Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/502 E. 2022/655 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :… …
KATİP :… …

DAVACI :… – … …
VEKİLİ :
DAVALI :1- … –
VEKİLLERİ:
DAVALILAR:2-… – … …
3-… – … …

DAVA :Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 15/10/2021 tarihli dilekçesiyle; 06/07/2021 tarihinde davalı …’ın kendi idaresindeki … plakalı araç ile seyir halindeyken mülkiyeti davacıya ait kaza anında oğlu …’un kullandığı … plakalı araca çarparak maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazadan sonra davalının olay yerinden kaçtığını, kaza raporunda da davalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunun belirtildiğini, aracın sol ön kapısı ve sol arka kapısının hasar gördüğünü, aynı şekilde aracın diğer parçalarının da hasar gördüğünü, davalı … şirketince 20/08/2021 tarihinde 6.972.26 TL tamir ve malzeme ücreti ödendiğini, davalı …Ş tarafından aracın bir kısım masrafları karşılanmış ise de değiştirilen parçaların maliyeti ve araçta meydana gelen değer kaybının sigorta şirketince ödenenden çok daha fazla olduğunu, zararın tam olarak tazmin edilmemesi ve araç mahrumiyetine ilişkin talebe istinaden herhangi bir ödeme yapılmaması nedeni ile 06/09/2021 tarihli başvuru dilekçesi ile sigorta şirketine yeniden başvuru yapıldığı, fakat sigorta şirketine yapılan bu ikinci başvuru neticesinde şirket tarafından geri dönüş sağlanmadığını, davacıya ödenen 6.972,26 TL’lik ödemenin zararı karşılamadığını, dava açılmadan evvel arabuluculuğa başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını beyan ederek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla araç hasar ve onarım bedeli olarak 3.492,12 TL, ile araç değer kaybının şimdilik 50,00 TL’nin davalılar sürücü ve araç sahibinden olay tarihinden, davalı … tarafından da başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, (Davalı … şirketinin poliçede belirli teminat miktarı kadar, diğer davalılardan tamamından sorumlu tutulmasına) tamir süresince araç mahrumiyet zararı olarak şimdilik 50,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, yargılama giderleri ve ileride tutulacak vekil için vekalet ücretinin karşı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalılardan … Sigorta A.Ş. vekilinin 02/11/2021 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle ; davanın yetkili mahkemede açılmadığını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının dava ile ilgili delillerini müvekkili şirkete tebliğ etmesi gerektiğini, ancak davacının bunu yerine getirmediğini, davacının araç hasar tazminatının karşılandığını, aleyhe açılan davanın reddinin gerektiğini, davacının değer kaybı talebi ile davadan önce yaptığı başvuru üzerine sigorta şirketince hasar dosyası açıldığını, müvekkili şirket tarafından ekspertiz incelemesi yapıldığını, inceleme neticesinde araç hasarı bedeli 9.360,74 TL olarak tespit edildiğini, işbu tutar davacıya 23/08/2021 tarihinde 6.972,26 TL ve aracın tamiratını yapan servise 2.388,08 TL 23/08/2021 tarihinde ödendiğini, müvekkili şirketin davacının zararını karşıladığını bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, davacının değer kaybı tazminatı yönünden müvekkili şirkete yapmış olduğu başvuruda başvuru şartının yerine getirmediğini, davacının eksper raporunu beklemeden davayı açtığını, davacının kazadan dolayı aracını kullanamaması sebebiyle araç mahrumiyetinden müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, davacının maddi tazminat talebinin trafik sigorta poliçesi teminatına girmediğini, kazanç kaybının teminat dışında olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe teminatı ile sınırlı olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla davacının davalı … şirketinin sigortalısının kusurunu ve zararını usulen ispat etmesi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin faizden dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu beyan ederek davanın yetki yönünden reddini, aleyhe açılan davanın reddini, davacının davasını ispatı halinde müvekkili şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmaması, olmaz ise asıl alacak, yargılama giderleri ve vekalet ücreti açısından ayrı ayrı bakiye poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını, faizin en erken dava tarihinden başlatılmasını, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep etmiştir.
Davalılardan … ve …’a dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilmiş, davalılar süresinde davaya cevap vermemiş, kendilerini bir vekil ile de temsil ettirmemişlerdir.
Konya Cumhuriyet Başsavcılığı Hazırlık Bürosunun … soruşturma sayılı dosyası istenmiş, … Sigorta A.Ş’den ilgili belgeler, Türkiye Noterler Birliği Başkanlığından ilgili belgeler istenmiş, Konya Açık Ceza İnfaz Kurumuna müzekkere yazılarak davalı …’a tebligat ile tensip zaptı gönderilerek tebliğ yapılması istenmiş ancak gelen cevabı yazıda Konya Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne sevkinin yapıldığı bildirilmiş, dava konusu kaza ile ilgili araç sürücülerinin olaydaki kusur oranlarının, davaya konu araçta ve dava konusu trafik kazasında araçta meydana gelen hasar miktarı değer kaybı ve aracın tamir süresi içerisindeki araç yokluğu nedeniyle oluşan zararın tespiti için Makine Mühendisi bilirkişisinden rapor alınmış ve raporun taraflara tebliği sağlanmıştır.
Hasar ve Kusur Bilirkişisi … 09/03/2022 tarihli raporuna göre ; İki aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazasında, davalı sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, davaya konu araçta ve dava konusu trafik kazası sonucunda araçta meydana gelen değer kaybının; 10.000,00 TL olacağı, davacının, aracın tamir süresi içerisindeki araç yokluğu nedeniyle oluşan zararının; 1.250,00 TL olacağı, aracın tamir süresi içerisindeki zararın ZMMS poliçe kapsamı dışında kaldığı, kusur oranına göre, davacı …’un, davalı …Ş. ve diğer davalılardan, (araçta meydana gelen hasar miktarı ve değer kaybı ile ilgili) müştereken ve müteselsilen talep edebileceği tazminat miktarının; 13.492,12 TL olduğu, kusur oranına göre, davacı …’un, davalılar, araç maliki … ve araç sürücüsü …’dan müştereken ve müteselsilen talep edebileceği tazminat miktarının; 14.742,12 TL olduğu rapor edilmiştir.
Davacı vekili 28/06/2022 tarihli ıslah dilekçesinde; 10.000,00TL değer kaybına ilişkin alacağın davalılar sürücü ve araç sahibi için kaza tarihinden, davalı … için başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 1.250,00 TL araç yokluğu nedeniyle oluşan zarara ilişkin alacağın davalılar … ve …’dan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, 3.492,12 TL araç hasar ve onarım bedelinin davalılar sürücü ve araç sahibi için kaza tarihinden, davalı … için başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, “Trafik Kazasından Kaynaklanan Değer Kaybı, Hasar Bedeli, Araç Mahrumiyetinden Kaynaklanan Tazminat” davasıdır.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; 06/07/2021 tarihinde davalı …’ın kendi idaresindeki … plakalı araç ile seyir halindeyken mülkiyeti davacıya ait kaza anında oğlu …’un kullandığı … plakalı araca çarparak maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazadan sonra davalının olay yerinden kaçtığını, kaza raporunda da davalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunun belirtildiğini, aracın sol ön kapısı ve sol arka kapısının hasar gördüğünü, aynı şekilde aracın diğer parçalarının da hasar gördüğünü, davalı … şirketince 20/08/2021 tarihinde 6.972.26 TL tamir ve malzeme ücreti ödendiğini, davalı …Ş tarafından aracın bir kısım masrafları karşılanmış ise de değiştirilen parçaların maliyeti ve araçta meydana gelen değer kaybının sigorta şirketince ödenenden çok daha fazla olduğunu, zararın tam olarak tazmin edilmemesi ve araç mahrumiyetine ilişkin talebe istinaden herhangi bir ödeme yapılmaması nedeni ile 06/09/2021 tarihli başvuru dilekçesi ile sigorta şirketine yeniden başvuru yapıldığı, fakat sigorta şirketine yapılan bu ikinci başvuru neticesinde şirket tarafından geri dönüş sağlanmadığını, davacıya ödenen 6.972,26 TL’lik ödemenin zararı karşılamadığını, dava açılmadan evvel arabuluculuğa başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını beyan ederek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla araç hasar ve onarım bedeli olarak 3.492,12 TL, ile araç değer kaybının şimdilik 50,00 TL’nin davalılar sürücü ve araç sahibinden olay tarihinden, davalı … tarafından da başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, (Davalı … şirketinin poliçede belirli teminat miktarı kadar, diğer davalılardan tamamından sorumlu tutulmasına) tamir süresince araç mahrumiyet zararı olarak şimdilik 50,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, yargılama giderleri ve ileride tutulacak vekil için vekalet ücretinin karşı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmekle, konunun 6098 sayılı TBK.nun 49.ve devam eden maddelerinde ve KTK. 85.vd.eden maddelerinde düzenlendiği, TBK’nun 49/1. maddesinde; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde, TBK’nun 51/1. maddesinde;”Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” şeklinde, KTK.85/1.maddesinde;”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” şeklinde, KTK. 86/1.maddesinde;”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” şeklinde,KTK.91/1.maddesinde;”İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde, KTK.92.maddesinde(6704 S.K. 4. Mad. İle değişiklik öncesi);” Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,f) Manevi tazminata ilişkin talepler.” şeklinde, KTK’nun 97.maddesinde(6704 S.K. 5. Mad. İle değişiklik öncesi);”Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.” şeklinde, KTK’nun 99.maddesinde(6704 S.K. 6. Mad. İle değişiklik öncesi);” Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” şeklinde düzenlemeler yapıldığı, görülmüştür.
Dosya kapsamı incelendiğinde davacının 06/07/2021 tarihinde meydana gelen kaza dolayısıyla uğramış olduğu hasar bedeli , araç değer kaybı ve aracın tamir süresi içerisinde mahrumiyet tazminatına yönelik dava açmış olduğu, davalılardan sigorta vekilinin vermiş olduğu cevap dilekçesinde usule ve yetkiye ilişkin itirazlarda bulunduğu, ancak yapılan incelemelerde mahkememizce davalı … şirketinin yetkiye, ve ödemeye ilişkin taleplerinin kısmi ödeme yapmış ise de reddine karar verilerek dosya kapsamındaki diğer deliller toplanıp davacının iddia etmiş olduğu zararların tespiti için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş , alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davalının kusurlu olduğu ve kaza nedeniyle değer kaybı olarak 10.000,00 TL, araç tamir süresi içerisinde yoksunluk tazminatı olarak 1.250,00 TL, araçta meydana gelen zararın yaklaşık 9.360,74 TL olduğu ancak davalının vermiş olduğu cevap dilekçesinde farklı tarihlerde 6.972,26 TL ile 2.388,04 TL’nin ödendiği, dolayısıyla hasara ilişkin zararın karşılandığını iddia etmiş ise de bilirkişi raporunda da işaret edilen 3.492,12 TL’lik bir farkın oluştuğu, davalı tarafından ödenen miktar düşüldükten sonra davacının hasara yönelik KDV hariç 3.492,12TL alacağının olduğu tespit edilmiştir.
Yapılan incelemelerde aracın tamir süresinin 12 günlük makul bir sürede yapılabileceği düşünüldüğünde davacının mahrumiyet dolayısıyla 1.250,00 TL zararının olabileceği tespit edilerek son olarak araçta değer kaybı olarak 10.000,00 TL zararın olduğu anlaşılarak davacının taleplerinden hasara ve değer kaybına ilişkin taleplerinin davalılardan, araç mahrumiyetinden doğan zararına ilişkin talebinin ise davalılardan sigorta şirketi hariç … ile …’dan alınmasına gerektiği kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
Davacının davasının KABULÜ ile;
1-Araçta meydana gelen değer kaybı olarak 10.000,00 TL’nin tahsilde tekerrüre esas olmamak kaydıyla davalılardan …, … yönünden kaza tarihi olan 06/07/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile sigorta limitleri ile sınırlı olmak üzere davalı sigortanın temerrüte düştüğü tarih olan 06/09/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Araçta meydana gelen maddi zarar olarak 3.492,12 TL’nin tahsilde tekerrüre esas olmamak kaydıyla davalılardan …, … yönünden kaza tarihi olan 06/07/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile sigorta limitleri ile sınırlı olmak üzere davalı sigortanın temerrüte düştüğü tarih olan 06/09/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-06/07/2021 tarihinde meydana gelen trafik kazasında oluşan araç mahrumiyetinden doğan maddi zarar olarak tespit edilen 1.250,00 TL’nin kaza tarihi olan 06/07/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketi hariç diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli (14.742,12 TL üzerinden) 1.007,03 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,64 TL harç ve 192,13 TL ıslah harcı olmak toplam 251,77 TL harcın mahsubu ile bakiye 755,26 TL harcın (davalılardan sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden başlamak üzere sigorta kapsamı limiti kadar sorumlu olmak ve harcın 669,88 TL’sinden sorumlu tutulmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye irad KAYDINA,
5-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.360,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince (davalılardan sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden başlamak üzere sigorta kapsamı limiti kadar sorumlu olmak ve harcın 1.244,68 TL’sinden sorumlu tutulmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
6-Davacı tarafından sarfına mecbur kalınan 127,44 TL ilk yargılama harcı, 192,13 TL ıslah harcı, 1.184,20 TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.503,77 TL’nin (davalılardan sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden başlamak üzere sigorta kapsamı limiti kadar sorumlu olmak ve harcın 1.376,26 TL’sinden sorumlu tutulmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca (14.742,12 TL üzerinden) davacı vekili için 9.200,00 TL vekalet ücretinin (davalılardan sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden başlamak üzere sigorta kapsamı limiti kadar sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın, kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin istek halinde davacıya iadesine, karar kesinleşinceye kadar iade alınmaz ise gider avansının artan kısmının 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde re’sen davacıya İADESİNE,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/12/2022

Katip … Hakim …