Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/57 E. 2021/553 K. 03.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO:
KARAR NO:
Konya . İcra Dairesi :

HAKİM:
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ:
DAVALI :
VEKİLİ:
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:
KARAR TARİHİ:
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ:
KARARIN MAHİYETİ: GÖREVSİZLİK

Mahkememizde görülmekte bulunan ” İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) ” davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile borçlu şirket arasında ticari ilişki bulunduğunu, müvekkili şirketin borçlu şirkete malzemeli alçıpan uygulaması hizmetinde bulunduğunu, söz konusu hizmet karşılığında 18/09/2020 tarihinde 16.520,00 TL tutarlı fatura kesildiğini, müvekkili şirket tarafından borçlu şirkete lizmet verildiğini ve faturanın 14.000,00 TL lik kısmının borçlu şirketçe 17/10/2020 tarihinde çek verilmek suretiyle müvekkili şirkete ödendiğini, kalan 2.520,00 TL lik tutardaki meblağın ise ödenmediğini, taraflarınca icra takibi başlatıldığını, davalı yanın Konya . İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasından yapılan icra takibine itiraz ettiklerini, yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi için açılan iş bu davanın kabulünü talep etmişlerdir.
Mahkememizce verilen ara karar uyarınca Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Başkanlığı ile Konya Ticaret Odası Başkanlıklarına müzekkere yazılarak davacı ve davalının esnaf oda kaydının bulunup bulunmadığının, bulunuyor ise ne zaman yapıldığının, tacir kayıtları bulunup bulunmadığının bulunuyor ise ne zaman kayıt yapıldığının, silinmiş ise ne zaman silindiğinin sorulduğu görülmüştür.
Konya Vergi Dairesi’ne müzekkere yazıldığı, tarafların beyannamelerinin istenildiği, gelen cevabi yazıda ise davalının 21/08/2020 tarihinden itibaren dairelerinde mükellef kaydının bulunduğu, “SIVA İŞLERİ (BİNALARDA VEYA DİĞER İNŞAATLARDA İÇ VE DIŞ SIVA VEYA ALÇI SIVA İŞLERİ İLE ALÇIPAN İŞLERİ VB) mükellefiyetinin bulunduğunun bildirildiği görülmüştür.
Konya Ticaret Sicil Müdürlüğünden gelen cevabi yazıda; davacı ve davalının herhangi bir tacir kaydının bulunmadığı, aynı zamanda Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’nden gelen cevabi yazıda ise davacı ve davalının herhangi bir esnaf ve sanatkar kaydının bulunmadığının bildirildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı vekili davalı aleyhine “İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)” davası açmıştır.
Mahkemelerin görevlerine ilişkin düzenlemelerin 6100 sayılı HMK.nun 1.2.3.4. maddelerinde düzenlendiği, HMK.nun 2.maddesinde;”Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. (2) Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir.” şeklinde düzenlendiği, yine 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6335 Sayılı Kanun ile değişik 6102 sayılı TTK’nın 5/3.maddesinde; “Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk ve diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.” şeklinde düzenlemenin yapıldığı, Bu düzenleme ile Ticaret Mahkemeleri genel mahkemeler içinde yer alan Asliye Hukuk Mahkemelerinin bir dairesi olmaktan çıkarılarak genel mahkemeler arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğunun kabul edildiği, yine 6102 sayılı TTK’nın 4. Maddesinde Ticaret Mahkemelerinin görevine giren dava ve çekişmesiz yargı işlerinin düzenlendiği, dava şartlarına ilişkin düzenlemenin HMK’nın 114.ve 115.maddelerinde düzenlendiği, HMK’nın 114/1-c maddesinde mahkemenin görevli olmasının dava şartı olduğunun, aynı kanunun 115.maddesinde mahkemenin dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağının ve taraflarında her zaman ileri sürebileceğinin, dava şartlarının noksan olması halinde davanın usulden reddine karar verileceğinin, HMK’nın 138/1.maddesinde mahkemenin öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verebileceğinin düzenlendiği, Aynı zamanda TTK 4. Maddesinde ” Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi[3] sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
(2) Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır. ” denildiği yine TTK 5. Maddesinde ise; ” (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.
(2) Bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4 üncü madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılır. Bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok asliye ticaret mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, asliye ticaret mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran bu Kanundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilir.
(3) Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.
((4) Asliye ticaret mahkemesi bulunmayan yargı çevresindeki bir ticari davada görev kuralına dayanılmamış olması, görevsizlik kararı verilmesini gerektirmez; asliye hukuk mahkemesi, davaya devam eder.” hükmünün bulunduğu, ve Ticaret Mahkemelerinin görev alanını belirleyen HGK 10.02.2016 tarihli, …E, …Sayılı İlamı bulunduğu dikkate alındığında ve dosya içerisinde mevcut Esnaf ve Sanatkarlar Odası ile Konya Ticaret Odası Başkanlığı tarafından gönderilen müzekkere cevaplarında davacı ve davalının herhangi bir tacir kaydının ve herhangi bir esnaf ve sanatkar kaydının bulunmadığının bildirildiği ayrıca Konya Vergi Dairesi’ne müzekkere yazıldığı, tarafların beyannamelerinin istenildiği, gelen cevabi yazıda ise davalının 21/08/2020 tarihinden itibaren dairelerinde mükellef kaydının bulunduğu, “SIVA İŞLERİ (BİNALARDA VEYA DİĞER İNŞAATLARDA İÇ VE DIŞ SIVA VEYA ALÇI SIVA İŞLERİ İLE ALÇIPAN İŞLERİ VB) mükellefiyetinin bulunduğunun bildirildiği görülmekle dava konusu uyuşmazlığın Ticaret Mahkemeleri’nin görev alanında olmadığı anlaşıldığından mahkememizde oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: GEREKÇESİ YUKARIDA AÇIKLANDIĞI ÜZERE
1-Dava dilekçesinin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİ ile mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2- Konya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemelerinin GÖREVLİ olduğuna,
3-6100 sayılı HMK.nun 20/1.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurması halinde dava dosyasının görevli Konya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemelerine GÖNDERİLMESİNE, kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin başvurmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına KARAR VERİLMESİNE,
4-6100 sayılı HMK.nun 331/2.maddesi gereğince harç ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davaya görevli mahkemece devam edilmesi halinde görevli mahkemece, aksi takdirde talep halinde mahkememizce DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Dair, davacı vekilinin yokluğunda ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek dilekçe ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/11/2021

Katip … Hakim …

* Bu evrak UYAP-DYS üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.