Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/100 E. 2022/423 K. 04.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :HASIMSIZ

DAVA :Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından hasımsız olarak açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı 08/02/2022 tarihli dilekçesiyle; davacının işletmesinde, 15/06/2021 tarihinde hırsızlık olayının yaşandığını, bu hırsızlık sonucu hem davacının milyonlarca TL değerinde makina, alet ve edevatı, hem de ticari işletmede bulunan ticari defterler, faturalar, vergiye esas belgeler ve sair tüm belge ve evrakların zayi olduğunu, hırsızlık olayı ile ilgili davacı şirket sahibi … ‘in olay tarihinde şikayetçi olduğunu ve suç duyurusunda bulunduğu, Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca … soruşturma numaralı dosya açıldığını, ticari defterlerin çalındığı hırsızlık suçunun üzerinden 15 günün üzerinde zaman geçmiş olsa da eski tarihli defterlerin kanuni bildirim sürelerinin yapılıp gerekli olanların kapanış onayları da noter tarafından yapılmak suretiyle 10 yıl süreyle saklamak üzere arşivlenmiş ve ilgili eski tarihli bu defterlere denetimler haricinde ihtiyaç duyulmadığını, eski tarihli defterlerin de çalınmış olduğunun davacı şirket yetkilisi tarafından geç fark edildiğini, zayi belgesi verilmesine dair 15 günlük dava açma süresinin tacirin zıyaı öğrendiği tarihten itibaren başladığını, beyan ederek 2017, 2020 yıllarına ve 2021/1., 2., 3., 4., 5., 6. aylarına ait tüm ticari defter belgelerinin zayi olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Konya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden ilgili belgeler, Konya Vergi Dairesi Başkanlığından ilgili belgeler, Hazine ve Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı Konya Denetim Daire Başkanlığından ilgili belgeler, Konya . Noterliğinden ilgili belgeler, Konya Cumhuriyet Başsavcılığı Hazırlık Bürosunun … soruşturma numaralı dosyası, Konya . İcra Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası istenmiştir.
Dava, “Zayi Belgesi Verilmesi ” davasıdır.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davacının işletmesinde, 15/06/2021 tarihinde hırsızlık olayının yaşandığını, bu hırsızlık sonucu hem davacının milyonlarca TL değerinde makina, alet ve edevatı, hem de ticari işletmede bulunan ticari defterler, faturalar, vergiye esas belgeler ve sair tüm belge ve evrakların zayi olduğunu, hırsızlık olayı ile ilgili davacı şirket sahibi …’in olay tarihinde şikayetçi olduğunu ve suç duyurusunda bulunduğu, Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca … soruşturma numaralı dosya açıldığını, ticari defterlerin çalındığı hırsızlık suçunun üzerinden 15 günün üzerinde zaman geçmiş olsa da eski tarihli defterlerin kanuni bildirim sürelerinin yapılıp gerekli olanların kapanış onayları da noter tarafından yapılmak suretiyle 10 yıl süreyle saklamak üzere arşivlenmiş ve ilgili eski tarihli bu defterlere denetimler haricinde ihtiyaç duyulmadığını, eski tarihli defterlerin de çalınmış olduğunun davacı şirket yetkilisi tarafından geç fark edildiğini, zayi belgesi verilmesine dair 15 günlük dava açma süresinin tacirin zıyaı öğrendiği tarihten itibaren başladığını, beyan ederek 2017, 2020 yıllarına ve 2021/1., 2., 3., 4., 5., 6. aylarına ait tüm ticari defter belgelerinin zayi olduğunun tespitine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Dosya incelendiğinde; 6102 sayılı TTK’nın 82/(7). maddesi, “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” hükmünü içermektedir.
Davacı tarafça, davacı şirkete ait defter ve belgelerin kaybolmasının TTK’nın 82/(7). maddesinde sayılan sebeplerden olduğu iddiası mahkememizce değerlendirildiğinde davacının iddiası olan davacıya ait iş yerinde meydana gelen hırsızlıktan sonra her ne kadar davacı polise başvurduğunu şikayetler yaptığını ancak dava konusu defterlerin güncel olmadığı ve kullanılmayıp sadece saklandığı, bu nedenle söz konusu hırsızlık olayından sonra kaybolduklarının hırsızlığın meydana geldiği tarihten 15 gün geçtikten sonra mahkememizde davanın açıldığı bu nedenle hak düşürücü süreye tabi olmadıkları yasa maddesine göre zayinin oluşmasından 15 gün sonra değil de zayinin fark edildiği süreden sonra davanın açılması gerektiği iddiası mahkememizce davacının dava dilekçesi ekindeki Yargıtay karar örnekleri de incelendiğinde dava konusu ile örtüşmediği zira söz konusu olaylarda hasarın veya zaiyatın meydana geldiği alana girilmemesinden veya geç girilmesinden sonra kayıpların tespit edilebildiği mahkememiz nezdindeki olayda ise hırsızlık olayından sonra davaya konu iş yerinde bütün incelemelerin yapılmış olduğu çalınan envanterin ortaya çıkarıldığı, söz konusu şikayetlerin yapıldığı dikkate alındığında TTK’nın basiretli tacire yüklediği sorumluluğa binayen davacının 10 yıl süreyle saklamak zorunda olduğu belge evrak ve defterleri de kontrol etmesi gerektiği ve bu kontrolün hayatın akışına uygun olduğu dikkate alındığında davacı üzerine düşen özel sorumluluğunu yerine getirmeyerek söz konusu defterlerin sıhhat ve özen borcunu yerine getirmediği ve davacının hırsızlık olayının meydana geldiği tarihten itibaren özenli bir tacir gibi davranarak bütün maddi ve manevi kayıplarını saptaması gerektiğinden davacı açmış olduğu davadaki dava açma süresini kaçırmış olduğu mahkememizce tespit edilmiştir.
Yukarıda TTK nın ilgisi maddesi uyarınca davacının mahkemedeki beyanının dava açma koşullarına uymadığı gibi yine dava açma süresinin TTK ilgili maddesinde 15 gün ile sınırlı olduğu ancak söz konusu davanın iddia edilen defter alımından çok sonra açıldığı tespit edilmiştir.
Bununla beraber davacının Özenli hareket etme ve basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğüne uygun davranmadığı, davacı tarafın TTK 18/2. maddesini ihlâl ettiği görüldüğünden 6102 sayılı yasanın 82/7. bendinde “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır maddesi ilkesi gereğince davacının iddialarını TTK ilgili maddeleri gereğince ve bu sebeplere dayandırarak söz konusu davayı açamayacağından davacının davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıdaki düzenlemelerden anlaşılacağı üzere, tacirin ticari defter ve belgeleri ile ilgili zayi belgesi verilmesini talep edebilmesi için saklamakla yükümlü olduğu defter ve belge olması gerekir. Bu nedenle öncelikle tacirin saklama yükümlülüğünü yerine getirip getirmediğinin irdelenmesi zorunludur. Zira, tacirin 82/7 maddesinden yararlanabilmesi için bir taraftan defterlerin korunması amacıyla gereken dikkati ve özeni göstermiş bulunması, diğer taraftan da ziyaa uğramanın onun iradesi dışında meydana gelmiş olması gereklidir. Kanun hükmünün içeriği incelendiğinde, kaçınılmaz bir halin varlığının arandığı açıktır. Kaçınılmazlık, mutlak ve objektif bir kavramdır. Yani alınan tüm tedbirler, sahip olunan tüm imkana ve araca rağmen, mücbir sebep teşkil eden olayın defterlerin ziyaına neden olması engellenememelidir. Kooperatifler de tacir olarak kabul edildiğinden TTK 82/7 maddesinde öngörülen özen yükümlülüğüne uygun davranması gereklidir.
Dosya incelendiğinde TTK 82 uyarınca zayi belgesi istenilmesi gerek zamanaşımına tabi olduğu, gerekse de zayi işleminin talep edilebilmesi için sınırlı sayıda gerekçenin bulunduğu, bu gerekçelerin yangın afet, hırsızlık, ve elde olmayan sebepler olduğu, davacının söz konusu zayi durumunun 15 günlük sürenin olduğu, zayi belgesi isteyen tarafın da bu süreyi çoktan geçirdiği, TTK tacirin defter tutma yükümlülüğü olduğu, söz konusu defterleri özenle saklama mükellefiyeti olduğu, ayrıca söz konusu evraklı en az 10 yıl saklaması gerektiği, basiretli tacirin söz konusu kurallara uymak zorunda olduğu dikkate alındığından davacıların taleplerinin reddine karar verilerek oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacının davasının DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansının artan kısmının istek halinde davacıya iadesine, karar kesinleşinceye kadar iade alınmaz ise gider avansının 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde re’sen davacıya iadesine,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/07/2022

Katip Hakim