Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/485 E. 2022/372 K. 01.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
Konya . İcra Dairesi :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
VEKİLİ :
DAVALI : … – …
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ :
KARARIN MAHİYETİ : RED

Mahkememizde görülmekte bulunan ” İtirazın iptali ” davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Borçlu … ile alacaklı müvekkil şirket arasındaki ticari ilişkiye istinaden müvekkilin cari hesap dökümüne göre aşağıda ayrıntılı bilgileri verilen ve ekte sunulan faturaya ilişkin olarak borçludan 3.709,17-TL alacağı bulunmaktadır. Müvekkil … Ltd. Şti.’nin icra dosyasının borçlusu olan …’dan alacağı olan 3.709,17-TL bedelin (Takip sonrası faize ilişkin hakkımız saklı kalmak kaydı ile 3.399,36-TL+Takip Öncesi İşlemiş Faiz olan 309,81-TL) tahsili amacı ile yetkili icra dairesi olan Konya . İcra Dairesinde davaya konu icra takibi başlatılmış ve davalı-borçluya ödeme emri gönderilmiştir. Müvekkil firma davalı-borçludan olan alacağının yasal yoldan tahsili cihetinde Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından 3.709,17-TL bedelin (3.399,36-TL asıl alacak +Takip Öncesi İşlemiş Faiz olan 309,81-TL) üzerinden icra takibine geçmiştir. Ancak davalı-borçlu şirket vekilleri kanalıyla icra takip dosyasına sunmuş bulundukları 19.03.2020 tarihli dilekçe ile yasal itiraz süresi içerisinde borca itiraz etmişlerdir. Vaki itiraz sebebiyle de icra müdürlüğü tarafından icra takibimizin durdurulmasına karar verilmiştir. Davalı-borçlunun icra takibine itirazı açıkça mesnetsiz ve kötü niyetli şekilde müvekkil şirketin alacağını sürüncemede bırakma amacına matuf bir itirazdır. Müvekkil şirketin icra takibine konu alacağı gerek nitelik, gerekse de miktar itibariyle gerçek bir alacak olup, müvekkil şirket cari kayıtlarında da aynen yer almaktadır. Bu hususta mahkemenizce tayin edilecek bilirkişi de müvekkil şirket kayıtları ve davalı defter kayıtları üzerinde yapacağı inceleme müvekkil şirket alacağını aynen tespit edecektir. Müvekkil şirket carilerinden de görüleceği üzere davalı-borçlu davaya konu fatura borcuna istinaden 19/09/2019 tarihinde kısmi bir ödeme yapmış olup (6.315,46 TL) borçlunun alacaklı müvekkil şirkete arz edilen miktarda borçlu olduğu hususunda bir şüphe yoktur. Borca dayanak fatura 24/07/2018 tarihli 9.714,82-TL bedelli fatura olup (Ek-1) müvekkil şirketin cari hesap kayıtlarından da görüleceği üzere (EK-2) 19/09/2019 tarihinde 6.315,46-TL tutarında kısmi ödeme yapılmış fakat kalan bakiye 3.399,36-TL borç vadesinde ödenmemiştir. Müvekkil firma, davalı ile arasındaki ticari ilişkiye istinaden mevcut olan alacakları için davalı tarafa 8.232,90-TL+ KDV bedelli fatura kesilmiş ve fatura bedelinin kalem kalem ayrıntılı açıklaması faturalarda yapılarak davalı tarafa teslim edilmiştir. Davalı tarafça ne faturaya ne de fatura bedellerindeki alacağa ilişkin olarak itiraz gelmediği gibi fatura bedeli için davalı-borçlu tarafından kısmi ödeme yapılmış ve fatura içeriği davalı-borçlu yönünden açıkça kabullenilmiş olduğu konusunda şüphe bulunmamaktadır. Fakat davalı taraf, davacı müvekkil firma ile arasındaki ticari ilişkiye istinaden mevcut olan müvekkil firma alacakları için kesilen fatura bedelinin kalan borç bakiyesini ödememiş ve temerrüde düşmüştür. Hal böyle olunca söz konusu bedelin tahsili amacı ile her ne kadar davalı taraf aleyhine icra takibi açmış olsak da davalı taraf haksız ve kötüniyetli olarak takibe itiraz etmiş ve takibi durdurmuştur. Tarafımızdan müvekkil firma alacakları için kesilen fatura bedeli ödemelerinin sağlanması amacıyla 11/08/2020 tarihinde arabuluculuk kurumuna da başvurulmuştur. Bu süreç sonunda 04/09/2020 tarihinde Anlaşamama Son Tutanağı düzenlenmiş ve davalı taraftan edimleri gerçekleştirmek adına somut bir adım atılmamıştır. Dolayısıyla işbu fatura alacakları, dayanak cari hesap ekstresi ile de sabittir. Sayın mahkemenize de sunmuş olduğumuz tüm bu belgeler borç ikrarını havi belge niteliğindedir. Bu aşamadan sonra davalı-borçlunun, müvekkil şirketin alacağının mevcudiyeti ve miktarı ile ilgili itiraz hakları hukuki olarak ortadan kalkmıştır. Buna göre yukarıda ayrıntıları verilen ve hem müvekkil şirket hem de borçlu defterleri ile cari hesap ekstrelerinde kayıtlı olan, fatura tutarının ödenmeyen bakiye borcu için icra takibine geçilmişse de davalı tarafça haksız ve kötüniyetli olarak itiraz etmiştir. İşbu sebeplerle davalı-borçlunun icra takip dosyamıza yapmış bulunduğu borca itirazının iptaliyle takibin devamına, aynı zamanda haksız borca itiraz sebebiyle davalı-borçlu aleyhine asgari olarak takibe konu alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etme gereği hasıl olmuştur.” demişlerdir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; ” Davacı tarafından haksız olarak yapılan icra takibine tarafımızca itiraz edilmiştir. Davacı itirazın iptali davacı açmıştır. Açılan dava haksızdır ve reddi gerekir. Şöyle ki: Davacı şirket mandıra ürünlerini üretimine ilişkin katkı maddelerini satmaktadır. Müvekkil de mandıra ürünlerini üretmektedir. Davacı şirket mandıra ürünlerinin üretiminde kullanılacak katkı maddelerinin taraflarından temin edebilecekleri yönünde müvekkil ile görüşmüştür. Müvekkil … ve davacı şirket … arasında ürün alışverişi olmuştur. Müvekkil bu ürünlerin pazarlamasını yapan davacının yetkilisi geldiğinde alınan ürünlerin her zaman iade alınabileceğini, ilk defa müvekkile verildiğini bu sebeple de müvekkilce istenildiği zaman iade edilebileceğini söylemiştir. Bunun üzerine müvekkil 24.07.2019 tarihli faturadaki 6 farklı ürünlerin alımı konusunda davacı şirket ile anlaşmış ve ürünler kargo ile müvekkile gönderilmiştir. Müvekkil ürünler kendisine ulaştıktan bir süre sonra gönderilen ürünlerden ikisinin iadesi için davacı şirket çalışanlarından … Bey ile whatsapp üzerinden iade gönderim teyiti konusunda anlaşmışlardır. Bunun üzerine davacı şirket çalışanı … Bey iade yapılacak yer için adresi göndermiş ve müvekkil … Kargo-Matbaacılar şubesinden iade faturası ile birlikte kargoyla iadeyi göndermiştir. “… … ve … ” ürünler iade edilmiştir. Bunun karşılığında da … fatura numaralı, 11.09.2019 tarihli 3.399,36 tl tutarlı iade faturası kesilmiştir. Davacı şirket iade konusu olan ürünleri ve faturayı teslim almıştır. Bu teslimden sonra müvekkilimin başka bir siparişi olmadan iade edilen ürünler tekrar müvekkilime gönderilmiştir. Tekrar gönderilen ürünler hiç açılmadan, halen iade ambalajı ile depoda bulunmaktadır. Yukarıda arz ve izah edildiği üzere dürüstlük kuralına aykırı yapılan icra takibi neticesinde açılan davanın reddi gerekmektedir. ” demiştir.
Mahkememizce verilen ara karar uyarınca Bakırköy Nöbetçi ATM ye talimat yazılmak suretiyle dosyanın bilirkişiye tevdi edilmesi talep edilmiş, bilirkişinin raporunda özetle; “İade faturasının dosyada görüldüğü ve tanzim edildiği yasal süresinde bir itirazın olmadığı, davacı tarafın kayıtlarında davalı tarafın cari hesabının mevcut bulunduğu, davalı tarafça yapılan kısmi ödemenin davacı tarafın kayıtlarında mevcut bulunduğu, Konya . İcra Dairesinde … Esas sayılı dosya ile icra takibinin başlatıldığı tarihte cari hesabına istinaden ve iade faturası da değerlendirildiğinde Davacı firma olan … Ltd. Şti.’nin alacağının bulunmadığı , Bakırköy . Asliye Ticaret Mahkemesinde … Talimat sayılı dosya ile açmış olduğu itirazın iptali davasının açıldığı 22.12.2020 tarihinde Davacı tarafın ticari defter kayıtlarına, cari hesabına istinaden ve iade faturası da değerlendirildiğinde alacağının bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır. Tarafların icra inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin değerlendirilmesinin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor tanzim edilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar uyarınca dosyanın SMMM bilirkişi … tevdi edildiği, bilirkişinin raporunda özetle; “Raporumda, davalıya ait ticari defter ve belgeleri inceledim. Her türlü hukuki yorum ve nihai takdirin mahkemenize ait olduğu işaret edilerek, varılan sonuçlar şu şekildedir. Davalı …’a ait incelenen 2019 yılı yevmiye defterinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, 2019 yılı ticari defterini kendi lehine delil olarak kullanabileceği, bunun dışında ticari defterlerin muhasebe usul ve esaslarına uygun şekilde tutulduğu ve ticari defterlerin kendi içerisinde birbirini teyit eder nitelikte olduğu tespit edilmiştir, Davalıya ait incelenen ticari defterlerde, Konya .İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasında takip konusu olan faturanın yer aldığı, davalının cari hesap borcuna istinaden davacıya ödeme yaptığı, takip tarihi itibariyle ticari defter ve kayıtlara göre davalının davacıya takip konusu faturalardan kaynaklanan borcu bulunmadığı (Talep 3.999,36 TL) tespit edilmiştir.” şeklinde rapor tanzim etmiştir.
Mahkememiz dosyasına kazandırılan bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekili davalı aleyhine İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davası açmış, davalı yan yasal süresi içerisinde cevap dilekçesini ibraz etmiştir.
Mahkememiz dosyasına kazandırılan her iki bilirkişi raporunun ayrıntılı incelenmesi neticesinde her iki bilirkişi raporunun da birbiri ile uyumlu olduğu, davalının borçlu olmadığı yönünde bilirkişi raporlarında tespitler bulunduğu görülmüştür.
Ayrıca mahkememize dava açılırken 3.709,17 TL üzerinden yatırıldığından bu miktar dikkate alınmıştır, davacı kendi tasarrufundaki ticari defterler ve kayıtlarını bilmesi gerektiğinden, davacı-alacaklı yanı takibi kötüniyet yaptığı sonuç ve kanaatine varılarak kötüniyet tazminatına hükmedilerek davacının davasının reddine, 3.709,17 TL nin %20 si oranında kötüniyet tazminatının davacıdan alınıp davalıya verilmesine dair mahkememizde oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : GEREKÇESİ YUKARIDA AÇIKLANDIĞI ÜZERE
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-3.709,17 TL nin %20 si oranında kötüniyet tazminatının davacıdan alınıp davalıya VERİLMESİNE,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harçtan 63,35 TL peşin harcın mahsubu ile eksik 17,35 TL harcın davacıya İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden AAÜT’ye göre hesaplanan 3.709,17 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
6-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı bulunması halinde ilgilisine İADESİNE,
7- 6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davacıdan alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, bağımsız ve tarafsız Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından KESİN olmak üzere karar verildi.03/06/2022

Katip … Hakim …

* Bu evrak UYAP-DYS üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.