Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/158 E. 2021/541 K. 01.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA KARAR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:
KARAR NO:

HAKİM:
KATİP :

DAVACI:
VEKİLİ:
DAVALI:
VEKİLİ:
BİRLEŞEN KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
…E. …K. SAYILI DOSYASINDA ;
DAVACI:
VEKİLİ:
DAVALI:
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:
KARAR TARİHİ:
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH:

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 28/02/2018 tarihli dilekçesiyle; davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS poliçesi yapılan …plakalı aracın 10/08/2014 tarihinde …ili, … ilçesi, … Mahallesi … Kavşağı üzerinde sürücüsü …’ın sevk ve idaresinde iken müvekkili davacı sevk ve idaresindeki araca çarpması sonucu çift taraflı yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, kazada davalı sigorta şirketi tarafından sigortası yapıldığını, …plaka sayılı aracın sürücüsünün tam ve tek kusurlu olduğunu, dava konusu kaza sonrasında müvekkili tarafından uğramış olduğu maddi zararların tazmini için davalı sigorta şirketi tarafından …sayılı hasar dosyası üzerinden 33.390,00 TL. maddi tazminat ödemesi yapıldığını, müvekkilinin gerçek maluliyet oranı, yaşı ve maddi tazminata etki eden diğer hususlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde davalı sigorta şirketi tarafından yapılan maddi tazminat ödemesi fahiş derece eksik ve yetersiz olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin talepleri saklı kalmak kaydıyla, 50,00 TL. geçici iş göremezlik tazminatı, 50,00 TL. sürekli iş göremezlik tazminatı, 50,00 TL. bakıcılık gideri ve 50,00 TL. SGK tarafından karşılanmayan ve belgeye de bağlanması mümkün olmayan kaçınılmaz tedavi giderleri olmak üzere toplam 200,00 TL. maddi tazminatın (belirsiz alacak) davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek en yüksek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalı vekili 28/03/2018 tarihli davaya cevap dilekçesinde; Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, ancak aracın söz konusu poliçe teminatı altına alınmış teminatın tamamen ve otomotik olarak ödeneceği anlamına gelmediğini, yargılamaya konu kazaya karışan araçların ve şahısların kusur dağılımana ilişkino lan maddi gerçeğin, mahkemece İstanbul Teknik Üniversitesi vs. gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişi heyetinden alınacak ayrıntılı ve gerekçeli rapor tanzimi ile saptanması gerektiğini, davaya konu soruşturma dosyası olan … Cumhuriyet Başsavcılığının …Sor. Sayılı dosyasının kusur durumunun tespiti açısından bekletici mesele yapılması gerektiğini, öncelikle olaydaki kusur durumunun bilirkişi marifetiyle tespitini,davacının gerçekten geçici iş göremezlik dönemlerinin ve sürekli beden gücü kaybının varlığının tespit edilmesi, kazanç kayıplarının değerinin hesaplanması, SGK tarafından davacılara yapılan bir ödemenin olup olmadığının sorulması, var ise hatır taşımacılığı indirimlerinin uygulanması gerektiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesi ve yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/12/2018 tarih …E. …K. sayılı birleştirme kararı ile dosya Mahkememiz dosyası içerisine gönderildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. …K. sayılı dosyasında davacı vekilinin 06/11/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı …A.Ş. Tarafından …poliçe numarası ile ZMSS yapılmış …plaka sayılı aracın 10/08/2014 tarihinde …ili, … ilçesi, … Mahallesi, … Kavşağı üzerinde sürüsücü … sevk ve idaresinde iken müvekkili davacı …sevk ve idaresindeki araca çarpması sonucu çift taraflı yaralamalı trafik kazasının meydana geldiğini, bahse konu trafik kazasının oluşumunda davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS yapıldığını, …plaka sayılı aracın sürücüsü …’ın %100 kusurlu olduğunu, dava konusu trafik kazasına bağlı olarak müvekkilinin uğradığı zararlar için Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nde …Esası ile dava açtıklarını, açılan dava dosyasında aldırılan maluliyet raporu ile müvekkilinin maluliyetinde bu kaza nedeniyle artış meydana geldiğini, buna ilişkin bilirkişi raporunun kendilerine 02/10/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, 03/10/2018 tarihinde buna ilişkin başvuru dilekçelerinin ve ekinde bulunan maluliyetine ve trafik kazasına bağlı olarak maluliyetin artışına ilişkin belgeleri gönderdiklerini, başvuruda bulunduklarını ancak sigorta şirketine 05/10/2018 tarihinde belgelerin tebliğ olmasına rağmen bir geri dönüşte bulunulmadığını, bu nedenlerle Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nde bulunan …Esas sayılı dosya üzerinden tensiple birlikte birleştirme taleplerinin olduğunu, dosyaların birleştirilmesi ile yargılama giderleri ve ücreti vekaletin de davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
… Cumhuriyet başsavcılığının …Sor. Sayılı dosyasına ilişkin belge suretleri Uyap üzerinden dosyamıza getirtilmiş, İlgili Hastanelere müzekkereler yazılarak davacının tedavi dosyaları istenilmiş, Trafik Tescil Şube Müdürlüklerine müzekkere yazılarak ilgili belge suretleri ve SGK İl müdürlüğüne ve Davalı sigorta şirketine müzekkereler yazılarak ilgili belge suretleri dosyamıza getirtilmiş, Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi başhekimliğinden maluliyete ilişkin 3 kişilik heyet raporu, Ankara Adli Tıp Kurumundan kusura ilişkin rapor ve tazminat bilirkişisinden rapor alınmış ve raporların taraflara tebliği sağlanmıştır.
Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi başhekimliğinden maluliyete ilişkin 06/09/2018 tarihli heyet raporu ile ; 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre, şahsın yaşına göre %59 oranında kalıcı sakatlık niteliğinde olduğu , 6111 sayılı kanun kapsamında tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılandığı, kişinin dosya kapsamında fatura SGK tarafından karşılanmayan tedavi masraflarının olmadığını, ancak bu tür bir yaralanmada bir takım fatura edilemeyen masrafların olacağını, bu harcamaların SGK ödeme kapsamı dışında olduğunu, kaçınılmaz giderlerin yapılan masrafların niteliği yapıldıkları tarih ve yerler tam olarak bilinmediğini, yaralanmanın ağırlık ölçüsü dikkate alındığında bu tür giderlerin 2.000,00 TL. olarak değerlendirildiğini, (bu değerlendirme yapılırken yaranın ağırlık ölçüsü kişinin tedavi olduğu merkezle yerleşim yeri gibi unsurların göz önüne alındığını), mevcut arızasının iyileşme süresinin 4 ayı bulacağı, 4 ay boyunca kazanç kaybının ve bakıcı giderlerinin de eklenmesinin uygun olacağını, bu hesaplanan giderin SGK tarafından karşılanmayacağını, giderlerin sigorta şirketi veya kusurlu tarafça kusur oranında paylaştırılmasının uygun olacağını rapor etmişlerdir.
Ankara Adli Tıp Kurumu Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı’nın 18/02/2019 tarihli raporuna göre ; Sürücü …%75 oranında kusurlu, sürücü …’ın %25 oranında kusurlu olduğu rapor edilmiştir.
Tazminat Hesaplama Bilirkişisi …08/04/2019 havale tarihli raporuna göre ise ; davacının vücut bütünlüğünün ihlalinden nihai ve gerçek maddi tazminatı ; geçici iş göremezlik nedeniyle maddi zararı 891,00 TL. işgücü kaybı nedeniyle maddi zararı 119.619,00 TL. tedavi ve bakım gideri maddi zararı 1.634,00 TL. olmak üzere toplam 122.144,00 TL. verilen bilgi ve belgeler esas alınarak, yapılan değerlendirmeler ve hesaplamaya esas kabuller neticesinde davacı Selim Demirarslan’ın hesaplanan geçici ve sürekli iş göremezlik, tedavi ile bakım giderlerinden kaynaklı toplamda 122.144,00 TL. maddi tazminat alacağının bulunduğunu rapor etmiştir.
Davacı vekilinin 30/10/2019 tarihli talep artırım dilekçesi ile ; fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakkımız saklı kalmak üzere davamızın ve talep artırım dilekçelerinin kabulü ile 119.619,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 891,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 500,00 TL tedavi gideri alacağı, 891,00 TL bakıcı giderleri alacağı olmak üzere toplam 121.901,00 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek en yüksek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile davacı müvekkile verilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerine tahmiline karar verilmesini talep etmiş, aynı gün harcını yatırmıştır.
Mahkememizin 31/10/2019 gün …E. …K. sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiş, davalı sigorta şirketi vekili tarafından istinaf başvurusu üzerine dosya istinaf incelemesi için ilgili BAM’a gönderilmiş, Konya BAM 3. HD.nin 21/01/2020 tarih 2019/1477 E. 2020/68 K. sayılı ilamı ile de ; “2918 sayılı KTK’nun 111. maddesi uyarınca, tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler. Yasa’nın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalinin açıkça ve ayrıca istenmesine gerek olmayıp, dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi, yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir. Yasada belirtilen 2 yıllık süre, hak düşürücü süre olup mahkemece re’sen dikkate alınması gerekir. Somut olayda; davalı sigorta şirketlerince ödeme yapıldığı, KTK 111/2 maddesine göre 2 yıllık hak düşürücü sürenin dolup dolmadığı anlaşılamamaktadır. İDM tarafından yapılması gereken ödeme ve varsa ibra belgelerinin getirtilerek tarafların tüm delillerinin toplanarak, 2 yıllık süre, hak düşürücü sürenin dolup dolmadığının belirlenerek karar verilmesi gerekmektedir.” gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusu kabul edilerek Mahkememizin kararı HMK. nın 353/1-a.6 maddesi gereğince kaldırılarak gönderilen dosya Mahkememizin …E. sırasına kaydedilmiştir.
Mahkememizin …esas sayılı dosyası üzerinden tensip yapılarak duruşma günü verilmiş, 09/11/2020 tarihli duruşma ile dosya üzerinden karar verilmiş, Mahkememizin 09/11/2020 tarih …Esas …karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş, davalı sigorta şirketi vekili tarafından istinaf başvurusu üzerine dosya istinaf incelemesi için ilgili BAM’a gönderilmiş, Konya BAM . HD.nin 23/03/2021 tarih …E. …K. sayılı ilamı ile de ; “Bu durumda dosyanın tümüyle 2014 -2018 yıllarına ilişkin tüm tıbbi bilgi ve belgelerin dosyaya kazandırılmasından sonra adli tıp kurumu başkanlığına gönderilerek trafik kazası sonucu oluşan yaralanmanın tedaviyle hangi tarihte tamamen sona erdiği, bu yaralanmadan dolayı belirlenip, davacı tarafın 2015 yılında belirlenen % 32 maluliyetine ilişkin rapordan sonra 2018 yılında alınan rapora göre dava konusu kazadan dolayı gelişen ve yeni ortaya çıkan bir durumun olup olmadığı varsa gelişen durum nedeniyle artan maluliyet oranının kaza tarihinde yürürlükte bulunan çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği uyarınca tespiti konusunda rapor alınmadan davanın kabulü yanlıştır. İlk derece mahkemesince davanın açıldığı tarihte ibraname tarihinden sonra ktk’nın 111. maddesinde belirtilen 2 yıllık hak düşürücü sürenin dolmuş olduğu tespit edilirse; ancak gelişen durumun varlığı halinde gelişen durumun sona ermesinden itibaren 2918 sayılı yasanın 111. maddesinde belirtilen 2 yıl içinde dava açılması gerektiği hususu dikkate alınmalıdır. gelişen durum; olay sonucu meydana geldiği halde, başlangıçta bilinen yaralanmalar dışında, sonradan ortaya çıkan veya gelişen, olaya bağlı vücut bütünlüğünü bozan sonuçlar olarak tanımlanabilir. gelişen durumun olup olmadığı ise her olaya özgü olarak kanıtlara göre değerlendirilir.(Yargıtay . HD’nin …E, …K , …E, …K ) Bu halde mevcut maluliyet raporunun içeriğinden, davacının kaza tarihi olan 10/08/2014 tarihinden sonra trafik kazasına bağlı olan maluliyet durumlarında “zaman içerisinde gelişen bir durum olup olmadığı” yönünden ayrıca ve açıkça bir tespit veya değerlendirme görülememiştir. bu nedenle hükme esas alınan sağlık kurulunun raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. mahkemesince yukarıda açıklanan içtihatlar kapsamında davacının tüm tedavi belgeleri getirtilerek dosya tümü ile adli tıp kuruluna gönderilerek; davacının yaralanması nedeniyle tedavileri tamamlanarak hangi tarihte sağlığına kavuşmuş sayılacağı, gelişen bir durum bulunup bulunmadığı, tedavilerinin ne zaman sona ereceği, vücut çalışma gücü kaybının hangi tarihte kesin olarak belirlenebilir duruma geldiği, olay tarihinde yürürlükte bulunan çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak rapor alınmalıdır. mahkemece bu hususta gerekli rapor alındıktan sonra gelişen durumun varlığı olup olmadığı da dikkate alınarak davalı sigorta şirketi açısından hak düşürücü sürenin dolup dolmadığı hakkında değerlendirme yapılması gerektiği halde eksik inceleme ile karar verildiği ” gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusu kabul edilerek mahkememizin kararı HMK. nın 353/1-a.6 maddesi gereğince kaldırılarak gönderilen dosya Mahkememizin …E. sırasına kaydedilmiştir.
Mahkememizin …esas sayılı dosyası üzerinden tensip yapılarak duruşma günü verilmiş, 08/07/2021 tarihli duruşma ile dosya Konya BAM . HD.nin 23/03/2021 tarih …E. …K. sayılı ilamında belirtilen hususları açıklayıcı rapor düzenlenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 22/09/2021 tarihli raporuna göre ; Davacı … 10.08.2014 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle; 03.08.2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için , 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kullanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak, Gr1 I (18A……….35)A %39, E cetveline göre % 32.3(yüzdeotuzikinoktaüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin 12(oniki) aya kadar uzayabileceği rapor edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde;
Dava, “trafik kazasından kaynaklana maddi tazminat” davasıdır.
Somut olayda ; davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS poliçesi yapılan …plakalı aracın 10/08/2014 tarihinde …ili, … ilçesi, … Mahallesi … Kavşağı üzerinde sürücüsü …’ın sevk ve idaresinde iken müvekkili davacı sevk ve idaresindeki araca çarpması sonucu çift taraflı yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, kazada davalı sigorta şirketi tarafından sigortası yapıldığını, …plaka sayılı aracın sürücüsünün tam ve tek kusurlu olduğunu, dava konusu kaza sonrasında müvekkili tarafından uğramış olduğu maddi zararların tazmini için davalı sigorta şirketi tarafından …sayılı hasar dosyası üzerinden 33.390,00 TL. maddi tazminat ödemesi yapıldığını, müvekkilinin gerçek maluliyet oranı, yaşı ve maddi tazminata etki eden diğer hususlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde davalı sigorta şirketi tarafından yapılan maddi tazminat ödemesi fahiş derece eksik ve yetersiz olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin talepleri saklı kalmak kaydıyla, 50,00 TL. geçici iş göremezlik tazminatı, 50,00 TL. sürekli iş göremezlik tazminatı, 50,00 TL. bakıcılık gideri ve 50,00 TL. SGK tarafından karşılanmayan ve belgeye de bağlanması mümkün olmayan kaçınılmaz tedavi giderleri olmak üzere toplam 200,00 TL. maddi tazminatın (belirsiz alacak) davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek en yüksek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmekle konunun 6098 sayılı TBK.nun 49.ve devam eden maddelerinde ve KTK. 85.vd.eden maddelerinde düzenlendiği, TBK’nun 49/1. maddesinde; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde, TBK’nun 51/1. maddesinde;”Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” şeklinde, KTK.85/1.maddesinde;”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” şeklinde, KTK. 86/1.maddesinde;”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” şeklinde,KTK.91/1.maddesinde;”İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde, KTK.92.maddesinde(6704 S.K. 4. Mad. İle değişiklik öncesi);” Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,f) Manevi tazminata ilişkin talepler.” şeklinde, KTK’nun 97.maddesinde(6704 S.K. 5. Mad. İle değişiklik öncesi);”Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.” şeklinde, KTK’nun 99.maddesinde(6704 S.K. 6. Mad. İle değişiklik öncesi);” Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” şeklinde düzenlemeler yapılmıştır.
Somut olayda; Mahkememiz dosyası Konya . HD.nin 21/01/2020 tarihli …E. …K. sayılı ilamı ile Mahkememizin kararını davalı vekilinin yapmış olduğu istinafta belirtilen zamanaşımı sürelerinin geçmiş olduğu, dolayısıyla zamanaşımı itirazlarının bulunduğu, Yüksek mahkemeninde zamanaşımı itirazlarının değerlendirilmemesi nedeniyle Mahkememizce verilen kararın yeniden yargılama yapılması için mahkememize gönderilmiş olduğu görülmüştür.
Dosyamızda yapılan incelemede öncelikle olarak Mahkememizin esas dosyası olan …E. Sayılı dosyası ile görülmeye başlanılan davamızda daha sonradan Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin …E. sayılı dosyanın birleşmiş olduğu, zaten açılan bu ikinci davanın bizim mahkememizce görülen davada alınan bilirkişi raporundaki maluliyet oranının artması neticesinde davacının bu artan maluliyete ilişkin yeni bir dava açtığı, söz konusu açılan bu davanın da Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin …E. olduğu, usul ekonomisi gereği her iki davanın birleştirildiği ve beraber yürütüldüğü görülmüştür.
Yapılan değerlendirmede, davalı tarafın da itiraz etmiş olduğu zamanaşımı süresi Mahkememizce açılan ve görülen dava olan …E. sayılı dosyada esas alınması gerekirken sehven bu durumun gözden kaçırıldığı, ancak daha sonradan açılan ve mahkememiz dosyası ile sonradan birleşen dosyada oluşan yeni maluliyet derecesini zamanaşımına tabi olamayacağından davacının ilk davada açmış olduğu ve talepte bulunmuş olduğu kısımların reddi ile birleşen dosyadaki talep edilen sürekli iş göremezlik tazminatı hakkında hüküm kurulması gerektiği kanaatine varılmıştır.
Bu nedenlerle davacının birleşen davada talep etmiş olduğu ve sonradan ıslah ile düzelttiği ve davacının uğramış olduğu sürekli iş göremezlik tazminatı olan 119.619,00 TL.nin ihbarda bulunduğu tarihten itibaren izleyen 8 iş günü olan 18/10/2018 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Davacının diğer talepleri olan geçici iş göremezlik zararı, SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri ve bakıcı giderleri taleplerinin zamanaşımı yönünden reddine karar vermek gerekmiş ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Mahkememizin …esas …karar sayılı ilamı ile davacının talebi olan ve mahkememizin maluliyete ilişkin bilirkişi raporunda belirlenen maluliyet artışına isabet eden kalan bakiye olan 119.619,00 TL’lik kısmının 28/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tespit edilen tazminata hükmedilmiştir. Mahkememizin verdiği karar davalı …şirketince istinaf edilmiş Konya Bölge Adliye Mahkemesi .hukuk Dairesinin 23/03/2021 tarih …esas …karar sayılı ilamı ile yeniden değerlendirilerek davamıza dayanak olan davacı tarafın 2015 yılında belirlenen %32 maluliyetin daha sonradan alınan raporda %59 a çıktığı, bu fark nedeniyle mahkememizce hüküm kurulduğu ancak 2018 de alınan raporun çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliğine göre rapor alınması gerektiği , ayrıca KTK 111.maddesinde belirtilen 2 yıllık hak düşürücü sürenin dolmuş olduğu tespit edilirse ancak gelişen durumun sona ermesinden itibaren KTK 111.maddesi uygulanacağı dikkate alınması gerektiği dolayısıyla istinaf mahkemesince mahkememizden çalışma gücü ve meslek kazanma gücü yönetmeliğine göre rapor alınarak davalı sigorta şirketi hakkında hak düşürücü sürenin dolup dolmadığının değerlendirilmesi , değerlendirilmeden karar verildiği gerekçesiyle bozulduğu, bu nedenle mahkememizin …esas …karar sayılı ilamının yeniden rapor alınarak KTK 111.maddesinin değerlendirilerek hüküm kurulması gerekçesiyle bozulduğu anlaşıldı. Mahkememizin bozulan …esas …karar sayılı ilamı …esas numarası ile yeniden görülmeye başlanmış , Konya BAM .hukuk Dairesi’nin …esas …karar sayılı ilamında işaret edildiği üzere mahkememiz dosyası İstanbul ATK’ya gönderilmiş, ve maluliyet raporu alınması istenmiştir. Ancak söz konusu rapor mahkememize gelip taraflara tebliğ edilmiştir. ATK’nın mahkememize gönderdiği raporda maluliyet oranı %32,3 e düşmüştür. Taraf vekilleri söz konusu rapora karşı beyanda bulunmuş özellikle davacı vekili yeniden rapor alınmasını talep etmiş ise de davacı vekilinin talebi reddedilmiştir.
Söz konusu rapor ve raporda belirtilen maluliyet oranı esas alındığında mahkememizin daha önce karar veren dosyasında maluliyet oranının %32’den %39’a çıkması nedeniyle ve bu durumun taraflar arasında yani davalı ile davacı arasında yapılan ödeme nedeniyle oluşturulan ibranameden itibaren 2yıl içerisine ortaya çıkması kabul görülerek davacının o dönem ki maluliyet oranının %32’den %59’a çıkması nedeniyle ve bu ortaya çıkma durumunun KTK 11.maddede belirtilen 2 yıllık hak düşürücü süre içerisinde ortaya çıktığı nazara alınarak davacının diğer talepleri reddedilerek sadece sürekli iş gücü kaybı nedeniyle mahkememizce hüküm kurulmuştu.
Ancak BAM tarafından bozulan kararda yeni yönetmelik ölçütlerine göre alınan raporda maluliyet oranının yeniden %32,3 e düşmesi nedeniyle davacının bu yönüyle yeni bir maluliyet oranı oluşmadığından davacının önceki ödenen tazminattan başka ilave bir tazminat hakkına sahip olmayacağı bu nedenle davasının reddine karar verilmesi gerektiğine kanaat oluşmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 35,90 TL harç, birleşen dosyada alınan 35,90 TL peşin harç ve 416,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 487,80 TL harçtan mahsubu ile davacı tarafça fazladan yatırıldığı anlaşılan 428,50 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan hem esas dosyamızda hem de birleşen dosyadaki yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafından yapılan 5,20 TL vekalet harcı, 11,00 TL istinaf avansı, 162,70 TL tehiri icra karar harcı, 4.168,96 TL istinaf karar harcı, 553,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 4.901,16 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Davalının birleşen dosyada yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer OLMADIĞINA,
6-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili için 4.080,00 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Taraflarca bu dosya ve birleşen dosyaya yatırılan gider avansından artan kısmın, kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin istek halinde ilgili taraflara iadesine, karar kesinleşinceye kadar iade alınmaz ise gider avansının artan kısmının 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde re’sen ilgili taraflara İADESİNE,
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/11/2021

Katip Hakim