Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/155 E. 2023/158 K. 15.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
KARARIN MAHİYETİ : KABUL

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20.11.2017 günü saat 15:15 sıralarında sigortalı araç sürücüsü …’ün, idaresindeki … plaka sayılı kamyoneti ile Seydişehir ilçesi istikametinden Konya ili istikametine seyri sırasında, aynı istikamette seyreden sürücü … yönetimindeki … plaka sayılı kamyonetin arka kısmından çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında, sigortalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkili … ağır şekilde yaralanmış ve malul kaldığını, … ile … hakkında, taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan Konya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma ve … Karar sayılı dosyasında, şikâyet yokluğu nedeni ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, kazaya karışan ve … adına kayıtlı olan … plaka sayılı kamyonet, 15.11.2017-15.11.2018 vade tarihli ve … nolu Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalandığından, sigortacı sıfatı ile davalının sorumluluğuna gidildiğini, Müvekkile, Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Ortopedi Servisi tarafından düzenlenmiş 20.11.2017 tarih ve … protokol nolu Hasta Epikriz Raporu’nda görüleceği gibi “sol dirsek çıkığı ve olekranon (dirsek) kırığı” nedeni ile ameliyat edilmiş, Türk Kızılayı Ticaret Borsası Hastanesi tarafından tedavi olduğunu, Müvekkilinin, … doğumlu olup kaza tarihinde ve halen zaman kavramı olmayan, ayrıca günün 24 saati süren bir faaliyet olan ve ağır bir işçilik niteliği bulunan ev hanımı olarak çalıştığını, mevcut yaralanması nedeni ile uzunca bir süre tedavi gören ve tedavileri beklenen sonucu vermeyen müvekkilinin, yaralanmasına bağlı olarak efor kaybına uğrar şekilde malul kaldığını ve aradan geçen süre zarfında maluliyetinde artış da olduğunu, müvekkilinin, tedavi ve iyileşme süresinde yaralanmasının niteliği gereği bakıcıya muhtaç kalması sonucu bakıcı gideri zararı ile tedavisi için SGK tarafından karşılanmayan kaçınılmaz tedavi giderleri de olduğunu, davalı sigortacının, geçici iş göremezlik süresinde uğranılan maddi zarar, tedavi ve iyileşme süresinde uğranılan bakıcı gideri zararı ile SGK tarafından karşılanmayan ve fatura edilemeyen kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararı da tazmin etme sorumluluğu olduğunu, Şöyle ki; 6100 sayılı HMK’nin 107. maddesine göre açılan belirsiz alacak davasında fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere müvekkilinin; a-) Geçici iş göremezlik süresinde uğradığı maddi zararı b-) Oluşan ve artan maluliyeti nedeni ile uğradığı maddi zararı c-) Tedavi ve iyileşme süresinde bakıcı giderinden doğan maddi zararı d-) Kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararı ( her bir talep için 1,00 ) olmak üzere şimdilik 4,00TL maddi tazminatın, kaza tarihinde geçerli kişi başı poliçe limitleri ile sınırlı olarak 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 88/1 ve 99/2 maddeleri ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 61 ve 163/1 maddeleri gereğince teselsül hükümlerine göre taleplerimizin reddedildiği ve temerrüdün oluştuğu 16.02.2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan müteselsilen alınarak müvekkileye verilmesine, Dava şartı arabuluculuk faaliyeti ile açılan eldeki dava yönünden; a-)Zorunlu olması nedeni ile Arabuluculuk faaliyeti için yapılan giderler, Sarfına mecbur kalınacak yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yüklenmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Haksız ve mesnetsiz davanın esastan ve usulden reddini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi hekimleri tarafından oluşan bilirkişi heyeti Doç. Dr. …, Doç. Dr. … ve Prof Dr. … tarafından düzenlenen 24/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda; “Davacı …. nin 20.11.2017 tarihinde uğradığı trafik kazası neticesinde yaralandığı, sol dirsekte olekranon kırığı geliştiği, 11.08.2021 tarihinde yapılan Muayenelerinde 1 cm lik atrofi saptandığı olduğu, şahsın sa etini kutlandığını ettiği, şahsın … olup olay tarihinde 43 yaşın içerisinde olduğu, şahsı meslek grup numarasıl1 (düz işçi) olduğu anlaşılmakla; 1-11.10.2008 tarih ve 7021 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oran Tespit İşlemleri Yöneti eliği göre;VII 18A 3A; %7(1/2 takdir alındığında %4 olduğu, sol el olmasından dolayı 4/5 i alındığında 43.2 olduğu), Kişinin yaşına (E cetveli) göre sürekli iş göremezlik (kalıcı sakatlık) oranının %3.1(yüzdeüçnoktabir) olduğunu, 2-Şahsı tedavi eden h kimler tarafından verilmiş herhangi bir geçici iş göremezlik ya da istirahat raporuna dosya kapsamında rastlanılm akla birlikte, mevcut yaralanmasının emsallerine göre iyileşme süresinin A(dört) aya kadar Uzayabileceği, 4(dört) aylık süre Zarfında kişinin herhangi bir gelir getirecek işte çalışamayacağını, bu sürenin geçici iş görmezlik süresi oldrak değerlendirilmesi gerektiği, bu süre zarfında kişinin %100 oranında malul olduğunun kabulünün gerekeceği, edilemeyen (özel diyet, ulaşım, rehabilitasyon, pansuman, özel hastane muayene farkı gibi vb.) masraflalın olacağını, kaçınılmaz giderlerin yapılan Masrafların niteliği, yapıldıkları tarih ve yerler İ ayrı kaleme alınmasının mümkün olmadığı, yaralanmanın ağırlık ölçüsü de dikkate alındığında bu tür giderlerin 2.000,00 TL olarak değer!endirildiğini(bu tutarın 500,00TL si ulaşım gideri, 1.500,00TL İ e vs. gideri olarak değerlendirildiği, bu değerlendirme yapılırken yaranın ağırlık ölçüsü, kişinin tedavi olduğu mörkezle, yerteşim yeri gibi unsurların göz önüne alındığı), toplamda 3.762,00 TL tutarında olduğu, Tedavi sırasında veya Solasında yapılması zorunlu dolaylı harcamalara ilişkin kaçınılmaz tedavi giderlerinin tespitinde; a)Refakatçi, özel bakıcı ved özel beslenme giderleri, b)Yol giderleri (hastanın ve yakınlarının hastanelere, sağlık kurumltarına, doktor Muayenehanelerine, fizik tedavi yerlerine gidip gelme yol giderleri). |o)Hastanın başka bir şehirtle veya yurt dışında tedavisi gerekiyorsa, kendisinin ve Yakınlarının (otomobil, otobüs, tren, uçak gibi) taşıt giderleri. d)Tedavi için gidilen yerdelhastanın ve yakınlarının otel, lokanta, ulaşım gibi barınma ve beslenme giderleri, e)Haksız eyleme Uğranıldığı veya kaza geçirildiği sırada, hastanın yakınları uzak bir yerleşim yerinde iseler, onların hastanın tedavi gördüğü kbnte geliş gidiş Ulaşım giderleri ile geldikleri yerde otel, lokanta gibi barınma ve beslenme giderleri. İ)Hastaneden Çıktıktan sonta evde bakımı sürdürülen yaralı için eve gelip giden iğneci, pansumancı, fizyoterapist gibi kişilere ödenen ücretler, g)Hekimlerce gerekli görülmesi durumunda kaplıca, ılıca, dağ veya deniz kıyısı gibi hava değişim yerlerine ödenen paralar. H)Tedavisi somutlaşmasına arşın, bir süre toplu taşıma araçlarına binemeyen veya kendi otomobilini kullanamayan hastanın işe gidiş geliş tâksi ücretlerinden, toplu taşıma ücretlerinin veya kendi aracının benzin paralarının indiriminden sonra aradaki farktan oluşan harcamalar. Av. … , Tazminat Davalarında Geçici İşgöremezlik Zararları ve Tedavi Giderleri, Legal Yayıncılık, 2004, Kriterlerinin dikkate alındığı, 4-İyileşme süresinin dört aya kadar uzayabileceği bu sürenin 2(iki) ayında bir başkasının bakım ve yardımına ihtiyaç duyacağı tespitleri ile düzenlenen rapor mahkemenin takdirine sunulmuştur.” şeklinde rapor tanzim etmişlerdir.
Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı tarafından düzenlenen 29/09/2021 tarihli bilirkişi raporundan özetle; ” olayda; A) Sürücü …’ün %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, B) Sürücü …’in kusursuz olduğuna oy birliğiyle karar verilen müşterek rapordur. ” şeklinde rapor tanzim edilmiştir.
Bilirkişi Av. … tarafından düzenlenen 03/02/2022 havale tarihli bilirkişi raporundan özetle; “1) Hesaplama, davalı sigorta şirketinin ZMS sigortacısı olduğu araç sürücüsüne atfedilen 96100 oranındaki kusura göre yapılmıştır. Davacıya kusur aftedilmediği için kusur indirimi yapılmamıştır. 2) Davacı …’un 20.11.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasında yaralanmasından mütevellit artan maluliyeti nedeniyle uğradığı; – Geçici iş göremezlik maddi zararı 5.501,25 TL- Bakiye Sürekli iş göremezlik maddi zararı 35.389,55 TL, Bakıcı gideri maddi zararı 3.713,76 TL, Tedavi giderleri maddi zararı 3.762,00 & olarak hesaplanmıştır. 3) Hesap edilen tazminatlar 2017 yılı belirlenen ZMMS Poliçesi teminat limitleri dâhilindedir. 4) İşbu bilirkişi raporu takdiri ve gereği mahkemenize ait olmak üzere tarafımdan tanzim edilmiştir.” şeklinde rapor tanzim etmiştir.
Bilirkişi Av. … tarafından düzenlenen 25/04/2022 tarihli bilirkişi 1. ek raporundan özetle; “1) Hesaplama, davalı sigorta şirketinin ZMS sigortacısı olduğu araç atfedilen 96100 oranındaki kusura göre yapılmıştır. Davacıya kusur aftedilmediği indirimi yapılmamıştır. 2) Davacı …’un 20.11.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasında yaralanmasından mütevellit artan maluliyeti nedeniyle uğradığı; Geçici iş göremezlik maddi zararı 5.501,25 TL, Bakıcı gideri maddi zararı 3.713,76 TL, Tedavi giderleri maddi zararı 3.762,00 TL, Bakiye Sürekli İş Göremezlik maddi zararı a) PMF 1931 Yaşam Tablosuna göre 25.579,39TL, b) TRH 2010 Yaşam Tablosuna göre 35.389,55TL olarak hesaplanmıştır. 3) Hesap edilen tazminatlar 2017 yılı belirlenen ZMMS Poliçesi teminat limitleri dâhilindedir. 4) İşbu bilirkişi 1.ek raporu takdiri ve gereği mahkemenize ait olmak üzere tarafımdan tanzim edilmiştir.” şeklinde rapor tanzim etmiştir.
Bilirkişi Av. … tarafından düzenlenen 06/01/2023 tarihli bilirkişi 2. ek raporundan özetle; “1) Hesaplama, davalı sigorta şirketinin ZMS sigortacısı olduğu araç sürücüsüne atfedilen 96100 oranındaki kusura göre yapılmıştır. Davacıya kusur atfedilmediği için kusur indirimi yapılmamıştır. 2) Davacı …’un 20.11.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasında yaralanmasından mütevellit artan maluliyeti nedeniyle uğradığı; Geçlci iş göremezlik maddi zararı 5.501,25 4TL- Bakıcı gideri maddi zararı 3.713,76 TL, Tedavi giderleri maddi zararı 3.762,00 TL,- Bakiye Sürekli İş Göremezlik maddi zararı a) TRH 2010 Yaşam Tablosuna göre 70.087,55TL b) PMF 1931 Yaşam Tablosuna göre 50.460,666 olarak hesaplanmıştır. 3) Hesap edilen tazminatlar 2017 yılı belirlenen ZMMS Poliçesi teminat limitleri dâhilindedir. İşbu bilirkişi 2.ek raporu takdiri ve gereği mahkemenize ait olmak üzere tarafımdan tanzim edilmiştir. ” şeklinde rapor tanzim etmiştir.
Mahkememiz dosyasına kazandırılan bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Davacı vekilinin 30/01/2023 havale tarihli dava değer artırım dilekçesinden özetle; davaların esası hakkındakı beyanları; 1-) 6100 sayılı HMK’nın 107/2 madde ve fıkrası gereğince vermiş olduğumuz
talep artırım dilekçemizin, davalı vekiline tebliğine, 2-) Fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak üzere müvekkilinin; a-) Geçici iş göremezlik süresinde uğradığı maddi zararı olarak ; 5.501,25 t
b-)Sürekli iş göremezliği nedeni ile uğradığı maddi zararı olarak ; 50.460,66TL c-) İyileşme süresinde bakıcı giderinden doğan maddi zararı olarak; 3.713,76 TL, d-) Kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararı olarak ; 3.762,00TL olmak üzere toplam 63.437,67TL maddi tazminatın, kaza tarihinde geçerli kişi başı poliçe teminat limitleri ile sınırlı olarak temerrüdün oluştuğu 16.02.2021 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkileye verilmesine, 3-)Dava şartı arabuluculuk faaliyeti ile açılan eldeki dava yönünden zorunlu olması nedeni ile Arabuluculuk faaliyeti için yapılan giderler ile sarfına mecbur kalınan yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; “Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)” davasıdır.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekili davalı aleyhine Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davası açmış, davalı yan yasal süresi içerisinde cevap dilekçesini ibraz etmiştir.
20.11.2017 günü saat 15:15 sıralarında sigortalı araç sürücüsü …’ün, idaresindeki … plaka sayılı kamyoneti ile Seydişehir ilçesi istikametinden Konya ili istikametine seyri sırasında, aynı istikamette seyreden sürücü … yönetimindeki … plaka sayılı kamyonetin arka kısmından çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında, sigortalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkili … ağır şekilde yaralanmış ve malul kaldığını, kazaya karışan ve … adına kayıtlı olan … plaka sayılı kamyonet, 1 … nolu Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı anlaşılmıştır .
Bilirkişi Av. … tarafından düzenlenen ve hükme esas alınan 2. ek raporunda; ” 1) Hesaplama, davalı sigorta şirketinin ZMS sigortacısı olduğu araç sürücüsüne atfedilen 96100 oranındaki kusura göre yapılmıştır. Davacıya kusur atfedilmediği için kusur indirimi yapılmamıştır. 2) Davacı …’un 20.11.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasında yaralanmasından mütevellit artan maluliyeti nedeniyle uğradığı; Geçlci iş göremezlik maddi zararı 5.501,25 4TL- Bakıcı gideri maddi zararı 3.713,76 TL, Tedavi giderleri maddi zararı 3.762,00 TL,- Bakiye Sürekli İş Göremezlik maddi zararı a) TRH 2010 Yaşam Tablosuna göre 70.087,55TL b) PMF 1931 Yaşam Tablosuna göre 50.460,666 olarak hesaplanmıştır. 3) Hesap edilen tazminatlar 2017 yılı belirlenen ZMMS Poliçesi teminat limitleri dâhilindedir.” şeklinde rapor tanzim ettiği,
Ayrıca konu ile ilgili olarak 6098 sayılı TBK.49.-56.maddeleri ve KTK.85. ve devam eden maddelerinde düzenlendiği TBK.49/1. Maddesinde; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde, TBK.54.maddesinde; “Bedensel zararlar özellikle şunlardır:1. Tedavi giderleri.2. Kazanç kaybı.3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.” şeklinde, TBK’nun 56/1.maddesinde;”Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.” şeklinde, (haksız fiil, doktrinde hukuka aykırı zarar verici eylem olarak tanımlanmakta ve unsurları; eylem, hukuka aykırılık, zarar, kusur ve uygun illiyet bağı olarak belirlenmektedir, bu durumda haksız fiilden söz edebilmek için “1) hukuka aykırı bir eylem bulunmalı, 2)eylemden kaynaklı bir zararın olması, 3)zarar veren kişinin kusuru bulunması” ya da yasaca sorumlu olması” zarar ile kusur arasında uygun illiyet bağı bulunması gerekir) KTK.85. maddesinde;”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar……………….İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” şeklinde, KTK’nun 86/1.maddesinde;”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” şeklinde, KTK’nun 91/1.maddesinde;”İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde, KTK’nun 92.maddesinde(6704 S.K. 4. Mad. İle değişiklik öncesi);”Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler, d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar, f) Manevi tazminata ilişkin talepler.” şeklinde, KTK’nun 97.maddesinde(6704 S.K. 5. Mad. İle değişiklik öncesi);”Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.” şeklinde, KTK’nun 99.maddesinde (6704 S.K. 6. Mad. İle değişiklik öncesi);” Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” şeklinde düzenlemeler yapıldığı, görülmüştür.
Güç Kaybında Sonradan Oluşan Artışlar
1-Beden Gücü Kaybında Sonradan Artışlar Yeni Bir Dava Konusudur
Beden gücü kayıp oranındaki her artış yeni bir olgu, önceki iş göremezlik oranından bağımsız bir yeni dava konusudur. Bu yeni durum için artış oranında maddi ve manevi tazminat istenebilir. İlk dava sonuçlandıktan sonra beden gücü kaybının artması nedeniyle açılan yeni davada, önceki davada verilen karar bu yeni dava için kesin hüküm kabul edilmez; yalnızca ilk davadaki olgular kanıt olarak değerlendirilebilir.
Artan beden gücü kaybı için, maddi tazminattan ayrı manevi tazminat istenmesi, manevi tazminatın bölünmezliği ilkesine de aykırı değildir. Beden gücündeki artış oranında istenecek manevi tazminat, ilk davadaki manevi tazminat isteminden bağımsızdır.
2-Beden Gücü Kaybındaki Her Artış, Yeni Bir Zamanaşımının Başlangıcıdır
Yargıtay’ın yerleşik kararlarına göre, beden gücü kaybındaki her artış yeni bir olgu yeni bir hak arama konusu olduğu için her artışta zamanaşımı yeniden işlemeye başlar. Başka bir anlatımla bedensel zararlarda zamanaşımının başlangıcı, beden gücü kaybına ilişkin raporun kesin öğrenildiği tarih olduğundan her artışta yeni bir zamanaşımı süresi işlemeye başlar, olay tarihinden ve ilk beden gücü kaybının saptandığı tarihten sonra, aradan kaç yıl geçmiş olursa olsun, beden gücündeki sonraki artışlar ile ilk olay ve ilk sakatlık arasında nedensellik bağı kurulabiliyorsa, beden gücü kaybına ilişkin son raporun öğrenildiği ve yeni bir dava hakkının doğduğu tarihten başlayarak yeni bir zamanaşımı süresi işlemeye başlayacaktır.
Karar örnekleri: Maluliyet oranında bir artma olduğu taktirde, bu durum yeni bir olgu olup artan miktar için ayrı bir dava açılabilmesi mümkündür. Artan maluliyet farkı için ayrıca manevi tazminat da istenebilir. (HGK. 12/03/2008, E. … K. … )- ilk dava sonuçlandıktan sonra, maluliyet oranında artış olmuşsa, yeni bir dava açılarak maddi ve manevi tazminat istenebilir. ( . HD. 21/02/1994 E. … -K. 1994/1301)- beden gücü kayıp oranındaki her artış ayrı bir maddi olgudur. Önceki işgöremezlikten bağımsız olarak tazmini gerekir. Öyle ki, zarar görenin önceki davada hakkını saklı tutmamış olması, gelecekteki gelişmelere dayanarak yeni bir dava ile artan zararını istemesini engelleyen bir kesin hüküm kabul edilemez. ((. HD. 29/06/2000, E. … -K. … )- maluliyetin sonradan artması halinde, yeni bir dava ile artan zararı karşılayacak miktarda maddi ve manevi tazminat istenebilir. ( . HD. 15/01/1974, E … K… )- İş kazası sonucu maluliyet derecesinin artması halinde, artan kısım için yeniden tazminat davası açılabilir (. HD. 30/01/1957/… K. … )
Yargıtay . HD. 21/02/1994, E. … K. … sayılı kararında:” Maluliyet artışı nedeniyle, ilk davadan (13) yıl sonra açılan tazminat davasına ilişkin zamanaşımının başlangıcı, maluliyet artışının öğrenildiği tarihtir” denilmiştir. Yargıtay . HD. 23/03/1999, E. … -K. … sayılı kararında da “sürekli iş göremezlik oranında her artış ayrı bir olgudur. Anılan olguların oluştuğu günden zamanaşımının işlemeye başlayacağı Yargıtay’ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir” denmiştir. Başka karar örnekleri; iş göremezlik derecesinde her artış yeni bir zamanaşımının başlangıcıdır. ( HGK. 18/11/1970, E. … – K. … ) Artan işgöremezlik nedeniyle açılan davada 10 yıllık zamanaşımının başlangıcı işgöremezlik artışının hekim raporu ile tespit edildiği tarihtid. ( HD. 30/06/1969, E. … K. … ) Maluliyet derecesi sonradan artmış ise artış tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı hesaplanmalı, ancak artıştan önceki kısım olay tarihinden itibaren zamanaşımına tabi tutulmalıdır. (. HD. 28/11/1974 E. … K. … )- Meslek hastalığı nedeniyle maluliyet derecesinin her artış kaydedişi, zararların istenmesine ilişkin yeri bir zamanaşımı süresine tabi, yeni bir olgudur. Her maluliyet derecesinin zamanaşımı, bu derecenin kesinleştiği tarihten başlar (HGK 21/09/1977 E, … K. … ) (… Bedensel Zararlar, Sürekli İşgöremezlik Zararları, Geçici İş Göremezlik Zararları, Tedavi Giderleri, Yaşam Boyu Bakım Giderleri, Ekonomik Geleceğin Sarsılması )
Tüm bu açıklamalar ve yüksek mahkeme kararları ile birlikte eldeki dava değerlendirildiğinde; davalı vekilinin KESİN HÜKÜM İTİRAZININ yerinde olmadığı ( ilk kararın kanıt olarak kullanılabileceği) zamanaşımı definin yeni bir olgunun olması nedeniyle yerinde olmadığı, temerrüt tarihinin belirlenmesinde de eldeki dava maluliyetin artışından kaynaklı bir dava olduğundan hakkaniyet gereği talebin reddedildiği 16/02/2021 tarihinin temerrüt tarihi olarak kabulü gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Tüm bu hususlar ışığında mahkememiz dosyasına kazandırılan bilirkişi raporunun hukuka, oluşa ve dosya kapsamına uygunluğu değerlendirildiğinde ayrıca Yüksek Yargıtay kararları da dikkate alındığında araç ticari kullanımda olduğundan avans faizine hükmedilmiştir. Davacı …’un, davalı … Sigorta AŞ’e açtığı maddi tazminat davası nedeniyle; 5.501,25TL Geçici iş göremezlik, 3.713,76TL Bakıcı gideri,3.762,00TL Kaçınılmaz tedavi gideri ve 50.460,66TL Sürekli İş Göremezlik zararına bağlı olmak üzere toplam 63.437,67‬ TL maddi tazminatın sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 16/02/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte (sigorta şirketi poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair mahkememizde oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : GEREKÇESİ YUKARIDA AÇIKLANDIĞI ÜZERE
1-Davacı …’un, davalı … Sigorta AŞ’e açtığı maddi tazminat davası nedeniyle; 5.501,25TL Geçici iş göremezlik, 3.713,76TL Bakıcı gideri,3.762,00TL Kaçınılmaz tedavi gideri ve 50.460,66TL Sürekli İş Göremezlik zararına bağlı olmak üzere TOPLAM 63.437,67‬ TL maddi tazminatın sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 16/02/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte (sigorta şirketi poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 4.333,43-TL harçtan daha önceden ödenen toplam (peşin harç 59,30-TL, tamamlama harcı 217,00-TL) 276,30-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 4.057,13-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 10.150,03-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından sarfına mecbur kalınan 127,10-TL ilk yargılama harcı, 217,00-TL tamamlama harcı toplamı 344,1‬-TL nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından sarfına mecbur kalınan 11/08/2021 tarihli 1.186,00-TL’lik makbuzlar (Necmettin Erbakan Üniversitesi Döner Sermaye) ve 2.166,60-TL yargılama gideri toplamı 3.352,6‬-TL’lik yargılama giderinin davalıdan (sigorta şirketi poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
7-Davacı tarafından dava başında depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
8-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek dilekçe ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/03/2023

Katip Hakim
e-imzalıdır e-imzalıdır