Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/749 E. 2023/162 K. 17.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA GEREKÇELİ KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZIM TARİHİ :
KARARIN MAHİYETİ : DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASI

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin ticari işletmesi olan bir tacir olduğunu, müvekkilinin davalıdan çok sayıda taşınmaz satın aldığını, 3 adet gayrimenkul satış sözleşmesi ile davalının yapmış olduğunu, … isimli inşaat projesinden Konya ili … İlçesi … ada, … parsel … Blk -. Kat D:2, Konya ili … İlçesi … ada, … parsel … Blk 5. Kat D:14, Konya ili … İlçesi … ada, … parsel … Blk -1. Kat D:16 Nolu taşınmazları da satın aldığını, bu taşınmazların ödemelerini ekte sunduğu ödeme planları ve çeklere göre yapıldığını, hali hazırda herhangi bir ödemesi de kalmadığını, ancak davalı bu üç taşınmazından tapusunu müvekkile teslim etmediğini, üçüncü bir kişiye satışını gerçekleştirmiş olup müvekkilin parasını da iade etmediğini, hatta 3. Numaralı taşınmaz olan … parsel … Blk -1. Kat D:16 da bulunan taşınmazın ise tapusunun dahi çıkartılmadığını, yani projede böyle bir taşınmaz görünmediğini, tapu tesliminin de mümkün olmadığını, ancak fiilen böyle bir taşınmazın olduğunu, müvekkilin bu üç taşınmaz için 2.088.000,00’TL 13/07/2020 tarihinde bu taşınmazların bedeli sözleşmeyle tespit edildiğini ve ödendiğini, ancak şimdi iade edilecek bedelin Denkleştirici Adalet İlkesine Göre Yeniden Belirlenmesi Gerekmekte olduğunu, konusunda uzman bilirkişiden yerleşik Yargıtay İçtihatlarına uygun ve denetime elverişli rapor alınmak suretiyle hesaplatılmasını ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yetersiz rapor doğrultusunda hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görüldüğünü, bu husus bozmayı gerektirdiğini, davalının dava konusu taşınmazlar için ödenen bedeli ödemesi için arabuluculuk başvurusu yapıldığını, ancak davalının her hangi bir anlaşmaya yaklaşım göstermediğini , ekte buna ilişkin son tutanağın da sunulduğunu, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin ödemiş olduğu bedelin denkleştirici adalet ilkesi gereği güncellenmiş değerinin şimdilik belirsiz olan alacağı nedeniyle mahkemece hesaplandıktan sonra belirlenecek bedelin şimdilik 20.000,00 TL sinin, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesinin istenildiğini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesi talep ettiği görülmüştür.
Davalı dava dilekçesinde özetle; İşbu davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının hukuken olanaklı olmadığını, mahkemece salt bu nedenle davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafça dava konusu etmiş olduğu iddia ettiği asgari meblağı dava dilekçesinde 2.088.000,000-TL olarak zikretmiş olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının yasanın anılan hükmü karşısında mümkün olmadığını, somut olay bakımından davacı, kendisine ödenmesi gereken ilave tediye miktarını basit hesaplama ile tespit edebilmekte olduğunu ve alacağını belirleyebilmekte olduğunu, diğer taraftan, ilave tediye alacağının miktarının Kanunla belirlendiği ve davacının ilave tediye alacağını hesaplayabilmesi noktasında objektif imkânsızlıktan bahsedilemeyeceği gözetildiğinde de aynı sonuca ulaşılmakta olduğunu, dava dilekçesinde de ilave tediye alacağının hangi esaslara göre hesaplanması gerektiği açık bir şekilde ifade edildiğini, İşbu davada, davacı tarafın, dava dilekçesinde dava konusu üç taşınmaz için 2.088.000,000-TL ödendiğini açıkça iddia ve kabul etmiş olup, bu durum karşısında davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesi kendisinden beklenebileceği veya bunun imkânsız olmadığının aşikar olduğunu, hukuki yarar şartına ilişkin eksikliğin tamamlamayacağı, hukuki yarar dava şartının dava açıldığı tarih esas alınarak belirlenmesi gerektiği de nazara alınarak mahkemece davanın usul yönünden reddine karar verilmesini talep ettiğini, işbu davada, davacı taraf, dava dilekçesinde dava konusu üç taşınmaz için 2.088.000,000-TL. ödendiğini açıkça iddia ve kabul etmiş olup, ne yazık ki dava dilekçesinde dava değerini 20.000,000-TL olarak gösterip harçlandırdığını, davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesi kendisinden beklenebileceği veya bunun imkânsız olmadığının açık olması karşısında, en azından bu miktar üzerinden eksik harç mahkemece ikmal ettirilmeden müteakip işlemelerin yapılamayacağını, dava dilekçesi içeriğinden davacının bir tüketici olduğu, dava konusu uyuşmazlığın ticari olmayan konut alımı iddiasından kaynaklandığı, sonuçta uyuşmazlığın bir tüketici işleminden kaynaklandığını, uyuşmazlığın esasına girilmeksizin mahkemece görev hususu re’sen de gözetilerek görevsizlik kararı verilmesini, tapulu bir taşınmazın mülkiyetinin devrini öngören her türlü sözleşmelerin resmi şekilde yapılması geçerlilik koşulu olduğunu, tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak kanunun öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan dava kural olarak kabul edilem olduğunu, mahkemece, davacının davasına dayanak yapmış olduğu sözleşmelerin geçerli olduğu kabul edilse dahi, Konya ili … İlçesi … Ada … bulunan … Blok kat 5 D14, nolu taşınmazla ilgili olarak davalı müvekkiline husumet yöneltilemez olduğu, davalı müvekkil şirketi temsil ve ilzama yetkili kaşe ve imza bulunmamakta olduğu, Konya ili … İlçesi … Ada … bulunan … Blok kat 5 D14, nolu taşınmaza ilişkin davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini gerektiğini, anılan taşınmazın tapu kaydından da anlaşılacağı üzere dava dışı Sınırlı Sorumlu … Konut Yapı Kooperatifi adına kayıtlı olduğunu, davacı esasen anılan taşınmazda uzun süre ikamet ettiğini ve anılan konuta ilişkin gerekli giderleri de ödemiş olduğunu, buna rağmen davacının kötüniyetli duruşunun TMK.nun 2 nci maddesi uyarınca korunamayacağı kuşkusuz olduğunu, diğer bir deyişle, dava konusu taşınmaz , dava dışı … tarafından anılan taşınmaza bağlı olarak oluşturulan dava dışı Kooperatifteki ortaklık payı 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu ve ana sözleşme hükümleri çerçevesinde davacının açık istemi ile davacının yeğeni olan …’e devredilmiş olduğunu, devre ilişkin olarak da …’in dava dışı …’ye herhangi bir ödemesinin olmaması da davacının talimatını kanıtlamakta olduğunu, bu husus tanık beyanları ile de kanıtlanacağını, işbu davanın dava dışı … ve kooperatife ve …’ye davanın ihbar edilmesini talep ettiğini, Konya ili … İlçesi … Ada … bulunan … Blok kat -1 D 2 nolu taşınmaz ise, davacının kendi beyanı ile borçlu olması nedeniyle ve davacının açık talimatı ile … Limited Şirketinin yetkilisine devredilmiş olduğunu, bu devir, davalı müvekkil şirket tarafından devredilecek şahsın vekaletini/şirket bilgilerini davacının göndermesi üzerine yapılmış olduğunu, bu husus wattsap yazışmaları ile de sabit olduğunu, bu devir nedeniyle davalı müvekkil tarafından …’dan herhangi bir bedel de alınmamış olduğunu, bu husus şirket kayıtları ile sabit olduğunu, işbu davanın …’ya ihbar edilmesini talep ettiğini, Konya ili … İlçesi … Ada … bulunan B2 Blok kat -1 D 16 nolu taşınmaz ise davacı tarafından sözleşmeye aykırı biçimde çekler ödeme planına uygun biçimde ödenmemiş olduğunu, davacının toplam borcu olan 528.400,00 TL davacı tarafından sözleşme koşullarına uygun biçimde ödenmeyince davacı müvekkil tarafından sözleşme 5.3 maddesine dayalı olarak haklı nedenle fesih edilmiş olduğunu, davalı müvekkilimin davacı aleyhine haklı bir sebebe dayanmadan, davacının mal varlığından istifade ederek, iddia edilenin aksine kendi mal varlığını artırmamış olduğunu, diğer bir deyişle sebepsiz zenginleşmemiş olup işbu davada davacı tarafından iddia edildiği gibi denkleştirici adalet ilkesinin uygulanması olanağı da keza bulunmamak olduğunu, dava konusu edilen Konya ili … İlçesi … Ada … bulunan … Blok kat 5 D14, nolu taşınmaza ilişkin olarak davalı müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, Konya ili … İlçesi … Ada … bulunan … Blok kat -1 D 2 nolu taşınmaz ise, davacının talimatı ile …’ya devredildiğini, Konya ili … İlçesi … Ada … bulunan B2 Blok kat -1 D 16 nolu taşınmazın bedeli davacı tarafından ödeme planına uygun biçimde ödenmediğinden davalı müvekkili tarafından sözleşmenin haklı nedenle fesh edildiği nazara alınarak mahkemece davanın usul, husumet ve esas yönünden reddine karar verilmesini talep ettiğini, işbu davanın dava dışı …’ya (T.C.NO: …) (… Mah… sk. … blok No:… Karatay/Konya) HMK.61 vd. maddeleri uyarınca ihbar edilmesini talep ettiğini, işbu davanın dava dışı tasfiye halinde … Kooperatifine ve …’e (…) … Mah…. sok.NO: … İÇ KAPI NO … Karatay/KONYA) ile …’ye (… ) HMK.61 vd. maddeleri uyarınca ihbar edilmesini talep ettiğini, Usul ve yasaya aykırı davanın usul, husumet ve esas yönünden tümüyle reddini talep ettiğini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ettiğigörüldü.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı vekili davalı aleyhine Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davası açmıştır.
Davanın açılması harca tabi usuli bir işlemdir.6100 Sayılı HMK.’nun 120. Maddesi ” (1) Davacı, yargılama harçları ile her yıl adalet bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. ” ve 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 2. Maddesi “Yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanları, yargı harçlarına tabidir. ” 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 15. Maddesi ” Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer ölçüsüne göre nispi esas üzerinden, işlemin nev’i ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınır.” 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 27. Maddesi ” (1) sayılı tarifede yazılı maktu harçlar ilgili bulunduğu işlemin yapılmasından önce peşin olarak ödenir. Harçlar Kanunu’nun “Noksan tesbit edilen değer üzerinden harcın ödenmesi” başlıklı 30 uncu maddesi “Muhakeme sırasında tesbit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o celse için muhakemeye devam olunur, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 32. Maddesi ” Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılamaz.
“Kanun koyucu, eksik yatırılan harçların verilen süre içinde tamamlanmamasını dosyanın işlemden kaldırılması nedenleri arasında saymıştır. Harçlar Kanunu’nun “Noksan tesbit edilen değer üzerinden harcın ödenmesi” başlıklı 30 uncu maddesi “Muhakeme sırasında tesbit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o celse için muhakemeye devam olunur, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 150 nci maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulması, noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır” şeklindedir. Aslında bu madde incelendiğinde, harçların eksik ödenmesi nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasından değil, dosyanın işleme konulması için, eksik harçların ödenmesi gerektiğinden bahsedildiği görülmektedir. Yani, eksik harçların ödenmemesi nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılacağı dolaylı olarak anlatılmaktadır. Fakat burada dosyanın işlemden kaldırılması, eksik harçların yatırması için davacıya makul bir sürenin verilmesine bağlıdır. Kanunda iki duruşma arasındaki zaman aralığı şeklinde belirlenen bu süre zarfında harçlar tamamlatılmazsa, ancak o zaman dosya işlemden kaldırılacaktır.
Mahkeme dava açıldıktan sonra, yani yargılama sırasında dava konusunun değerinin dava dilekçesinde yazılan değerden fazla olduğunu tespit ederse, sadece oturum için yargılamaya devam edilir. Bir sonraki oturuma kadar, noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam edilmez. Bir sonraki duruşma başladığında henüz harcın tamamlanmadığı anlaşılırsa, HMK m. 150 gereğince dosya işlemden kaldırılacaktır. (HK m. 30) Bu durumda yargılamaya devam edilerek, esas hakkında karar verilemeyeceği gibi doğrudan davanın açılmamış sayılmasına da karar verilemez.” (Medeni Usul Hukukunda Dosyanın İşlemden Kaldırılması, Doç. Dr. … , Syf. 258-259-260.)
Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin 17/12/2015 E. … K. … , sayılı ilamı ile; “… Harçlar Kanunu’nun 17. Maddesinde tahliye davalarında bir yıllık kira bedeli üzerinden harç alınması gerektiği, 28. Maddesinde ise alınması gereken harcın dörtte birinin peşin alınacağı ve kalanın ise kararın verilmesinden itibaren iki ay içerisinde ödeneceği, 32. Maddesinde de yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı ve 30. Maddesinde ise, muhakeme sırasında tespit olunan değerin dava dilekçesinde belirtilen değerden fazla olduğunun anlaşılması halinde yalnız o celse için muhakemeye devam olunacağı, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunamayacağı hüküm altına alınmıştır. Dava itirazın iptali ve tahliye istemine ilişkin olup nispi harca tabidir. İtirazın İptali istenen toplam alacak miktarı ve tahliye yönünden ise bir yıllık kira parası üzerinden nispi karar ve ilam harcı hesaplanması gerekir. Dava açılırken davaya konu alacak miktarı üzerinden peşin harç yatırılmış ancak sözleşmede yazılı yıllık 21.000,00TL kira bedeline göre tahliye davası yönünden harç yatırılmadığı gibi harç eksikliği yargıma sırasında da ikmal edilmemiştir. Eksik harçla yargılamaya devam edilerek işin esasının incelenmesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir…”
” … Somut olaya bakıldığında yapılacak iş, mahkemece davacının yatırılması gereken eksik harç miktarı tespit edilerek eksik harç miktarı belirtilmek suretiyle ikmali hususunda davacı tarafa takip eden celseye kadar süre verilmesi, eksik harcın ikmal edilmemesi halinde anılan celsede dosyanın işlemden kaldırılmasına karar vermesi, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde eksik harç ikmal edilerek, davanın yenilenip yenilenmeyeceğini beklemesi ve yenilenmediği takdirde kendiliğinden davanın açılmamış sayılmasına karar vermekten ibarettir…” (Yargıtay . HD. T. 09.12.2019, E. … , K. … .)
Mahkememiz dosyasının davacı yana verilen kesin süreye rağmen harç ikmal edilmediğinden Harçlar Kanunu 30 madde atfı ile HMK 150 maddesi gereği yenileninceye kadar işlemden kaldırıldığı, dosyanın işlemden kaldırıldığı 15/12/2022 tarihinden itibaren yasal üç aylık süre içerisinde davacı tarafından yenilenmediği anlaşılmakla (Yasal düzenlemeler, Yüksek Mahkeme kararları ve tüm dosya kapsamı dikkate alındğında) 6100 sayılı HMK 150/5 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: GEREKÇESİ YUKARIDA AÇIKLANDIĞI ÜZERE
1-Mahkememiz dosyasının 6100 sayılı HMK’nın 150. maddesi gereğince yenileninceye kadar işlemden kaldırıldığı, dosyanın işlemden kaldırıldığı 15/12/2022 tarihinden itibaren yasal üç aylık süre içerisinde davacı tarafından yenilenmediği anlaşılmakla 6100 sayılı HMK 150/5 maddesi gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 179,90-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 161,65-TL’nin davacı yana İADESİNE,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Taraflarca dava başında yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa İADESİNE,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek dilekçe ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/03/2023

Katip Hakim