Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/346 E. 2022/183 K. 10.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA :Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 28/07/2021 tarihli dilekçesiyle; Davacının … Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinde 200 hisselik pay sahibi olduğunu ve hissesinin 80 paya karşılık gelen kısmını 28/04/2015 tarihinde davalı …’a 80.000,00 TL bedel ile devrettiğini, 07/05/2015 tarihli 8815 sayılı Ticaret Sicil Gazetesinde ilan olunarak tescil edildiğini, fakat devire rağmen hisse bedelinin davalı tarafından ödenmediğini, davacının dava konusu hakkında arabuluculuğa başvurduğunu ancak sonucunda anlaşma sağlanamadığını, dava konusu uyuşmazlığın 10 yıllık zaman aşımı süresine tabi olduğunu buna istinaden süresi içerisinde davayı açtıklarını, davacının hissesini devretmesinden sonra artık şirket içerisinde ortak sıfatının kalmadığını, dolayısıyla davacının alacağının ticari bir alacak haline geldiğini beyan ederek davanın kabulüne, davalının üzerine kayıtlı her türlü taşınır taşınmaz mal varlıklarına üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına her türlü devir ve tasarruf işlemlerini önleyecek şekilde, asıl alacak ve ferileri ile masraflara yetecek miktarda ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir konulmasına, davacının … Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinindeki davalıya devrettiği hissenin gerçek değeri üzerinden bedelinin hissenin davalıya devir tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalı vekilinin 11/08/2021 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin hisse devrinden kaynaklanan borcunu davalı tarafa ödemediği iddiasının doğru olmadığını, davacının müvekkilinden alacağının bulunmadığını, alacağın varlığını kabul etmemekle birlikte alacağın zaman aşımına uğradığını, davacının davalıdan hisse devir bedelinden kaynaklı herhangi bir alacağının olmadığı gibi davalının davacıya hisse devir bedelinden kaynaklı veya başkaca alacak kalemleri yönünden her hangi bir borcunun da olmadığını, davalının davacıya hisse devir bedeli karşılığı ödemeleri haricen / nakden ve defaten hisse devir sözleşmesi tarihinde yaptığını, davacının hisselerinin bir kısını da dava dışı …’e devrettiğini, bu dava açılmadan evvel davanın …’e karşı aynı davayı açtığını ve davanın zamanaşımı nedeniyle reddedildiğini, davacının alacağını daha önceden almasına rağmen bedeller ödenmemiş gibi dava açmasının kötü niyetli olduğunun göstergesi olduğunu beyan ederek davanın zamanaşımı nedeniyle usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise davanın esastan reddine, davacı aleyhine alacağın %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas … karar sayılı dosyası istenmiş, Konya Ticaret Sicil Müdürlüğünden ilgili belgeler istenilmiştir.
Dava, “ŞİRKET DEVİR SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN ALACAK” davasıdır.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; Davacının … Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinde 200 hisselik pay sahibi olduğunu ve hissesinin 80 paya karşılık gelen kısmını 28/04/2015 tarihinde davalı …’a 80.000,00 TL bedel ile devrettiğini, 07/05/2015 tarihli 8815 sayılı Ticaret Sicil Gazetesinde ilan olunarak tescil edildiğini, fakat devire rağmen hisse bedelinin davalı tarafından ödenmediğini, davacının dava konusu hakkında arabuluculuğa başvurduğunu ancak sonucunda anlaşma sağlanamadığını, dava konusu uyuşmazlığın 10 yıllık zaman aşımı süresine tabi olduğunu buna istinaden süresi içerisinde davayı açtıklarını, davacının hissesini devretmesinden sonra artık şirket içerisinde ortak sıfatının kalmadığını, dolayısıyla davacının alacağının ticari bir alacak haline geldiğini beyan ederek davanın kabulüne, davalının üzerine kayıtlı her türlü taşınır taşınmaz mal varlıklarına üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına her türlü devir ve tasarruf işlemlerini önleyecek şekilde, asıl alacak ve ferileri ile masraflara yetecek miktarda ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir konulmasına, davacının … Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinindeki davalıya devrettiği hissenin gerçek değeri üzerinden bedelinin hissenin davalıya devir tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Mahkememizce tarafların dilekçeleri ve tarafların talep etmiş olduğu celbini istediği deliller mahkememiz dosyasına getirtilerek dosya muhteviyatında incelenmiştir.
Yapılan incelemelerde öncelikle davalı vekilinin cevap dilekçesinde zamanaşımı itirazı irdelenerek dosya esasına girmeden öncelikli olarak alacağın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı mahkememizce değerlendirilmiş olup Türk Borçlar Kanununun 147.maddeye atıf yapılarak “MADDE 147- Aşağıdaki alacaklar için beş yıllık zamanaşımı uygulanır: 1. Kira bedelleri, anapara faizleri ve ücret gibi diğer dönemsel edimler. 2. Otel, motel, pansiyon ve tatil köyü gibi yerlerdeki konaklama bedelleri ile lokanta ve benzeri yerlerdeki yeme içme bedelleri. 3. Küçük sanat işlerinden ve küçük çapta perakende satışlardan doğan alacaklar. 4. Bir ortaklıkta, ortaklık sözleşmesinden doğan ve ortakların birbirleri veya kendileri ile ortaklık arasındaki; bir ortaklığın müdürleri, temsilcileri, denetçileri ile ortaklık veya ortaklar arasındaki alacaklar. 5. Vekâlet, komisyon ve acentalık sözleşmelerinden, ticari simsarlık ücreti alacağı dışında, simsarlık sözleşmesinden doğan alacaklar. 6. Yüklenicinin yükümlülüklerini ağır kusuruyla hiç ya da gereği gibi ifa etmemesi dışında, eser sözleşmesinden doğan alacaklar. ” hükmü geçerlidir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirmede davalı vekilince davalıya karşı açılan davada taraflar arasında 28/04/2015 tarihinde hisse devir sözleşmesi yapılmasından bahsedildiği , dolayısıyla Borçlar Kanunu 147/4 maddesi gereğince yapılan işlemi baz alındığında söz konusu işlemin 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğu hisse devir tarihi olan 28/04/2015 tarihinden itibaren 5 yıllık zaman içinde davanın açılmadığı anlaşılmıştır.
Söz konusu zamanaşımı itirazının kabulü ile ilgili Yargıtay . Hukuk Dairesinin 01/04/2019 tarih ve … esas … karar sayılı ilamında da benzer zamanaşımıyla ilgili emsal karar bulunmaktadır.
Davacı ile davalı arasında yapılan sözleşmenin 28/04/2015 tarihinde yapıldığı, mahkememiz dosyasının ise 28/07/2021 tarihinde açıldığı ayrıca davalı tarafın süresinde zamanaşımı itirazında bulunması ve 5 yıllık zamanaşımı süresinin geçmesi nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacının davasının Borçlar Kanununun 147/4 maddesi gereğince Zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad KAYDINA,
3-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davacıdan alınarak Hazineye İrad KAYDINA,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer OLMADIĞINA,
6-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili için 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın, kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin istek halinde davacıya iadesine, karar kesinleşinceye kadar iade alınmaz ise gider avansının artan kısmının 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde re’sen davacıya İADESİNE,
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/03/2022

Katip … Hakim …