Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/460 E. 2023/574 K. 02.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … -T.C…. …
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ:
GEREKÇELİ KARARIN
YAZIM TARİHİ :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davalıyla müvekkilinin yapmış olduğu araç satım sözleşmesi sebebiyle müvekkilince davalıya 17.000 TL peşin para ve 13,000 TL değerindeki 2000 model … araba verilmiş ancak davalı taraf sözleşmeden doğan aracı teslim etme borcunu ifa etmemiştir. Müvekkilimizin davalı tarafa ödemiş olduğu bedelin tahsili istemi ile başlattığı Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takibine davalı taraf 27.07.2018 tarihinde borçlu tarafça itiraz edildiğine, İtiraz sonucunda takibin durduğunu, İtirazın müvekkiline tebliğ edilmediğini, davalı ile müvekkilimizin yapmış olduğu, araç satış sözleşmesinin geçerli bir sözleşme olduğunu, araç satış sözleşmesinin metninden de anlaşılacağı üzere müvekkilinin sözleşme sırasında 17.000 TL ve 2000 Model … markalı aracını davalı tarafa sözlesme bedeli olarak verdiğini, nitekim 15.01.2018 tarihinde Noterde 2000 Model … aracın davalı tarafa devrinin yapıldığının görülebileceğini, davalı tarafın üzerine düşen 2011 model gri … marka aracı müvekkiline teslim etmeyerek açıkça sözleşmeye aykırı davrandığını, bu nedenlerle davalı tarafın icra takibine itiraz etmesinin hiçbir geçerli sebebinin olmadığını, Haklı davamızın kabulüne, Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasındakı davalının itirazının iptali ile icra takibinin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla davalının icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye çıkarıldığını, ancak davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da gelmemiştir
Konya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden, Karaman Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden, Karaman Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliği Başkanlığı’ndan, Karaman Defterdarlığı’ndan, Konya . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından ilgili evraklar temin edilerek dosya arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekilinin dava dilekçesinde; davalıyla müvekkilinin yapmış olduğu araç satım sözleşmesi sebebiyle müvekkilince davalıya 17.000 TL peşin para ve 13.000 TL değerindeki 2000 model … araba verildiğini, ancak davalı taraf sözleşmeden doğan aracı teslim etme borcunu ifa etmediği, müvekkilin davalı tarafa ödemiş olduğu bedelin tahsili istemi ile başlattığı Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takibine davalı taraf 27.07.2018 tarihinde borçlu tarafça itiraz edildiğini, itiraz sonucunda takibin durduğunu, itirazın müvekkiline tebliğ edilmediğini, davalı ile müvekkilinin yapmış olduğu araç satış sözleşmesinin geçerli bir sözleşme olduğunu, araç satış sözleşmesinin metninden de anlaşılacağı üzere müvekkilinin sözleşme sırasında 17.000 TL ve 2000 model … markalı aracını davalı tarafa sözlesme bedeli olarak verdiğini, nitekim 15.01.2018 tarihinde noterde 2000 model … aracın davalı tarafa devrinin yapıldığının görülebileceğini, davalı tarafın üzerine düşen 2011 model gri … marka aracı müvekkiline teslim etmeyerek açıkça sözleşmeye aykırı davrandığını, bu nedenlerle davalı tarafın icra takibine itiraz etmesinin hiçbir geçerli sebebinin olmadığını, haklı davalarının kabulüne, Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasındaki davalının itirazının iptali ile icra takibinin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla davalının icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Mahkemelerin görevlerine ilişkin düzenlemelerin 6100 sayılı HMK.nun 1.2.3.4. maddelerinde düzenlendiği, HMK.’nun 2.maddesinde;”Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. (2) Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir.” şeklinde düzenlendiği, yine 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6335 Sayılı Kanun ile değişik 6102 sayılı TTK’nın 5/3.maddesinde; “Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk ve diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.” şeklinde düzenlemenin yapıldığı, Bu düzenleme ile Ticaret Mahkemeleri genel mahkemeler içinde yer alan Asliye Hukuk Mahkemelerinin bir dairesi olmaktan çıkarılarak genel mahkemeler arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğunun kabul edildiği, yine 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde Ticaret Mahkemelerinin görevine giren dava ve çekişmesiz yargı işlerinin düzenlendiği, dava şartlarına ilişkin düzenlemenin HMK’nın 114.ve 115.maddelerinde düzenlendiği, HMK’nın 114/1-c maddesinde mahkemenin görevli olmasının dava şartı olduğunun, aynı kanunun 115.maddesinde mahkemenin dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağının ve taraflarında her zaman ileri sürebileceğinin, dava şartlarının noksan olması halinde davanın usulden reddine karar verileceğinin, HMK’nın 138/1.maddesinde mahkemenin öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verebileceğinin düzenlendiği, aynı zamanda TTK 4. maddesinde “Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi[3] sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
(2) Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır. ” denildiği yine TTK 5. Maddesinde ise; ” (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.
(2) Bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4 üncü madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılır. Bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok asliye ticaret mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, asliye ticaret mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran bu Kanundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilir.
(3) Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.
((4) Asliye ticaret mahkemesi bulunmayan yargı çevresindeki bir ticari davada görev kuralına dayanılmamış olması, görevsizlik kararı verilmesini gerektirmez; asliye hukuk mahkemesi, davaya devam eder.” hükmünün bulunduğu, ve Ticaret Mahkemelerinin görev alanını belirleyen HGK 10.02.2016 tarihli, … E, … Sayılı İlamı bulunduğu Bursa Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 24/11/2022 Tarihli … Esas – … karar sayılı ilamı, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 29/12/2022 Tarihli … Esas … Karar sayılı ilamı, Diyarbakı Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 30/12/2022 Tarihli … Esas … karar sayılı ilamı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi’nin 19/01/2023 Tarihli … Esas … Karar sayılı ilamı, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 02/02/2023 Tarihli … Esas … Karar sayılı ilamı, Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin 15/02/2022 Tarihli … Esas … karar sayılı ilamlarının da benzer nitelikte olduğu anlaşılmakla,
28/11/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 3/1-(k-l) maddesinde; ” Tüketici: Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi, Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” şeklinde, 6502 sayılı TKHK’nun 4/5. maddesinde;”(5) Tüketicinin yapmış olduğu işlemler nedeniyle kıymetli evrak niteliğinde sadece nama yazılı ve her bir taksit ödemesi için ayrı ayrı olacak şekilde senet düzenlenebilir. Bu fıkra hükümlerine aykırı olarak düzenlenen senetler tüketici yönünden geçersizdir.” şeklinde, 6502 sayılı TKHK’nun 73/1. maddesinde;”Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.” şeklinde, 6502 sayılı TKHK’nun 83/2.maddesinde; “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” şeklinde düzenlemelerin olduğu görülmektedir. Dosyadaki tüm bilgi ve belgeler dikkate alınarak incelendiğinde ve yine Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin … Esas ve … Karar sayılı ilamında “4077 sayılı yasanın 23. Maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması hakkındaki kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz.” düzenlemeleri de dikkate alındığında,
Somut olayımızda; davalı icra takip tarihinde ve dava tarihinde tacir olmadığı, dava konusu olayın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili ya da dava konusu olayın mutlak ticari dava da olmaması dikkate alınarak tüm dosya kapsamı ve kanunun yukarıdaki maddeleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde, Konya Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu anlaşıldığından dava dilekçesinin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi ile mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİ ile mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Konya Nöbetçi Tüketici Mahkemesinin GÖREVLİ olduğuna,
3-6100 sayılı HMK.nun 20/1.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurması halinde dava dosyasının görevli Konya Nöbetçi Tüketici Mahkemelerine GÖNDERİLMESİNE, kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin başvurmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına KARAR VERİLMESİNE,
4-6100 sayılı HMK.nun 331/2.maddesi gereğince harç ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davaya görevli mahkemece devam edilmesi halinde görevli mahkemece, aksi takdirde talep halinde mahkememizce DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile Konya Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/11/2023

Katip … Hakim …