Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/706 E. 2022/583 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememize açılmış bulunan “Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)” davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
HEYETİMİZCE GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 17.12.2021 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; … Ticaret İthalat İhracat Limited Şirketi’nin 25/10/2021 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında, ibra edilmeyen müdürlerden … hakkında şirketin menfaatlerine aykırı yada şirketi zarara uğratacak işlem veya eylemde bulunması ile şirketi zarara uğratacak işlem veya eylemde bulunması ile şirketi zarara uğratması nedeniyle hakkında sorumluluk davası ile tazminat, tapu iptal ve tescil, alacak ya da diğer davaların açılıp açılmaması hususlarının görüşüldüğünü, … İlçesi … Mahallesi … Ada, … No’lu parselde bulunan şirkete ait deponun şirkete ait olan para ile yapıldığını, ancak o dönem müdür olan …’ın depoyu kendi adına tescil ettirmesi nedeniyle muvazaalı yapılan bu işleme karşı tapu iptali ve tescil davası ve/veya sorumluluk davası açılmasına oy birliği ile karar verildiğini, şirket ortağı …’ın şirket ortaklığından çıkarılması hususunda Mahkemeye dava açılmasına izin verilip verilmeyeceği hususunun görüşüldüğünü, şirket ortağı …’ın şirket müdürü olduğu dönmede, şirket adına yapılan … Mahallesi … Sok. No:… … adresindeki deponun yapıldığı tarihten itibaren fazlasız ve uzun süredir şirkete ait olduğunu düşünerek kullandığını, şirkete haber vermeden Akşehir Kaymakamlığı’na başvuru yaprak deponun boşaltılması talebinde bulunduğunu, daha sonra deponun . Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında şirket ortakları aleyhine dava açtığını ve ortaya çıktığı üzere şirket ile … A.Ş.ile olan bayilik sözleşmesinin 2017 yılı Mayıs ayında müdür … tarafından feshedildiği ve aynı yılın Aralık ayında …’ın … bayiliğini kendi adına alrak şirket ile aynı faaliyet kolunda bir iş yaptığını, diğer bayilik sözleşmelerinin haklı neden olmadan sona erdirildiğini, şirket araçlarının haklı neden olmadan satıldığını, …’ın bu eylem ve davranışlarının şirket menfaatlerine zarar verdiğini, şirketi zarara uğrattığını, ortakların bağlılık yükümlülüğünü ve rekabet yasağını ihlal ettiğini, bu hususların diğer ortaklar için bu ortakla devam ettirilmesini olanaksız ve katlanılmaz hale getirmiş olmakla beraber …’ın haklı nedenlerle şirket ortaklığından çıkarılması için dava açılmasına, esas sermayenin oy ve pay oranı itibariyle 2/3 çoğunluğundan fazlasını temsil edecek şekilde oybirliği ile karar verildiğini, öncelikli olarak Genel Kurul’un usule uygun olup olmadığının Mahkemece araştırılmasını talep ettiklerini, müvekkili …’ın davalı şirketin ortağı olduğunu, 14/06/2016 tarihinde yapılan Genel Kurul toplantısında … , 2134 Pay tutarındaki 214.300,00 TL’lik sermaye hissesini müvekkiline devrettiğini, müvekkilinin 28/01/2016 tarihinde davalı şirkete müdür olarak seçildiğini, 25/05/2021 tarihinde Genel Kurul Kararı ile müdürlük görevinin sona erdirildiğini, 25/10/2021 tarihli şirket Genel Kurul kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkiline isnat edilen iddiaların her türlü ispattan yoksun ve mesnetsiz olduğunu, müvekkilinin … Mahallesinde bulunan depoyu kendi imkanları ile yaptırdığını, deponun şirket malları ile yapıldığına dair hiçbir somut delilin bulunmadığını, deponun müvekkili …’a ait olduğunu, şirketin deponun müvekkiline ait olduğunu bilerek kullandığını, davalı şirket ortaklarının müvekkili kardeşi olması sebebiyle aralarında hiçbir yazılı yada sözlü sözleşme yapılmadığını, ancak aradan uzun süre geçmesine rağmen ortakların mallarını halen depoda muhafaza etmesi ve müvekkilinin depoyu başkasına kiraya vereceği sebebiyle deponun tahliyesini talep ettiğini, ancak ortaklar tarafından deponun kilidinin defalarca kırılarak davalı şirket tarafından kullanılmaya devam edildiğini, bu durum üzerine müvekkilinin Akşehir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma numarası ile şikayette bulunduğunu, müvekkilinin şirket ortaklarını şikayet etmesi üzerine şirket ortaklarının şikayetin geri çekilmesi halinde depoyu tahliye edeceklerini taahhüt ettiklerini, ancak şikayetin geri çekilmesine rağmen tahliye etmediklerini, daha sonra müvekkilinin Afyonkarahisar . Noterliği aracılığıyla ihtarname keşide ettiğini, ancak şirket tarafından haksız işgalin devam ettiğini, bunun üzerine müvekkilinin depoya tecavüzün/müdahalenin men’i talebiyle Akşehir Kaymakamlığı’na başvurduğunu lakin yasal sürede müracaat edilmediği için talebinin reddedildiğini, 14/10/2020 tarihinde Akşehir Kaymakamlığı’nca yapan men’i müdahale tahkikat gününde şirket ortakları ile müvekkili arasında tartışma çıktığını, müvekkiline ve tanıklarına fiziki saldırıda bulunulduğunu, olaya ilişkin Akşehir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma numarası ile soruşturma yürütüldüğünü, olaya ilişkin tahkikat evraklarında ortaklardan …’ın “… ile aralarında herhangi bir kira sözleşmesi olmadığını, depoyu …’ın belli bir süre kullanmaları için kendilerine verdiğini” beyan ettiğini, müvekkilinin maliki olduğu deponun haksız yere uzun süre işgal edilmesi ve tahliye edilmemesi sebebiyle Akşehir . Asliye Hukuk Mahkemesinde … Esas numarasıyla El Atmanın Önlenmesi davası açtıklarını, tüm bu hususlar göz önünde bulundurulduğunda müvekkiline ait olan deponun şirket ait olduğu düşünülerek kullanıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, Akşehir . Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında alınan 08/03/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre davalı şirket arasında 01/01/2017 tarihinde 1 yıl süre ile yürürlükte kalacak bayilik sözleşmesinin imzalandığını, davalı şirketin Akşehir . Noterliği aracılığı ile keşide ettiği 17/05/2017 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile bayilik ilişkisinin sonlandırdığının bildirildiğini, şirketin … ile olan bayilik ilişkisini o dönem müdürler kurulu başkanlı olan … tarafından sonlandırıldığını, zira şirket dair yapılan iş ve işlemlerin tamamı müdürler kurulu başkanı olan aynı zamanda ortakların babası … …’ın izin ve tavsiyeleri üzerine kendisi ile birlikte diğer müdürler tarafından yapıldığını, şirkette hiçbir müdür, müdürler kurulu başkanı olan … …’ın izni ve müsadesi olmadan işlem yapmadığını, … ile yapılan bayilik sözleşmesinin … …’ın bayilik yapmak istemediği gerekçesi ile sonlandırıldığını, müvekkilinin tek başına karar alarak bayilik sözleşmesini sonlandırması gibi bir durumun söz konusu olmadığını, yine aynı bilirkişi raporuna göre müvekkilinin 2017 yılının Aralık ayından itibaren … Ldt. Şti.’nin bayisi olduğunun ifade edildiğini, müvekkilinin davalı şirket ile aynı zamanda aynı faaliyet konusunda iş yaparak şirket ile rakabet etmediğini, davalı şirketin 2017 yılının Mayıs ayında … ile bayilik sözleşmesini sonlandırdığını, müvekkilinin ise 2017 yılının Aralık ayından itibaren … ile bayiliğini yaptığını, bayilik faaliyetleri arasında 6 aylık bir süre olduğunu, şirket ana sözleşmesinde yer alan faaliyetler arasında “her türlü bira, meşrubat, yiyecek ve içecek mamullerinin alım ve satımı, bayiliğini yapmak” sayılmış ise de şirketin … ile bayiliğini sonlandırarak bu alanda fiilen faaliyet göstermeyi bıraktığını, şirketin faaliyet göstermediği bir alanda müvekkilinin bayilik faaliyetini yürütmesinin rekabet yasağına aykırılık teşkil etmeyeceğini, şirket genel kurul kararında şirket araçlarının haklı neden olmadan satıldığının iddia edildiğini, şirkete dair yapılan iş ve işlemlerin tamamı müdürler kurulu başkanı olan … …’ın izin ve tavsiyeleri üzerine kendisi ile birlikte diğer müdürler tarafından yapıldığını, müvekkilinin tek başına şirkete dair herhangi bir işlem yapmasının söz konusu olmadığını, ayrıca Akşehir . Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından alınan 08/03/2021 tarihli bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere şirkete ait olan araçların bedellerinin şirket hesabında görüldüğünü, müvekkilinin müdürlük görevini yaptığı dönemde görevini özen göstererek yerine getirdiğini, şirketin menfaatlerini dürüstlük kuralı çerçevesinde gözeterek hareket ettiğini, bu nedenlerle davanın kabulüne karar verilerek davalı şirkete ait 25/10/2021 tarihli Genel Kurul Kararının iptaline karar verilmesini, yargılama giderlerinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı … Ticaret İthalat İhracat Limited Şirketi vekilinin 08.01.2022 tarihinde UYAP sistemi üzerinden mahkememiz dosyasına sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin 25/10/2021 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısının usul ve yasaya uygun olarak gerçekleştirildiğini, davacının T.T.K’nun 446.maddesi gereğince şirket ortağının iptal davası açma hakkının olduğunu, ancak ortağın iptal davası açabilmesi için öncelikle genel kurul toplantısına katılması, iptali istenen karara olumsuz oy vermesi ve bu konudaki muhalefetini tutanağa geçirtmiş olmasının gerektiğini, davasının usulüne uygun olarak yapılan toplantıya katılmadığını, bu nedenle davacının dava açma hakkının bulunmadığı için davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, dava dilekçesinin HMK’nın 119/1-e-f-g maddesinin şartlarını taşımadığını, davanın diğer davaları uzatmaya yönelik olarak açıldığını, davacı tarafın genel kurul toplantısının usul ve yasaya uygun olarak yapılmadığı iddiasına yönelik hiçbir iddia yada eksik olduğunu iddia ettiği bir hususu dava dilekçesinde bildirmediğini, davacının yaptığı açıklama ve sunduğu delillerin gerçeği yansıtmadığını, iptal talebine konu kararla usul ve yasaya uygun şekilde haklı gerekçelerle alındığını, bu konulardaki gerekli açıklama ve belgelerin davacı hakkında açılan ortaklıkta çıkarma davasının devam ettiği Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasında olduğunu, bu dosyadaki iddia ve savunmalarını tekrar ettiklerini, hatta davacının müdür olarak şirketi zarara uğrattığı, müdürlük görevini kötüye kullandığına yönelik başkaca hususların da tespit edildiğini, bu konudaki araştırmalarının devam ettiğini, genel kurul toplantısının usul ve yasaya uygun olarak yerine getirildiğini, davacı haricindeki ortakların toplantıya katıldığını, kararın yeter sayısı ile alındığını, bu nedenlerle dava dilekçesinin akabinde davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiyeler tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Taraflarca bildirilen deliller ilgili yerlerden dosyamız içerisine celbedilmiş, davalı şirketin ticari kayıtları, Akşehir Cumhuriyet Başsavcılığının … Soruşturma ve … Soruşturma sayılı UYAP dosyaları, Akşehir .Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı UYAP dosyaları, Akşehir . Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı UYAP dosyası, Akşehir Kaymakamlığının …/10/2020 tarihli … Karar sayılı UYAP dosyası, Akşehir .Noterliğinin 17/05/2017 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin tebliğ şerhli fotokopisi, Afyonkarahisar .Noterliğinin 03/07/2020 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin tebliğ şerhli fotokopisi dosyamız içerisine celbedilmiş ve ve dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Davalı şirket tarafından dava konusu edilen genel kurul kararına konu genel kurul toplantısına ilişkin yönetim kurulu kararı, ortaklara yapılan çağrı ve buna ilişkin diğer belgeleri dosyaya sunduğu, sunulan belgeler ile birlikte dosyamızın tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda rapor düzenlemek üzere mahkememizce re’sen seçilen şirketler konusunda uzman Ticaret Hukukundan Kaynaklı Nitelikli Hesaplamalar bilirkişisi Prof. Dr. … tevdi edildiği, Ticaret Hukukundan Kaynaklı Nitelikli Hesaplamalar bilirkişisi Prof. Dr. … tarafından düzenlenen 27.06.2022 tarihli bilirkişi raporunda; İşbu davanın konusunun, davalı limited şirketin 2021/06 karar nolu ve 25.01.2021 tarihli davacının yokluğundan alınan olağanüstü genel kurul kararının iptali olduğunu, Limited Şirketin, olağan ya da olağanüstü genel kurul toplantılarının çağrı usulü, toplantı hazırlıkları, toplantının yürütülmesi, toplantı ve karar nisaplarının aynı olduğunu, TTK m. 622’de, “Bu Kanunun anonim şirket genel kurul kararlarının butlanına ve iptaline ilişkin hükümleri, kıyas yoluyla limited şirketlere de uygulanır.” ifadesi ile limited şirketlerin genel kurul kararlarının iptal edilmesi şartları da anonim şirkete ilişkin hükümlere (TTK m. 445 vd) gönderme yapılmak suretiyle belirlendiğini, davalının iddialarından birisinin, davacının iptal davası açmaya hakkı olmadığı iddiası olduğunu, TTK.m. 446’da iptal davası açabilecek kişiler sayıldığını, dava konusu genel kurul alındığı tarihte davacının müdürlüğünün sona erdiğinin, sadece ortaklık sıfatının bulunduğunun, davacının iptali istenen genel kurul toplantısına katılmadığını, davacının TTK m.446/1-b’ye istinaden iptal davası açabileceğinin, Genel kurula usulüne uygun olarak çağrılmayan ve genel kurul toplantısına bu sebeplekatılmayan/katılamayan ortağın da esasa ilişkin olarak, kanuna, esas sözleşmeye ya da dürüstlük kuralına aykırı genel kurul kararlarına karşı iptal davası açabileceği genel olarak kabul edildiğini, ancak dava dilekçesinde genel kurulda alınan kararların, kanuna, esas sözleşmeye ya da dürüstlük kuralına aykırı olduğuna dair bir iddianın yer almadığını, TTK m. 446/1-b’de genel kurul kararının alınmasında usüle ilişkin hukuka aykırılıklar iptal sebebi sayıldığını, maddedeki hukuka aykırılıkların; a) Çağrının usulüne göre yapılmaması, b) Gündemin gereği gibi ilân edilmemesi, c) Genel kunula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullanmaları, d) Pay sahibinin genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmemesi olduğunu, nitekim davacının da “öncelikle Genel Kurul’un usulüne göre toplanması, toplantı gündemi ve diğer hususların usulüne uygun olarak ilan edilmesi, asgari toplantı sayısının sağlanması, alınan kararların karar yeter sayısına uygun olması ve ortak …’ın oy hakkının engellenmesi hususlarının mahkeme tarafından araştırılmasını ileri sürdüğünü, dolayısı işbu davada genel kurul kararının TTK m. 446/1-b’ye istinaden iptalinin mümkün olup olmadığının ihtilâf konusu olduğunu, çağrının usulüne göre yapılıp yapılmadığı, iptali istenen gelen kurul toplantısına çağrı Ticaret Sicildeki ilâna göre, müdürler kurulu tarafından yapıldığını, davacının aksi yönde bir iddiası bulunmadığını, 25.10.2021 tarihinde yapılacak olağanüstü genel kurul kararının 28.09.2021 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilân edildiğini, toplantıya çağrı, gündem, öneriler, çağrısız genel kurul, hazırlık önlemleri, tutanak, yetkisiz katılma konularında anonim şirkete ilişkin hükümler kıyas yoluyla uygulandığını, davalının iki adet, yurtiçi alma haberi kartı ibraz ettiğini, bu belgede göndericinin … Ltd. Şti., alıcısının … olduğu 18.10.2021 ve 10.11.2021 tarihlerinde davacıya teslim edildiğini, gönderilerin içeriğinden ne olduğunun dosyadaki belgelerden anlaşılamadığını, 18.10.2021 tarihinde davacı adına (… ) teslim edilen gönderinin içeriğinde, toplantı günü ile gündem ve ilanın çıktığı veya çıkacağı gazetelere ilişkin bilginin yer aldığı kanaatinde ise, genel kurul toplantısının toplantı gününden önce TTK m. 414’e göre davacı ortağa gönderildiğinin kabul edilebileceği hususunun takdirinin mahkemede olduğunu, Esas sözleşmede farklı kararlaştırılmadığı müddetçe, genel kurul toplantılarının şirketin merkezinin bulunduğu yerde yapılacağının, ilânda toplantı yeri ve saatinin “saat 14.00’de … Mahallesi ….Sokak No:… Akşehir/Konya adresinde,” şeklinde yer aldığını, Ticaret sicili kayıtlarına göre, şirket merkezi ile toplantının yapıldığı adresinin aynı olduğunu, Genel kurul toplantısına davacı dışında bütün ortakların katıldığını, TTK m. 617/3 (ve TTK m. 419/1) gereğince genel kurulun, ortaklar arasından ya da ortak olmayan bir üçüncü kişiyi başkan olarak seçebileceğini, iptali istenen genel kurulda, Toplantı Başkanlığına …, yazmanlığa …’ın seçildiğini, iptali istenen genel kurulda; Şirketin davacıya devrettiği taşınmaz bakımından tapu iptali ve tescil davası açılmasına, davacıya karşı sorumluluk davası açılmasına, davacının haklı sebeplere istinaden ortaklıktan çıkarılması için dava açılması kararlarının alındığını, mahkemenin, alınan kararların ilânda belirtilen konulara ilişkin olduğu kanaatine varırsa, gündemin gereği gibi ilân edildiğini değerlendirebileceğini, dava konusu genel kurul kararının toplantı ve karar nisabına uygun olup olmadığı Limited şirketlerde karar nisapları TTK m. 620 ve 621’de düzenlendiğini, iptali istenen genel kurulda alınan kararlardan, davacı ortağın haklı sebeplerle ortaklıktan çıkarılması TTK m. 621’e tâbi olduğu hâlde diğerlerinin, TTK m. 620’ye tâbi olduğunu, TTK m. 620’e göre Kanun veya şirket sözleşmesinde aksi öngörülmediği takdirde, seçim kararları dâhil, tüm genel kurul kararları, toplantıda temsil edilen oyların salt çoğunluğu ile alınacağını, somut olayda, davacı dışında, ki davacının pay oranının %14,2 olduğunu, toplantıya diğer tüm ortaklar katıldığını ve oybirliği ile karar alındığını, dolayısı ile gerek TTK m. 620’de olağan işler için aranan toplantıda temsil edilen oyların salt çoğunluğu, gerek TTK m. 621’de önemli kararlar için gerekli olan temsil edilen oyların en az üçte ikisinin ve oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğu şeklindeki “karar yeter sayısı” sağlandığını, takdirin mahkemede olduğunu, Her ne kadar davacı, dava dilekçesinde “ortak …’ın oy hakkının engellenmesi hususlarının mahkeme tarafından araştırılması şeklinde bir iddia ileri sürmüşse de bu iddiasını destekleyen ya da açıklayan somut beyanların bulunmadığını, davacının daha çok kendisinin çıkarılma sebeplerine itiraz ettiğini, bu itiraz sebeplerinin de oy hakkının engellenmesine ilişkin olmadığını, mahkemenin, davacının genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediği kanaatine varırsa bu hâlde davacının genel kurul kararının iptalini talep edebileceğinin, Yargıtay’ın genel kurula alınmamayı, genel kurul kararının iptali sebebi olarak kabul ettiğini, hamiline yazılı pay senedi sahibinin, bu senetleri bankaya tevdi ettiği ve ilgili belgeyi aldığı, bu belge şirkete bildirildiğine göre, ortağın genel kurula girmeye hak kazanmış demek olduğunu, Genel kurula katılmaya hak kazanan ortağın genel kurula alınmaması, TTK ‘nın 381 inci maddesinde yazılı olduğu gibi, yasa, esas sözleşme ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı bir tutum ve davranış olacağını, takdirin mahkemede olduğunu, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullanmaları hususunda ise davacının bu yönde bir iddiası bulunmadığından bu konuda bir değerlendirme yapılmadığının bildirildiği görülmüştür.
Dava; Limited Şirket Genel Kurul Kararının İptali istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; Davacının, davalı limited şirketin 2021/06 karar nolu ve 25.01.2021 tarihli Genel Kurul Kararının İptaline karar verilmesini talep ve dava ettiği, davalı tarafın davanın reddine karar verilmesini talep ettiği, davalı şirket tarafından dava konusu edilen genel kurul kararına konu genel kurul toplantısına ilişkin yönetim kurulu kararı, ortaklara yapılan çağrı ve buna ilişkin diğer belgeleri dosyaya sunduğu, sunulan belgeler ile birlikte dosyamızın tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda rapor düzenlemek üzere mahkememizce re’sen seçilen şirketler konusunda uzman Ticaret Hukukundan Kaynaklı Nitelikli Hesaplamalar bilirkişisi Prof. Dr. … tevdi edildiği, Ticaret Hukukundan Kaynaklı Nitelikli Hesaplamalar bilirkişisi Prof. Dr. … tarafından düzenlenen 27.06.2022 tarihli bilirkişi raporunda; İşbu davanın konusunun, davalı limited şirketin … karar nolu ve 25.01.2021 tarihli davacının yokluğundan alınan olağanüstü genel kurul kararının iptali olduğunu, Limited Şirketin, olağan ya da olağanüstü genel kurul toplantılarının çağrı usulü, toplantı hazırlıkları, toplantının yürütülmesi, toplantı ve karar nisaplarının aynı olduğunu, TTK m. 622’de, “Bu Kanunun anonim şirket genel kurul kararlarının butlanına ve iptaline ilişkin hükümleri, kıyas yoluyla limited şirketlere de uygulanır.” ifadesi ile limited şirketlerin genel kurul kararlarının iptal edilmesi şartları da anonim şirkete ilişkin hükümlere (TTK m. 445 vd) gönderme yapılmak suretiyle belirlendiğini, davalının iddialarından birisinin, davacının iptal davası açmaya hakkı olmadığı iddiası olduğunu, TTK.m. 446’da iptal davası açabilecek kişiler sayıldığını, dava konusu genel kurul alındığı tarihte davacının müdürlüğünün sona erdiğinin, sadece ortaklık sıfatının bulunduğunun, davacının iptali istenen genel kurul toplantısına katılmadığını, davacının TTK m.446/1-b’ye istinaden iptal davası açabileceğinin, Genel kurula usulüne uygun olarak çağrılmayan ve genel kurul toplantısına bu sebeple katılmayan/katılamayan ortağın da esasa ilişkin olarak, kanuna, esas sözleşmeye ya da dürüstlük kuralına aykırı genel kurul kararlarına karşı iptal davası açabileceği genel olarak kabul edildiğini, ancak dava dilekçesinde genel kurulda alınan kararların, kanuna, esas sözleşmeye ya da dürüstlük kuralına aykırı olduğuna dair bir iddianın yer almadığını, TTK m. 446/1-b’de genel kurul kararının alınmasında usüle ilişkin hukuka aykırılıklar iptal sebebi sayıldığını, maddedeki hukuka aykırılıkların; a) Çağrının usulüne göre yapılmaması, b) Gündemin gereği gibi ilân edilmemesi, c) Genel kunula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullanmaları, d) Pay sahibinin genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmemesi olduğunu, nitekim davacının da “öncelikle Genel Kurul’un usulüne göre toplanması, toplantı gündemi ve diğer hususların usulüne uygun olarak ilan edilmesi, asgari toplantı sayısının sağlanması, alınan kararların karar yeter sayısına uygun olması ve ortak …’ın oy hakkının engellenmesi hususlarının mahkeme tarafından araştırılmasını ileri sürdüğünü, dolayısı işbu davada genel kurul kararının TTK m. 446/1-b’ye istinaden iptalinin mümkün olup olmadığının ihtilâf konusu olduğunu, çağrının usulüne göre yapılıp yapılmadığı, iptali istenen gelen kurul toplantısına çağrı Ticaret Sicildeki ilâna göre, müdürler kurulu tarafından yapıldığını, davacının aksi yönde bir iddiası bulunmadığını, 25.10.2021 tarihinde yapılacak olağanüstü genel kurul kararının 28.09.2021 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilân edildiğini, toplantıya çağrı, gündem, öneriler, çağrısız genel kurul, hazırlık önlemleri, tutanak, yetkisiz katılma konularında anonim şirkete ilişkin hükümler kıyas yoluyla uygulandığını, davalının iki adet, yurtiçi alma haberi kartı ibraz ettiğini, bu belgede göndericinin … Ltd. Şti., alıcısının … olduğu 18.10.2021 ve 10.11.2021 tarihlerinde davacıya teslim edildiğini, gönderilerin içeriğinden ne olduğunun dosyadaki belgelerden anlaşılamadığını, 18.10.2021 tarihinde davacı adına (…’a) teslim edilen gönderinin içeriğinde, toplantı günü ile gündem ve ilanın çıktığı veya çıkacağı gazetelere ilişkin bilginin yer aldığı kanaatinde ise, genel kurul toplantısının toplantı gününden önce TTK m. 414’e göre davacı ortağa gönderildiğinin kabul edilebileceği hususunun takdirinin mahkemede olduğunu, Esas sözleşmede farklı kararlaştırılmadığı müddetçe, genel kurul toplantılarının şirketin merkezinin bulunduğu yerde yapılacağının, ilânda toplantı yeri ve saatinin “saat 14.00’de … Mahallesi … .Sokak No:… … /… adresinde,” şeklinde yer aldığını, Ticaret sicili kayıtlarına göre, şirket merkezi ile toplantının yapıldığı adresinin aynı olduğunu, Genel kurul toplantısına davacı dışında bütün ortakların katıldığını, TTK m. 617/3 (ve TTK m. 419/1) gereğince genel kurulun, ortaklar arasından ya da ortak olmayan bir üçüncü kişiyi başkan olarak seçebileceğini, iptali istenen genel kurulda, Toplantı Başkanlığına …, yazmanlığa …’ın seçildiğini, iptali istenen genel kurulda; Şirketin davacıya devrettiği taşınmaz bakımından tapu iptali ve tescil davası açılmasına, davacıya karşı sorumluluk davası açılmasına, davacının haklı sebeplere istinaden ortaklıktan çıkarılması için dava açılması kararlarının alındığını, mahkemenin, alınan kararların ilânda belirtilen konulara ilişkin olduğu kanaatine varırsa, gündemin gereği gibi ilân edildiğini değerlendirebileceğini, dava konusu genel kurul kararının toplantı ve karar nisabına uygun olup olmadığı Limited şirketlerde karar nisapları TTK m. 620 ve 621’de düzenlendiğini, iptali istenen genel kurulda alınan kararlardan, davacı ortağın haklı sebeplerle ortaklıktan çıkarılması TTK m. 621’e tâbi olduğu hâlde diğerlerinin, TTK m. 620’ye tâbi olduğunu, TTK m. 620’e göre Kanun veya şirket sözleşmesinde aksi öngörülmediği takdirde, seçim kararları dâhil, tüm genel kurul kararları, toplantıda temsil edilen oyların salt çoğunluğu ile alınacağını, somut olayda, davacı dışında, ki davacının pay oranının %14,2 olduğunu, toplantıya diğer tüm ortaklar katıldığını ve oybirliği ile karar alındığını, dolayısı ile gerek TTK m. 620’de olağan işler için aranan toplantıda temsil edilen oyların salt çoğunluğu, gerek TTK m. 621’de önemli kararlar için gerekli olan temsil edilen oyların en az üçte ikisinin ve oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğu şeklindeki “karar yeter sayısı” sağlandığını, takdirin mahkemede olduğunu, Her ne kadar davacı, dava dilekçesinde “ortak …’ın oy hakkının engellenmesi hususlarının mahkeme tarafından araştırılması şeklinde bir iddia ileri sürmüşse de bu iddiasını destekleyen ya da açıklayan somut beyanların bulunmadığını, davacının daha çok kendisinin çıkarılma sebeplerine itiraz ettiğini, bu itiraz sebeplerinin de oy hakkının engellenmesine ilişkin olmadığını, mahkemenin, davacının genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediği kanaatine varırsa bu hâlde davacının genel kurul kararının iptalini talep edebileceğinin, Yargıtay’ın genel kurula alınmamayı, genel kurul kararının iptali sebebi olarak kabul ettiğini, hamiline yazılı pay senedi sahibinin, bu senetleri bankaya tevdi ettiği ve ilgili belgeyi aldığı, bu belge şirkete bildirildiğine göre, ortağın genel kurula girmeye hak kazanmış demek olduğunu, Genel kurula katılmaya hak kazanan ortağın genel kurula alınmaması, TTK ‘nın 381 inci maddesinde yazılı olduğu gibi, yasa, esas sözleşme ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı bir tutum ve davranış olacağını, takdirin mahkemede olduğunu, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullanmaları hususunda ise davacının bu yönde bir iddiası bulunmadığından bu konuda bir değerlendirme yapılmadığının bildirildiği görülmüştür.
Limited şirket genel kurul kararlarının iptaline ilişkin TTK’nun 622. maddesinde;”1) Bu Kanunun anonim şirket genel kurul kararlarının butlanına ve iptaline ilişkin hükümleri, kıyas yoluyla limited şirketlere de uygulanır.” şeklinde, Anonim şirket genel kurul kararlarının iptaline ilişkin TTK’nun 445. maddesinde;” (1) 446 ncı maddede belirtilen kişiler, kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilirler.” şeklinde, iptal davası açabileceklere ilişkin TTK’nun 446. Maddesinde; “(1) a) Toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçirten, b) Toplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın, olumsuz oy kullanmış olsun ya da olmasın; çağrının usulüne göre yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullandıklarını, genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini ve yukarıda sayılan aykırılıkların genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahipleri, c) Yönetim kurulu, d) Kararların yerine getirilmesi, kişisel sorumluluğuna sebep olacaksa yönetim kurulu üyelerinden her biri, iptal davası açabilir.” şeklinde düzenlemelerin yapıldığı görülmüştür.
Limited şirketlerde genel kurulun toplanmasına ilişkin TTK’nun 617. Maddesinde düzenleme yapıldığı, TTK’nun 617. Maddesinde;” (1) Genel kurul müdürler tarafından toplantıya çağrılır. Olağan genel kurul toplantısı, her yıl hesap döneminin sona ermesinden itibaren üç ay içinde yapılır. Şirket sözleşmesi uyarınca ve gerektikçe genel kurul olağanüstü toplantıya çağrılır. (2) Genel kurul, toplantı gününden en az onbeş gün önce toplantıya çağrılır. Şirket sözleşmesi bu süreyi uzatabilir veya on güne kadar kısaltabilir.(3) Toplantıya çağrı, azlığın çağrı ve öneri hakkı, gündem, öneriler, çağrısız genel kurul, hazırlık önlemleri, tutanak, yetkisiz katılma konularında anonim şirketlere ilişkin hükümler, Bakanlık temsilcisine ilişkin olanlar hariç, kıyas yoluyla uygulanır. Her ortak kendisini genel kurulda ortak olan veya olmayan bir kişi aracılığıyla temsil ettirebilir. (4) Herhangi bir ortak sözlü görüşme isteminde bulunmadıkça, genel kurul kararları, ortaklardan birinin gündem maddesi ile ilgili önerisine diğer ortakların yazılı onayları alınmak suretiyle de verilebilir. Aynı önerinin tüm ortakların onayına sunulması kararın geçerliliği için şarttır.” şeklinde, TTK’nun 414/1. maddesinde;”(1) Genel kurul toplantıya, esas sözleşmede gösterilen şekilde, şirketin internet sitesinde ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanan ilanla çağrılır. Bu çağrı, ilan ve toplantı günleri hariç olmak üzere, toplantı tarihinden en az iki hafta önce yapılır. Pay defterinde yazılı pay sahipleriyle önceden şirkete pay senedi veya pay sahipliğini ispatlayıcı belge vererek adreslerini bildiren pay sahiplerine, toplantı günü ile gündem ve ilanın çıktığı veya çıkacağı gazeteler, iadeli taahhütlü mektupla bildirilir.” şeklinde, TTK’nun 620.maddesinde;” (1) Kanun veya şirket sözleşmesinde aksi öngörülmediği takdirde, seçim kararları dâhil, tüm genel kurul kararları, toplantıda temsil edilen oyların salt çoğunluğu ile alınır. ” şeklinde, TTK’nun 621.maddesinde;” (1) Aşağıdaki genel kurul kararları, temsil edilen oyların en az üçte ikisinin ve oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğunun bir arada bulunması hâlinde alınabilir: a) Şirket işletme konusunun değiştirilmesi. b) Oyda imtiyazlı esas sermaye paylarının öngörülmesi. c) Esas sermaye paylarının devrinin sınırlandırılması, yasaklanması ya da kolaylaştırılması. d) Esas sermayenin artırılması. e) Rüçhan hakkının sınırlandırılması ya da kaldırılması. f) Şirket merkezinin değiştirilmesi. g) Müdürlerin ve ortakların, bağlılık yükümüne veya rekabet yasağına aykırı faaliyette bulunmalarına genel kurul tarafından onay verilmesi. h) Bir ortağın haklı sebepler dolayısıyla şirketten çıkarılması için mahkemeye başvurulması ve bir ortağın şirket sözleşmesinde öngörülen sebepten dolayı şirketten çıkarılması. ı) Şirketin feshi. (2) Kanunda belli kararların alınabilmesi için ağırlaştırılmış nisap aranıyorsa, bu nisabı daha da ağırlaştıracak şirket sözleşmesi hükümleri, ancak şirket sözleşmesinde öngörülecek çoğunlukla kabul edilebilir. (3) (Ek fıkra: 12/07/2013- 6495 S.K./52. md.) Bir ortağın şirketten çıkarılma sebeplerinin sonradan şirket sözleşmesine konulabilmesine dair sözleşme değişikliği, şirket sermayesini temsil eden tüm ortakların genel kurul toplantısında oy birliği ile karar almasıyla mümkündür.” şeklinde düzenlemelerin yapıldığı görülmüştür.
Yargıtay . Hukuk Dairesinin …/11/2017 tarih ve … Es … Kar. Sayılı ilamında;”…Dava, limited şirket genel kurul kararının iptali istemine ilişkin olup, mahkemece genel kurul toplantısındaki usule aykırı toplanma nedeniyle iptal kararı verilmiş ise de davacıların iddia ettikleri çağrı usulsüzlüğü, genel kurul kararının iptalini gerektirmeyip, yalnız çağrı usulsüzlüğü nedeniyle toplantıya katılmayan ortağın muhalefet şerhi olmadan süresinde iptal davası açma hakkı verir ve genel kurul kararlarının iptali sebeplerinin ispatı gerekir. Bu nedenle mahkemenin genel kurul kararının iptali gerekçesi yerinde değildir….” şeklinde, Yargıtay . Hukuk Dairesinin …/01/2020 tarih ve … Es. … Kar. Sayılı ilamında; “….Somut olayda ise, davalı şirketin iptali istenen 29.07.2015 tarihli genel kurul toplantı tutanağı incelendiğinde, ortaklardan … ve kayyum … ’ın katılımı ile genel kurul toplantısının belirtilen yer ve zamanda yapıldığı, davacı ile … arasındaki pay devir sözleşmesinin tesciline, …’nun imza yetkisine ve şirket merkezinin nakline ilişkin kararlar alındığı, anılan toplantıya davacının katılmadığı anlaşılmıştır. Davalı yanca sunulan posta alındısı üzerindeki yazılı adrese göre dava konusu genel kurula ilişkin davacıya gönderilen çağrının, davacının muhtarlıkta kayıtlı olduğu ikamet adresine gönderildiği ancak daire kapı numarasının yanlış yazılmış olduğu görülmüştür. Bu bağlamda, genel kurul toplantısına davetin asgari koşullarının oluştuğu ancak eksikliğin bulunduğu, bu durumun ise hukuken yokluk yaptırımı ile değil iptal edilebilirlik yaptırımı ile karşılaşacağı nazara alınmalıdır. Başka bir deyişle, davacıya yapılan çağrı geçersiz değil, usulsüzdür. Bu durum ise davaya konu genel kurulda alınan kararların yoklukla malul olduğu anlamına gelmeyecek ancak iptal edilebilirlik yaptırımına tabi olacaktır….” şeklinde kabul edildiği görülmüştür.
Ticaret Sicil Gazetesinin 28.12.2021 tarih ve … sayılı ilanına göre; Pay sahibi davacı …’ın davalı şirkette … adet nama yazılı pay adedinin, %14,2 oranında pay sahipliğinin, Pay sahibi …’ın davalı şirkette … adet nama yazılı pay adedinin, %14,2 oranında pay sahipliğinin, Pay sahibi …’ın davalı şirkette 2143 adet nama yazılı pay adedinin, %14,2 oranında pay sahipliğinin, Pay sahibi …’ın davalı şirkette … adet nama yazılı pay adedinin, %14,2 oranında pay sahipliğinin, Pay sahibi …’ın davalı şirkette … adet nama yazılı pay adedinin, %17,6 oranında pay sahipliğinin ve Pay sahibi …’ın davalı şirkette … adet nama yazılı pay adedinin, %18,5 oranında pay sahipliğinin bulunduğu, davacı … ve …’ın 28.01.2016 tarihli Genel Kurul Kararı ile müştereken ve münferiden yetkiyi haiz olmak üzere müdür olarak atandığı, davalı şirketin 21.05.2021 tarihli 3 sayılı Genel Olağanüstü Genel Kurul Kararı ile önceki müdürler … ve …’ın müdürlük görevlerine son verilip, … ve …’ın 21.05.2023 tarihine kadar müdür olarak seçildiğini, bu genel kurulda önceki müdürlerden …’ın oy çokluğu ile ibra edildiği, diğer müdür davacı …’ın ise oybirliği ile ibra edilmediği, Müdürler Kurulu’nun 24.09.2021 tarihinde 2021 yılı Olağanüstü Genel Kurul toplantasının 25.10.2021 tarihinde saat 14:00’te yapılması kararı aldığı, kararın 28 Eylül 2021 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği, 25.10.2021 tarihinde olağanüstü genel kurul toplantısının yapıldığı, genel kurul toplantısında; 21.05.2021 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında ibra edilmeyen müdürlerden … hakkında şirketin menfaatlerine aykırı ya da şirketi zarara uğratacak işlem veya eylemde bulunması ile Şirketi zarara uğratması nedeniyle hakkında sorumluluk davası ile tazminat, tapu iptal ve tescil, alacak ya da diğer davaların açılıp açılmaması hususlarının görüşüldüğü, … İlçesi … Mah. … ada … nolu parselde (… Mah. … Sok. No:… … ) bulunan Şirkete ait deponun Şirkete ait olan para ile (… Mah. … Ada … Parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedeli, şirket malları vs) yapıldığı, ancak o dönem müdür olan …’ın depoyu kendi adına tescil ettirmesi nedeniyle muvazaalı yapılan bu işleme karşı tapu iptali ve tescil davası ve/veya sorumluluk davası açılmasına toplantıya katılanların oy birliği ile karar verildiği, Şirket ortağı …’ın şirket ortaklığından çıkarılması hususunda Mahkemeye dava açılmasına izin verilip verilmeyeceği hususunun görüşüldüğü, şirket ortağı …’ın şirket müdürü olduğu dönemde; Şirket adına yapılan … Mah. … Sok. No:… … adresindeki depoyu kendi adına tescil ettirdiği; Şirketin, bu depoyu yapıldığı tarihten itibaren fasılasız ve uzun süredir Şirkete ait olduğumu düşünerek kullandığı, Şirkete haber vermeden Akşehir Kaymakamlığına başvuru yaparak deponun boşaltılması talebinde bulunduğu, daha sonra deponun elektrik aboneliğini haber vermeden kapattırdığı bu şekilde şirketi zor durumda bıraktığı; Akşehir .Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında şirket ortakları aleyhine dava açtığı ve davanın devam ettiği; Akşehir .Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı derdesi dosyasında ortaya çıktığı üzere; Şirket ile … A.Ş. ile olan bayilik sözleşmesinin 2017 yılı mayıs ayında müdür … tarafından feshedildiği ve aynı yılın Aralık ayında …’ın … Bayiliğini kendi adına alarak Şirket ile aynı faaliyet kolunda bir iş yaptığı, diğer bayilik sözleşmelerinin haklı neden olmadan feshedildiği/sona erdirildiği, şirket araçlarının haklı neden olmadan satıldığı, …’ın bu eylem ve davranışlarının Şirket menfaatlerine zarar verdiği, Şirketi zarara uğrattığı; ortakların bağlılık yükümlülüğünü ve rekabet yasağını ihlal ettiği, bu hususların diğer ortaklar için; Şirketin bu ortakla devam ettirilmesini olanaksız ve katlanılmaz hale getirmiş olmakla, …’ın haklı nedenlerle Şirket ortaklığından çıkarılması için mahkemeye dava açılmasına, esas sermayenin oy ve pay oranı itibariyle 2/3 çoğunluğundan fazlasını temsil edecek şekilde toplantıya katılanların oy birliği ile karar verildiği, 25.10.2021 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısına …, …, …, … ve …’ın asaleten katıldıkları görülmüştür.
Davaya konu 25.10.2021 tarihli genel kurul toplantısının ticaret sicil gazetesinde toplantı gününden önce ilan edildiği, davalı şirket tarafından 18/10/2021 ve 10/11/2021 tarihlerinde kargo yoluyla davacıya iki adet gönderi yapıldığı, ancak gönderi içeriğinde ne olduğunun belirlenemediği, çağrıda usulsüzlük dahi olsa bu durumun toplantıya katılmayan ortağın muhalefet şerhi olmadan süresinde iptal davası açma hakkı vereceği ancak davacının genel kurul kararlarının iptali sebeplerinin ispat etmesi gerekeceği, genel kurulda alınan kararların ilanda belirlenen konulara ilişkin olduğu, genel kurulun davacının katılımı olmaksızın yapıldığı ve toplantı tarihinde pay sahibi davacı …’ın davalı şirkette 2143 adet nama yazılı pay adedinin, %14,2 oranında hisseye sahip olduğu, diğer ortakların payının %85,80 oranında olduğu, alınan kararların toplantı ve karar nisabına uygun olduğu, davacının toplantıya katılsa bile kararın alınmasında etki kuralı gereğince etkisinin olmayacağı, genel kurul toplantısının şirket ortakları tarafından yapıldığı, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin toplantıya katıldıklarının ve davacının genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğine ilişkin hususların davacı tarafından ispat edilemediği anlaşılmakla davacının davaya konu 25.10.2021 tarihli genel kurulun iptaline ilişkin talebinin yerinde olmadığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer OLMADIĞINA,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T.’ne göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı bulunması halinde ilgilisine İADESİNE,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne(e-duruşma) karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01.11.2022

Başkan Üye Üye Katip

* Bu evrak UYAP-DYS üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.