgili diğer giderler,
3-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler,
Sağlık giderleri kapsamında sayılarak Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğu düzenlenmiştir.
Oysa 6111 sayılı kanunun 59. maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğu üniversite hastaneleri ile resmi ve özel sağlık kurumları tarafından trafik kazası sonucu yaralanan kişilerin tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmeti giderleri ile sınırlandırılmıştır.
Bu düzenleme gereği ZMSS Genel Şartlar A.5 (b) maddesi ile yaralının tedavisine başlanmasından maluliyet raporu alınıncaya kadarki süre içindeki;
1-Bakıcı giderleri
2-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler (geçici iş göremezlik kayıpları)
3-Sağlık hizmeti giderleri kapsamında sayılarak 6111 sayılı torba Kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesi ile sınırları belirlenen sağlık giderleri teminatı kapsamını genişletmiştir.
Bu nedenle bir kanun maddesinin kapsamı idarenin bir düzenlemesi olan genel şartlar ile genişletmesi ve daraltması düşünülemez.
Böyle bir durum varsa kanuna aykırı genel şart maddesi, tebliğ vs uygulanması kanunun ilgili maddesine aykırılık teşkil eder.(Trafik kazalarından doğan cismani zararlar ve tazmini- Konya barosu yayınları. Shf 7-8 ,Yargıtay üyesi: … )
Yine taraflar arasında düzenlenmiş olan Zorunlu Sigorta Mali/Sorumluluk Sigortası poliçesinin bir anlamda mütemmim cüzü olan eki niteliğindeki genel şartların, hazırlanma ve bağıtlanmada taraf olmayan Sosyal Güvenlik Kurumu’na İdari bir düzenleme ile kanuni düzenlemesinin aksine bir sorumluluk yüklenmesi de düşünülemez.
Bu halde davalı vekilinin itiraz ettiği kaçınılmaz tedavi giderleri, geçici iş görmezlik ve bakıcı giderlerinin sigorta teminatı kapsamında olduğu kabulü gerekir. Anılan değerlendirmeler uyarınca kaçınılmaz tedavi giderleri ve bakıcı giderleri yönünden davalı sorumludur.
Temerrüt tarihi ve faiz değerlendirmesinde, 2918 Sayılı Kanun’un 99. maddesinde, sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel sartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluslarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar. Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı 2918 Sayılı KTK’nun 98/1, 99/1, ZMMS Genel Şartlarının B.2-c maddesi uyarınca hak sahibine kaza ve zarara ilişkin tespit tutanağının ve bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya başvurmasından itibaren 8 iş günü sonunda tazminat miktarını ödememesi halinde, bu tarihte, böyle bir başvurunun yapılmaması halinde ise dava tarihinde temerrüde düşeceğinden, temerrüt faizine bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerekir.
Dava öncesi sigorta şirketine müracaat olduğundan ve tebliği takip eden 8 iş günü sonrası temerrüd oluşacağından, dosyaya davayı tarafından sunulan hasar dosyasında bulunan evraklara göre davacının sigorta şirketine başvuruda bulunulduğu nazara alınarak 03.12.2018 tarihi faiz başlangıç tarihi kabul edilmiştir.
Faizin ticari avans faiz / yasal faiz olup olmayacağı değerlendirmesinde, dava dilekçesinde davacı vekili faiz türü olarak yasal faizi istediğinden kazaya sebebiyet veren ve davalı … şirketinin Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı ile teminat altına alınan aracın ticari vasıfta olup olmadığı nazara alınmadan taleple bağlılık ilkesi gereği yasal faize hükmedilmesi gerekmiştir.
Davacının manevi tazminat taleplerinin incelenmesinde; Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi hükmüne göre “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmü gereğince hakimin özel durumları göz önünde tutarak hükmedeceği manevi tazminat miktarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1976 günlü ve … sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de, takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça belirtilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken, ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Zira kanunun takdir hakkı verdiği durumlarda hakimin, hukuk ve adalete uygun karar vereceği TMK m. 4 hükmünde açıkça belirtilmiştir.
Mahkememizce olayın oluş biçimi, tarafların sosyo-ekonomik durumları, davacıların duyduğu elem, çektiği sıkıntı ve acılar ile davalı sürücünün kusurunun yoğunluğu, davacının alınan malüliyet raporları, paranın alım gücü nazara alınarak manevi tazminatın ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanması amacı da olmadığı, manevi tazminatın bir zenginleşme aracı olamayacağı, ancak davacının duyduğu acı ve elemi de bir nebze hafifletecek miktarda olması gerektiği için tamamen vicdani değerlendirme yapılarak; davacının manevi tazminat istemi yönünden aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
(IV) HÜKÜM SONUCU, YARGILAMA GİDERLERİ VE KANUN YOLU:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının davasının talep artırım ve dava dilekçeleri nazara alınarak KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
I- DAVACININ MADDİ TAZMİNAT TALEPLERİ İLE İLGİLİ OLARAK;
1-a-) Geçici ve Sürekli iş göremezlik süresinde uğradığı maddi zararı için 17.461,44 TL,
b-) Bakıcı giderinden doğan maddi zararı için 828,86 TL,
c-) Kaçınılmaz tedavi giderinden doğan maddi zararı için 600,00 TL,
olmak üzere Toplam: 18.890,30 TL’ nin davalı zorunlu mali sorumluluk sigorta şirketi … A.Ş.’ den, temerrüt tarihi olan 03.12.2018 tarihinden itibaren (poliçe limiti olan 330.000,00 TL dahilinde ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla), diğer davalı … yönünden kaza tarihi olan 23.10.2017′ den itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile adı geçen davacıya verilmesine,
2- Fazlaya ilişkin talebin reddine.
II-DAVACININ MANEVİ TAZMİNAT TALEBİNİN KISMEN KABULÜ İLE;
1- 3.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan …’ dan tahsili ile davacıya verilmesine.
Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
2-Alınması gereken 1.875,89 TL harcından peşin olarak alınan 85,39 TL harç, ıslah harcı 10,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.780,50 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 5,20 vekalet harcı, 10,00 ıslah harcı , 85,39 TL peşin harç, toplamı 136,49 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen maddi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 3.000,00 TL vekalet ücretinin davalılardan …’ dan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalılardan … kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen reddedilen maddi tazminat yönünden 3.571,14 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri 1.700,00 TL bilirkişi ücreti, 318 Tl adli tıp gideri, posta tebligat gideri 551,21 TL toplamı olan 2.569,21 TL’ kabul ve ret oranına göre hesaplanan 2.029,67 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafından yatırılan ve dosyada bakiye kalan gider avansının HMK 333 m gereğince karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 sayılı HMK 345. Madde gereğince ( 2 ) iki hafta içerisinde, ilgili Konya Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.21/12/2021

Katip … Hakim …