Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/42 E. 2022/130 K. 17.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 22/01/2020 tarihli dilekçesiyle; davacı şirketin müşterilerinin kendilerine hizmet sağlayacak tedarikçileri için görevlendirildiğini, davacının müşterilerin talep ettiği uluslararası standartlarda müşteri tedarikçisinin denetimini yerine getirdiğini, davalı şirketin denetim talebi üzerine davacı şirket tarafından teklif metni gönderildiğini ve davalı şirketin teklif metnini kabul ederek gözetim ve analizlerin yapılmasını istediğini, kabul edilmesinden sonra davacı şirketin denetimcisi tarafından denetim ve analiz sürecinin başladığını, verilen gözetim ve analiz hizmetlerine karşılık düzenlenen faturaların davalı tarafından ödenmediğini, ödenmeyen fatura alacağı üzerine Konya . İcra müdürlüğü … esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının bu takibe itiraz ettiğini, dava konusu hakkında arabuluculuğa başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını beyan ederek Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline , alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalı vekilinin 25/03/2020 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin … yabancı bir şirkete yonca ihracatı yapmak üzere anlaştığını ve akreditif ile ödeme yöntemi üzerinde anlaştığını, yabancı şirketin müvekkilinden alacakları yoncalar ile ilgili bağımsız bir denetim şirketinin numune alarak rapor vermesini istediğini, müvekkili şirketin davacı şirketi arayarak işi yapıp yapamayacaklarını sorduğunu ve gerekli yazışmalardan sonra anlaşma sağlandığını, yükleme zamanında davacı şirketin numune alma şekillerinin hatalı olduğunun anlaşıldığını, davacı şirketin numuneleri hatalı olarak aldığı ve analiz işlemini de kendisinin yapmadığını, nutrilab isimli bir şirkete göndererek yaptırdığını, müvekkilinin davacı tarafından mağdur edildiğini, sözleşmenin gereğini yerine getirmeyen davacının talebinin haksız olduğunu beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası dosyamıza getirtilmiş, Konya Meram Vergi Dairesi Müdürlüğünden ilgili belgeler, Yeni Kapı Vergi Dairesi Müdürlüğünden ilgili belgeler istenmiş, Davacı tanığı … hakkında İzmir . Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılarak ifadesi alınmış, Mali Müşavir … ve Ziraat Mühendisi … bilirkişi heyetinden rapor alınmış, raporun taraflara tebliği sağlanmıştır.
Tarafların ticari defterlerinde inceleme yapan Mali Müşavir … ve Ziraat Mühendisi … 20/04/2021 havale tarihli bilirkişi raporuna göre ; Davalı … Ltd. Şti.’ne ait incelenen 2019 yılı ticari defterlerinin E-Defter olduğu, defterlerin GİB onaylı beratlarının usulüne uygun olarak alındığı şematron kontrolünden geçtiği bu durumun açılış ve kapanış tasdiki anlamına geldiği, ticari defterlerin birbirini teyit ettiği, TTK ve VUK hükümlerine uygun tutulduğu kendi lehine delil olarak kullanabileceği, Davacıya ait incelenen ticari defterlerde Konya . İcra Müdürlüğü … E sayılı dosyasında takip konusu olan faturaların tarih ve numarası girilmediği (Diğer 25.984,95 TL) için kontrol etme imkanı olmadığı, davalının cari hesap borcuna istinaden davacıya iade faturalar düzenlediği, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan takip konusu faturalardan kaynaklanan alacağı bulunmadığının (Talep:25.984,95 TL) tespit edildiği, Davacı … Servisleri A.Ş’nin kaba yem kuru ot yonca balyasında ki numune alma yönteminin uygun olmadığı ve yaptıkları numune alma şekliyle ürünün gerçek ham protein değerinin hesaplamasının mümkün olmadığı rapor edilmiştir.
Tarafların ticari defterlerinde inceleme yapan Mali Müşavir … ve Ziraat Mühendisi … 18/10/2021 havale tarihli bilirkişi ek raporuna göre ; 19.04.2021 tarihli bilirkişi raporunda Zirai olarak yapılan tespit ve kanaatten farklı bir değerlendirme yapılmadığı, davacı … Servisleri A.Ş’nin kaba yem kuru ot yonca balyasında ki numune alma yönteminin uygun olmadığı ve yaptıkları numune alma şekliyle ürünün gerçek ham protein değerinin hesaplanmasının mümkün olmadığı, davalının incelenen 2019 yılı ticari defter ve kayıtlarına göre; Dava konusu 28.08.2019 tarih ve … nolu 25.984,95.-TL tutarındaki faturanın ticari defter kayıtlarında olmadığı, Ba formunda da bildirilmediği, ticari defter kayıtlarına göre borcu olmadığı ticari defter kayıtlarında bulunmayan faturanın takdirinin yüce mahkemeye ait olduğu rapor edilmiştir.
Davanın, İİK.67.maddesine bağlı itirazın iptali davası olduğu görülmüştür.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davacı şirketin müşterilerinin kendilerine hizmet sağlayacak tedarikçileri için görevlendirildiğini, davacının müşterilerin talep ettiği uluslararası standartlarda müşteri tedarikçisinin denetimini yerine getirdiğini, davalı şirketin denetim talebi üzerine davacı şirket tarafından teklif metni gönderildiğini ve davalı şirketin teklif metnini kabul ederek gözetim ve analizlerin yapılmasını istediğini, kabul edilmesinden sonra davacı şirketin denetimcisi tarafından denetim ve analiz sürecinin başladığını, verilen gözetim ve analiz hizmetlerine karşılık düzenlenen faturaların davalı tarafından ödenmediğini, ödenmeyen fatura alacağı üzerine Konya . İcra müdürlüğü … esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının bu takibe itiraz ettiğini, dava konusu hakkında arabuluculuğa başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını beyan ederek Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline , alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmekle davanın yasal dayanağını oluşturan İİK.67. maddesinde; “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” şeklinde düzenlemenin yapıldığı görülmektedir.
Dosya incelendiğinde taraflara arasında bir hizmet sözleşmesinin olduğu ve bu sözleşmeye her iki tarafında herhangi bir itirazının olmadığı anlaşılmaktadır. Ancak taraflar arasındaki itilaf dava konusu davacının davaya ilişkin hizmeti yerine getirmesine rağmen davalı tarafın edimini yani sözleşmesini yerine getirmemesinden doğan bir davadır. Genel olarak incelendiğinde taraflar arasında borçlar Kanununa uygun bir sözleşmenin yapılmış olduğu, sözleşmenin şartlarının söz konusu sözleşmenin içeriğinde yer aldığı, davacının sözleşmeye istinaden edimlerini yerine getirdiği ancak sözleşmeye istinaden alacağını alamadığı iddiasıyla icra takibine giriştiği, davalı borçlunun da söz konusu borca ilişkin haksız olarak itiraz ettiğini iddia etmiştir.
Davalı taraf ise taraflar arasındaki sözleşmenin tam olarak yerine getirilmediği, bu nedenle söz konusu sözleşmenin geçersiz olduğu, bu nedenle davacıya herhangi bir borcunun olmadığını iddia ederek savunma yapmıştır.
Yapılan incelemelerde alınan bilirkişi raporlarında ve dosyaya sunulan deliller incelendiğinde öncelikli olarak davalı tarafın iddia ettiği TBK yer alan ayıba ilişkin uygulamaların görüldüğü, davalı borçlunun yapılan sözleşmeye istinaden hizmetin yanlış verildiğine ilişkin ihtarnameler çektiği, tespitler yaptırdığı, dolayısıyla ayıba karşı tefekküle ilişkin hükümlerle ilgili bildirimleri yapmış olduğu anlaşılmış olup ayrıca yine BK 97.maddesine göre karşılıklı borç yükleyen bir sözleşmede ifasını isteminde bulunan tarafın kendi edimlerini yerine getirmesi şartının gerçekleşip gerçekleşmeyeceği mahkememizce değerlendirilip bilirkişi incelemelerinde de tespit edildiği gibi davacının sözleşmeye istinaden numune alımlarında gerekli şartları yerine getirmediği, dolayısıyla yapılan işlemleri sıhhatli olarak gerçekleştirmediği, bu nedenle sözleşmeye dayalı ifasını tam olarak yerine getirmediği anlaşılmış olup yine Ticaret Kanununun ilgili maddeleri uyarınca Tarım Bakanlığı ve ilgili birimlerin çıkarmış olduğu yönetmeliklere ve bu yönetmeliklerde gösterilen şekillerin ve kuralların uygulanmadığı anlaşıldığından, aynı zamanda borcun ifasında özen gösterilmemesi nedeniyle davacının yukarıda ilgili maddede belirttiğimiz üzere kendisine düşen sorumlulukları yerine getirmediğin dolayı davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Davalı tarafından talep edilmeyen icra inkar tazminatı hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 80,70 TL nisbi karar ve ilam harcın peşin alınan 324,57 TL harçtan mahsubu ile davacı tarafça fazladan yatırıldığı anlaşılan 243,87 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davacıdan alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer OLMADIĞINA,
7-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili için (dava değerinin 26.873,42 TL. olduğunun kabulü ile) 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın, kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin istek halinde davacıya iadesine, karar kesinleşinceye kadar iade alınmaz ise gider avansının artan kısmının 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde re’sen davacıya İADESİNE,
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/02/2022

Katip Hakim