Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/755 E. 2023/17 K. 11.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
KARARIN MAHİYETİ : KISMEN KABUL, KISMEN RED

Mahkememizde görülmekte bulunan “Tazminat” davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Konu 17107/2021 tarihinde saat 18 30 sularında eşim … ‘in sevk ve idaresinde olduğu … plakalı aracıma içinde ben (…) eşim … oğlum … arkadaşım … ve … Varken … sokakta hareket halindeyken … sokak kavşağına geldiğinde yavaşlayıp yolu kontrol ettiğini, sokak içinde ticari araç dörtlülerini yakmış olduğunu, devam etmek isterken önüne çıkan yayaya yol verdiğini ve tam hareket ettiğimiz sırada sokaktan gelen … plakalı ismini sonradan öğrendiğimiz … sevk ve İdaresindeki aracın aracımıza Sağ taraftan süratle çarpması sonucu kaza maddi hasarlı kaza geçirdiklerini, maddi hasarlı olması sebebiyle 112 yi aramadık fakat kaza sonrası ben çocuğum ve hamile oları …’un korkması sebebiyle ve elimizde kaza tutanağı olmaması sebebiyle … plakalı aracın şoförü … ile anlaşarak fotoğraf çekip tutanağı sonra doldurmak üzere anlaşarak olay yerinden ayrıldıklarını Eve gidip kaza tespit tutanağı diye yazdığımızda … sitesinden “Mobil Kaza Tutanağı adlı uygulamadan 19/07/2021 tarihinde … ile birlikte eşim … mobil kaza tutanağından formu doldurup gönderdiklerini, uygulama Kaza tarihiyle ilgili herhangi bir uyarıda bulunmadığını, aracımın tamiri için 11 000 TL için anlaşmış ve aracımın tamirine başladılar, aracımın tamiratı biteceği zaman tanımadığımız bir numara eşimi arayarak kendisini … Bey olarak tanıttı ve “Kazanız araştırmaya düşmüş ” diyerek 22108/2021 tarihinde kaza yerinde buluşmak üzere anlaştıklarını, 22/02/2021tarihinde … Bey ile eşim buluştuktan sonra eşime kaza tarihinin yanlış yazıldığını belirttiğni, eşimden orijinal fotoğrafları alarak kaza anını anlatmasını isteyerek beyanını aldığını, 25/08/2027larihinde.tamircinin aracın hazır olduğunu belirterek aracı aldıklarını, ödeme yaptıklarını, daha sonra tamircinin eşini arayarak sigortanın ödeme yapmayacağını, …ekspertizi aradığımızda ödemenin ret edildiğini belirttiğini, kaza ile ilgili … sigortayı aradığımda neden ret edildiği ile ilgili herhangi bir bilgi verilmedi. Arabuluculuk başvurumuzda karşı taraf “ANLAŞMAK İSTEMEDİĞİNİ” belirterek arabuluculuğu reddetmiştir. Bu olayda herhangi bir kusurum olmadığı halde sigorta şirketi beni mağdur etmiştir. Olayın mahkemenizce araştırılıp mağduriyetimin giderilip mahkeme masrafları ve aracımın tamir masraflarımın ve değer kaybının yasal faizleri hesaplanarak karşılanmasını” talep ettikleri görülmüştür.
Davalı vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinden özetle; müvekkili olan şirket; ancak poliçe limiti ve sigortalısının kusuru oranında sorumlu olup, müvekkil şirket sigortalısının huzurdaki dava konusu hasarın meydana gelmesinde herhangi bir kusuru bulunmadığından huzurdaki davanın müvekkil şirket bakımından reddi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkil şirketin sorumluluğu sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğundan kazanın oluşumunda kusur oranlarının tespiti gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacıya ait araçta meydana gelen hasar miktarının bilirkişi incelemesi ile tespiti gerektiğini, dava konusu trafik kazası sonrası tutulan kaza tespit tutanağı ise yasa ve yönetmeliğe göre uygun olmadığını, kazadan iki gün sonra kaza tutanağının tutulması hayatın olağan akışına da aykırı olduğunu, davacı, öncelikle hasar meydana geldiği iddia edilen aracının hangi tarih ve saatte kazaya karıştığını ve işbu kaza sonrası hasar gören araçtaki hasar miktarını ispatlamadıkları, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybının bilirkişi incelemesi ile tespiti gerektiğini, müvekkil şirket temerrüde düşmemiş olduğu, davacının faiz talepleri, yargılama giderleri ve vekalet ücreti talepleri de tarafımızdan kabul edilemez nitelikte olduğunu, bu sebepten Haksız davanın esastan reddini, dosyanın meydana geldiği iddia edilen hasar ve değer kaybı miktarı konusunda uzman bilirkişiye tevdi ile rapor alınmasını, kusurun ve hasarın ispatlanamaması halinde davanın reddi ile yargılama harç ve giderleri ile ücreti-i vekaletin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ettikleri görüldü.
Bilirkişi Ahmet Koyuncu’nun düzenlediği 15/08/2022 tarihli bilirkişi raporundan özetle; iki aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazasında, davalı sigorta şirketinin ZMMS poliçesi ile sigortaladığı, … plakalı araç sürücüsü, dava dışı sürücü …’nun, %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davaya konu araçta ve dava konusu trafik kazası sonucunda araçta meydana gelen toplam hasar miktarının, 11.000,00 TL olduğu, davaya konu araçta ve dava konusu trafik kazası sonucunda araçta meydana gelen değer kaybının, 15.000,00 TL olacağı, dosyadaki belgelere göre, davalı sigorta şirketi tarafından,davacı tarafa, araçta meydana gelen hasar ve değer kaybı ile ilgili herhangibir ödemenin yapılmadığı, kusur oranına göre, davacı …’in, Davalı … Sigorta Aş talep edebileceği tazminat miktarının; %100x(11.000,00 + 15.000,00) 26.000,00TL olacağı davaya konu araçta meydana gelen toplam zarar miktarının, zmms poliçe limiti (43.000,00 &) dahilinde olduğu görüş ve kanaatindeyim. şeklinde rapor düzenlemiş ve mahkememize sunmuştur.
Aynı bilirkişinin 08/11/2022 tarihinde düzenlemiş olduğu bilirkişi ek raporundan özetle; iki aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazasında, davalı sigorta şirketinin ZMMS poliçesi ile sigortaladığı, … plakalı araç sürücüsü, dava dışı ‘sürücü …’nun,%100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davaya konu araçta ve dava konusu trafik kazası sonucunda araçta meydana gelen toplam hasar miktarının, 11.000,00TL olduğu, davaya konu araçta ve dava konusu trafik kazası sonucunda araçta meydana gelen değer kaybının, 15.000,00TL olacağı, dosyadaki belgelere göre, davalı sigorta şirketi tarafından,davacı tarafa, araçta meydana gelen hasar ve değer kaybı ile ilgili herhangibir ödemenin yapılmadığı, kusur oranına göre, davacı …’in, davalı … Sigorta A.ş..den talep edebileceği tazminat miktarının; %100x(11.000,00+15.000,00) 26.000,00 TL olacağı davaya konu araçta meydana gelen toplam zarar miktarının, zmms poliçe limiti (43.000,00 TL) dahilinde olduğu görüş ve kanaatindeyim.” şeklinde rapor düzenlemiş ve Mahkememize sunmuştur.
15/06/2022 tarihinde davaya konu mahalde keşif yapılmıştır.
Dava “Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)” davasıdır.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı vekili davalı aleyhine Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davası açtığı, davalının cevap dilekçesini ibraz ettiği görülmüştür.
Konunun 6098 sayılı TBK.49.maddesi ve KTK.85. ve devam eden maddelerinde düzenlendiği TBK.49/1. maddesinde; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde, KTK.85. maddesinde;”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar……………….İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” şeklinde, KTK’nun 86/1.maddesinde;”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” şeklinde, KTK’nun 91/1.maddesinde;”İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde, KTK’nun 92.maddesinde(6704 S.K. 4. Mad. İle değişiklik öncesi);”Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler, d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar, f) Manevi tazminata ilişkin talepler.” şeklinde, KTK’nun 97.maddesinde(6704 S.K. 5. Mad. İle değişiklik öncesi);”Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.” şeklinde, KTK’nun 99.maddesinde(6704 S.K. 6. Mad. İle değişiklik öncesi);” Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” şeklinde düzenlemeler yapıldığı, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceğinin düzenlendiği görülmüştür.
17/07/2021 tarihinde … Sokak, … Sokak kavşağında … plakalı ve … plakalı aracın çarpıştığı görülmüştür.
Davacı asilin 11/01/2023 tarihli duruşmada “Dava dilekçemizde belirttiğimiz gibi 11000 Tl nin faiziyle birlikte ödenmesini talep ediyorum.” şeklinde beyanda bulunduğu görüldü.
“… Ayrıca belirtelim ki, olayla ilgili kaza tesit tutanağının düzenlenmemiş olması tazminat davası açılmasına engel değildir. Tutanak sadece ispat vasıtası olarak önem taşımaktadır.
Kaza sonucu kazayı yapan aracın kaza bölgesinden kaldırılması nedeniyle kaza tespit tutanağı tanzim edilmediğ,i Beyşehir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı dosyasında 09/01/2012 tarihli bilirkişi raporunda davacı …’ın tali kusurlu, davalı sürücü … ise asli kusurunun olduğu belirlenmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacı yayanın %75 oranında, davalı sürücünün ise %25 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Bilirkişi raporları arasındaki kusur durumuna ilişkin çelişki giderilmeden karar verilmesi doğru değildir. Bu durumda mahkemece, İTÜ Karayolları Kürsüsü veya Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişiden çelişkilerin giderilmesi yönünde gerekçeli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. . HD. 15.3.2018,… – … )
Özet: Trafik kaza tespit tutanağının düzenlenmemesi durumunda oluş biçiminin her türlü diğer kanıtlar incelenerek saptanması mümkündür.” (. HD. 20.02.2006, … )” (Karayolları Trafik Kanununa Göre Hukuki Sorumluluk, Tazminat, Sigorta ve Rücu Davaları. 9. Baskı, … , syf. 1434,1435,1442.)
Somut olayımızda; her ne kadar davalı yan olaydan sonra kaza zabtı düzenlendiği, bu nedenle davanın reddini talep etmişse de (bu husus dosya kapsamında doğru olduğu anlaşılmakla birlikte) yukarıdaki açıklamalar ve Yargıtay kararlarına göre bu savunmaya itibar edilmeyerek, tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporu, dosyadaki tüm deliller, bilgi-belgeler değerlendirildiğinde davacının davasının kabul edilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak ve ayrıca değer kaybına yönelik usulüne uygun dava açılmadığından (dava dilekçesinde 11.000,00TL değer kaybı hariç açıldığı kalemlendirme ara kararına uyulmadığı dikkate alındığında) karar verilmesine yer olmadığı kanaati ile davacının davasının kısmen kabul, kısmen reddi ile, davacının, davalı aleyhine açtığı tazminat davasının hasara yönelik 11.000,00TL’nin temerrüt tarihi olan 17/08/2021 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp, davacıya verilmesine, değer kaybına yönelik usulüne uygun dava açılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına kararı verilerek oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : GEREKÇESİ YUKARIDA AÇIKLANDIĞI ÜZERE
1-Davacının davasının KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile;
2-Davacının, davalı aleyhine açtığı tazminat davasının hasara yönelik 11.000,00TL’nin temerrüt tarihi olan 17/08/2021 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp, davacıya VERİLMESİNE,
3-Değer kaybına yönelik usulüne uygun dava açılmadığından bu konuda KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
4-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 751,41-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 187,86-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 563,55-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
5-Davacı tarafından yapılan; 59,30-TL Başvuru Harcı, 187,86-TL Peşin/nisbi Harcı, 1.096,70-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 1.343,86TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 6325 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
7-Davacı tarafından dava başında yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
8-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
Dair, davacı asilin yüzüne karşı,davalının yokluğunda bağımsız ve tarafsız Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından hasara yönelik verilen karar taraflar açısından KESİN olmak üzere, karar verilmesine yer olmadığına yönünde verilen karar taraflar açısından İSTİNAF YOLU AÇIK olmak üzere karar verildi.11/01/2023

Katip Hakim