Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/730 E. 2023/217 K. 13.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA KARAR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1-… – T.C…., …
VEKİLİ
: 2- … – …
VEKİLİ :
DAVALI : … – …
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZIM TARİHİ :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 27/12/2021 tarihli dilekçesiyle; 24.08.2019 tarihinde, davacı müvekkil …’ın da içerisinde yolcu olarak bulunduğu dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile … Caddesi’ni takiben Konya Merkez istikametine seyir halinde iken No:… önüne geldiği esnada başvuru dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı çekiciye arkadan çarpması sonucu yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, dava konusu trafik kazasında davacı müvekkilin yaralandığını, geçici ve kalıcı iş göremezliğe maruz kaldığını, bu sebeple bakıcı ihtiyacının da oluştuğunu, Başvuru konusu trafik kazasının … plakalı araç içerisinde yolcu olarak bulunan başvuran müvekkilinin hiçbir kusuru bulunmadığını, Başvuru konusu kaza sonrasında Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan müvekkilinin burada yapılan ilk müdahalenin ardından yatarak tedavi gördüğünü ve çeşitli cerrahi operasyonlar geçirdiğini, yargılama konusu trafik kazası sebebiyle ağır şekilde yaralanan müvekkilin geçici ve kalıcı iş göremezliğe maruz kaldığından bakıcı ihtiyacının oluştuğunu, … plaka sayılı otomobilin, kaza tarihi itibariyle geçerli Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Poliçesi uyarınca … Sigorta A.Ş. ‘nin sigorta teminatı kapsamında olduğunu, Müvekkilinin uğramış olduğu geçici , kalıcı iş göremezlik tazminatı ve bakıcı ihtiyacından doğan tazminat için gerekli bilgi ve belgelerle birlikte davalı … şirketine başvuruda bulunulduğunu, İşbu başvuru neticesinde davalı … nezdinde … nolu hasar dosyası oluşturulmuş olup, Söz konusu hasar dosyası kapsamında müvekkile kısmi ödeme yapılmış olmakla birlikte, davalı tarafça yapılan ödeme müvekkilin uğradığı zararları karşılamaktan uzak, fahiş miktarda eksik ve yetersiz olduğunu, müvekkilin dava konusu kazada yaralanarak geçici ve kalıcı iş göremezliğe uğraması ve bakıcı ihtiyacı doğması nedeniyle; Kalıcı iş göremezlik bedeli olarak şimdilik, 9.800,00-TL, Geçici iş göremezlik bedeli olarak şimdilik, 100,00-TL, Bakıcı gideri tazminatı olarak şimdilik, 100,00-TL olmak üzere toplam 10.000-TL bakiye maddi tazminatın kaza tarihi olan 24.08.2019 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalı … Şirketinden (teminat limiti ile sorumlu olmak üzere) tahsili ile müvekkil davacıya ödenmesine, her türlü yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalı … vekilinin 15/02/2022 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle ; Dava konusu kazaya karışan … plakalı, … adına kayıtlı aracın … poliçe numarası ile 23.04.2019 tarihleri arasında müvekkil şirket nezdinde Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi ile teminat altına alındığını, Poliçeden dolayı sorumluluğunın sigortalımızın kusuru oranında olmak üzere, bedeni zararlarda azami 390.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, Teminat limiti bildirmelerinin davayı kabul anlamına gelmediğini, davacı tarafından, müvekkil sigorta şirketine dava konusu kaza nedeniyle yapılan başvuru üzerine … numaralı hasar dosyasının açıldığını, İşbu hasar dosyası kapsamında, 31.03.2020 tarihinde davacı …’a 42.127,32-TL hasar ödemesi gerçekleştirildiğini, ödeme tarihindeki verilere göre hesaplanan tazminatla davacının zararlarının müvekkil şirket tarafından fazlasıyla karşılandığını, müvekkil sigorta şirketi tarafından 31.03.2020 tarihlerinde hak sahibi …’a yapılan ödemenin, ödeme tarihindeki verilere göre davacının zararlarını karşıladığı anlaşıldığından ödenmesi gereken fark tazminat miktarının bulunmadığını, Müvekkil sigorta şirketi doğru şekilde ödeme yapmış olduğundan herhangi bir hukuki sorumluluğu kalmamış olup davanın reddine karar verilmesinin gerektiği, kabul anlamına gelmemek kaydıyla dava konusu olayda hatır taşıması söz konusu olduğunu, hatır taşıması nedeniyle zarar miktarında ayrıca indirim yapılması gerektiğini, mahkememiz tarafından re’sen nazara alınacak nedenler ışığında, tüm yasal haklarının saklı kalması kaydıyla, müvekkil sigorta şirketi tarafından 31.08.2020 tarihinde davacıya yapılan ödeme ile dava konusu kaza nedeniyle tüm zararları karşılanmış olduğundan davanın reddine, tedavi giderlerinden sayılan geçici iş göremezlik geçici bakıcı gideri zararlarına yönelik müvekkil şirketin poliçe kapsamında sorumluluğu olmadığından davanın reddine, Mahkemenin aksi kanaatte olması halinde; Kusura ilişkin itirazlarımızın kabulü ile tarafların kusur durumunun belirlenmesi için dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilerek kusur raporu alınmasına; Davacının -var ise- dava konusu kaza nedeniyle meydana gelen maluliyet oranının “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre belirlenmesi için dosyanın Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi’ne gönderilmesine, Aktüeryal hesaplamanın Hazine Müsteşarlığı siciline kayıtlı aktüerler tarafından TRH 2010 Tablosu ve 1.8 teknik faiz esas alınarak yapılmasına, mahkememizce herhangi bir tazminata hükmedilmesi durumunda dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davaya yönelik tüm beyanlarının dikkate alınmak suretiyle şartların varlığı halinde sigortalı araç sürücüsü ve işletenine rücu hakkımız saklı kalmak kaydıyla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa bırakılmasını talep etmiştir.
Türkiye Noterler Birliği Başkanlığı’ndan, Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği’nden, …’nden, Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nden, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörlüğü Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği’nden kusura ilişkin rapor ve tazminat hesaplama bilirkişisinden rapor alınmış ve raporların taraflara tebliği sağlanmıştır.
Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörlüğü Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği’nin; 09/01/2023 tarihli raporuna göre ; 24.08.2019 tarihinde araç içi trafik kazası nedeniyle yaralanldıği belirtilen, … kızı, … doğumlu …’ın, İzmir . Asliye Ticaret Mahkemesinin (2 nolu kalem) 19.05.2022 tarih ve … esas sayılı yazısı ekindeki tıbbi belgeleri incelendi. Hastanın DEÜH’de yapılan fizik muayenesi değerlendirildi, Tıbbi belgelerin incelenmesi ve muayene bulgularının değerlendirilmesi sonucunda; 20.02.2019 Tarihli Ve 30692 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” Kapsamında kişinin tüm vücut fonksiyon kaybı (engel) oranının / 18 (onsekiz) olduğu, 30 Mart 2013 tarihli ve 28603 sayılı resmi gazetede yayınlanan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” kapsamında; kişinin tüm vücut fonksiyon kaybı oranının /o 18 (onsekiz) olduğu, Hastanın sağ frontotemporal fraktür, epidural hematom nedeniyle geçici iş göremezlik süresinin 180 (yüzseksen) gün olduğu, Hastanın arızaları nedeniyle mutad iştigaline (kişinin temizlik, yıkanma, tuvalet vb. İşleri) engel teşkileden 30 (otuz) gün süreyle bir başkasının (bakıcı) sürekli bakımına muhtaç olduğu tıbbi kanaatine varılmıştır, şeklinde rapor tanzim edilmiştir.
Davacı vekilinin 30/03/2023 tarihli dilekçesi ile ; müvekkilin dava konusu trafik kazasında uğradığı dava konusu maddi zararı yönünden tarafından maddi tazminat alacağı ve ferileri ile birlikte tarafımıza ödenmekle işbu davadan ve taleplerden münhasıran … Sigorta A.Ş. Yönünden feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davalı vekili 21/02/2023 tarihli dilekçesi ile ; davacı vekili ile akdedilen 20.02.2023 tarihli ibraname çerçevesinde sulh olunduğunu, davacı taraf ekli sulh ibranamede belirlenen ödemenin yapılması ile birlikte davadan feragat ve müvekkili, dava konusu ihtilaf bakımından ibra ettiklerini Davacı vekilinin ekli ibraname kapsamında davadan feragat etmesi halinde taraflarınca da, hiçbir vekâlet ücreti ve yargılama gideri talebinde bulunulmayacaklarını beyan etmiştir.
Her ne kadar dava “Tazminat(Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)” davası ise de taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçelerle davacının verdiği feragat’a ilişkin dilekçe ile davalının karşı tarafın verdiği feragat dilekçesine karşı vermiş olduğu beyan dilekçesinde tarafların karşılıklı olarak anlaşmış olduğu ve bu nedenle karşılıklı olarak herhangi bir hak ve talepte bulunmayacaklarını bildirmeleri üzerine yapılan incelemelerde taraf vekillerinin ayrı ayrı vekaletnamelerinde feragat etmeye ve feragatı kabule ilişkin yetkiler de bulunduğu dikkate alınarak davacının davasının feragat nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacılar vekilinin davadan feragat ettiğini bildirdiği, davadan feragatın 6100 sayılı HMK.307 ve devam eden maddelerinde düzenlendiği, 6100 sayılı HMK.nun 310. maddesi gereğince davadan feragatın hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği, HMK.309/2. maddesi gereğince davadan feragatın hüküm ifade etmesi için karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı, HMK.30.maddesi gereğince hakimin yargılamayı makul süre içerisinde ve düzenli bir biçimde yürütmek ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlü olduğu anlaşılmakla feragat nedeni ile davanın reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. (HMK 307. md.) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafından ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. (HMK 309. md.) Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. (HMK 310. md.) Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. 6100 Sayılı HMK yönetmeliğinin Karar verilmiş dosyalara ilişkin işlemler başlığının 57. Maddesi ile Bölge Adliye Ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî Ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 215. Maddesi ve (HMK 311. md.) Feragat ve kabul, beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat ve kabul, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir. (HMK 312 md.) Vekilin davadan feragat edebilmesi için vekaletnamede buna ilişkin özel yetki bulunması gerekir. (HMK 74/1. md.) Dâvadan feragat veya dâvayı kabul veya sulh muhakemesinin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilâm harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır. (Harçlar Kanunu 22/1. md.) Anlaşmazlık, feragat nedeniyle ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur. (AAÜT 6. md.) Feragat edilmiş olmasından dolayı davalı tarafın yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden genel kurallardan farklı uygulamayı gerektiren davacı lehine bir beyanı olduğu takdirde bu beyana göre işlem yapılmalıdır.
Ayrıca feragat halinde alınacak harç ise; Davadan feragat halinde nispi değil maktu harç alınır. Yargıtay . HD.’nin … Esas, … K. Sayılı 25/03/2014 tarihli kararı ile davadan feragat edilmesi halinde davacıdan nispi değil maktu karar ve ilam harcının 2/3 üne hükmedilmesi gerekir. Feragat beyanı belirtilen kurallarla birlikte değerlendirildiğinde ve Yargıtay HGK 25/01/1984, … , HD’nin 14/12/2010 tarihli … … sayılı ve . HD’nin 10/02/2005, …/… sayılı ilamlarının da aynı doğrultuda olduğu anlaşıldığından davacı yanın davadan feragat ettiği anlaşılmakla davanın feragat nedeniyle reddine dair mahkememizde oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacının davasının FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi gereğince alınması gereken ( 179,90 TL maktu harcın 2/3’ü olarak hesap edilen) 119,93 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 59,30 TL harçtan mahsubu ile davacı tarafça fazladan yatırıldığı anlaşılan 120,60 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davacıdan alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansının artan kısmının istek halinde davacıya iadesine, karar kesinleşinceye kadar iade alınmaz ise gider avansının 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde re’sen davacıya İADESİNE,
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/04/2023

Katip … Hakim ..