Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/9 E. 2022/165 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
DAVA İHBAR OLUNAN:
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ :
KARARIN MAHİYETİ : KISMEN KABUL

Mahkememizde görülmekte bulunan ” Tazminat ” davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; ” Müvekkilin sahibi olduğu … plakalı, 2013 model, … marka aracına, ruhsat sahibi davalı şirket adına kayıtlı bulunan ve diğer davalı sürücü tarafından sevk ve idare edilen … plakalı aracın 01/11/2019 tarihinde çarpması sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında müvekkile ait araç hasar görmüştür. Söz konusu kaza, müvekkil şirkete ait araç sürücüsü … idaresinde, … Yolu güzergahında seyir halinde iken trafik akışının durması sebebi ile sürücü … da durması ve arkadan gelen davalının trafik akışının durduğuna dikkat etmeksizin gelerek müvekkil aracına arkadan çarpması sonucu müvekkil aracında maddi hasara sebebiyet vermiştir. Kazanın gelişimine ilişkin yukarıda anlatılan hususlar kaza tespit tutanağı ile sabittir. Ayrıca ekte yer alan tramer kayıtları ile onarım fatura ve belgelere bakılması ile davalının haksız fiili sonucunda müvekkil aracına açmış olduğu hasarın ne kadarlık bir değer kaybına sebebiyet verdiği ortaya çıkacaktır. Kazaya sebebiyet veren … plakalı araç sürücüsü davalı … ‘ in olayın gelişimine ilişkin beyanları kazaya sebebiyet veren … plakalı araç sürücüsü davalı … ‘ ın olayın gelişimine ilişkin beyanları da kaza tespit tutanağında yer almakta olup “ön kısmında ilerlemekte olan trafiğin durduğunu görmediğini” beyan etmiştir. Yaşanan trafik kazasında davalıya ait ve diğer davalı idaresindeki … plakalı araç 0100 kusurludur. Müvekkilin aracı ise kusursuzdur. Bu bağlamda müvekkil yönünden hiç bir şekilde kusur olmaması karşısında davalılar tam kusurludurlar. Müvekkilin kusursuzluğu sebebiyle sigorta tarafından aracın hasar onarımı yaptırılmış olup değer kaybına ilişkin müvekkile herhangi bir ödeme ne davalı sigorta şirketi tarafından ne de davalı şahıs tarafından yapılmamıştır. Dava şartı olan zorunlu arabuluculuk görüşmeleri tarafların anlaşamaması neticesinde görüşmeler 18/12/2019 tarihinde anlaşamama ile sonuçlanmıştır. Arabuluculuk anlaşamama tutanak asılları dilekçemiz ekinde sunulmuştur. Kaza gerçekleşene kadar geçen süre içerisinde aracın değişen her hangi bir parçası bulunmadığı gibi kaporta ve boyasında herhangi bir kusur, çizik söz konusu değildir. Müvekkil, aracını tamir süresi boyunca kullanamamış ve aracından mahrum kalmıştır. Müvekkil aracını tamirciden 29.11.2019 tarihinde teslim almıştır. Kaza tarihi olan 01.11.2019 ile teslim tarihi olan 29.11.2019 tarihi aralağında müvekkil aracından mahrum kalmıştır. KTK 85. maddesi gereğince oluşan zararı gidermekte davalıların (sürücü ve ruhsat sahibi) müşterek ve mütesesilen sorumluluğu bulunmaktadır. Meydana gelen kaza nedeni ile araçta oluşan değer kaybı ve aracın tamirde kaldığı süre boyunca ikame bedeli olmak üzere mahrumiyetinin davalılardan tazmini için mahkemenize başvurulması zorunlu hale gelmiştir.” şeklinde dava açmıştır.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde;”yaşanan kazada müvekkil araç sürücüsünün kusuru bulunmamaktadır. kusurun tamamı davacı şirkete ait ara şoföründedir. bu anlamda haksız fiilden kaynaklı kusur olmaması sebep ile tazmın edilecek zararda yasal olarak bulunmamaktadır. Meydana gelen kazada müvekkil şirkete ait araç sürücüsü kusurlu değildir. Bu konuda trafik tutanağında gösterilen kusuru kabul etmemekteyiz. Sayın mahkemeniz tarafından keşif kararı verilerek kusur İncelemesi yapılmasını talep etmekteyiz. davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile dava konusu araçta değer kaybı yasal olarak bulunmamaktadır. Söz konusu araç km ve yaşı itibari ile ve kazada plastik aksamlarının zarar görmesi sebebi ile aracın artık değer kaybı zararı olması söz konusu değildir. Yine söz konusu araç km’si 125.000,00 km olarak baz alınan ve değer kaybı bu km üzerinde ki araçlarda artık olması söz konusu değildir. Bu bakımdan davacı şirkete ait araçta da km İtibari ile artık değer kaybı yaşanması söz konusu değildir. İş bu nedenlerle davanın reddi gerekmektedir. davacı yan değer kaybı ve aracın kullanılmamasından doğan mahrumiyetini ispat etmesi gerekmektedir. Davacı yanın dilekçesinde belirttiği şekli ile aracın yerine ikame araç alıp, almadığı öncelikle araştırılmalıdır Zira artık kaza durumlarında sigorta şirketleri tarafından ikame araç sağlanmakta olup, şayet böyle bir durum var ise davacı talepleri hukuka aykırı olacaktır. Bunun yanında davacının zararlarını belgeleri ile ispat etmesi gerekmektedir. Yani araç mahrumiyetinden kaynaklı bir araç kiralama yapılıp yapılmadığı ücretinin ödenip ödenmediği araştırılmalıdır. Bununla beraber davacı yanın aracının servis işleminden geç çıkmış olması ihtimalinde de ortaya çıkan zarardan müvekkilin sorumlu olmaması hakkaniyet gereği olacak olup, bu doğrultuda aracın makul tamir süresinin de hesaplanması gerekmektedir. İş bu davanın … sigorta a.ş.’ye ihbarını talep etmekteyiz. Müvekkil aracın ZMMS poliçe şirketi … Sigorta Şirketidir. Bu anlamda 3.şahısların uğradığı tüm zararlar bu kapsamda sigorta poliçesi kapsamında olup, dava sonunda rücu haklarımızın işletilmesi adına davanın bu sigorta şirketine ihbarını talep ederiz. ” demiştir.
Mahkememizce verilen ara karar uyarınca dosya kusur hasar uzmanı bilirkişi … tevdi edilmiş olup, bilirkişi raporunda özetle; davaya konu kazanın meydana gelmesinde değer kaybının 20.000,00 TL olacağı, davacının, davaya konu aracın tamir süresi içerisindeki araç mahrumiyetinden oluşan zararının 2.600,00 TL olduğu, kusur oranına göre davalının %100 oranında kusurlu olduğu ve davacının davalıdan talep edebileceği toplam miktarın 22.600,00 TL olacağının bildirildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasına kazandırılan bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili 26/11/2021 havale tarihli ıslah dilekçesi ibraz etmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı vekili davalı aleyhine Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davası açmıştır.
Konunun 6098 sayılı TBK.49.maddesi ve KTK.85. ve devam eden maddelerinde düzenlendiği TBK.49/1. maddesinde; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde, KTK.85. maddesinde;”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar……………….İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” şeklinde, KTK’nun 86/1.maddesinde;”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” şeklinde, KTK’nun 91/1.maddesinde;”İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde, KTK’nun 92.maddesinde; “Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler, b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler, c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler, d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar, f) Manevi tazminata ilişkin talepler. g) (Ek bent: 14/04/2016-6704 S.K. 4. mad.) Hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri, h) (Ek bent: 14/04/2016-6704 S.K. 4. mad.) İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri, i) (Ek bent: 14/04/2016-6704 S.K. 4. mad.) Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.” şeklinde, KTK’nun 97.maddesinde; “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” şeklinde, KTK’nun 99.maddesinde;”Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar. ” şeklinde düzenlemeler yapıldığı, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceğinin düzenlendiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasına … tarafından kazandırılan raporda; avaya konu kazanın meydana gelmesinde değer kaybının 20.000,00 TL olacağı, davacının, davaya konu aracın tamir süresi içerisindeki araç mahrumiyetinden oluşan zararının 2.600,00 TL olduğu, kusur oranına göre davalının %100 oranında kusurlu olduğu ve davacının davalıdan talep edebileceği toplam miktarın 22.600,00 TL olacağının bildirildiği görülmekle dosyaya kazandırılan ve hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli olması, tüm dosya kapsamı, bilirkişi rapor/ları ve deliller ile davalı vekilinin ıslah dilekçesine cevaben mahkememize gönderdiği 06/12/2021 tarihli dilekçe birlikte değerlendirildiğinde (davalı yanın dosya ile ilgisi olmayan beyanlarına ve kaza tarihi ve dava tarihi dikkate alındığında zamanaşımı define de itibar edilmemiştir) davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile; Davacının değer kaybından doğan 20.000,00 TL, araç yokluğundan doğan 2.600,00 TL olmak üzere toplam 22.600,00 TL olan maddi zararının kaza tarihi olan 01/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … LTD. ŞTİ. Ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine dair mahkememizde oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM: GEREKÇESİ YUKARIDA AÇIKLANDIĞI ÜZERE
Davacının davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
1-Davacının değer kaybından doğan 20.000,00 TL, araç yokluğundan doğan 2.600,00 TL olmak üzere toplam 22.600,00 TL olan maddi zararının kaza tarihi olan 01/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … LTD. ŞTİ. Ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2- Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 1.543,80 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile geriye kalan 1.489,40 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad KAYDINA,
3- Davacı tarafından sarfına mecbur kalınan 116,60 TL ilk yargılama harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
4- Davacı tarafından sarfına mecbur kalınan 1.982,60 TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre hesaplanan 1.323,59 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, geri kalan yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5- Davalı tarafından sarfına mecbur kalınan 824,30 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6- Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’ye göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7- Taraflarca dava başında depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
8- 6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek dilekçe ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/03/2022

Katip Hakim

* Bu evrak UYAP-DYS üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.