Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/265 E. 2023/108 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
KARARIN MAHİYETİ : RED

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Borçlu, müvekkilden Mobilya Mutfak Dolabı mal almış fakat mal karşılığını ödemediğini, bu sebeple borçlu aleyhine Konya . İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, borçlu icra takibine itiraz etmek suretiyle takibi durdurulduğunu, müvekkilinin alacağı, borçlunun almış olduğu takip konusu faturadaki mallara ilişkin olduğunu, bu mallara ilişkin olarak müvekkili tarafından davalı adına 26.11.2020 tarih ve seri … nolu fatura ve 12.11.2020 tarih ve seri nolu fatura … Faturada belirtilen mallar davalı borçluya işyerinde teslim edildiğini, davalı borçlu,bugüne kadar icra takibine konu borcu ödemediğini, davalı borçlu,icra takibine sunmuş olduğu itirazında alacağa dayanak olarak gösterilen faturanın incelenmesinden benim borçlu olmadığım anlaşılır gibi ifadelerle açık ve kesin olarak borç inkarında bulunmadığı gibi alacak ferilerine ve faize itiraz edilmediğini, icra dosyasının tetkikinden anlaşılacağı üzere yapılan itiraz şekli bir itiraz olup maddi anlamda gerçek bir borç inkarını içermediğini, borçlunun gerek sözlü gerekse yazılı beyanlarındaki çelişkili ifadeler kötü niyetini ortaya koyduğunu, şekli ve maddi anlamda müvekkilinin alacağı sabit olduğunu, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itiraz haksız ve kötü niyetli olup tamamen alacağın geç tahsilini sağlamaktan ibaret olduğunu fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydı ile, davalı borçlunun kötü niyetli olarak yapmış olduğu itirazın iptaline, icra takibin devamını, davalının % 20 ‘dan az olmamak üzere İcra inkar tazminatına mahkum edilmesini, davalının temerrüde düştüğü takip tarihinden itibaren icrai faizin tahsiline, dava harç ve masrafları ile ücreti vekaletin karşı taraf üzerine tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili tarafından Mahkememize sunulan 07/09/2021 havale tarihli cevap dilekçesinden özetle; Müvekkilinin faaliyet yürüttüğü fabrika bahçesine bir kamelya yaptırmak ve kullanmak için … isimli ahşap ustası ile tavsiye üzerine görüşüp 2020 Ekim ayında anlaşıldığını, … isimli şahıs çalıştığı firma olan davacı adına hareket etmekte olduğunu malzemelerin kendilerinden olacağı sadece ödemenin müvekkilimiz tarafından yapılacağı konusunda sözlü olarak anlaşmaya varıldığını, kamelyanın yapımı tamamen … isimli şahıs tarafından yapıldığını, başta anlaşılan basit bir kamelya iken yapım aşamasında müvekkilin ilave istekleri ile yapılan işin maliyeti arttığını, müvekkili gerekli ödemeleri fazlası ile aşağıda izah edileceği üzere yapmış ve davacıya borcu kalmadığını beyan etmiştir.
Bilirkişi SMMM … tarafından Mahkememiz dosyasına sunulan 20/01/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda; “Davacı …’ın davaya konu olan faturaların Defter beyan sistemine kayıt edildiği Davalı firma … San.Tic.Ltd.Şti nin Davacı firmanın resmi banka hesaplarına ; 26.11.2020 tarihinde 10,000 TL, 09.12.2020 tarihinde 5.000 TL ve 16.11.2020 tarihinde 6.140 TL olmak üzere 21.140 TL ödemeler yapıldığı tespit edilmiştir. Sonuç olarak; Davacı …’ın davaya konu olan 34.234,75 TL tutarındaki satış faturalarını Defter Beyan sisteminin kayıtlarına girdiği, Davalı … San.Tic.Ltd.Şti tarafından Resmi banka hesapları aracılığı ile 21.140 TL ödemenin yapıldığı, Davacı … …’a 13.094,75 TL borcunun bulunduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor tanzim etmiştir.
Bilirkişi SMMM … tarafından Mahkememiz dosyasına sunulan 24/05/2022 havale tarihli bilirkişi ek raporunda; “davacı … defter kayıtlarına göre; davaya konu olan 34.234,75 TI tutarındaki satış faturalarını Defter Beyan sisteminin kayıtlarma girdiği, Davalı … San.Tic.Ltd.Şti tarafından Resmi banka hesapları aracılığı ile 21.140 TL ödemenin yapıldığı, Davalı firma … San.Tic.Ltd.Şti’nin Davacı … …’a 13.09475 TL borcunun bulunduğu, -Davah firma … San.Tic.Ltd.Şti ne ait defter kayıtlarında ise davaya konu olan 34.234,75 TL tutarındaki satış faturaların Kanuni defterlere kayıt edildiği,bu faturalara istinaen 21.140 TL si Finans Kurumlarından 15.000 ‘FL ise nakit olarak toplamda 36.140 TL lik bir ödemenin yapıldığı, Davalı firma … San.Tic.Ltd.Şti’nin Davacı firma …’dan 1.905,25 TL alacağının bulunduğu, Davalı firma ile davacı firma arasında bulunan 15.000 TL lik farkında nakit ödemelerinden kaynaklandığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde ek raporunu tanzim etmiştir.
Dava; İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasıdır.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı vekili davalı aleyhine İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davası açmıştır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan İİK.67. maddesinde; “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” şeklinde düzenlendiği,
Kötüniyet şartları bakımından;
İİK’nin 67/2. Maddesinde “… Takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine her iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red olunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminata mahkum edilir.” hükmü gereğince, itirazın iptali davasının alacaklı aleyhine sonuçlanması halinde borçlu lehine tazminata hükmedilecektir. Ancak bu tazminata hükmedilebilmesi için bazı şartların gerçekleşmesi gerekir.
Kötü Niyet Tazminatının Şartları;
A)Alacaklının borçlu hakkında icra takibinde bulunması;
B)Dava, davalı-borçlu lehine sonuçlanmalıdır;
C) Davacı, takibinde haksız ve kötü niyetli olmalıdır; ( İtirazın iptali davasının reddi halinde, talep eden borçlu lehine tazminata hüküm verilebilmesi için, icra takibinin haksızlığı yanında, ayrıca kötü niyetli olduğunun da kanıtlanması gerekir… (13. HD. 21/06/2006 T. … )) Borçlu lehine tazminata hükmedebilmek için alacaklının takibinin haksız olması yeterli değildir. Davacı- alacaklının takibe geçmede ve itirazın iptali davası açıp yürütmekte kötü niyetli olduğunun kanıtlanması gerekir.
Alacaklının kötü niyetli olduğunu davalı borçlu ispat etmelidir. Davalı, davacı/alacaklının, takip ve dava konusu alacağın hiç doğmadığını veya sona erdiğini bilmesine ya da bilebilecek durumda olmasına rağmen takip başlatıldığı ve dava açtığını ispatlamalıdır.
D) Davalı-Borçlu, talepte bulunmalıdır; borçlu lehine tazminata hükmedilebilmesi için borçlunun tazminat talebinde bulunması gerekir. Davalı- borçlu bu talebini cevap veya cevaba cevap dilekçesinde ileri sürmek zorundadır. (HMK. M. 141) ( Yargıtay Üyesi … ; İtirazın İptali, Menfi Tespit ve İstirdat, Tasarrufun İptali, İflas ve İflasın Ertelenmesi, Sıra Cetveline İtiraz Davaları, Genişletilmiş 4. Baskı)
6100 Sayılı HMK’nın 222. Maddesi;
“(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
(4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan
ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
(5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” gereğince,
Somut olayımızda; davalının ödemelerini, finans kurumları ile yapmadığı hususu, vergisel kaynaklı bir problem olduğu, ödemelerin yok sayılamayacağından davacının, dosya kapsamı, bilirkişi raporları, dosyadaki tüm bilgi belgeler tüm deliller değerlendirildiğinde de davacının davasının reddine,
Davalı yan kötüniyet tazminatı talebinde bulunmuşsa da, dosya kapsamına göre iddialar yargılamayı gerektirip davacının dava açmada haksız ve kötüniyetli olamayacağı sonuç ve kanaati ile kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
6100 Sayılı HMK 329 maddesi gereği yargılama gideri, disiplin hükümlerinin uygulanması talep edilmişse de şartlar oluşmadığından (dosya kapsamına göre) reddine karar verilmiştir. Bu sebeple davacının, davasının reddine, şartları oluşmadığından davalının kötüniyet tazminat talebinin reddine, davalı yan 6100 Sayılı HMK’nın 329. Maddesinin uygulanmasını talep etmişse de şartları oluşmadığından reddine dair Mahkememizce oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: GEREKÇESİ YUKARIDA AÇIKLANDIĞI ÜZERE
1-Davacının, davasının REDDİNE,
2-Şartları oluşmadığından davalının Kötüniyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Davalı yan 6100 Sayılı HMK’nın 329. Maddesinin uygulanmasını talep etmişse de şartları oluşmadığından REDDİNE,
4-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 17,09-TL eksik harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
8-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin 6325 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
9-Davalı tarafından yapılan 37,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
10-Davacı tarafça depo edilip kullanılmayan gider avansının bulunması halinde karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, bağımsız ve tarafsız Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından KESİN olmak üzere karar verildi.22/02/2023

Katip … Hakim …