Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/197 E. 2023/329 K. 06.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZIM TARİHİ :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili 07.10.2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, bu bağlamda müvekkili firma tarafından davalı şirkete 30.12.2021 tarihinde teslim ettiği 25 kğ’ lık 10 adet buğday unu için 17.675,00 TL ve 31.03.2022 tarihinde teslim ettiği 25 kö’ lık 10 adet buğday unu için 19.998,00 TL fatura kesmek suretiyle ticari defterlerine de işlediğini, söz konusu faturaların davalıya tebliğ edildiğini ve her hangi bir iade faturası düzenlenmediği gibi faturalara da itiraz edilmediğini, ancak söz konusu fatura bedellerinin de ödenmemesi nedeniyle davalı hakkında Konya .İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını, ödeme emrini tebliğ alan davalı tarafın haksız yere iş bu takibe itiraz ederek talikine sebebiyet verdiğini belirterek davalının Konya 6.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından başlatılan takibe vaki itirazının iptaline ve %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacı/alacaklı tarafından her ne kadar müvekkili şirket hakkında faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibi başlatılmış ise de; faturada belirtilen asıl alacak miktarını reddetmemekle başlatılan takipte faiz başlangıç tarihlerinin hatalı olduğunu, davacı/alacaklı tarafından her iki fatura yönünden faiz başlangıç tarihi fatura tarihi olarak kabul edilmiş ise de 1530 Sayılı Yasanın 4-a maddesinin bu tür alacaklarda uygulanmasının söz konusu olmadığını, müvekkilinin ancak B.K.nun 117/2 maddesi gereğince ihtarla temerrüde düşürülmesi gerektiğini ancak davacı/alacaklı tarafından müvekkilinin ihtarla temerrüde düşürülmediğini, bu nedenle icra takibinde talep edilen 37.673,00 TL asıl alacak kalemine itiraz etmediklerini ancak icra takibinde talep edilen faize açıkça itiraz ettiklerini, asıl alacağa kabul etmeleri nedeniyle yargılama giderlerinden vareste tutulmalarını, faiz alacağı yönünden açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası istenmiş, ilgili evraklar dosya arasına alınmış, Konya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden, Konya Selçuklu Konya Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden ilgili belgeler temin edilerek dosya arasına alınmış, hesap bilirkişisinden rapor alınmış ve raporların taraflara tebliği sağlanmıştır.
İcra İflas ve Borçlar Hukuku Uzman Hesap Bilirkisişi Mehmet İnce’nin 13/02/2023 tarihli bilirkişi raporuna göre; Davacı/alacaklı tarafın davalı/borçluyu B.K.nun 117 maddesi gereğince ihtarla temerrüde düşürülmediğinden davalı/borçlu şirketin temerrüdünün ancak 17.08.2022 takip tarihi itibariyle başlayacağı değerlendirilerek yapılan hesaplama sonucu, Davalı şirketin 17.08.2022 takip tarihi itibariyle 17.675,00 TL + 19.998,00 TL , toplam 37.673,00 TL asıl alacak yönünden borçlu olduğu, Davalı şirketin 17.08.2022 takip tarihi itibariyle 998,03 TL + 680,48 TL = Toplam 1.678,51 TL faiz yönünden borçlu olmadığı, Davalı/borçlu şirketin itirazında haksız olduğu yönünde hukuki değerlendirme yapılması halinde takibin 17.08.2022 tarihi itibariyle 37.673,00 TL asıl alacak yönünden devamına karar verilmesi gerektiği, Davacı/alacaklı şirketin 07.10.2022 tarihi itibariyle 37.673,00 TL asıl alacak + 7.928,52 TL feri olmak üzere toplam 45.601,52 TL borçlu olduğu, Davacı tarafın icra inkâr tazminatı talebi hakkında, davalı tarafın da kabul edilen asıl alacak yönünden yargılama giderlerinden vareste tutulma yönündeki taleplerinin değerlendirme hususunun mahkememize ait olduğu yönünde rapor bildirmiştir.
Davanın, İİK.67.maddesine bağlı itirazın iptali davası olduğu görülmüştür.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; Davacı vekili 07.10.2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, bu bağlamda müvekkili firma tarafından davalı şirkete 30.12.2021 tarihinde teslim ettiği 25 kğ’ lık 10 adet buğday unu için 17.675,00 TL ve 31.03.2022 tarihinde teslim ettiği 25 kö’ lık 10 adet buğday unu için 19.998,00 TL fatura kesmek suretiyle ticari defterlerine de işlediğini, söz konusu faturaların davalıya tebliğ edildiğini ve her hangi bir iade faturası düzenlenmediği gibi faturalara da itiraz edilmediğini, ancak söz konusu fatura bedellerinin de ödenmemesi nedeniyle davalı hakkında Konya .İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını, ödeme emrini tebliğ alan davalı tarafın haksız yere iş bu takibe itiraz ederek talikine sebebiyet verdiğini belirterek davalının Konya .İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından başlatılan takibe vaki itirazının iptaline ve %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep ettiği görülmekle davanın yasal dayanağını oluşturan İİK.67. maddesinde; “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” şeklinde düzenlemenin yapıldığı görülmektedir.
Dosya incelendiğinde; davalı vekilinin dosya kapsamında ana paraya herhangi bir itirazının bulunmadığı, sadece faiz yönünden davalının temerrüte düşmemesi nedeniyle faize ilişkin kısımlarına itiraz ettiğine beyan ettiği anlaşılmakla beraber, yine de mahkememizce yapılan değerlendirilmede ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda ve getirtilen icra dosyası incelendiğinde her ne kadar davalı faize itiraz ettiğini iddia etmiş olsa da; icra dosyasında yapmış olduğu itirazda takibin tamamına itiraz ederek, takibin tamamını durdurduğunu mahkememizce anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu ile de yapılan incelemede davalının her ne kadar faiz yönünden itirazlarının kabulü gerektiyse de; yapılan itirazın bütün alacağı kapsamış olduğundan ve bu nedenle davalı tarafın talep etmiş olduğu kötü niyet tazminatı ve mahkeme masrafların karşı taraf üzerine bırakılması talebinin itirazın kısmi yapılıp, ödemenin yapılmaması ve davacının alacağını tahsil edebilmesi için mahkememizde görülen davayı açması gerektiğinden alınan rapor doğrultusunda davacının talep etmiş olduğu faizler hesaba katılmayarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmamakla birlikte alacağın likit olması ve herhangi bir itilaf olmaması dikkate alınarak alacak miktarı üzerinden de icra inkar tazminatı hükmedilerek aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
Her ne kadar kısa kararın 1.maddesinde “1-Davacının davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; davalının Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takibine yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile 37.673,00 TL. üzerinden TAKİBİN DEVAMINA, ” şeklinde karar verilmiş ise de; Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasında toplam alacak 39.351,51 TL olarak belirtilmiş olup, davacı vekilinin dava dilekçesinde belirtmiş olduğu miktar 37.673,00 TL olduğu, yapılan yargılamada taleple bağlı kalınacağından HMK.’nun304.maddesinde; (1) Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir. Hüküm tebliğ edilmişse hâkim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir.” şeklinde düzenleme yapıldığı, mahkememizin kısa kararında eksikliğin maddi hatadan kaynaklandığı ve düzeltilmesinin kısa kararla çelişki oluşturmayacağından kısa kararın hüküm kısmının 1. Maddesinin “1-Davacının davasının KABULÜ ile; davalının Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takibine yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile 37.673,00 TL. üzerinden TAKİBİN DEVAMINA, ” şeklinde düzeltilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacının davasının KABULÜ ile; davalının Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takibine yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile 37.673,00 TL. üzerinden TAKİBİN DEVAMINA,
2-Hükmedilen 37.673,00 TL.nin % 20’si kadar icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihi itibariyle ( kabul edilen miktarın 37.673,00 TL olduğunun kabulü ile) alınması gereken 2.573,44 TL. nisbi karar ve ilam harcından peşin alınan 643,37 TL harcın mahsubu ile kalan 1.930,07 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
4-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.560,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davalıdan tahsili ile Hazine’ye irad KAYDINA,
6-Davacı tarafından yapılan 735,57 TL ilk yargılama harcı, 1.100 TL bilirkişi ücreti, 57,00 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.892,57 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili için (dava değerinin 37.673,00 TL olduğunun kabulü ile) 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın, kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin istek halinde davacıya iadesine, karar kesinleşinceye kadar iade alınmaz ise gider avansının artan kısmının 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde re’sen davacıya İADESİNE.
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/05/2023

Katip Hakim