Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/142 E. 2022/359 K. 30.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :… …
KATİP :… …

DAVACI :… – … …
VEKİLİ :
DAVALI :… – … …
VEKİLİ :

DAVA :Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 27/03/2021 tarihli dilekçesiyle; Davalı … ile davadışı ve fakat davacının eski İşveren’i … Ltd.Şti. arasında Arsa Payı Karşılığı İnşaat Yapım Sözleşmesi imzalandığını, işbu sözleşme gereği davalının hissedar olduğu arsa üzerine inşaat yapılacağını ve davalıya daire verileceğine, bu sözleşme gereği davalının arsa payının 02/11/2017 günü … Ltd. Şti. Ye devredildiğini, davalının inşaata başlanamaması nedeniyle geri kalan hissesini de devretmek istediğini, bunun üzerine davalı ile şirketin 205.000,00 TL ye anlaştığını, bu esnada şirketin işçisi olan davacının ileride yapılacak olan daireye sahip olmak amacı ile şirketle anlaştığını, anlaşma gereği davacının davalının hissesini doğrudan devralacağını dairenin yapılmasından sonra da geri kalan bedelini şirkete ödeyeceğini ve daire sahibi olacağını, bunun üzerine davacının davalı ve şirket ile doğrudan tapu hissesinin devri konusunda anlaştıklarını, davacının 61 m2 hisseyi devralmak üzere 10/07/2019 tarihinde tapuya gittiğini tapuda davalıya elden nakit 16.000,00 TL verdiğini, yine fiilen davacının yedinde bulunan ancak kaydı henüz üzerine alınmamış bulunan … plakalı aracın arsa bedelinin 85.000,00 L sine mahsuben devri konusunda ve bakiyesinin şirket tarafından nakden ödemesi konusunda anlaştıklarını, fakat davalının yanında getirdiği ve hazırladığı 250.000,00 TL bedelli bonoyu bu devirler ve ödeme yapılana kadar teminat olmak üzere davacıdan imzalamasını talep ettiğini, davacının da davalıya güvenerek imzaladığını ve hissenin davacıya bu şekilde devredildiğini, 11/07/2019 günü … plakalı aracın davalıya devredildiğini, ayrıca şirket ortağı Mehmet Yarar hesabından “…-Arsa Devir İçin” açıklamalı olarak arsa satış bedeline mahsuben de 10.000,00 TL havale yapıldığını, davacının ve şirket tarafından davalıya satış bedelinin bakiyesinin ödeneceğini senedin getirilmesini söylediğini ancak davalının bahanelerle davacıdan kaçtığını, davalının davacı tarafından kendisine iyi niyetle teminat olarak verilen 250.000,00 TL bedelli senedi sanki senedin tümüne ait borç varmış gibi ve davacının işbu borcun borçlusuymuş gibi icraya koyduğunu, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının derdest olduğunu ve davacının mallarının haczedildiğini ve arsa payının da kıymet takdirinin yapıldığını, davalının kötüniyetli olarak senedi icraya koyduğunu beyan ederek öncelikle teminatsız olarak tehiri icra kararı verilmesine, davacının sadece aldığı arsa hissesi nedeni ile borçlu olduğu kabul edilirse o tarihte gerçek değeri 50.000,00 TL olan 61 m2 arsa karşılığı 16.000-TL nakit, 85.000,TL araba bedeli olmak üzere toplam 101.000-TL ödemiş olduğu ve bu ödemenin arsa değerinden de fazla olduğu kabul edilerek 250.000,00 TL ‘lik bononun bu ödemeler karşısında tamamen bedelsiz olması nedeniyle davacının borçsuzluğunun tespiti ile takibin iptaline ve fazla ödediği 51.000,00-TL’nin istirdatına, Eğer bononun önceye ait şirkete pay devrini de kapsar şekilde verildiği ve davacının bu borçtan da sorumlu olduğu kabul edilirse; şirket tarafından davalıya elden ödenen 15.000,00-TL, banka yolu ile havale edilen 10.000,00-TL, davacı tarafından elden ödenen 16.000,00-TL, ödemeye mahsuben araba devri 85.000,00-TL olmak üzere toplam 126.000,00-TL ödeme yapıldığı, 205.000,00-TL devir bedelinden 79.000,00-TL bakiye kalmakla takibe konu 250.000,00-TL’lik bonodan 79.000,00-TL’nin üzerinde kalan 171.000,00-TL’lik kısmı ve ferileri bakımından takibin iptaline, takibi yapmakta kötüniyetli davalının %20 oranında kötüniyet tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalı vekilinin 10/04/2021 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasındaki ilişkinin ticari bir ilişki olmadığını, bu nedenle davanın görevsiz mahkemede açıldığını, davacının açmış olduğu davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacının davasının reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkiline senede istinaden hiçbir ödemenin yapılmadığını, davacının iddialarını ispatlamak zorunda olduğunu, dava dilekçesi ekinde davacının iddialarına dayanak teşkil edecek herhangi bir belge sunmadığını, davacının bu konuda tanık dinletilmesine muvafakat etmediklerini, davacının davaya konu senede ilişkin müvekkiline ödeme yaptığını yazılı delil ile ispat etmesi gerektiğini , davacının ödeme günü gelmeden müvekkiline ödemeye ilişkin araba vermesi ya da nakit ödeme yapması buna ilişkin müvekkilinden hiçbir yazılı belge almamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, dava konusu senede ilişkin ödemeler yapıldığını kabul etmediklerini, davacı tarafından 11/07/2019 tarihinde peşinat olan 10.000,00 TL nin müvekkili hesabına gönderildiğini, peşinat olarak gönderilen bu meblağın davacı tarafından senede istinaden yapıldığını iddia ettiğini ancak bu ödemenin senede istinaden ödendiğine dair dekontta bir açıklama bulunmadığı gibi senet vadesinden çok önce bir ödeme yapılması buna ilişkin bir ibra alınmamasının da hayatın olağan akışına aykırı olduğunu , davacının kötü niyetli olduğunu, yine davacının iddia ettiği tapuda 16.000,00 TL peşin ödeme yapıldığı iddiasının da doğru olmadığını, davacının asılsız ödeme iddiaları ile borçtan kurtulmaya çalıştığını, ayrıca davacının dava dilekçesinde iddia ettiği … plakalı aracın da müvekkilin araç ihtiyacını bilen … tarafından müvekkile ücreti karşılığında 3. Kişi … tarafından satıldığını, bu aracın satışına ilişkin Ankara . Noterliği’nin … yevmiye nolu 11/07/2019 tarihli Araç Satış Sözleşmesinde net bir şekilde aracın satış bedelinin davacının iddia ettiği gibi 85.000,00-TL olmadığını, 70.000,00-TL olduğunu ve araç bedelinin satıcı 3. kişiye tamamen ödendiği, satıcının bu parayı aldığının net bir şekilde yazdığını, müvekkilinin aracı 3. Kişi … den yine 3. Kişi …’ın bu konudaki vekaletine istinaden bedelini peşin olarak ödeyerek satın aldığını, söz konusu araç satışının müvekkildeki senet ile bir ilgisinin bulunmadığını, davacının aksini iddia etmesi nedeniyle yazılı bir delille ispatlaması gerektiğini, müvekkiline senedin ödeme tarihi olan 12/08/2019 tarihinde ve bu tarihten sonra yapılan tek bir ödemenin olmadığını, davacının tüm iddialarının senedin ödeme gününden öncesi olduğunu, müvekkilinin senedin ödeme günü yaklaştığında davacı tarafa ulaşamadığını, bu nedenle Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile alacağını tahsil etmek amacıyla icra takibi başlattığını, icra takibine rağmen davacının borcu ödemediğini, icra takibi aşamasında taşınmazla haciz konulduğunda davacının senet borcunu ödememek amacıyla senedin düzenlenme tarihinden sonra ödeme tarihinden önce muvazaalı bir şekilde taşınmazlarının tamamına 50 yıllığına patronu … lehine ipotek koydurduğunu, bu ipotek işleminin müvekkilinin alacağını imkansız hale getirdiğini, bu nedenle bu tasarrufun iptali için Konya . Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, yargılama ile de söz konusu ipotek işleminin mal kaçırmak amacıyla yapıldığının anlaşıldığını ve dosyanın karar aşamasına geldiğini, davacının borçtan kurtulmak ve müvekkilinin alacağını geciktirmek için kötüniyetli olarak işbu davayı açtığını, Konya . Asliye Hukuk Mahkemesinin de iş bu dosyayı bekletici mesele yaptığını müvekkilinin alacağının bu dava sebebiyle geciktiğini, beyan ederek davacının davasının reddine, davacının asıl alacağının en az %20 sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatı mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası istenmiş ancak dosyanın Konya . Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası içerisine gönderildiği bildirilmiş, Konya . Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası içerisinde bulunan Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası istenmiş, Konya Vergi Dairesi Başkanlığından ilgili belgeler, Konya Esnaf Ve Sanatkarlar Odası Başkanlığından ilgili belgeler, Konya Ticaret Sicil Müdürlüğünden ilgili belgeler istenmiştir.
Dava, “Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)” davasıdır.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; Davalı … ile davadışı ve fakat davacının eski İşveren’i … Ltd.Şti. arasında Arsa Payı Karşılığı İnşaat Yapım Sözleşmesi imzalandığını, işbu sözleşme gereği davalının hissedar olduğu arsa üzerine inşaat yapılacağını ve davalıya daire verileceğine, bu sözleşme gereği davalının arsa payının 02/11/2017 günü … Ltd. Şti. Ye devredildiğini, davalının inşaata başlanamaması nedeniyle geri kalan hissesini de devretmek istediğini, bunun üzerine davalı ile şirketin 205.000,00 TL ye anlaştığını, bu esnada şirketin işçisi olan davacının ileride yapılacak olan daireye sahip olmak amacı ile şirketle anlaştığını, anlaşma gereği davacının davalının hissesini doğrudan devralacağını dairenin yapılmasından sonra da geri kalan bedelini şirkete ödeyeceğini ve daire sahibi olacağını, bunun üzerine davacının davalı ve şirket ile doğrudan tapu hissesinin devri konusunda anlaştıklarını, davacının 61 m2 hisseyi devralmak üzere 10/07/2019 tarihinde tapuya gittiğini tapuda davalıya elden nakit 16.000,00 TL verdiğini, yine fiilen davacının yedinde bulunan ancak kaydı henüz üzerine alınmamış bulunan … plakalı aracın arsa bedelinin 85.000,00 L sine mahsuben devri konusunda ve bakiyesinin şirket tarafından nakden ödemesi konusunda anlaştıklarını, fakat davalının yanında getirdiği ve hazırladığı 250.000,0 TL bedelli bonoyu bu devirler ve ödeme yapılana kadar teminat olmak üzere davacıdan imzalamasını talep ettiğini, davacının da davalıya güvenerek imzaladığını ve hissenin davacıya bu şekilde devredildiğini, 11/07/2019 günü … plakalı aracın davalıya devredildiğini, ayrıca şirket ortağı Mehmet Yarar hesabından “…-Arsa Devir İçin” açıklamalı olarak arsa satış bedeline mahsuben de 10.000,00 TL havale yapıldığını, davacının ve şirket tarafından davalıya satış bedelinin bakiyesinin ödeneceğini senedin getirilmesini söylediğini ancak davalının bahanelerle davacıdan kaçtığını, davalının davacı tarafından kendisine iyi niyetle teminat olarak verilen 250.000,00 TL bedelli senedi sanki senedin tümüne ait borç varmış gibi ve davacının işbu borcun borçlusuymuş gibi icraya koyduğunu, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının derdest olduğunu ve davacının mallarının haczedildiğini ve arsa payının da kıymet takdirinin yapıldığını, davalının kötüniyetli olarak senedi icraya koyduğunu beyan ederek öncelikle teminatsız olarak tehiri icra kararı verilmesine, davacının sadece aldığı arsa hissesi nedeni ile borçlu olduğu kabul edilirse o tarihte gerçek değeri 50.000,00 TL olan 61 m2 arsa karşılığı 16.000-TL nakit, 85.000,TL araba bedeli olmak üzere toplam 101.000-TL ödemiş olduğu ve bu ödemenin arsa değerinden de fazla olduğu kabul edilerek 250.000,00 TL ‘lik bononun bu ödemeler karşısında tamamen bedelsiz olması nedeniyle davacının borçsuzluğunun tespiti ile takibin iptaline ve fazla ödediği 51.000,00-TL’nin istirdatına, Eğer bononun önceye ait şirkete pay devrini de kapsar şekilde verildiği ve davacının bu borçtan da sorumlu olduğu kabul edilirse; şirket tarafından davalıya elden ödenen 15.000,00-TL, banka yolu ile havale edilen 10.000,00-TL, davacı tarafından elden ödenen 16.000,00-TL, ödemeye mahsuben araba devri 85.000,00-TL olmak üzere toplam 126.000,00-TL ödeme yapıldığı, 205.000,00-TL devir bedelinden 79.000,00-TL bakiye kalmakla takibe konu 250.000,00-TL’lik bonodan 79.000,00-TL’nin üzerinde kalan 171.000,00-TL’lik kısmı ve ferileri bakımından takibin iptaline, takibi yapmakta kötüniyetli davalının %20 oranında kötüniyet tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği, davanın İİK.72. maddesine dayalı menfi tespit davası olduğu, İİK.72.maddesinde; “Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir….” şeklinde, 6102 sayılı TTK.778/1-d maddesi yollaması ile TTK. 677. Maddesinde; “Bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kişilerin imzasını, sahte imzaları, hayali kişilerin imzalarını veya imzalayan ya da adlarına imzalanmış olan kişileri herhangi bir sebeple bağlamayan imzaları içerirse, diğer imzaların geçerliliği bundan etkilenmez.” şeklinde, TTK. 778/1-a maddesi yollaması ile TTK’nun 687.maddesinde; “Poliçeden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri başvuran hamile karşı ileri süremez; meğerki, hamil, poliçeyi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun. (2) Alacağın temliki yoluyla yapılan devirlere ilişkin hükümler saklıdır.” şeklinde, 6102 sayılı TTK’nun 825.maddesinde;”(1) Borçlu, emre yazılı bir senetten doğan alacağa karşı ancak senedin geçersizliğine ilişkin veya senet metninden anlaşılan def’ilerle alacaklı kim ise ona karşı, şahsen haiz bulunduğu def’ileri ileri sürebilir.(2) Borçlu ile önceki hamillerden biri veya senedi düzenleyen kişi arasında doğrudan doğruya varolan ilişkilere dayanan def’ilerin ileri sürülmesi, ancak senedi iktisap ederken hamilin bilerek borçlunun zararına hareket etmiş olması hâlinde caizdir.” şeklinde düzenlemelerin yapıldığı görülmektedir.
Davacı iddiasını yazılı delil ile ispat etmelidir (ispat yükümlülüğü davacıdadır. (MK 6), 6100 sayılı HMK.nun 200.maddesinde;”Bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri ikibinbeşyüz Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri ödeme veya borçtan kurtarma gibi bir nedenle ikibinbeşyüz Türk Lirasından aşağı düşse bile senetsiz ispat olunamaz.(2) Bu madde uyarınca senetle ispatı gereken hususlarda birinci fıkradaki düzenleme hatırlatılarak karşı tarafın açık muvafakati hâlinde tanık dinlenebilir. ” şeklinde, HMK’nun 201.maddesinde:”Senede bağlı her çeşit iddiaya karşı ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler ikibinbeşyüz Türk Lirasından az bir miktara ait olsa bile tanıkla ispat olunamaz.” şeklinde düzenlemeler yapıldığı, borç ilişkisi senede bağlandığından aksinin ancak HMK.’nun 201.maddesi gereğince senetle ispatlanması gerektiği, senet altındaki imzanın davacı tarafça kabul edildiği, bononun(senedin) ödeme aracı olup sebepten mücerret olduğu, borçlu ile önceki hamillerden biri veya senedi düzenleyen kişi arasında varolan ilişkilere dayanan defi’lerin hamile karşı ancak hamilin bilerek borçlunun zararına hareket etmiş olması hâlinde ileri sürülebileceği, Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin 02/10/2007 tarih, … sayılı ilamını da dikkate aldığımızda davacı davasını yazılı delil ile ispat edememiştir.
Dosya incelendiğinde dava konusu borcun senede dayandığı , senede karşı ispatın ancak senet yoluyla olacağı , davacının davasını ancak senetle ispatlayabileceği, dosya kapsamında borcu ödediğine dair elinde herhangi bir delil bulunmadığı, HMK ilgili hükümlerince iddia edenin iddiasını ispatla mükellef olduğu dosya kapsamında davacının iddialarını ispatlayıcı somut bir delil bulunmadığı, ancak senede karşı senetle borcun olmadığının ispatlanabileceği, davacının buna ilişkin bir delil dosyaya sunmadığı, davacı vekiline dava dilekçesinde yemin hakkı olduğu hatırlatıldığı ancak davacının yemin hakkını kullanmadığı da gözetilerek yukarıda açıklanan nedenlerle ispat edilemeyen davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacının açmış olduğu menfi tespit davasının somut delillerle ispatlanamadığından REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 4.269,38 TL harçtan mahsubu ile davacı tarafından fazladan yatırıldığı anlaşılan 4.188,68 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davacıdan alınarak Hazineye İrad KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer OLMADIĞINA,
6-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca (dava değerinin 250.000,00 TL olduğunun kabulü ile) davalı vekili için 25.950,00 TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın, kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin istek halinde ilgili taraflara iadesine, karar kesinleşinceye kadar iade alınmaz ise gider avansının artan kısmının 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde re’sen ilgili taraflara İADESİNE,
Dair ; davacı vekili, davalı asil ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/05/2022

Katip … Hakim …