Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/453 E. 2022/471 K. 14.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: ……. Esas – …
T.C.
KONYA
…. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : … Esas
KARAR NO : …

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – […] UETS
DAVALI : … – …
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : …
KARARIN MAHİYETİ : RED

Mahkememizde görülmekte bulunan ” Alacak ” davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Davacı müvekkilin, davalı borçludan faturalardan kaynaklı alacağı mevcuttur. Davalı borçlunun aleyhine başlatılan icra takibine itiraz etmesi üzerine bu itirazın iptali davasını ikame etmemiz gerekmiştir. Şöyle ki; Davalı borçlu ve davacı müvekkil arasında süregelen ticari ilişki mevcuttur. Bu ticari ilişki kapsamında, davalı borçlu şirket faturalardan kaynaklanan borcunu ödememiştir. Borcunu ödemeyen davalı aleyhine müvekkil davacı tarafından Konya …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış, davalı borçlunun itirazı üzerine icra takibi durmuştur. Tüm bu sebeplerle, söz konusu faturalardan kaynaklanan borcunu ödemeyen davalı aleyhine alacağın tahsili amacıyla dava ikame etmemiz gerekmiştir. Fatura suretleri ektedir(Ek-1). Davalı şirket müvekkil davacının alacağını sürüncemede bırakmak amacıyla hareket etmektedir. Müvekkil davacı, ticari ilişkileri kapsamında, davalı borçludan, borcunu ödemesini talep etmiş, ancak sonuç değişmemiş, davalı borçlu hiçbir şekilde borcunu ödememiştir. Bu nedenle haklı taleplerimizle ikame etmiş olduğmuz itirazın iptali davamızın kabulü ile icra takibinin devamına karar verilmesini talep ediyoruz. Dava konusu likit alacağa haksız olarak itiraz eden davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesi gerekmektedir. Yargıtay içtihatlarında vurgulandığı üzere alacağın likit durumda olması yani borçlu tarafından bilinebilecek durumda olması hali borçlunun icra inkar tazminatından sorumlu olması için yeterlidir. Davaya konu alacağın likit olduğu, yani davalı borçlu tarafından bilinen bir alacak olduğu tartışmasızdır. Tüm bu belirtmiş olduğumuz nedenlerle, davalının borca yapmış olduğu tüm haksız itirazlarının iptal edilerek, Konya … Müdürlüğü’nün … E. sayılı sayılı takibin devamına, alacağa takip tarihinden itibaren takibe konu alacağa değişen oranlarda ticari reeskont-iskonto faizi yürütülmesine, davalı borçlunun alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi talebiyle mahkemenize başvurma gereği hasıl olmuştur. Davalı şirketin borcunun ödememesi üzerine arabuluculuk kurumuna müracaat edilmiş, 11.11.2020 tarihli tutanak incelendiğinde görüleceği üzere, taraflar anlaşma sağlayamamıştır. Tutanak sureti ektedir (Ek-2). Aslını ibraz edeceğiz. ” şeklinde dava açmışlardır.
Mahkememizce verilen ara karar uyarınca dosyanın SMMM bilirkişi Ali ÇELİK’e tevdi edildiği, bilirkişinin raporunda özetle; “Raporumda, davacı ait ticari defter ve belgeleri inceledim. Her türlü hukuki yorum ve nihai takdirin mahkemenize ait olduğu işaret edilerek, varılan sonuçlar şu şekildedir. Davacı….’ne ait incelenen 2020 yılı yevmiye defterinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, 2020 yılı ticari defterlerini kendi lehine delil olarak kullanabileceği, bunun dışında ticari defterlerin muhasebe usul ve esaslarına uygun şekilde tutulduğu ve ticari defterlerin kendi içerisinde birbirini teyit eder nitelikte olduğu tespit edilmiştir. Davacıya ait incelenen ticari defterlerde, Konya … Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasında takip konusu olan 16.662,17.-TL tutarındaki faturanın yer aldığı, davalının cari hesap borcuna istinaden davacıya banka aracılığı ve nakit olarak 16.662,17 TL ödeme yaptığı, takip tarihi itibariyle davalının davacıya takip konusu faturalardan kaynaklanan borcu bulunmadığı (Talep 16.662,17 TL) tespit edilmiştir. ” şeklinde rapor tanzim ettiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasına kazandırılan bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı vekili davalı aleyhine Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davası açmış, davalı yan yasal süresi içerisinde cevap dilekçesini ibraz etmemiştir.
Mahkememiz dosyasına ibraz edilen bilirkişi raporunda; davacıya ait ticari defter ve belgelerin incelendiği, Davacı….’ne ait incelenen 2020 yılı yevmiye defterinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, 2020 yılı ticari defterlerini kendi lehine delil olarak kullanabileceğini, bunun dışında ticari defterlerin muhasebe usul ve esaslarına uygun şekilde tutulduğu ve ticari defterlerin kendi içerisinde birbirini teyit eder nitelikte olduğunun tespit edildiği, davacıya ait incelenen ticari defterlerde, Konya … Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasında takip konusu olan 16.662,17.-TL tutarındaki faturanın yer aldığı, davalının cari hesap borcuna istinaden davacıya banka aracılığı ve nakit olarak 16.662,17 TL ödeme yaptığı, takip tarihi itibariyle davalının davacıya takip konusu faturalardan kaynaklanan borcunun bulunmadığı tespit edilmiştir.
Mahkememiz dosyasına ibraz edilen bilirkişi raporunun hukuka, oluşa ve denetime açık olması nedeniyle davacının, davalı aleyhine açtığı itirazın iptali davasının reddine dair mahkememizde oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : GEREKÇESİ YUKARIDA AÇIKLANDIĞI ÜZERE
1-Davacının, davalı aleyhine açtığı itirazın iptali davasının REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 195,45 TL den mahsubu ile fazla yatan 30,70 TL harcın davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından sarfına mecbur kalınıan 840,45 TL yargılama giderinin davalı yanın arabuluculuk görüşmelerine iştirak etmemesi nedeniyle 6235 sayılı Kanunu 18/A-11 maddesi gereğince davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMEMESİNE,
4-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan ve davalı yanın arabuluculuk görüşmelerine iştirak etmemesi nedeniyle 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-11 ve 13 maddesi gereğince davalıdan alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
7-Davacı tarafça depo edilip kullanılmayan gider avansının bulunması halinde karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek dilekçe ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/09/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

* Bu evrak UYAP-DYS üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.