Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/30 E. 2023/609 K. 16.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C. KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA :Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZIM TARİHİ :

Mahkememizce verilen 11/01/2021 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 23/11/2022 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamıyla kaldırılarak dosya mahkememize iade edilmekle, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılarak yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; davalı şirket vekili “…”, 18/05/2015 tarihinde müvekkili bankanın … Şubesi’ne getirdiği para tutarlarının, şube çalışanları tarafından önce sayımının yapılarak akabinde davalı şirketinin hesabına yatırılmasını istediğini, müvekkili banka şube çalışanları tarafından sayım yapıldığını ve sayım yapılması akabinde teyit amaçlı olarak …’a ne kadar para getirildiği sorulduğunu, davalı şirket vekili … ise ne kadar para olduğunu kendisinin de bilmediğini ve sayım akabinde ne kadar çıkarsa şirketinin hesabına yatırılmasını istediğini, müvekkili bankanın … Şubesi çalışanları tarafından sayım yapıldığını ve … Referans Numaralı dekont ile 238.995,00 TL tutar davalı şirketin … numaralı hesabına yatırıldığını ve akabinde … referans numaralı dekont ile yine davalı şirketin … numaralı hesabına 10.000,00 TL daha yatırıldığını, ancak 18/05/2015 tarihinde … Şubesinde gün sonunda yapılan kasa sayımında, kasa açığı ortaya çıktığını, yapılan inceleme akabinde kasa açığına sebebiyet veren olayın, davalı şirketin … referans numaralı dekont ile davalı şirketin hesabına yatırılan 238.995,00 TL ve … referans numaralı dekont ile yine davalı şirketin hesabına yatırılan 10.000,00 TL olmak üzere toplamda 248.995,00 TL nakit yatırma işlemlerinden kaynaklanmış olduğu tespit edildiğini, davalı şirket vekili …, 18/05/2015 tarihinde … Şubesi’ne geldiğini ve güvenlik kamerası görüntülerinden anlaşıldığı üzere kırmızı bir karton torba ve pembe bir naylon poşet içerisinde paralar teslim edildiğini, söz konusu paralar, şube çalışanlarından …’a teslim edildiği görüldüğünü ve şube çalışanlarından … tarafından şube içerisinde boş olan gişede söz konusu tutarları saymaya başladığı güvenlik kamerası görüntülerinden görüldüğünü, şube çalışanı olan … tarafından, şube gişe personeli olan …’a saat 17:14’te davalı şirket hesabına 238.995,00 TL yatırması gerektiğini söylediğini, sayılan parça paralardan yapılan hesaplamada, parça paraların tamamı toplandığından olabileceği muhtemel en yüksek değer olarak 36.000,00 TL olduğunu, deste olarak şubesi getirilen paraların toplam tutarının 202.000,00 TL olduğu tespit edildiğini, deste olarak getirilen paraların dışında, parça olarak getirilmiş olan paraların sayımında ise parça paraların toplamının en fazla 36.000,00 TL olabileceğinin hesaplandığını ve tespit edildiğini, bu nedenle davalı şirket yetkilisi tarafından müvekkili banka … Şubesine getirilen paraların toplamının en fazla 238.600,00 TL olabileceği tespit edildiğini, davalı şirketin hesabına … referans numaralı dekont ile 238.995,00 TL ve … referans numaralı dekont ile 10.000,00 olmak üzere toplam 148.995,00 TL tutarında nakit yatırıldığını, parça olarak getirilen paraların olabileceği en yüksek tutarda olması halinde bile, davalı şirket hesabına, en az 10.395,00 TL fazladan olacak şekilde yatırılmış olduğunun kesin olduğunu, söz konusu tarihteki (18/05/2015) diğer işlemler detaylı olarak incelenmiş olup, diğer işlemler arasında şüpheli bir işleme rastlanmamış olması ve davalı şirket için yapılan para yatırma işleminde parça olarak getirilen paraların düzensiz olarak getirilmesi ve sayılması nedeniyle 22.611,85 TL tutarındaki oluşan kasa açığının 22/610,00 TL tutarındaki kısmının dava konusu edilen davalı şirketin hesabına para yatırma işleminden kaynaklandığı tespit edildiğini, kasa açığının geriye kalan 1,85 TL kadar kısmının ise gün içerisinde bozuk paralardan kaynaklandığının tespit edildiğini, yine dava konusu olay ile birebir aynı nitelikte bulunan İstanbul Anadolu . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. … K. sayılı kararı ile izlenen kamera görüntüleri akabinde müvekkili bankanın alacağı sabit bulunduğunu, davanın kabulüne dair verilen kararın kesinleştiğini, yukarıda arz olunan gerekçelerle müvekkili banka konuyla ilgili olarak davalı şirkete Konya . Noterliği’nin 08/05/2019 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ihtarname keşide edilerek, ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren üç (3) iş günü içerisinde 22.610,00 TL tutarın ödemesini ihtar ettiğini, ihtarname davalı şirkete 08/05/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, dava açılmadan önce 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu uyarınca, dava şartı olması nedeniyle arabuluculuk yoluna gidildiğini, ancak anlaşmanın sağlanamadığını beyan ederek, davanın kabulüne karar verilmesini, 22.610,00 TL’nin davalı şirketten ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren verilen sürenin dolmasını müteakip işlemeye başlayacak ticari temerrüt faizi ile birlikte müvekkil bankaya ödenmesini karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasını karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalı vekilinin 04/03/2020 havale tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davacının davasının zamanaşımına uğradığını, davacı 18/05/2015 tarihinde davalı müvekkili şirketin hesabına sehven yatırıldığını iddia ettiği 22.610,00 TL.nin faizleri ile birlikte iadesini talep ettiğini, konu ile ilgili 6098 s. TBK’nın 82. maddesinde düzenlemeler yapıldığını, davacı banka iddia ettiği ödemenin 18/05/2015 tarihinde hemen fark ettiğini söylemiş ve fakat 08/05/2019 tarihinde gönderilen ihtara kadar hiç bir hukuki adımın atılmadığını, bu sebeple davacı bankanın sebepsiz zenginleşme iddiası ile açtığı bu davada zaman aşımı süresinin dolduğunu, öncelikle zamanaşımı itirazlarının değerlendirilerek davanın bu yönden reddini talep ettiğini, davacı tarafça Konya . Noterliğinin 13/05/2019 tarih ve … yevmiye nolu ihtarına cevabını bildirdiği Konya . Noterliğinin 13/05/2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarda da belirtildiği üzere 238.995,00 TL. gibi küsüratlı bir rakamın hesabında hataya düşülmesi ve hatanın sonucunda yine oldukça küsüratlı olan 22.610,00 TL. gibi bir rakamın eksik alınmış olması hayatın olağan akışına, akla ve mantığa sığmadığı gibi davacı tarafın farazi iddialarından öte somut bir delil ile ispat edilmesi gerektiğini, davacının haksız ve mesnetsiz davasının öncelikle zamanaaşımı süresi dolduktan sonra açılmış olması nedeni ile bu yönden reddini, davanın esasına girilmesi halinde ise ispat edilmeyen davanın esastan reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını istemiştir.
Davacı banka genel müdürlüğünden iki adet ödeme dekontunun okunaklı örnekleri getirtilmiş, Bursa . ATM’nin … E. ve İstanbul Anadolu . ATM’nin … E. sayılı dosyalarına ait ilgili belge suretleri dosyamıza getirtilmiş, Konya . Noterliği’nden 08/05/2019 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamenin ve muhatabına tebliğini gösterir tebligat parçasından bir suret dosyamız içerisine getirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalı şirket hesabına fazladan para yatırıldığı iddiasına dayalı, yatırılan paranın iadesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalı şirket vekilinin 18/05/2015 tarihinde müvekkili bankanın … Şubesi’ne getirdiği para tutarlarının davalı şirketinin hesabına yatırılmasını istediğini, müvekkili banka şube çalışanları tarafından sayım yapıldığını ve sayım yapılması akabinde teyit amaçlı olarak vekile ne kadar para getirildiğinin sorulduğunu, davalı şirket vekilinin ise, ne kadar para olduğunu kendisinin de bilmediğini ve sayım akabinde ne kadar çıkarsa şirketinin hesabına yatırılmasını istediğini beyan ettiğini, müvekkili banka çalışanları tarafından sayım yapıldığını ve … referans numaralı dekont ile 238.995,00 TL’lik tutarın davalı şirketin … numaralı hesabına yatırıldığını, akabinde … referans numaralı dekont ile yine davalı şirketin … numaralı hesabına 10.000,00 TL daha yatırıldığını, ancak gün sonunda yapılan kasa sayımında kasa açığı çıktığını, yapılan incelemeyle kasa açığına sebebiyet veren olayın, davalı şirketin … referans numaralı dekont ile davalı şirketin hesabına yatırılan 238.995,00 TL ve … referans numaralı dekont ile yine davalı şirketin hesabına yatırılan 10.000,00 TL olmak üzere toplamda 248.995,00 TL nakit yatırma işlemlerinden kaynaklandığının tespit edildiğini, davalıya gönderilen ihtarın da sonuçsuz kaldığını ileri sürerek, 22.610,00 TL’nin ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren verilen sürenin dolmasını müteakip işlemeye başlayacak ticari temerrüt faiziyle davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizin … esas, … karar sayılı kararı ile davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verildiği, Mahkememizce verilen kararın, Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 23/11/2022 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamıyla kaldırılarak dosya mahkememize iade edilmekle, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 23/11/2022 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamında; ” taraflar arasında bankacılık hizmetleri sözleşmesi akdedildiği, anılan sözleşmenin 4.8.2. maddesinde ”Müşteri hesabından/hesaplarından herhangi bir sebeple fazla ödeme yapıldığının Katılım Bankasınca tespit edilmesi halinde, fazla ödenen tutarı ilk yazılı talepte derhal Katılım Bankasına geri ödeyeceğini; aksi halde söz konusu fazla ödemenin işbu sözleşmenin temerrüde ilişkin hükümleri saklı kalmak kaydıyla; fon, vergi ve diğer fer’ileri ile birlikte aleyhine borç kaydedileceğini gayrikabili rücu kabul ve taahhüt eder.” hükmünün kararlaştırıldığı, davalı tarafça da itiraza uğramayan işbu sözleşme nedeniyle, somut uyuşmazlık için özel bir zamanaşımı süresi öngören yasal bir düzenleme de bulunmadığından TBK’nın 146. maddesi uyarınca da kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabi olduğundan, mahkemece davanın süresi içerisinde açıldığı nazara alınarak işin esasının incelenmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesinin yerinde görülmediğinin” belirtildiği anlaşılmıştır.
Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 23/11/2022 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamın doğrultusunda aldırılan 29/09/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ”firma yetkilisi tarafından getirilen ve tutarını bilmediği ifade edilen paraların gişe kamerasından yapılan ve saatleri ile birlikte yukarıda açıklanan gözlemler neticesinde sayılan paraların ancak deste bazlı tespitinin yapılabildiği, buna göre 2 adet 200 TL’lik deste, 11 adet 100 TL’lik deste, 10 adet 50 TL’lik deste ve 20 TL’lik deste bulunduğu, parça paraların tutar konusunda gişe kameralarının hepsinin defalarca izlenmesine rağmen gerek kameranın gibi açılarının gerekse de makinede sayıların ve banknotların net görülmemesinden dolayı, adet ve tutarları konusunda herhangi bir kanaat bildirmenin imkansız olduğu, …’ın saydığı paraları toplamaya başladığında sayarken paraları topladığı tarafta balya yaptıktan sonra kalan 100 TL’ lik 1 adet deste (10.000 TL) olduğunu fark ettiği ve tekrar hesaplama yaptığı, bu nedenle 17:16:42 da … Referans numaralı ikinci yatırılan 10.000,00 TL fazla yatırılmış olabileceği, …’ın paraları tek başına saydığı, paraları sayarken dikkatinin sadece saydığı paralarda olmadığı, gerek personelle gerekse de cep telefonuyla görüşme yaptığı, bu esnada dikkat çeken hususlardan biri de sayıp lastiklediği 50 TL’lik deste tutarı ikinci kez saymadığını düşünerek tekraren saydığı da gözlemlendiği, … sayımı bitirdikten sonra dökümü yapmak yerine makinenin ekranında yazan tutara destelerin karşılıklarını hesap makinesiyle toplayarak yatırmak istenen tutarı hesaplamıştır” tespitine göre; 5.000,00 TL (50,00TL*100 adet) fazla hesap edilmiş olabileceği, Ayrıca para sayma makinesinin parça küçük banknot (5 TL,10 TL) paralarda paraların yıpranmış(eski) olması nedeniyle oldukça çok fazla para sıkışıklığı nedeniyle durduğu, bu nedenle de sayılan paralarla makinenin ekranında yazan tutarın farklı olabileceği, dekont üzerinde para dökümünün detaylı olarak yapılmamasından dolayı parça(deste(100 adet) olmayan) paraların tutarları konusunda gişe kameralarının hepsinin defalarca izlenmesine rağmen gerek kameranın görüş açılarının gerekse de makinede sayıların ve banknotların net görülmemesinden dolayı, adet ve tutarları konusunda, parça paraların kalınlığından herhangi bir kanaat bildirmenin imkansız olduğu, yönünde rapor bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı üzerinden yapılan değerlendirmede; her ne kadar davacı vekili tarafından davalı şirketin hesabına sehven yatırıldığını iddia ettiği 22.610,00 TL’nin faizleri ile birlikte iadesini talep edilmiş ise de; mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda; parça paraların tutarları konusunda gişe kameralarının hepsinin defalarca izlenmesine rağmen makinede sayıların ve banknotların net görülmemesinden dolayı, adet ve tutarları konusunda herhangi bir kanaat bildirmenin imkansız olduğunun, …’ın paraları tek başına saydığının, paraları sayarken dikkatinin sadece saydığı paralarda olmadığının, gerek personelle gerekse de cep telefonuyla görüşme yaptığının, bu esnada sayıp lastiklediği 50 TL’lik deste tutarını ikinci kez saymadığını düşünerek tekrar saydığının gözlemlendiğinin, para sayma makinesinin parça küçük banknot paralarda paraların yıpranmış olması nedeniyle oldukça çok fazla para sıkışıklığı nedeniyle durduğunun, bu nedenle de sayılan paralarla makinenin ekranında yazan tutarın farklı olabileceğinin, dekont üzerinde para dökümünün detaylı olarak yapılmamasından dolayı parça, deste olmayan paraların tutarları konusunda herhangi bir kanaat bildirmenin imkansız olduğunun belirtildiği, Mahkememizce de hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davacının iddiasına ispatlayamadığı, dava dilekçesinde yemin deliline dayanıldığı, Mahkememizce 16/11/2023 tarihli celsede davacı vekiline yemin delilinin hatırlatıldığı, davacı vekilinin yemin deliline dayanmayacaklarını beyan ettiği anlaşılmakla ispat edilemeyen davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 386,13 TL harçtan mahsubu ile davacı tarafından fazladan yatırıldığı anlaşılan 116,28 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davacıdan alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer OLMADIĞINA,
6-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca (dava değerinin 22.610,00 TL olduğunun kabulü ile) davalı vekili için 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın, kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin istek halinde davacıya iadesine, karar kesinleşinceye kadar iade alınmaz ise gider avansının artan kısmının 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde re’sen davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile Konya Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/11/2023

Katip Hakim