Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA
.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO:
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Maddi Tazminat
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememize açılmış bulunan “Maddi Tazminat” davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
HEYETİMİZCE GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 05.11.2020 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilininde %50 ortak olduğu … Tic. Ltd. Şti.’nin diğer ortağı ve aynı zamanda şirket müdürü olan davalının şirket müdürü olduğundan bu yana bu sıfatını kullanarak, şirketi zarara uğrattığını, şirket mallarını zararına sattığını, kazançtan müvekkiline hissesi oranında vermeyip, uhdesine geçirdiğini ve bu nedenlerle görevini kötüye kullandığını, bütün alım satım işlemlerinde yetkisi dışına çıktığını, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 551. maddesi uyarınca davalının, müvekkili ve şirketi zarara uğrattığından verdiği bu zarardan sorumlu tutulmasının gerektiğini, davalının, müteahhitlik yaptığını, arsa üzerine bina inşa edip, bu gayrimenkulün satımını yaptığını, şirkete ait taşınmazları da satan davalının, gayrimenkul bedellerini almasına rağmen müvekkiline hiçbir ödeme yapmadığını, müvekkilinin sorduğunda ise şirketin zararda olduğunu söylediğini, davalının şirkete ait … İli … İlçesi … Mah. … ada … parselde bulunan … Blok … ve … nolu daireler, … İli … İlçesi … Mah. … ada … parselde bulunan … Blok … ve … nolu daireler, … İli … İlçesi … Mah. … ada … parselde bulunan … Blok … ve … nolu daireler, … İli … İlçesi … Mah. … ada … parselde bulunan … Blok … ve … nolu daireler, … İli … İlçesi … Mah. … ada … parselde bulunan … Blok … ve … nolu daireleri sattığını, müvekkilinin bu taşınmazların satış bedellerini almadığını, düşük bedellerle satıldığından dahi haberinin bulunmadığını, davalının bu şekilde şirketi zarara uğratarak elde ettiği kârları uhdesine geçirdiğini, ayrıca davalının, haksız kazanç elde etmeye başladığını, vergi usulsüzlüğü ile kamuyu da zarara uğrattığını, yaptığı haksız ve suça konu eylemlerinden kaynaklı üzerinde bulunan malvarlığını da gerek müvekkili gerekse alacaklı olan kamu/özel kişilerin alacağına ulaşmasını engellemek adına devrettiğini, davalı yana, müvekkili tarafından Konya .Noterliği … yevmiye no ile kusurlu davranışının ihtar edildiğini, ancak davalı yanca haksız fiillere devam edildiğini, dolayısı ile müvekkilinin davalı yanın işbu eylemlerinden telafisi güç zararlara uğrayacağının aşikar olduğundan bahisle; Fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00 TL maddi zararın en yüksek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili UYAP sistemi üzerinden sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin %50 hisse sahibi olduğu … Tic. Ltd. Şti.’nin 2017 yılında kurulmuş olup esasında 3 yıllık geçmişe sahip bir şirket olduğunu, söz konusu şirketin sermayesinin 50.000,00 TL olarak belirlendiğini, bu sermayenin 25.000,00 TL’sinin %50 hisse sahibi olan müvekkili tarafından geriye kalan 25.000,00 TL’nin ise %50 hisse sahibi olan diğer hissedar davacı tarafından taahhüt edildiğini, davacı tarafça her ne kadar müvekkilinin adı geçen şirketin zarara uğrattığı iddia edilmişse de davacının kendisine düşen ve taahhüt etmiş olduğu 25.000,00 TL’lik sermaye payının bile şirkete ödenmediğini, hal böyle iken kendisine düşen payı bile ödemeyen davacının şirketin müvekkili tarafından zarara uğratıldığı yönünde ki iddiasının haksız ve kötü niyetli olduğunun açık olup bu iddiaya sayın mahkemece itibar edilmemesi gerektiğini, kaldı ki davacının kendisine düşen taahhüt edilen sermaye miktarını ödemeyerek şirketi sermayesiz ortada bıraktığı bariz iken sermayesiz bir şirketin zarara uğraması yada uğratılması da hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, adı geçen şirketin taahhüt edilen sermayesi ödenmediğinden sermayesi olmayan şirket tarafından herhangi bir şekilde para karşılığında gayrimenkul edinmeleri söz konusu olamayacağı gibi şirket kat karşılığı inşaat sözleşmeleri yapılarak gayrimenkul edinimi sağladığını, müvekkilinin uzun yıllar Konya ilinde aktif olarak inşaat mühendisliği yaptığını, kendi çabası ve mesleği sayesinde oluşturduğu itibarla Sat- Yap yapıldığını, buna ek olarak yapılan satışlarla da ticaret döndürülmeye çalışıldığını ve ticari hayatına devam ettiğini, ayrıca her ne kadar davacı tarafça mal kaçırıldığı iddia edilmişse de herhangi bir şekilde mal kaçırma ihtimali olmadığı gibi davacı tarafından mesnetsiz iddialarının mahkemece kabul edilmemesinin gerektiğini, müvekkilinin hukuka ve yasaya uygun olarak, yasaların belirlediği şekilde işlem yaptığını, bu hususun ticari defterler ile sabit olduğunu, tüm işlemlerinde hassasiyet ve titizlik ile hareket edildiğini, davacının, müvekkiline yöneltebileceği herhangi bir hukuka ve yasaya aykırılığın söz konusu olmadığından bahisle; Haksız ve yersiz olarak açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Tarafların bildirmiş oldukları delilleri ilgili yerlerden dosyamız içerisine celbedilmiş, davaya konu taşınmazların tapu kayıtları ve satış akit tabloları, dava dışı şirketin ticari şirket kayıtları ile şirketin ortak ve yetkililerini gösterir şekilde ve tarafların ticari kayıtları olup olmadığına ilişkin Ticaret Sicil Müdürlüğü yazı cevabı, Konya .Noterlik Makamı’nın 09.06.2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamenin tebligat şerhli fotokopisi, dava dışı … Tic. Ltd. Şti.’nin aktif ve pasif araç kayıtlarına ilişkin bilgi ve belgeler, dava konusu taşınmazların plan ve projeleri ile yapı ruhsatı ve iskan durumuna ilişkin bilgi ve belgeler, dosyamız içerisine celbedilmiş, mahallinde bir inşaat mühendisi, bir şirketler konusunda uzman ve bir mali müşavir bilirkişi heyeti ile birlikte keşif yapılmış, bilirkişi raporu aldırılmış ve tanık beyanları alınmıştır.
Davacı tanığı …’ın mahkememizin 19.10.2021 tarihli duruşmadaki beyanında; Ben dış cepheleme ve mantolama ustasıyım davalı …’yu tanırım davacıyı tanımam. Davacının dayısı … tanırım davacının tüm işlerini dayısı takip ederdi, …’yu ben inşaatlarda çok görmedim. İnşaattaki iç boya işlerini yaparken ara ara gelirdi, ancak inşaattaki bütün işleri davacının dayısı … takip ederdi, ben inşaatın … olduğunu ve …’nun da ortak olduğunu biliyordum, bu inşaatla …’nun oğlu … ilgilenirdi, şantiye şefliğini yapardı. İnşaat … Mahallesinde, stadyumun yakınlarında idi, ada ve parsel numarasını bilmiyorum. Site halindeydi 3 veya 4 blok vardı. Yaklaşık 3 yıl kadar önce ben mantolama ve boya işini yaptım. Ben faturaları … Ticaret Limited Şirketi adına keserdim. Ben parasını … aldım. Aldığım paranın şirkete ait olup olmadığını bilmiyorum. Dairelerin düşük bedelle satılıp satılmadığını, parasının kim tarafından alınıp alınmadığını, şirket hesabına geçip geçmediğini ben bilmiyorum, demiştir.
Mahallinde bir inşaat mühendisi, bir şirketler konusunda uzman ve bir mali müşavir bilirkişi heyeti ile birlikte keşif yapılmış, keşif sonrası İnşaat Mühendisi bilirkişisi … , Nitelikli Hesap Bilirkişisi … ve SMMM bilirkişisi … tarafından düzenlenen 04.04.2022 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; Yapılan incelemeler neticesinde; Dava dışı şirkette şirket müdürü olarak görev yapan davalının TTK 626. maddesi gereğince, şirket müdürü olarak görevlerini özen içinde yapmak ve şirketin menfaatlerini, dürüstlük kuralları çerçevesinde gözetmek zorunda olduğunu, şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemiş veya diğer ortaklar yazılı olarak izin vermemişse müdürlerin şirkette rekabet oluşturan faaliyetlerde bulunamayacaklarını, davada, dava dışı şirket müdürü ve ortağın sözleşme hükümlerinin gereklerini yerine getirmediği, sözleşme uyarınca şirket hissesine düşen taşınmaların değerinde satılmadığı, taşınmazların satım bedellerinin nerelere harcandığı hususunda dosya içinde bilgilerin bulunmadığını, davalı aleyhine de başlatılmış bir ceza soruşturmasının dosya içinde mevcut olmadığını, şirket ortağı ve müdürünün yap-sat sistemi ile gayrimenkuller üzerinde inşaat yaparak bu gayrimenkulleri sattığı ve ticari hayatının devam ettiğini, şirket müdürü tarafından yapılan satış işlemlerinin ve sorumlularının Ltd. Şti. ortaklarını doğrudan ilgilendirdiği ve zarara uğramasına yol açtığı hususunun takdir ve tayininin mahkeme heyetine ait olmak üzere; Dava konusu taşınmazlar; … İli, … İlçesi … Mahallesi … ada … parselde kayıtlı 1.830,00 m² alanlı arsa ve arsa üzerine yapılmış … ve … Bloklar ile … İli … İlçesi … Mahallesi… ada … parselde kayıtlı 5096,34 m² alanlı arsa ve arsa üzerine yapılmış … Bloklardaki dava konusu dairelerin yeri, konumu, değerini etkileyen tüm unsur ve nitelikler piyasadaki emlak alım ve satım rayiçleri, emsal taşınmazlar sonucunda; dairelerin dava tarihindeki ve satış yapıldığı tarihteki bedellerinin; … İlçesi … Mahallesi .. ada ve parseldeki taşınmazların … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 142/1220 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 386.400,00 TL satış tarihi olan 19.08.2020’deki bedelinin 200.000,00 TL, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 142/1220 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 386.400,00 TL satış tarihi olan 25.06.2018’deki bedelinin 52.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 142/1220 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 393.300,00 TL satış tarihi olan 18.12.2017’deki bedelinin 52.000,00 TL, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 142/1220 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 393.300,00 TL satış tarihi olan 19.12.2017’deki bedelinin 52.000,00 TL, B Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 163/1220 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 386.400,00 TL satış tarihi olan 17.02.2020’deki bedelinin 227.000,00 TL, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 163/1220 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 386.400,00 TL satış tarihi olan 12.12.2017’deki bedelinin 125.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 163/12230 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 393.300,00 TL satış tarihi olan 21.09.2018’deki bedelinin 115.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 163/1220 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 393.300,00 TL satış tarihi olan 09.02.2018’deki bedelinin 125.000,00 TL olduğunun, … İlçesi … Mahallesi … ada ve parseldeki taşınmazların … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 485.716,00 TL satış tarihi olan 01.11.2019’daki bedelinin 130.000,00 TL, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 21/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 485.716,00 TL satış tarihi olan 21.02.2020’deki bedelinin 217.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 494.389,50 TL satış tarihi olan 31.07.2019’daki bedelinin 130.000,00 TL, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 494.389,50 TL satış tarihi olan 08.05.2020’deki bedelinin 219.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 36/617 arsa paylı dubleks tip 236,54 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.825,00 TL tutarının ise 668.225,50 TL satış tarihi olan 03.01.2019’daki bedelinin 331.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 36/617 arsa paylı dubleks tip 236,54 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.825,00 TL tutarının ise 668.225,50 TL satış tarihi olan 0.01.1900’daki bedelinin, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 485.716,00 TL satış tarihi olan 26.06.2020’deki bedelinin 219.000,00 TL, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 21/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 485.716,00 TL satış tarihi olan 17.04.2020’deki bedelinin 217.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 494.389,50 TL satış tarihi olan 26.08.2019’daki bedelinin 130.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 494.389,50 TL satış tarihi olan 07.08.2019’daki bedelinin 130.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 36/617 arsa paylı dubleks tip 236,54 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.525,00 TL tutarının ise 597.263,50 TL satış tarihi olan 06.05.2019’daki bedelinin 190.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 36/617 arsa paylı dubleks tip 236,54 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.525,00 TL tutarının ise 597.263,50 TL satış tarihi olan 0, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 485.716,00 TL satış tarihi olan 18.12.2019’daki bedelinin 130.000,00 TL, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 485.716,00 TL satış tarihi olan 09.05.2019’daki bedelinin 130.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 494.389,50 TL satış tarihi olan 23.11.2018’deki bedelinin 130.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 494.389,50 TL satış tarihi olan 07.09.2018’deki bedelinin 140.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 36/617 arsa paylı dubleks tip 236,54 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.525,00 TL tutarının ise 597.263,50 TL satış tarihi olan 30.01.2020’deki bedelinin 330.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 36/617 arsa paylı dubleks tip 236,54 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.525,00 TL tutarının ise 597.263,50 TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının kök rapor düzenleyen bilirkişi heyetine tevdi edilerek tarafların itirazları doğrultusunda ek rapor düzenlenmesinin istenildiği, İnşaat Mühendisi bilirkişisi … , Nitelikli Hesap Bilirkişisi … ve SMMM bilirkişisi … tarafından düzenlenen 08.11.2022 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda; Dava konusu şirketin tüm gelirlerini imal ettiği taşınmaz satışlarından elde ettiği, davalı ve davacı tarafın %50 payla ortağı oldukları şirketin sermayesinin inceleme döneminden önce ödenmiş olduğunu, ödenmemiş sermaye bulunmadığını, inceleme döneminde sermaye artırılması ya da azaltılmasına yönelik bir ödeme giriş ve çıkışı olmadığını, şirketin yaptığı işin boyutuna göre kayıtlı sermayesinin yetersizliği nedeniyle, çoğunluğu satıcılara olan kısa ve uzun vadeli borçlanmaların şirket özvarlığının eksiye düşmesine yol açtığının, şirketin 2020 yılına kadar eksi özvarlık ile faaliyette bulunduğunu, elde edilen satış gelirlerinin çoğunluğunun satışı yapılan taşınmazların maliyetini ve genel yönetim giderlerini karşılamakta kullanılmış olduğunun, şirketin 2020 yılında ancak kâra geçebildiğini, defter kayıtlarına göre bir kâr dağıtımı yapılmadığını, TTK’ya göre kâr dağıtımı yapılabilmesi için ortaklar kurulu kararı alınması ve TTK ve şirket ana sözleşmesine göre yasal yedekler ve karşılıklar ayrıldıktan sonra dağıtılabilir kârın hesaplanabileceğinin bildirildiği görülmüştür.
Dava; Limited şirket yöneticisinin sorumluluğuna bağlı maddi tazminat davasıdır.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; Davacının, %50 ortak olduğu … Tic. Ltd. Şti.’nin diğer ortağı ve aynı zamanda şirket müdürü olan davalının şirket müdürü olduğundan bu yana bu sıfatını kullanarak, şirketi zarara uğrattığını, şirket mallarını zararına sattığını, kazançtan müvekkiline hissesi oranında vermeyip, uhdesine geçirdiğini ve bu nedenlerle görevini kötüye kullandığını, bütün alım satım işlemlerinde yetkisi dışına çıktığını, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 551. maddesi uyarınca davalının, kendisini ve şirketi zarara uğrattığından verdiği bu zarardan sorumlu tutulmasının gerektiğini, davalının, müteahhitlik yaptığını, arsa üzerine bina inşa edip, bu gayrimenkulün satımını yaptığını, şirkete ait taşınmazları da satan davalının, gayrimenkul bedellerini almasına rağmen davacıya hiçbir ödeme yapmadığını, davacının bu taşınmazların satış bedellerini almadığını, düşük bedellerle satıldığından dahi haberinin bulunmadığını, davalının bu şekilde şirketi zarara uğratarak elde ettiği kârları uhdesine geçirdiğini, ayrıca davalının, haksız kazanç elde etmeye başladığını, vergi usulsüzlüğü ile kamuyu da zarara uğrattığını, yaptığı haksız ve suça konu eylemlerinden kaynaklı üzerinde bulunan malvarlığını da gerek kendisinin gerekse alacaklı olan kamu/özel kişilerin alacağına ulaşmasını engellemek adına devrettiğini, davalı yana, tarafından Konya .Noterliği … yevmiye no ile kusurlu davranışının ihtar edildiğini, ancak davalının haksız fiillere devam ettiğini, dolayısı ile kendisinin davalı yanın işbu eylemlerinden telafisi güç zararlara uğrayacağının aşikar olduğundan bahisle; Fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00 TL maddi zararın en yüksek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava ettiği, davalı tarafın davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Mahallinde bir inşaat mühendisi, bir şirketler konusunda uzman ve bir mali müşavir bilirkişi heyeti ile birlikte keşif yapılmış, keşif sonrası İnşaat Mühendisi bilirkişisi … , Nitelikli Hesap Bilirkişisi … ve SMMM bilirkişisi … tarafından düzenlenen 04.04.2022 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; Yapılan incelemeler neticesinde; Dava dışı şirkette şirket müdürü olarak görev yapan davalının TTK 626. maddesi gereğince, şirket müdürü olarak görevlerini özen içinde yapmak ve şirketin menfaatlerini, dürüstlük kuralları çerçevesinde gözetmek zorunda olduğunu, şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemiş veya diğer ortaklar yazılı olarak izin vermemişse müdürlerin şirkette rekabet oluşturan faaliyetlerde bulunamayacaklarını, davada, dava dışı şirket müdürü ve ortağın sözleşme hükümlerinin gereklerini yerine getirmediği, sözleşme uyarınca şirket hissesine düşen taşınmaların değerinde satılmadığı, taşınmazların satım bedellerinin nerelere harcandığı hususunda dosya içinde bilgilerin bulunmadığını, davalı aleyhine de başlatılmış bir ceza soruşturmasının dosya içinde mevcut olmadığını, şirket ortağı ve müdürünün yap-sat sistemi ile gayrimenkuller üzerinde inşaat yaparak bu gayrimenkulleri sattığı ve ticari hayatının devam ettiğini, şirket müdürü tarafından yapılan satış işlemlerinin ve sorumlularının Ltd. Şti. ortaklarını doğrudan ilgilendirdiği ve zarara uğramasına yol açtığı hususunun takdir ve tayininin mahkeme heyetine ait olmak üzere; Dava konusu taşınmazlar; … İli, … İlçesi … Mahallesi … ada … parselde kayıtlı 1.830,00 m² alanlı arsa ve arsa üzerine yapılmış … ve … Bloklar ile … İli … İlçesi … Mahallesi … ada … parselde kayıtlı 5096,34 m² alanlı arsa ve arsa üzerine yapılmış … Bloklardaki dava konusu dairelerin yeri, konumu, değerini etkileyen tüm unsur ve nitelikler piyasadaki emlak alım ve satım rayiçleri, emsal taşınmazlar sonucunda; dairelerin dava tarihindeki ve satış yapıldığı tarihteki bedellerinin; … İlçesi … Mahallesi … ada ve parseldeki taşınmazların … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 142/1220 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 386.400,00 TL satış tarihi olan 19.08.2020’deki bedelinin 200.000,00 TL, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 142/1220 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 386.400,00 TL satış tarihi olan 25.06.2018’deki bedelinin 52.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 142/1220 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 393.300,00 TL satış tarihi olan 18.12.2017’deki bedelinin 52.000,00 TL, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 142/1220 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 393.300,00 TL satış tarihi olan 19.12.2017’deki bedelinin 52.000,00 TL, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 163/1220 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 386.400,00 TL satış tarihi olan 17.02.2020’deki bedelinin 227.000,00 TL, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 163/1220 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 386.400,00 TL satış tarihi olan 12.12.2017’deki bedelinin 125.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 163/12230 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 393.300,00 TL satış tarihi olan 21.09.2018’deki bedelinin 115.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 163/1220 arsa paylı 3+1 tip 138,00 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 393.300,00 TL satış tarihi olan 09.02.2018’deki bedelinin 125.000,00 TL olduğunun, … İlçesi … Mahallesi … ada ve parseldeki taşınmazların … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 485.716,00 TL satış tarihi olan 01.11.2019’daki bedelinin 130.000,00 TL, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 21/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 485.716,00 TL satış tarihi olan 21.02.2020’deki bedelinin 217.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 494.389,50 TL satış tarihi olan 31.07.2019’daki bedelinin 130.000,00 TL, … Blok … Kat bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 494.389,50 TL satış tarihi olan 08.05.2020’deki bedelinin 219.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 36/617 arsa paylı dubleks tip 236,54 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.825,00 TL tutarının ise 668.225,50 TL satış tarihi olan 03.01.2019’daki bedelinin 331.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 36/617 arsa paylı dubleks tip 236,54 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.825,00 TL tutarının ise 668.225,50 TL satış tarihi olan 0.01.1900’daki bedelinin, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 485.716,00 TL satış tarihi olan 26.06.2020’deki bedelinin 219.000,00 TL, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 21/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 485.716,00 TL satış tarihi olan 17.04.2020’deki bedelinin 217.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 494.389,50 TL satış tarihi olan 26.08.2019’daki bedelinin 130.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 494.389,50 TL satış tarihi olan 07.08.2019’daki bedelinin 130.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 36/617 arsa paylı dubleks tip 236,54 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.525,00 TL tutarının ise 597.263,50 TL satış tarihi olan 06.05.2019’daki bedelinin 190.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 36/617 arsa paylı dubleks tip 236,54 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.525,00 TL tutarının ise 597.263,50 TL satış tarihi olan 0, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 485.716,00 TL satış tarihi olan 18.12.2019’daki bedelinin 130.000,00 TL, … Blok … Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.800,00 TL tutarının ise 485.716,00 TL satış tarihi olan 09.05.2019’daki bedelinin 130.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 494.389,50 TL satış tarihi olan 23.11.2018’deki bedelinin 130.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 22/617 arsa paylı 3+1 tip 173,47 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.850,00 TL tutarının ise 494.389,50 TL satış tarihi olan 07.09.2018’deki bedelinin 140.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 36/617 arsa paylı dubleks tip 236,54 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.525,00 TL tutarının ise 597.263,50 TL satış tarihi olan 30.01.2020’deki bedelinin 330.000,00 TL, … Blok . Kat … bağımsız bölüm numaralı 36/617 arsa paylı dubleks tip 236,54 brüt alanlı taşınmazın dava tarihindeki piyasa fiyatının 2.525,00 TL tutarının ise 597.263,50 TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının kök rapor düzenleyen bilirkişi heyetine tevdi edilerek tarafların itirazları doğrultusunda ek rapor düzenlenmesinin istenildiği, İnşaat Mühendisi bilirkişisi … , Nitelikli Hesap Bilirkişisi … ve SMMM bilirkişisi … tarafından düzenlenen 08.11.2022 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda; Dava konusu şirketin tüm gelirlerini imal ettiği taşınmaz satışlarından elde ettiği, davalı ve davacı tarafın %50 payla ortağı oldukları şirketin sermayesinin inceleme döneminden önce ödenmiş olduğunu, ödenmemiş sermaye bulunmadığını, inceleme döneminde sermaye artırılması ya da azaltılmasına yönelik bir ödeme giriş ve çıkışı olmadığını, şirketin yaptığı işin boyutuna göre kayıtlı sermayesinin yetersizliği nedeniyle, çoğunluğu satıcılara olan kısa ve uzun vadeli borçlanmaların şirket özvarlığının eksiye düşmesine yol açtığının, şirketin 2020 yılına kadar eksi özvarlık ile faaliyette bulunduğunu, elde edilen satış gelirlerinin çoğunluğunun satışı yapılan taşınmazların maliyetini ve genel yönetim giderlerini karşılamakta kullanılmış olduğunun, şirketin 2020 yılında ancak kâra geçebildiğini, defter kayıtlarına göre bir kâr dağıtımı yapılmadığını, TTK’ya göre kâr dağıtımı yapılabilmesi için ortaklar kurulu kararı alınması ve TTK ve şirket ana sözleşmesine göre yasal yedekler ve karşılıklar ayrıldıktan sonra dağıtılabilir kârın hesaplanabileceğinin bildirildiği görülmüştür.
6102 sayılı TTK’da Limited şirket yöneticilerine ilişkin doğrudan bir düzenleme yapılmamış olmakla birlikte TTK’nun 644. Maddesinde anonim şirkete ilişkin bazı düzenlemelerin limited şirketlerde de uygulanacağı kabul edilmiştir. 6102 sayılı TTK’nun 644/1-a maddesinde; “1) Aşağıda madde numaraları bildirilen anonim şirketlere ilişkin hükümler limited şirketlere de uygulanır. a) Belgelerin ve beyanların kanuna aykırılığına ilişkin 549 uncu; sermaye hakkında yanlış beyanlar ve ödeme yetersizliğinin bilinmesi hakkında 550 nci; değer biçilmesinde yolsuzluğa dair 551 inci; kurucuların, yönetim kurulu üyelerinin, yöneticilerin ve tasfiye memurlarının sorumluluğunu düzenleyen 553 üncü; denetçilerin sorumluluğuna ilişkin 554 ilâ 561 inci maddeler.” şeklinde düzenlenmiştir.
Anonim şirketlerde kurucuların, yönetim kurulu üyelerinin, yöneticilerin ve tasfiye memurlarının sorumluluğunu düzenleyen 6102 sayılı TTK’nun 553. maddesinde; ” (1) Kurucular, yönetim kurulu üyeleri, yöneticiler ve tasfiye memurları, kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./28.md.) kusurlarıyla ihlal ettikleri takdirde, hem şirkete hem pay sahiplerine hem de şirket alacaklılarına karşı verdikleri zarardan sorumludurlar. (2) Kanundan veya esas sözleşmeden doğan bir görevi veya yetkiyi, kanuna dayanarak, başkasına devreden organlar veya kişiler, bu görev ve yetkileri devralan kişilerin seçiminde makul derecede özen göstermediklerinin ispat edilmesi hâli hariç, bu kişilerin fiil ve kararlarından sorumlu olmazlar. (3) Hiç kimse kontrolü dışında kalan, kanuna veya esas sözleşmeye aykırılıklar veya yolsuzluklar sebebiyle sorumlu tutulamaz; bu sorumlu olmama durumu gözetim ve özen yükümü gerekçe gösterilerek geçersiz kılınamaz.” şeklinde, TTK’nun 555.maddesinde;”(1) Şirketin uğradığı zararın tazminini, şirket ve her bir pay sahibi isteyebilir. Pay sahipleri tazminatın ancak şirkete ödenmesini isteyebilirler. (2) Pay sahibinin açtığı davayı hukuki ve maddi sebepler haklı gösterdiği takdirde, mahkeme, dava giderleriyle avukatlık ücretini, bu giderler davalıya yükletilemediği hâllerde, davacı pay sahibiyle şirket arasında, hakkaniyete göre paylaştırır. ” şeklinde düzenlemeler yapıldığı, uygulama ve öğretide Yönetim kurulu üyelerinin, kanunda veya esas sözleşmede öngörülen yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlal ederek, şirkete, pay sahiplerine ve şirket alacaklılarına vermiş oldukları zarar neticesinde doğrudan ve dolaylı zarar nedeniyle sorumluluk davasının açılabileceği edilmiştir.
Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin 25/02/2021 tarih ve … Es…. Kar. Sayılı ilamında;” Zarar gören şirket alacaklılarının yöneticiler aleyhine dava açma hakkı bulunmaktadır. Şirket alacaklılarının dava açma hakkı da doğrudan doğruya zarar ve dolaylı zarar durumuna göre değişiklik içerir. Yönetim kurulu üyelerinin ortaklığın mal varlığını azaltan veya kötüleştiren yasa ve anasözleşme hükümlerine aykırı davranışları, ortaklar ve alacaklıların dolaylı zarar görmesine yol açar. Zira, bu tür tasarruflar şirket alacaklılarını etkiler. Başka bir anlatımla, ortaklığın doğrudan doğruya zarar görmesi, şirket alacaklılarının dolaylı zararı olarak sonuç doğurur. Ancak, şirket alacaklısı TTK’nın 309, 340. maddeleri uyarınca dolaylı zarar nedeniyle açtığı davada hükmedilecek tazminatı kendisi adına değil, ortaklığa verilmesi yönünde talepte bulunabilir. İkinci durum ise, doğrudan zarar halidir. Bu ihtimalde yöneticilerin veya denetçilerin eylemleri sonucunda şirket alacaklılarının ortaklığın zararından müstakil olarak gördükleri zararlar söz konusudur. Anılan zarar türünde ortaklığın zarar görüp görmemesinin bir önemi bulunmamaktadır. Bu dava türünde ise alacaklılar, talep ettiği tazminatın kendisi adına hükmedilmesini isterler.” şeklinde,
Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin 01/12/2021 tarih ve … Es. … Kar. Sayılı ilamında; “Davacı gerçek kişi ortakların dava açma hakkı doğrudan ve dolaylı zarar iddiasına göre değişiklik gösterir. Şirket yöneticisinin ortaklığa verdiği zarar, şirket ortaklarının dolaylı zararı olarak sonuç doğurur. Limited şirketlerde TTK’nın 644. maddesinin yollamasıyla 553. maddesi uyarınca şirket yöneticileri Kanun ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlal ettikleri takdirde hem şirkete, hem de pay sahipleri ve şirket alacaklılarına karşı şirkete verdikleri zarar sebebiyle sorumlu olurlar. Ancak TTK’nın 555. maddesi uyarınca şirket pay sahipleri dolaylı zarar nedeniyle açacakları davalarda hükmedilecek tazminatın kendilerine değil ancak ortaklığa verilmesini isteyebilirler. Yöneticilerin eylemleri sonucunda şirket ortaklarının doğrudan zararlarının varlığı halinde ise ortaklığın zararından müstakil olarak kişisel zararlar söz konusu olacağından ortaklar tazminatın kendilerine verilmesini isteyebilirler. Somut olayda Mahkemece davacı gerçek kişilerin zarar taleplerinin niteliği açıklığa kavuşturulmaksızın ve buradan hareketle aktif husumet ehliyetlerinin olup olmadığı değerlendirilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi de doğru olmamış ve davalıların karar düzeltme isteminin kabulü ile kararın mümeyyiz davalılar yararına bozulması gerekmiştir.” şeklinde,
Yargıtay .Hukuk Dairesi’nin 11/10/2022 tarih ve … Es. … Kar. Sayılı ilamında; “Bölge adliye mahkemesince, TTK’nın 553. maddesine göre, yönetim kurulu üyeleri ve yöneticilerin kanun ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerine aykırı olarak kusurlu fiil ve işlemleri sonucunda şirketin doğrudan uğradığı zarar sebebiyle şirkete, pay sahiplerine ve alacaklılara karşı zarardan sorumlu oldukları, davacının, davalı yönetici ile diğer davalıların birlikte hareket ederek ortağı olduğu şirketi zarara uğrattıklarını ileri sürerek zararın tazminini talep ettiği, mahkeme gerekçesinde işaret edildiği üzere, davacının dava dilekçesi kapsamında iddia ettiği zararların dolaylı zarar niteliğinde olduğu, hükmedilecek tazminatın şirkete ödenmesinin talep edilebileceği, TTK’nın 555/1. maddesine göre şirketin uğradığı zararın tazminini şirket ve her bir pay sahibinin ancak şirkete ödenmesini isteyebileceği, somut olayda zararın dava dilekçesi sonuç ve istek kısmına göre davacıya ödenmesinin talep edilmesi karşısında taleple bağlılık kuralı gereği davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.” şeklinde,
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi .Hukuk Dairesi’nin 06/07/2020 tarih ve … Es…. Kar. Sayılı ilamında;”Doğrudan zarar, anonim şirket ortaklarının veya alacaklılarının, yönetim kurulu üyelerinin fiilleri sonucunda, şirketin zararından bağımsız olarak uğradıkları zararlardır. Dolaylı zarardan ise, ancak ortaklığın zarara uğraması ve bu zararın ortaklığın mal varlığında bir azalmaya sebep olması halinde uğranılan zarar anlaşılır. Ortaklığın zararı, ortakların ve alacaklıların dolayısıyla zararlarının ön şartıdır. TTK nun 553 ve 555/1. maddesine göre, yönetim kurulu üyeleri kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini ihlal ettikleri taktirde şirketin uğradığı zararın tazminini her pay sahibi isteyebilir. Pay sahipleri tazminatın ancak şirkete ödenmesini talep edebilir. Nitekim Yargıtay .HD.’nin 11.06.2007 tarihli, E… -K… sayılı kararında belirtildiği üzere: “…Şirket envanterine intikal ettirilmeyen gelirler ve dağıtım kararı alınmayan karlar şirketin olup, ortakların bu yöndeki zararları doğrudan doğruya zararları olmayıp dolaylı zarardır. Zira, özellikle kar payının dağıtımı belirli koşulların oluşmasına ve belirli kararların alınmasına bağlı bulunduğundan, buna ilişkin tutar ortakların doğrudan uğradıkları zarar kalemi değildir”. Benzer başka emsal Yargıtay kararlarında da bu husus tekrarlarmıştır. Keza Yargıtay .HD.’nin 15.10.2009 tarihli, E… -K… sayılı kararında belirtildiği üzere, “…Davalı şirket müdürlerinin, şirket tarafından açılan bir davada davadan vazgeçmeleri sonucu davacı ortağın zarar gördüğü iddiasında bu zarar doğrudan doğruya zarar olmayıp, dolaylı bir zarara ilişkindir. Davacı taraf bu zarar karşılığının şirkete değil de kendisine ödenmesini istediğine göre bu davanın dinlenme olanağı yoktur”. Yöneticinin ortaklığın mal varlığını azaltan veya kötüleştiren yasa ve ana sözleşme hükümlerine aykırı davranışları, ortaklar ve alacaklıların da dolaylı zarar görmesine yol açar. Zira, bu tür tasarruflar payları oranında ortakları etkiler. Başka bir anlatımla, ortaklığın doğrudan doğruya zarar görmesi, ortakların dolaylı zararı olarak sonuç doğurur. Ancak TTK’nin 555. maddesi gereğince ortak, dolaylı zarar nedeniyle açtığı davada hükmedilecek tazminatın kendisine değil, ortaklığa verilmesi yönünde talepte bulunabilir.” şeklinde,
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi .Hukuk Dairesi’nin 13/12/2018 tarih ve … Es…. Kar. Sayılı ilamında; “Ortakların dava açma hakkı doğrudan doğruya zarar ve dolaylı zarar durumuna göre değişiklik gösterir. Yöneticinin yasa ve ana sözleşme hükümlerine aykırı davranışı sonucunda ortağın doğrudan zarara uğraması söz konusu ise, ortak uğradığı zararın tazmin edilerek kendisine verilmesi için yönetici aleyhine tazminat davası açabilecektir. Yöneticinin ortaklığın mal varlığını azaltan veya kötüleştiren yasa ve ana sözleşme hükümlerine aykırı davranışları, ortaklar ve alacaklıların da dolaylı zarar görmesine yol açar. Zira, bu tür tasarruflar payları oranında ortakları etkiler. Bir başka anlatımla, ortaklığın doğrudan doğruya zarar görmesi, ortakların dolaylı zararı olarak sonuç doğurur. Limited şirketlere uygulanacak anonim şirketlere ilişkin hükümlerin gösterildiği dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nın 644. maddesi gereğince, şirket yöneticilerinin sorumluluğu hakkında anonim şirketlerin bu konudaki hükümlerinin limited şirketlere de uygulanacağı belirtilmiştir. Limited şirket yöneticileri hakkında da geçerli olan hükümler uyarınca şirket yöneticisi hakkında ortakların ve şirket alacaklılarının tazminat davası açma hakkını düzenleyen 6102 sayılı TTK’nın 555. maddesinde yer alan “Şirketin uğradığı zararın tazminini, şirket ve her bir pay sahibi isteyebilir. Pay sahipleri tazminatın ancak şirkete ödenmesini isteyebilirler.” hükmü uyarınca ortak, dolaylı zarar nedeniyle açtığı davada hükmedilecek tazminatın kendisine değil, ortaklığa verilmesi yönünde talepte bulunabilir (Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin 16/01/2015 tarih ve … Esas … Karar, Yargıtay … . Hukuk Dairesi’nin 04/10/2017 tarih ve … Esas … Karar, Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin 21/03/2018 tarih ve … Esas … Karar sayılı emsal ictihatları).” şeklinde,
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi .Hukuk Dairesi’nin 11/04/2022 tarih ve … Es…. Kar. Sayılı ilamında;”TTK m.553’e göre pay sahipleri, kurucuların, yönetim kurulu üyelerinin, yöneticilerin ve tasfiye memurlarının kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini ihlal etmeleri neticesinde bir zarara uğramışlarsa bu zararın tazminini talep edebileceklerdir. Pay sahiplerinin doğrudan doğruya, bizzat kendilerinin uğramış oldukları bu zarar neticesinde açmış oldukları sorumluluk davasında, davacı pay sahibinin kendisidir. Bu durumda pay sahipleri şirketin dava hakkından bağımsız olarak bireysel dava hakkına sahiptirler. Ancak bu davada pay sahipleri, TTK m.555/I’den farklı olarak tazminatın şirkete değil kendilerine ödenmelerini talep edeceklerdir. Doğrudan zarar, bir kişinin fiili neticesinde, başka birinin mal varlığında doğrudan bir değer eksilmesine yol açan yahut malvarlığında oluşması beklenen değer artışının meydana gelmemesi şeklinde ortaya çıkan zarardır. TTK m.553’e göre de doğrudan zarar pay sahibinin doğrudan doğruya malvarlığında meydana gelen, şirketin zararından bağımsız olarak ortaya çıkan zararlardır. Bu zararın tazmini için şirketin ayrıca zarara uğramış olup olmadığı önem taşımaz.” şeklinde kabul edildiği görülmüştür.
Konya Ticaret sicil Müdürlüğünden gelen kayıtlara göre dava dışı … Tic. Ltd. Şti.’nin iki ortaklı olduğu, davacı ve davalının %50 oranında şirkete ortak oldukları, davalının şirket müdürü olduğu görülmüştür. Her ne kadar davacı tarafça, davalının dava dışı … Tic. Ltd. Şti. müdürlüğü görevi sırasında bu sıfatını kullanarak şirketi zarara uğrattığı, şirket mallarını zararına sattığı, kazançtan davacıya hissesi oranında vermediği, uhdesine geçirdiği, görevini kötüye kullandığı, bütün alım satım işlemlerinde yetkisi dışına çıktığı iddia edilmiş ise de; mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi heyetince düzenlenen ayrıntılı rapor ve ek rapor kapsamından Dava konusu şirketin tüm gelirlerini imal ettiği taşınmaz satışlarından elde ettiği, davalı ve davacı tarafın %50 payla ortağı oldukları şirketin sermayesinin inceleme döneminden önce ödenmiş olduğu, ödenmemiş sermaye bulunmadığı, inceleme döneminde sermaye artırılması ya da azaltılmasına yönelik bir ödeme giriş ve çıkışı olmadığı, şirketin yaptığı işin boyutuna göre kayıtlı sermayesinin yetersizliği nedeniyle, çoğunluğu satıcılara olan kısa ve uzun vadeli borçlanmaların şirket özvarlığının eksiye düşmesine yol açtığı, şirketin 2020 yılına kadar eksi özvarlık ile faaliyette bulunduğu, elde edilen satış gelirlerinin çoğunluğunun satışı yapılan taşınmazların maliyetini ve genel yönetim giderlerini karşılamakta kullanılmış olduğu, şirketin 2020 yılında ancak kâra geçebildiği, defter kayıtlarına göre bir kâr dağıtımı yapılmadığı, TTK’ya göre kâr dağıtımı yapılabilmesi için ortaklar kurulu kararı alınması ve TTK ve şirket ana sözleşmesine göre yasal yedekler ve karşılıklar ayrıldıktan sonra dağıtılabilir kârın hesaplanabileceği, davacının dava konusu yapmış olduğu zararların dolaylı zarar mahiyetinde olup, ancak Ancak TTK’nın 555. maddesi gereğince şirket pay sahiplerinin dolaylı zarar nedeniyle açacakları davalarda hükmedilecek tazminatın kendilerine değil ancak ortaklığa verilmesini isteyebileceği, davacının da dava dilekçesi ve 02/03/2021 havale tarihli dilekçesi ile doğrudan kendi adına tazminat talep ettiği, davacının davalının kusuruyla doğrudan uğradığı zararın varlığını da ispatlayamadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 170,78 TL harçtan mahsubu ile davacı tarafça fazladan yatırıldığı anlaşılan 90,08 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davacıdan tahsili ile hazineye irad KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer OLMADIĞINA,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’nin 13/3-4.maddesine göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
7-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı bulunması halinde ilgilisine İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06.12.2022
Başkan … Üye … Üye … Katip …
* Bu evrak UYAP-DYS üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.