Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/398 E. 2022/629 K. 22.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
İHBAR OLUNAN :
DAVA :Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 18/05/2022 tarihli dilekçesiyle; dava konusunun davacıya ait … tesisine ilişkin olarak taraflar arasında imzalanan “Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması” kapsamında; davacıdan tesisin işletildiği dönem boyunca fazladan tahsil edilen sistem kullanım-dağıtım bedelinin şimdilik 10.000,00 TL’sinin fazladan yapılan ödemelerin KDV’ler de dahil olmak üzere fatura tarihlerinden itibaren işleyecek en yüksek ticari avans faizi ile birlikte davalı dağıtım şirketinden alınarak davacıya verilmesi talebinden ibaret olduğunu beyan ederek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davacının tesisinde yapılan üretimin dağıtım sistemi üzerinde ek bir maliyet oluşturup oluşturmadığı, ek maliyet oluşturması halinde bu maliyetin sistem kullanım dağıtım bedeline hangi oranda eklenmesi gerektiği ve dayanaklarının neler olduğu; ek maliyet oluşturmaması halinde müvekkilden haksız olarak fazladan alınan sistem kullanım dağıtım bedellerinin miktarlarının bilirkişi marifetiyle tespitine, davanın kabulü ile dava tarihine kadar, davalı yanca davacıdan fahiş olarak alınan sistem kullanım dağıtım bedelleri ve bu bedellere ilave edilen KDV miktarlarının şimdilik 10.000,00 TL’ sinin davalı dağıtım şirketinden tahsili ile davacıya ödenmesine, tarafların tacir olması ve uyuşmazlığın ticari faaliyetten kaynaklanması nedeniyle davacının alacağına, alacağın davacıdan tahsil edildiği tarihten itibaren en yüksek ticari avans faizi uygulanmasına, yargılamanın uzamasına sebebiyet vermemek açısından tensip tutanağı ile birlikte davalıdan “Geçici Kabul Tutanağı”, “Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması”, müvekkilden tahsil edilen kullanım bedellerine ait faturalar; EPDK’ den ise ilgili tarifeler; hem davalı şirketten hem EPDK’ dan fiyata dönüştürülmüş maliyet analizi” ve “ek maliyet analizi” raporlarının celbine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalı vekilinin 24/05/2022 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının hukuki dayanaktan yoksun ve haksız olduğunu, davanın idari yargıda açılması gerektiğini, davanın EPDK tarafından düzenlenen tarifeye dayalı olarak yapılan faturalandırmalara karşı açılmış bulunduğundan pasif husumetin temelde EPDK ye yöneltilmesi gerektiğini, davacının Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliğine göre faaliyet yürüttüğünü, anılan yönetmeliğinin itirazlar başlıklı maddeleri uyarınca görevli tedarik şirketi tarafından yapılan iş ve işlemlere işlemin kendilerine bildirim tarihinden itibaren üç iş günü içerisinde itiraz edebileceğini davacının görevli tedarik şirketine itiraz etmeden doğrudan dava açmasının mümkün olmadığını, ayrıca davanın belirsiz alacak davası olarak görülmesinin mümkün olmadığını, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, ayrıca davacının faturalara 8 günlük süre içerisinde itirazda bulunmamış olması nedeniyle faturanın içeriğini kabul etmiş sayılacağını, müvekkilinin elektrik dağıtım tesisleri ve şebekesini işleten elektrik dağıtım şirketi olduğunu, davacının da lisanssız güneş enerjisi santralı işletmecisi olduğunu, lisanslı ve lisanssız elektrik üretimi ayrımı olduğunu, dağıtım tarifelerinin sadece birim fiyat karşılığı elektrik bedeli olmadığı esasen dağıtım faaliyetlerinin ne şekilde finanse edileceğinin devlet EPDK tarafından planlanması niteliğinde olduğunu, tarifelerin davacının iddiasının aksine sadece belli bir tesisat ya da abone grubunun durumu değil sistemin bütünü nazara alınarak tarifeler belirlendiğini, o yüzden davacının “lisanslının şebekeye maliyeti lisanssızınkinden farklı değildir o zaman neden dağıtım bedeli farklıdır” şeklinde ortaya koyduğu gerekçenin temeli bulunmadığını, dava konusu uyuşmazlıkta bağlantı anlaşmalarının EPDK tarafından ve üzerinde değişiklik yapılmamak kaydıyla tip olarak belirlendiğini, bununla birlikte sözleşmenin müzakereye açık bir sözleşme olmadığını, bu sözleşmenin iltihaki sözleşme olduğunu, iltihaki sözleşmelerinin bir kamu hizmeti ifa ettiğini hukuken veya fiili olarak tekel durumu arz eden ve tüketicinin bağlanması gereken standart hükümleri içerin ve tüketicilerin olduğu gibi bağlanmak mecburiyetinde olduğu sözleşme olduğunu, müvekkilinin anılan sözleşmeler üzerinde değişiklik yapma hak ve yetkisinin olmadığını, müvekkilinin hukuka aykırı bir işlemi söz konusu olmadığını, işlemlerini EPDK kararlarına göre gerçekleştirdiğini, dava öncesinde temerrüdü söz konusu olmadığını, davacının faiz talebinin hukuki bir dayanağının olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… A.Ş’den ilgili belgeler, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Başkanlığından ilgili belgeler, Karaman Ticaret Sicil Müdürlüğünden ilgili belgeler istenmiştir.
Davacı vekilinin 10/11/2022 tarihli dilekçesiyle; Davadan feragat ettiklerini, feragat doğrultusunda dosya üzerinden karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davacı vekilinin 22/11/2022 tarihli dilekçesiyle; Duruşmanın öne çekilerek feragat doğrultusunda dosyanın karara çıkarılmasını talep etmiştir.
Davalı vekilinin 22/11/2022 tarihli dilekçesiyle; davacının feragatı doğrultusunda duruşmanın öne çekileceğinden haberdar olduklarını, duruşmaya katılamayacaklarını, yokluklarında dosyanın karara çıkartılmasını talep etmişlerdir.
Davanın “Taraflar Arasında İmzalanmış Olan Enerji Bağlantı Anlaşmasından Kaynaklanan Bedele İlişkin Yapılan Bedel Artırımı Olup Olmadığı, Fazla Bedel Ödenip Ödenmediği, Tarifeye Aykırı Uygulama Olup Olmadığı, Yapılan Artırımın Hukuki Gerekçesi Olup Olmadığı, Miktarın Fahiş Olup Olmadığı Ve Bu Artırımın İptal Edilip Edilmeyeceğine İlişkin” davası olduğu görülmüştür.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; dava konusunun davacıya ait Kızılpınar GES tesisine ilişkin olarak taraflar arasında imzalanan “Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması” kapsamında; davacıdan tesisin işletildiği dönem boyunca fazladan tahsil edilen sistem kullanım-dağıtım bedelinin şimdilik 10.000,00 TL’sinin fazladan yapılan ödemelerin KDV’ler de dahil olmak üzere fatura tarihlerinden itibaren işleyecek en yüksek ticari avans faizi ile birlikte davalı dağıtım şirketinden alınarak davacıya verilmesi talebinden ibaret olduğunu beyan ederek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davacının tesisinde yapılan üretimin dağıtım sistemi üzerinde ek bir maliyet oluşturup oluşturmadığı, ek maliyet oluşturması halinde bu maliyetin sistem kullanım dağıtım bedeline hangi oranda eklenmesi gerektiği ve dayanaklarının neler olduğu; ek maliyet oluşturmaması halinde müvekkilden haksız olarak fazladan alınan sistem kullanım dağıtım bedellerinin miktarlarının bilirkişi marifetiyle tespitine, davanın kabulü ile dava tarihine kadar, davalı yanca davacıdan fahiş olarak alınan sistem kullanım dağıtım bedelleri ve bu bedellere ilave edilen KDV miktarlarının şimdilik 10.000,00 TL’ sinin davalı dağıtım şirketinden tahsili ile davacıya ödenmesine, tarafların tacir olması ve uyuşmazlığın ticari faaliyetten kaynaklanması nedeniyle davacının alacağına, alacağın davacıdan tahsil edildiği tarihten itibaren en yüksek ticari avans faizi uygulanmasına, yargılamanın uzamasına sebebiyet vermemek açısından tensip tutanağı ile birlikte davalıdan “Geçici Kabul Tutanağı”, “Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması”, müvekkilden tahsil edilen kullanım bedellerine ait faturalar; EPDK’ den ise ilgili tarifeler; hem davalı şirketten hem EPDK’ dan fiyata dönüştürülmüş maliyet analizi” ve “ek maliyet analizi” raporlarının celbine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davacının davadan feragat ettiğini bildirdiği, davadan feragatın 6100 sayılı HMK.307 ve devam eden maddelerinde düzenlendiği, 6100 sayılı HMK.nun 310.maddesi gereğince davadan feragatın hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği, HMK.309/2. maddesi gereğince davadan feragatın hüküm ifade etmesi için karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı, HMK.30. maddesi gereğince hakimin yargılamayı makul süre içerisinde ve düzenli bir biçimde yürütmek ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlü olduğu anlaşılmakla feragat nedeni ile davanın reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. (HMK 307. md.) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafından ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. (HMK 309. md.) Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. (HMK 310. md.) Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. 6100 Sayılı HMK yönetmeliğinin Karar verilmiş dosyalara ilişkin işlemler başlığının 57. Maddesi ile Bölge Adliye Ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî Ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 215. Maddesi ve (HMK 311. md.) Feragat ve kabul, beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat ve kabul, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir. (HMK 312 md.) Vekilin davadan feragat edebilmesi için vekaletnamede buna ilişkin özel yetki bulunması gerekir. (HMK 74/1. md.) Dâvadan feragat veya dâvayı kabul veya sulh muhakemesinin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilâm harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır. (Harçlar Kanunu 22/1. md.) Anlaşmazlık, feragat nedeniyle ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur. (AAÜT 6. md.) Feragat edilmiş olmasından dolayı davalı tarafın yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden genel kurallardan farklı uygulamayı gerektiren davacı lehine bir beyanı olduğu takdirde bu beyana göre işlem yapılmalıdır.
Ayrıca feragat halinde alınacak harç ise; Davadan feragat halinde nispi değil maktu harç alınır. Yargıtay . HD.’nin … Esas, … K. Sayılı 25/03/2014 tarihli kararı ile davadan feragat edilmesi halinde davacıdan nispi değil maktu karar ve ilam harcının 2/3 üne hükmedilmesi gerekir. Feragat beyanı belirtilen kurallarla birlikte değerlendirildiğinde ve Yargıtay HGK 25/01/1984, … , HD’nin 14/12/2010 tarihli … sayılı ve . HD’nin 10/02/2005, … -… sayılı ilamlarının da aynı doğrultuda olduğu anlaşıldığından davacı yanın davadan feragat ettiği anlaşılmakla davanın feragat nedeniyle reddine dair mahkememizde oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacının davasının FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi gereğince alınması gereken (80,70 TL maktu harcın 2/3’ü olarak hesap edilen) 53,80 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 170,78 TL harçtan mahsubu ile davacı tarafça fazladan yatırıldığı anlaşılan 116,98 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davacıdan alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı tarafından yapılan 139,25 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili için (dava değerinin 10.000,00 TL olduğunun kabulü ile) 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın, kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin istek halinde ilgili taraflara iadesine, karar kesinleşinceye kadar iade alınmaz ise gider avansının artan kısmının 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde re’sen ilgili taraflara İADESİNE,
Dair ; tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/11/2022

Katip Hakim